Dünya Süleyman'a bile kalmamış ne demek? Dünya Süleyman'a bile kalmamış sözünün anlamı nedir?
Dünya Süleyman'a bile kalmamış nedir? TDK Sözlükte Dünya Süleyman'a bile kalmamış sözünün anlamı nedir? TDK'ya göre Dünya Süleyman'a bile kalmamış atasözü ve deyimi ne demektir? İşte Türk Dil Kurumu sözlüğünde Dünya Süleyman'a bile kalmamış ile ilgili bilgiler
Türkçe anlamı bilinmeyen veya ilk defa duyulan kelimelerin anlamı genellikle Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aranmaktadır. TDK'da binlerce kelimenin yanı sıra Türkçede önemli atasözleri ve deyimleri de bulunmaktadır. Peki Dünya Süleyman'a bile kalmamış sözü TDK’ya göre doğru anlamı nedir? Dünya Süleyman'a bile kalmamış sözünün doğru kullanımı ve yazılışı nasıldır? Dünya Süleyman'a bile kalmamış sözünün kökeni nedir? Dünya Süleyman'a bile kalmamış doğru kullanımı ve yazılışı nasıldır? Dünya Süleyman'a bile kalmamış sözüne dair Türk Dil Kurumu sözlüğünde yer alan bilgiler...
Dünya Süleyman'a bile kalmamış ne demek? Sözlük anlamı nedir?
1. `insan ne kadar zengin olursa olsun bu dünyadan göçüp gidecektir, bu nedenle dünyaya bel bağlamamalıdır` anlamında kullanılan bir söz
Dünya Süleyman'a bile kalmamış doğru yazılışı ve kullanımı nasıl?
Dünya Süleyman'a bile kalmamış
İçinde Dünya Süleyman'a bile kalmamış geçen atasözü ve deyimler:
- dünya (veya dünyalar) birinin olmak
- dünya ahret kardeşim (veya bacım) (olsun)
- dünya başına dar olmak (veya gelmek)
- dünya başına yıkılmak
- dünya bir araya gelse
- dünya bir, işi bin
- dünyadan el etek (veya elini eteğini) çekmek
- dünyadan geçmek (veya el çekmek)
- dünyadan haberi olmamak
- dünyada tasasız baş bostan korkuluğunda bulunur
- dünya durdukça durasın!
- dünya gözü ile görmek
- dünya gözüne zindan olmak (veya görünmek veya kesilmek)
- dünya kadar
- dünya kelamı etmek
- dünyalara değişmemek
- dünya malı dünyada kalır
- dünyanın ... sı
- dünyanın dört bucağı
- dünyanın kaç bucak (veya köşe) olduğunu göstermek (veya anlamak)
- dünyanın öbür ucu
- dünyanın sonu
- dünyanın sonu değil
- dünyanın tadını çıkarmak
- dünyanın ucu uzundur
- dünya ölümlü, gün akşamlı
- dünyasından geçmek
- dünya tükenir, yalan tükenmez
- dünya varmış
- dünyaya gelmek
- dünyaya getirmek
- dünyaya gözlerini kapamak (veya yummak)
- dünyaya kazık çakmak (veya kakmak)
- dünyaya yuf borusu öttürmek
- dünyayı anlamak
- dünyayı ben yarattım demek (veya havasında olmak)
- dünyayı görmemek
- dünyayı haram etmek
- dünya yıkılsa umurunda değil
- dünyayı sel bassa ördeğe vız gelir
- dünyayı tozpembe görmek
- dünyayı tutmak
- dünyayı zindan (veya zehir) etmek (veya dünyayı başına dar etmek)
- dünya yüzü görmemek
Editör: Muhammed Furkan Güneş