Yapıcıoğlu: Silahlar Mutlaka Bırakılmalıdır!

Mardin'de konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, “Silahların susması, kan akmasının durması değerlidir, önemlidir. Bunu sağlayacak her çaba bizim açımızdan değerlidir ve biz bunu destekleriz. Silahın bir hak arama yöntemi olmadığı, olamayacağı herkes tarafından anlaşılmalıdır. Elinde silah olanlara diyoruz ki; meselenin çözümü konusunda adım atılsa da atılmasa da mutlaka o silahlar bırakılmalıdır. Memleketi idare edenler de silahlar bırakılsa da bırakılmasa da atılması gereken adımlar mutlaka atılmalıdır.” dedi.

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Mardin’e gelen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, ilk olarak partisinin Mardin İl Başkanlığı’nda teşkilat yöneticileri ile bir araya gelerek yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Daha sonra Mardin Öğretmen Evi’nde basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Yapıcıoğlu, gündeme dair açıklamalarda bulundu. 

Bolu Kartalkaya'daki otel yangınında hayatını kaybeden vatandaşlara rahmet dileyen Yapıcıoğlu, hayatını kaybeden vatandaşların ailelerine sabır ve baş sağlığı diledi. 

Can kayıplarından bir tanesinin de 24 yaşındaki Mardinli Dilara Ermanoğlu olduğunu anımsatan Yapıcıoğlu, Ermanoğlu ailesine sabır diledi.

Dün Mardin'e geldiklerini ve Kızıltepe ilçesinde bazı temaslarda bulunduklarını belirten Yapıcıoğlu, teşkilatlarıyla ve çiftçilerle bir araya gelerek sorunlarını dinlediklerini söyledi.

Türkiye'de aile kurumunun uzunca bir süredir saldırı altında olduğunun altını çizen Yapıcıoğlu, "Aile kurumunun çökertilmesi için şer odakları ittifak halinde. Her yönüyle aileye saldırılar düzenliyorlar. Aile çökerse millet ayakta kalamaz. Bu anlamda 2025 yılının aile yılı olarak ilan edilmiş olması sevindiricidir. İnşallah gereği yapılır." diye konuştu

Gazze'de ateşkes sağlandıktan sonra o bölgenin unutulmaması ve gündemden düşmemesi gerektiğini ifade eden Yapıcıoğlu, "Gazze yıkıldı. Oradaki binaların yüzde 80'i yıkıldı. 60 binin üzerinde şehit var. Altyapı tamamen çöktü. Hastaneler, okullar yıkıldı. Bütün bunları yıkmalarının tek bir amacı vardı. Gazze'yi insansızlaştırmak. Bütün insanları oradan göç ettirmek. Bütün olumsuz şartlara rağmen topraklarını, vatanlarını terk etmediler. Onların orada insanca yaşayabilmesi için oranın tekrar yaşanabilir bir yere  dönüştürülmesi gerekir ve bu sorumluluk hepimizindir. Yıkımına engel olamadık. Bari oranın imarına ön ayak olalım. Bu sorumluluğumuzu yerine getirmek zorundayız." ifadelerini kullandı

Yapıcığlu, soykırım suçuna karışmış çifte vatandaşların yani hem Türkiye vatandaşı hem İsrail vatandaşı olanların soruşturulması, yargılanması, suça bulaşmışsa cezalandırılması, yargılanmak üzere çağrıldığında ifade vermeye gelmeyenlerin de vatandaşlıktan çıkarılması için bir kanun teklifi verdiklerinin anımsatan Yapıcıoğlu, 2023 yılının Aralık ayında 158 sıra sayılı bu kanun tekliflerinin hala beklemede olduğunu kaydetti.

Suriye'de 14 yıla yakın bir süre devam eden süreçte ESAD rejiminin yıkıldığını dile getiren Yapıcıoğlu, Suriye halkının bir devrim gerçekleştirdiğini vurguladı.

"SİLAHLARIN SUSMASINI İSTİYORUZ"

İmralı heyetinin Abdullah Öcalan ile görüşmelerini de değerlendiren Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:

"Dün DEM Parti'nin İmralı heyeti olarak isimlendirilen kişiler. Biri grup başkan vekili olmak üzere İmralı'ya gidip Abdullah Öcalan ile görüştüler. 22 Ekim'de Sayın Devlet Bahçeli'nin mecliste kendi grubunda yapmış olduğu konuşma vardı. O konuşma ile başlayan süreç bu süreç nedir adı nedir nereye gidiyor. Bu bir silahsızlandırma süreci midir, çözüm süreci midir bu bir başka bir süreç midir herkes farklı bir şekilde bunu isimlendiriyor. Ama bu bir gerçek ki bu konuyla ilgili konuşan insanların pek çoğu birinci elden bilgiye sahip değiller. Çok ciddi bir bilgi eksikliği var. Konuşanların önemli bir kısmı sadece bazı tahminlerde bulunuyor. Eldeki bilgilerden bazı çıkarımlarda bulunuyorlar. Ve ona göre herkes birşey söylüyor. Her neyse bunun adı, mahiyeti, öncelikle şu hususların altını biz çizmek istiyoruz. Birincisi silahların susması, kan akmasının durması değerlidir. Önemlidir. Bunun sağlayacak her çaba bizim açımızdan da değerlidir ve biz bunu destekleriz. Zira biz artık kanın akmasının durmasını istiyoruz. Silahların susmasını istiyoruz. Mutlaka silah bırakılmalıdır. Silahın bir hak arama yöntemi olmadığı, olamayacağı herkes tarafından anlaşılmalıdır. Tarihsel süreçler içerisinde çok ciddi yanlışlar yapılmıştır. Yapılan bu yanlışlar bin yıllık kardeşliği zedelemiştir. Yaralar açmıştır. Bu yaraların mutlaka tedavi edilmesi bu kardeşliğin mutlaka tamir edilmesi ve mutlaka bu sorunun adalet temelinde çözülmesi gerekir. Elinde silah olanlara diyoruz ki meselenin çözümü konusunda adım atılsa da atılmasa da mutlaka o silahlar bırakılmalıdır. Eğer bu sorun çözülmezse ne türk ün ne de kürdün dostluğu olmayan, bu sorunları bahane ederek yada bu sorunları kullanarak bizi birbirimize karşı kışkırtacak bizi birbirimize düşürecek. Biz birbirimize düşerken onlar uzaktan bizi seyrederek keyif çatacak. Bu tuzağa düşmemeliyiz. Bu kardeşliğimizi sağlamlaştırmalıyız."

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI
Gazetecilerin erken seçim tartışmaları ile ilgili sorduğu soru üzerine Yapıcıoğlu, şunları söyledi: “Şu an görebildiğimiz ve takip ettiğimiz kadarıyla erken seçim bir tek Cumhuriyet Halk Partisi’nin gündeminde. Onun dışında başka bir partinin gündeminde erken seçim olduğunu düşünmüyorum. Halkın gündeminde de erken seçim yok. Erken seçim yapmanın ne şartları ne de gereği var. Böyle bir ihtiyaç da yok. CHP ısrarla ‘ya geçim ya seçim’ diyor. Geçimle ilgili sıkıntılar var, ama bunun çaresi seçim mi? Bize göre bunun çaresi seçim değildir. Yakın bir gelecekte de Türkiye’nin gündemine erken seçim geleceğini düşünmüyorum.”
Basın toplantına Genel Başkan Yardımcısı Mahmut İrtem ve İl Başkanı İsmail Çevik de katıldı.