ihh
diorex

Mardin'de eski bir gelenek: Hessıt Merene

Hessıt Merene şenliği Mardin’de Arap ve Süryani halklarının şenliği olan doğanın uyanışı anlamını taşır.

  • 26.08.2024 20:11
Mardin'de eski bir gelenek: Hessıt Merene

Mezopotamya halklarının mitolojisi ve efsanelerinin her geçen yüzyılda halklar arası barışın,baskı ve zulüm gördüğü coğrafyalarda ve birlikte yaşamın paylaşıldığı yerlerde çıkar çatışmalarının adaletsizliklerin hüküm sürdüğü kavga ve savaşların kısacası iktidar arayışlarının tek elde toplanmak istendiği ve bu uğurda nice canlara kıyıldığı toplumlarda ’’Direniş çiçeklerinin açması kaçınılmazdır.’’ Doğada toprağın uyanışına tanık olmanın,insan ve doğa sevgisiyle bütünleşmenin Mardin Halkları olarak Kalemizdeki birlikteliği kültürel zenginliklere farklı renklere dönüştürmenin bir anlamı ve ifadesi olmuş ve festivallere dönüşmüşse de Hassit Merenê birlikteliğinden başkası değildir.

Kelime anlamı

Hesıt Merene, Süryanice kökenli bir deyimdir. Sözcük anlamı bakımından Türkçe’ye Kızlar/Meryem Haftası şeklinde, söz öbeğinin ilettiği anlam bakımından ise Bahar Şenliği şeklinde çevrilebilir. Geçmişte, Mardin halkı baharın gelişi ile birlikte Mayıs ayı içerisinde bir hafta süreyle güney yamacına kentin kurulduğu dağın kuzey tarafına geçer ve kutlama yapar. Güney yamacı yerleşim alanı olan kalenin kuzey tarafı yöreye özgü ağaçlar ve bitki türleri ile kaplı dik bir yamaçtır. Mardinliler, burada bir hafta süreyle piknik yapıp eğlenerek kışın yorgunluğunu üzerlerinden atarlar ve biribirleriyle iletişim kurarak kaynaşırlar.

Her mevsimin kendini dayattığı ısıda tüm belirtilerini olmasa da birçoğundan yoksun bir sonraki mevsimin altyapısını hazırlayarak tüm canlıları da bu hazırlıkların içine katarak etkiler.Gücünü ve hızını görücüye çıkarıp etkilerini yayarak muktedir olmak için bir görünür ya da görünmez olup renkten renge dönüşüp alevlenerek yakar ve yıpranarak yerini bir sonraki mevsime,mevsimin yaptırım gücüne ’’istemeye istemeye’’ de olsa konumundan vazgeçmeden,taç yaprağını atmamak için inat eder.Birden şimşekler,yıldırımlar ve yağmur getiren bulutlar,olacak gelişmelerin oyasını örerken kalemiz önce kaneviçemize sonra halkların rengarenkliliğiyle gökkuşağına dönüşür.

Editör: Neslihan Özkan

Yorum Yaz