Mahir İz kimdir? Mahir İz kitapları ve sözleri
Türk Yazar ve düşünür Mahir İz hayatı araştırılıyor. Peki Mahir İz kimdir? Mahir İz aslen nerelidir? Mahir İz ne zaman, nerede doğdu? Mahir İz hayatta mı? İşte Mahir İz hayatı... Mahir İz yaşıyor mu? Mahir İz ne zaman, nerede öldü?

Doğum Tarihi: 28 Ocak 1895
Doğum Yeri: İstanbul, Türkiye
Ölüm Tarihi: 9 Temmuz 1974
Ölüm Yeri: İstanbul, Türkiye
Mahir İz kimdir?
Ankara Kadısı İsmail Abdülhalim Efendinin oğlu, edebiyat tarihçisi https://1000kitap.com/yazar/fahir-iz 'in ağabeyidir.
Babasının vazifesinden dolayı öğreniminin bir kısmını Midilli, Balıkesir, Isparta, Medine, İstanbul ve Ankara'da gördü. Ankara Sultanisini bitirdi. Birinci Büyük Millet Meclisinde zabıt katipliği yaptı. İstanbul İmam Hatip Lisesinde ders verdi. Bu ara iki yıl Kimya, bir yıl Hukuk fakültesinde okudu. Sonra Edebiyat Fakültesini tercih etti ve Türk Dili ve Edebiyatı Bölümün bitirdi (1936). Haydarpaşa Lisesinde edebiyat; İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünde hitabet, irşad ve tasavvuf tarihi dersler verdi.
Mahir İz, İslami ilimlerde geniş kültürü ve hitabetiyle çevresinde saygı uyandırmıştır. Şiirlerinde Maksud Kamran, edebi yazılarında Namık Yaz, ilmi yazılarında Abdullah Söğüt imzalarını da kullanmıştır. Yazı ve şiirleri Sa'y (Ankara), Sebilüreşad, Yeni İstiklal, İslam Düşüncesi, Bugün, Yeni Asya, Sabah, Yeni İstanbul dergi ve gazetelerinde yayınlandı. Diyanet İşleri Başkanlığının hazırlattığı Kur'an-ı Kerim Meali'nin redaksiyon kuruluna başkanlık etti.
Eserleri: Din ve Cemiyet (1973), Tasavvuf (1969), Yılların İzi (Hatıraları, 1975).
Mahir İz Kitapları - Eserleri
- Peygamber Efendimiz
- Yılların İzi
- Tasavvuf
- Din ve Cemiyet
Mahir İz Alıntıları - Sözleri
- Kul emek sarfeder, Allah karşılığını zamanı gelince verir. (Din ve Cemiyet)
- Medine'nin hususiyetlerinden biri de, İslâm diyarından gelen mücâvirlerden çoğunun bir iş tutarak yerleşmiş olması, aşk-ı Resûl ile mücâvir olan bazı kimselerin, sabah namazlarını haber vermek üzere şafiî vaktinde sokaklarda yüksek sesle 《Ent'el hâdi ent'el-hak, yâ Hak》 diye zikretmeleridir. (Yılların İzi)
- Rubâi Âheng-i tarab her biri bir yanda söner Cânâna fedâ eylediğin can da söner Bürkân-ı kader, âteş-i mey, şem'-i visâl Hilmî gün olur, cümlesi bir anda söner (Yılların İzi)
- “Edep İlahi nurdan bir taçtır ki, onu başına geçirdikten sonra istediğin yere gidebilirsin.” (Tasavvuf)
- Onların nazarında muharebede şehîd olmaktan daha kıymetli bir saadet yoktu. (Peygamber Efendimiz)
- Ne şemmet bülbülün verdin, ne de hârdan incin Ne gayrın yârına meyl et, ne sen ağyârdan incin Ne sen bir kimseden âh al, ne âh u zardan incin Ne sen bir kimseden incin, ne senden kimse incinsin. (Pertev Paşa) (Tasavvuf)
- Hazret-i Dâvud’un kabin güzel sese ve saza hayrandı. Cenâb-ı Hak, onlara gönderdiği Dâvud aleyhisselâma öyle fevkâlade bir ses verdi ki, herkes kendinden geçti. (Din ve Cemiyet)
- Şeref-i zât iledir insanlık Himmetin kesbine masrûf olsun Sûretin kıymeti yoktur aslâ Nazarın sîrete mâtuf olsun. (Yılların İzi)
- "Hak ezilirken sükut etmek, şeytana ümmet olmaktır.." (Din ve Cemiyet)
- "Kadere iman, kısmete rıza..." (Din ve Cemiyet)
- "Evlenen bir kimsenin düşüneceği ilk şey, kadına müstakil ev kurmaktır. Ev kadına aittir. Onu koruyacak ilk ocak, kocasının kendisine temin ettiği evdir.." (Din ve Cemiyet)
- Kıt'a Simsiyah tohmu ekersin, gelişir ak pak olur Emer esrârını arzın ve yeşil yaprak olur Reng ü bûlarla İrem Bağı'na benzer de cihân Âkıbet cümlesi tekrar bir avuç toprak olur (Yılların İzi)
- "..Herkes niyetinin karşılığını alır.." (Din ve Cemiyet)
- Naz, âşıkın ma’şûka kuvvet vermesidir. (Tasavvuf)
- Üç haslet vardır ki, kalbe darlık verir.Bunlardan birincisi çok yemek,ikincisi fazla uyku,üçüncüsü de gevezeliktir. (Tasavvuf)
- Maâlesef halk câmiasında Müslümanlık câmide ve Arafat'ta tecelli etmekte idi; yani câmie ve hacca giden hâlis Müslüman sayılırdı. Halbuki cami ve Arafat'taki Müslüman, birçok vecîbelerinden yalnız ikisini yapan Müslümandır. Acaba o Müslüman işinin başında nasıldı? Mahallede zekât sandığı kurulsa hakikî zekâtını onlardan kaç kişi verecek ve cemiyete yardım edecekti? Müslümanın ölçüsü, insanın hakikat ölçüsü, mâlî vecîbesini yaptığı, sığınanın elinden tuttuğu, her işini doğru yaptığı zaman anlaşılır. (Yılların İzi)
- Aldırır, gelmek için hak, yerine, Birinin sârını bir diğerine. "Hak, yerine gelmek için, birinin intikamını ötekine aldırır." (Yılların İzi)
- İnsanoğlu kendini başıboş bırakılıyor sanmasın. Zerre kadar iyilik yapan da, bir o kadar kötü işler işleyen de mutlak karşılığını bulacaktır. (Din ve Cemiyet)
- "..Dinde her amel niyete bağlıdır. Niyeti ne ise onun karşılığını görür.." (Din ve Cemiyet)
- "..Allah'ın rızası ibadetin temelini teşkil eder. İbadetlere Allah'ın rızasından gayrı menfaat düşüncesi hakim olursa, ibadet hükümsüz olur.." (Din ve Cemiyet)