Kızıltepe seyahatimizden notlar

KÜLTÜR SANAT

Mardin’in Kızıltepe İlçesinde bulunan gönül dostlarımızı ziyaret etmek üzere 21.12.2019 günü Diyarbekir’den Kızıltepe’ye doğru Mehmet Yaşar Çelik kardeşimizle yola çıktık.

Mihmândârlığımızı yapan Mehmet Şerif Akay Bey Kızıltepe’nin girişinde işlek bir caddede bizi bekliyordu. Sıcak bir karşılamadan sonra bizi evinde ağırladı.

Akşam yemeğine müteakip aynı binanın yedinci katta bulunan dershaneye çıktık, Cumartesi akşamı sohbetine her yaşta değişik simalarla karşılaştık.

Sohbetin müdâvimleri eğitimciler, imamlar, esnaflar ve nesl-i âtinin genç adayları öğrencilerdi. Risale-i Nur’dan Hazreti Eyyüb’ün (as) İkinci Lem’â’da günümüze verdiği mesajlar üzerinde sohbet yapıldı. Cemaatin müdâvimlerinden M. Şerif Akay, Mehmet Aksoy, M. Ali Kılıç, Muhammed Said Ünverdi, A. Samet Avcı, Hakan Oral, Mustafa Akay ve isimlerini daha sayamadığım birçok kardeşlerimizin bulunduğu şevk dolu güzel bir sohbet oldu.

Birinci derse müteakiben içtimaî konularda Eski Said dönemine ait meşrûtiyet ve hürriyet konulu bir sohbet yapıldı.

“…Bir meclis-i nuranidir ki, Kur’ân’ın şu münevver, mübarek şakirtleri, içinde birbiriyle manen müzakere ve müdâvele-i efkâr ediyorlar. Ve yüksek bir medrese salonudur ki, Kur’ân’ın şakirdleri onda her biri aldığı dersi arkadaşlarına söylüyor.” 1

Demek ki mesleğimizde mütalâa, müzakere, müdâvele-i efkâr ve tahkik vardır. Medrese hocasından ders almış talebeler gibi aralarında karşılıklı münazara ve müdâvele-i efkâr başladı. Her bir kardeşimiz vukufiyet, istidat ve kabiliyetleri nispetinde izahat ederken, kendimizi manen yüksek bir medresenin salonunda zannettik. Kaynak Risale-i Nurlar olunca, izahat ve kabiliyetler de o yönde barışıktı, itiraz yok, birbirlerini tasdik ve tey’it ediyorlardı.

Tabi bölgenin tarihine bakılırsa ilim ve irfan merkezi olarak memleketin dört bir tarafına ilim yaymış tarihi bir şehirdir, Mardin…

Şeyh Ahmed-i Hâni, Şeyh Ahmet el- Cezeri, Şeyh Halit Cezeri ve daha bir çok âlimler Cizre’nin bağrında tulu etmiştir. Bu manevîyat âlimlerinin de ilimlerinden tezahür eden Şuâlar halen etrafı aydınlatmaktadır.

Evet bizim seyahat-ı uhuvvetimiz ertesi gün sabah namazı, tesbihat, Mesnevî-i Nuriye’den mütalâalı okuma ve kahvaltı ile devam etti.

Allah rızası gözetilerek yapılan en küçük hizmet büyüktür. Bu sebeple Müfritane irtibat sağlamak, uhuvvet ve samimî dostluğu derhatır etmek Üstadımızın önem verdiği bir düsturdur. Uhuvvete dayalı ziyaretimizde ilgi ve alâkalarını esirgemeyen Kızıltepe Risale-i Nur’un kadirşinas Nur Talebelerine, “Misafir nasıl karşılanırsa öyle uğurlanır” prensibiyle samimî bir alâka uğurladılar.

Bizi sıcak bir ilgi ile karşılayıp ağırlayan ve uğurlayan fedakâr hizmet erlerinden M. Şerif Akay Beye teşekkür ederiz.

Dipnot:

1- Barla Lâh. 2. zeyl. s. 67.