Yıkıla Yıkıla

Tellerden yaptığımız arabaların peşinden koşuyorduk. Kimin arabası güzel diye tüm arabalara bakardık, eve gider ne yapar eder bir benzerini yapardık, yada bizi benzetirlerdi.
İkindiye doğru ağabeylerimizin maç yaptığı sahaya giderdik büyük kayanın üzerindeki yerimizi alır, elimizde tandır ekmeği dev maçı izlerdik. Dev maç diyorum çünkü o zamanlar mahalleler arası oynanırdı futbol maçları.
Mahallede arkadaşlar toplanır şimdiki itfaiye merkezinin olduğu yerde çocuk parkı vardı oraya giderdik, haa bu arada unutmadan yazayım yanımıza devamlı bez parçaları alırdık, çünkü her gittiğimizde ne hikmetse yağmur yağıyordu.
Çocuk parkında hangi oyuncağı kullanacaksak önce kurutuyorduk, yoksa sıttin sene o kay kaydan aşağı inilmiyor adeta mıknatıs gibi bizleri tutuyordu.
Yıllar yılları kovaladı o park da bizlere çok görüldü. Asker amcalar etrafını duvarla örmüşlerdi. Halbuki biz parka gidinceye kadar nerede bir asker görsek Asker Selamı ile selamlardık, onlarda bize el sallardı, ama bu bize son el sallamaları olmuştu. Artık ne biz parka gidecek yollarda selam verecektik, nede onlar bize el sallayacaklardı.
Şampiyon Mardin spor naraları ile 21 Kasım Şehir Stadyumu’na giderdik, Annemiz bazen bize bir poşet içinde kaynamış bir patates ve ekmek bazen de pişmiş yumurta ve ekmek verirdi.
Sahaya yaklaştığımızda Kırmızı lacivert sesleri ile ortalık yıkılıyor bizde bir an önce kalabalığa karışmak ve takımımıza destek vermek için hızlı hızlı koşardık.
Tezahüratları yaptıktan sonra sahaya nasıl girecektik, çünkü bizim paramız yoktu, oradaki ağabeylerimizden bizi de içeri almalarını isterdik, onlarda bize kırmızı lacivert diye tezahürat yaptırdıktan sonra içeri alıyorlardı. Bazen de kapı görevlisinin inisiyatifine kalıyorduk. Hele ki bir de tanıdık bir ağabey gördük mü keyfimize diyecek yoktu. Maçı izlerken kalabalık aralarından olur olmaz bağrışmalar olur, davul zurnalar çalınır maçı izlerdik.
Yıllar geçti, Mardin sporun maçlarına gitmeyi ihmal etmedim hiçbir zaman en son gidişimde elimde Mardin spor bayrağı açık türbinde tek başıma maçın başlamasını bekledim, kapalıda az sayıda insan var, şeref türbini bomboş idi. Bir anda aklıma eski günler geldi Kapalı ses ver diye tezahürata başlar Kırmızı Lacivert Naraları ile saha adeta sarsılırdı, şimdi ne kapalıda nede açıkta ses verecek kimse yoktu ve artık olmayacak da.
dersa
29.09.2012 / 09:00Darıyı dallıyolar<br>Merdine yolluyolar<br>güvenme el oğluna<br>sevipte sallıyorlar
tıktıkpaşa
27.09.2012 / 12:30Yedi tıkına tıkına yedi<br>Din dedi iman, dedi, kuran dedi,<br>__________________bam bam dedi<br><br>Vatandaşarın hakiki müminlerin <br>Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını, <br>Zartlardan zurtlardan <br>Trilyonluk davalardan mideye indirdi
zorro
26.09.2012 / 08:46Aklın başka söylüyor kalbin başka söylüyor<br>Bir gururla oynuyor kirpiklerin kaşların<br>Sanki güzel gözlerin benimle eğleniyor<br>Sevme diyor yüreğim alaycı bakışların..
tanburi
25.09.2012 / 12:58Güneş kızıl bir gül gib ufukta<br>Kaybolurken<br>Gün şaşasını akşama bırakıyor<br>Biraz serkeş ,biraz sefil.. bakışlar boşlukta<br>Hep bu saatlerde ,burada sanki kaybettiği benliğini arıyor<br>Yinede martılara el sallıyor serkeş adam<br>,<br>Bırak martılar alaycı gülücüklerle uçsunlar<br>Yalnızlığınla alay etsinler<br>Dost dediğin kendi çamuruna senide çektiğini sansın<br>Üzülme ,O çamurdan yeni bir şekille çıkacaksın<br>Hayat mahir bir heykeltraş elinde şekilleneceksin<br><br>Hayatın çamurlu yolları seni düşürsede<br>Yine kalkarsın biraz serkeş ,biraz sefil <br>Bir selam gönder düşüşünden mutlu olanlara<br>Kadeh kaldırsınlar şerefsizliğin şerefine<br>Buzdan krallıklarında<br><br><br>Aldırma be yalnız adam ,serkeş adam<br><br>Varsıl zaman içinde yüzüne gülenler şimdi yabancı<br>Hayat acımasız bir öğretici<br>Söyle iki kere iki dörtmü eder yalan ,yalancı<br>Bu alemde aynada herkes kendi yüzüne bile yabancı<br>Sefil olsanda bu hayat senin<br>Yalnızlığın saltanatında ,ışık ışık yakomazlara bir selam gönder<br>Serkeş adam<br><br>Mine Çakmak <br><br><br>Ho ho hooooooooooooooo
Mehmet Sait
25.09.2012 / 12:23Tebrikler hocam yine döktürmüşsün başarıların devamını dilerim