Malhun Hatun babası Ömur Bey kimdir? Umur Bey hain mi, nasıl öldü?

Malhun Hatun'un babası olarak Kuruluş Osman dizisinde öne çıkan Umur Bey tarihte kimdir, nasıl öldü? Dizide Umur Bey'i ise Şahin Ergüner oynuyor. İzleyici ise Umur Bey kim, nasıl ve ne zaman öldü sorularının yanı sıra Kuruluş Osman Umur Bey'i oynayan Şahin Ergüney kimdir sorusuna da yanıt arıyor. İşte, Umur Bey hakkında merak edilenler...

Malhun Hatun'un babası olarak Kuruluş Osman dizisinde öne çıkan Umur Bey tarihte kimdir, nasıl öldü? Dizide Umur Bey'i ise Şahin Ergüner oynuyor.

Şahin Ergüney hayatı, Kuruluş Osman dizisiyle birlikte aratılmaya başladı. Kuruluş Osman dizisinde Malhan Hatun'un babası olarak ekrana gelen Umur Bey, tarihte Aydınoğulları Beyliği’nin ikinci ve en ünlü beyidir. Bir denizcidir ve yaşadığı dönemde de birçok başarıya imza atmıştır.

Peki, Umur Bey taihte kimdir? Umur Bey nasıl ve ne zaman öldü? Umur Bey hain mi? sorularının yanı sıra Kuruluş Osman Umur Bey'i oynayan Şahin Ergüney kimdir sorusuna da yanıt arıyor.

İşte, Umur Bey hakkında merak edilenler...

Umur Bey kimdir?

Umur Bey ya da tam sanıyla Aydınoğlu Gazi Umur Bey (ö. 1348), Aydınoğulları Beyliği’nin ikinci ve en ünlü beyidir.

Denizci olarak büyük şöhret kazanmış bir Türk askeri ve devlet adamıdır. Şair ve tarihçi Enverî tarafından "Düstûr-Nâme” adlı eserde hayatı destanlaştırılmış bir şekilde anlatılır.

HAYATI VE YAŞAMI

1309 yılında Leşkeri-eli’nde (Aydınoğlu topraklarında) dünyaya geldi. Aydınoğulları Beyliği’nin kurucusu Aydınoğlu Mehmet Bey’in beş oğlundan ikincisidir. İsmi “işler, yükümlülükler, görevler“ anlamına gelir. İslami lakabı; “Dinin güzelliği” anlamına gelen “Bahaüddün”’dür.

Genç yaşta İzmir valiliğine atandı ve babasının Ayasuluk’ta (bugünkü Selçuk) kurduğu donanma ile korsanlık yaparak ün kazandı.

Sakız Adası, Bozcaada, Eğriboz, Mora Yarımadası ile Rumeli sahillerine akınlar düzenledi. Babasının ölümünden sonra diğer kardeşlerinin de onayıyla 1334 yılında beyliğin başına geçti. Saltanatı, 1348’de ölümüne dek 14 yıl sürdü. Beylik, onun idaresi altında en parlak günlerini yaşadı.

Beyliğinin ilk yılları

Umur Bey, 1335 yılında Alaşehir’i (o zamanki adıyla Filadelfiya) kuşatarak aldı.

1336’da Bizans İmparatoru III. Andronikos’un Midilli ve Foça'daki âsi Cenevizliler üzerine donanma ile yaptığı harekâtta Saruhan donanmasıyla beraber Umur Bey de donanmasıyla İmparatora yardım etti. Bu sefer esnasında VI. İoannis (Kantakuzen) ile tanışıp dost oldu.

İmparatorun Ceneviz seferindeki yardımına karşılık Umur Bey’e Sakız Adası verildi; o da Alaşehir’den vergi almaktan vazgeçti; böylece Bizans ile dostluk ilişkileri devam etti.

Umur Bey, 1337’deki Arnavut isyanının bastırılmasında da Bizans’a yardım etti.

Umur Bey'in Birgi, Ödemiş'teki heykeli.

Karadeniz seferi ve gemileri karadan yürütmesi

Umur Bey’in, kardeşi Hızır Bey ile birlikte Adalar ve Yunanistan üzerine seferler düzenledikten sonra 1338-1340’ta Karadeniz seferi yaptığı; Kili ve diğer sahilleri vurduğu; bu sefer sırasında 300 gemiden oluşan donanmasını karadan çekerek Mora girişindeki Germe Hisarı’na ulaştıkları; dönüşte de Germe yakınında tekrar karadan geçerek İzmir’e ulaştıkları 1465 tarihli “Düstürname-i Enveri” adlı eserde anlatılmıştır.

Bu nedenle Umur Bey’den “gemileri karadan yürüten ilk Türk” olarak bahsedilir.

Ancak Bizans kaynaklarında bahsedilmeyen bu olayın bir kurgu olduğu, eserin yazıldığı yıllardaki Osmanlı fetihleri için ideolojik bir kaynak oluşturması için Umur Bey’in bazı gerçek seferlerinin ayrıntılarına dayanarak hayal ürünü bir sefer hikayesi yaratılmış olduğu da iddia edilmektedir.

Bizans taht mücadelesine müdahalesi

1341’de İmparator Andronikos’un ölümü üzerine yerine geçen küçük yaştaki oğlu İoannis tahta oturtulmuş; Umur Bey’in dostu Kantakuzen ise çocuk imparatora vasi tayin edilmişti. Çok geçmeden imparatorlukta taht mücadeleleri başladı ve Dimetoka’da kendisini imparator ilan eden Kantakuzen, Umur Bey’den yardım istedi. 1342 yılında donanması ve ordusu ile Meriç Nehri ağzına kadar gelen Umur Bey, mevsim şartları yüzünden İzmir’e geri dönmek zorunda kaldı. Ertesi yıl yeniden Trakya sahillerine geldi; Selanik ve Trakya taraflarını yağmaladı ancak kesin bir sonuç elde edemeden geri döndü.

Haçlı donanması ile mücadelesi

Doğu Akdeniz adalarındaki Latinler, Umur Bey’in bu derece güçlenmesinden korkarak Papa VI. Clemens’i bir Haçlı seferi düzenlemeye davet ettiler. Öte yandan Bizans’ın çocuk imparatorunun annesi olan Savoylu Anna, Umur Bey’in yenilmesi halinde Ortodoks ve Latin kiliselerini birleştirmeyi vadetti.

Böylece 1344 yılında Papalık, Venedik, Ceneviz, Kıbrıs, Rodos Şövalyeleri’nin gemilerinden oluşan bir Haçlı donanması İzmir’i kuşattı. Umur Bey, bu güç karşısında yenilerek İzmir’in sahil kesimini kaybetti; Türk donanması yakıldı. Yukarı İzmir’e çekilen Umur Bey, Latinlere mütareke teklif etti ve mücadele geçici bir süre durdu.

Donanması yandıktan sonra ganimet elde etmek ve Dimetoka’da zor durumda olan Kantakuzen’e yardım etmek için kara yoluyla Rumeli’ye geçmeyi deneyen Umur Bey, Saruhan Beyliği topraklarından geçmek için Saruhan Bey’den izin aldı. 1345 yılında Çanakkale Boğazı’ndan Rumeli’ye geçti. Bazı savaşlar yaptı ve Kantakuzen’le beraber İstanbul üzerine yürüdü ancak bir sonuç alamadı. Beraberinde gelen Saruhanoğlu Süleyman Bey’in hummadan ölmesi üzerine yukarı İzmir’e geri dönmek zorunda kaldı.

Kantakuzen’e Osmanlı Devleti’nin hükümdarı Orhan Bey ile anlaşmasını önerdi.

Döndükten sonra İzmir sahili üzerine saldırılar yapan Umur Bey, Ayasoluk’ta Türk donanmasını yeniden faaliyete geçirdi. Rodos şövalyeleri, bazı imtiyazlar elde etmek şartıyla Sahil İzmir'i, Aydınoğuları'na terk etmek üzere bir anlaşmaya vardılar. Ancak Papa bu anlaşmayı kabul etmeyince Umur Bey 1348'de İzmir Liman Kalesi'ni kuşattı.

Ölümü

Umur Bey, İzmir kuşatması sırasında kale surlarına tırmanırken atılan oklarla hayatını kaybetti. Cenazesi, Birgi’de babasının yanına defnedidi. Yerine ağabeyi Hızır Bey geçti.

Umur Bey’in hayat hikayesi, yaptığı fetihler, akınlar, deniz seferleri Osmanlı Devleti’nin Fatih dönemi vakanüvislerinden olan Enverî tarafından 1465’te kaleme alınan “Düsturname-i Enveri”’de ayrıntılarıyla anlatılmıştır.

Yazar, şair ve alimleri koruyan bir devlet adamı olarak tanınan Umur Bey’in Kelile ve Dimne’yi ilk defa Farsça’dan Türkçe’ye çevirttiği bilinir. Ayrıca koruyucu hekimliğe dair bir tıp eseri olan “Tabiatname” Umur Bey adına “Tutmacı” tarafından Farsça’dan Oğuz Türkçesi’ne çevrilmiştir.

ŞAHİN ERGÜNEY KİMDİR?

Ergüney, 1962 yılında Giresun'da dünyaya geldi. Hacettepe Üniversitesi Konservatuvar Bölümünden 1986 yılında mezun oldu. Devlet Tiyatrosu sanatçısıdır. Şimdiye kadar 60 civarında oyunda, oyuncu ve yönetmen olarak görev yaptı.

Şahin Ergüney, tiyatro oyunculuğu yanı sıra 1994 yılından itibaren Aylaklar, Es Es, Yer Gök Aşk, Fi ve Siyah Beyaz Aşk, Her Yerde Sen, Çatı Katı Aşk gibi birçok dizi ve sinema filminde yer almıştır. 

ŞAHİN ERGÜNEY DİZİLERİ VE FİLMLERİ

  • Kırmızı Oda (Hakan, TV Dizisi 2020)
  • Çatı Katı Aşk (TV Dizisi 2020)
  • Sevgili Geçmiş (Harun Kutlu, TV Dizisi 2019)
  • Her Yerde Sen (Ekrem Yangel, TV Dizisi 2019)
  • Geniş Aile Komşu Kızı (Nebil Baba, Sinema Filmi 2019)
  • Kader Postası (Sinema Filmi 2019)
  • Siyah Beyaz Aşk (Adem, TV Dizisi 2017)
  • Fi (Numan, TV Dizisi 2017)
  • Aşkların En Güzeli (Mahsur, TV Dizisi 2015)
  • Kara Para Aşk (Sami, TV Dizisi 2014)
  • Rüzgarlı Sokak (TV Dizisi 2013)
  • Oğul (İsmet, Sinema Filmi 2011)
  • Yer Gök Aşk (Celal, TV Dizisi 2010-2012)
  • Es Es (Eşref, TV Dizisi 2009-2010)
  • Dur Yolcu (Ali Onbaşı, TV Dizisi 2008)
  • Kimse Beni Sevmiyor (TV Filmi 2001)
  • Kurtlar Sofrası (TV Dizisi 1999)
  • Kurtuluş (Baki Bey, TV Dizisi 1996)
  • Aylaklar (Sinema Filmi 1994)