Çelik'ten Yangın Mağdurlarıyla Dayanışma Çağrısı!
Kadim Aşiretler Federasyonu Mardin İl Temsilcileri Süleyman Çelik İle Mahmut Timur, Diyarbakır'ın Çınar ile Mardin'in Mazıdağı ilçesinde 15 bin dönüm araziyi etkileyen yangında canlarını ve mallarını kaybeden ailelere özellikle batı şehirlerinde yaşayan iş adamlarının dayanışma desteğinde bulunması gerektiğini kaydetti.
Kadim Aşiretler Federasyonu Mardin İl Temsilcileri olan Kanaat Önderleri Mahmut Timur ile Süleyman Çelik, Çınar'ın Köksal Mahallesi'nde bağlayıp Mazıdağı'nın Yücebağ ve Yetkinler Mahallelerinin de aralarında bulunduğu 7 mahalleye ait 15 bin 500 dönümün tamamen yanmasına 12 vatandaşın yaşamına neden olan yangınla ilgili dayanışma çağrısında bulundular.
Mardin Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti Başkanı Kadir Üründü'yü makamında ziyaret ederek, Yangın mahalinde edindiği izlenimleri anlatan Süleyman Çelik, Yaşanan acı tablonun üstesinden nasıl gelinebileceği, nasıl bir dayanışma içerisinde olunması gerektiğini anlattı.
"DAYANIŞMA İÇERİSİNDE OLMAMIZ LAZIM"
Yangında yakınlarını kaybeden, arazileri ve hayvan sürüleri yanan vatandaşların yaşanan felakette bütün imkanlarını yitirdiklerine, zararlarını aza indirgeyecek sigortalarının bulunmadığına dikkat çeken Kanaat Önderi Süleyman Çelik, Kadim Aşiretler federasyonu olarak, felaketi ilk andan beri sahada takip ediyoruz. acılı ailelerimizi bu zor günlerinde yalnız bırakmıyoruz. Şimdi de ailerin yanından geliyorum. Dünden beri bizleri özellikle batı şehirlerinde yaşayan sanayicilerimiz, işadamlarımız arayıp, nasıl bir destekte, nasıl bir katkıda bulunabileceklerini soruyorlar. Bu yaşanan çok büyük bir felakat. Bu felaket, bölgemizi ve kültürümüzü farklı kılan dayanışma ve yardımlaşmayla acıların nispeten hafifletile bilinecek bir felaket olduğunu düşünüyoruz. Resmi bir yarım kampanyası başlatılması gerekebilir belki ama bu hem zaman alır, hem de prosedürü izinleri alınması gereken bir süreçtir. o yüzden yangında büyük zara gören yakınlarını kaybeden aileler ile yardımlaşma ve dayanışma içerisinde olunması gerektiğini düşünüyoruz.
DEVLETİN BÜTÜN İMKANLARI SAHAYA YANSIDI
Siyasette bir normalleşme döneminin yaşandığını, bu süreçte acının dili ve milliyetini konu alan tartışmalara kesinlikle girilmemesi gerektiğine dikkat çeken Kanaat Önderi Çelik, "Sosyal medyada yangının çıkış nedenlerinden tutunda, yaşandığı yere, gösyaşının rengini suistimal etmeye çalışan, teröre ve ayrımcılığa hizmet etmeye çalışan bir takım ayrılıkçı zihniyetlere verilebilecek en güzel cevap, mağdur ailelerle dayanışma içerisinde olmak, acılarını paylaşmak ve imkanı olanların maddi destekte bulunmalarını sağlamaya çalışmaktır. Aksi yaklaşımlar, kötü niyetli insanların amaçlarına hizmet etmek olacak. Mardin Valimiz Tuncay Akkoyun başta olmak üzere ilgili bütün kurumların yetkilileri bütün imkanları seferber edip, devletin gücünü göstererek, mağdur ailelerimizin yanında olduklarını görmek bizleri mutlu ediyor. Bölgemizde faaliyetlerini sürdüren yardım kuruluşlarımız sahada ve ailelerimizin yanında. Bu felaketin izlerini; birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşlik hukukumuzu ve dayanışmamızı arttırarak atlatacağız. Bu millete de bu yakışır" diye konuştu.
ENAZINDAN İKİ BAKAN ACILI AİLELERİN YANINDA OLMALIYDI
Acılı ailelerin cenazelerini toprağa verip, taziyelerini kabul ettikleri bir sırada acılı aileleri Hükümet adına İçileri bakanı ile sağlık bakanını sahada görmek arzusu içerisinde olduğunu kaydeden Çelik, "İçişleri Bakan Yardımcımız Sayın Münir Karaloğlu, dün ailelerimizi ziyaret edip, acılarını paylaştı. Ancak felaketi siyasete yorup, ayrılık tohumleri serpmek isteyen bir takım mihraklara karşı şahsen ben, İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya'nın ve Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca'nın felaketi yaşayan ailelerin yanında bulunmasını beklerdim. Nihayetinde şuana kadar yitirilmiş 12 insan var, binlerce dönüm yanmış arazi ve telef olmuş yüzlerce hayvan var. Hükümet adına iki bakanın sahada olmasını beklemek kadar doğal bir durum olmasa gerek" dedi.
Editör: Kadir Üründü
