Türkiyedeki Müslümanlar Neden Suskun?
Amerikada çekilen iğrenç filme karşı gösterilen veya gösterilemeyen tepkiler İslam aleminin özellikle Türkiyede yaşayan Müslümanların içerisinde bulunduğu perişanlığı gözler önüne sermektedir.
Meydanlarımızda filme ciddi bir tepkinin verilmediğini gözlerimizle müşahede ediyoruz. Bu duruma ümmetçe nasıl getirildik, tepkisizlik neye işaret ediyor. Bunun sebeplerini değerlendirmeye çalışalım.
1- Müslüman aydınlar ümmetin bilinçlenmesine ilişkin görevlerini yerine getirememişlerdir. Türkiye de yaşayan Müslüman aydınlar maalesef Müslümanları aydınlığa çıkartma yerine karanlığa sürüklenmelerine sebep olmuşlardır. Vazifesini yapan Müslüman aydınlar da toplumu peşlerinde sürükleyememişlerdir. Kimi malını, kimi evladını, kimi makamını kaybetme korkusu ile Müslüman halka tağutu, şeytanı ve ehlini anlatamamışlardır. Müslümanları günlük zararsız ve faydasız konular ile meşgul etmeye çalışmışlardır. Bunun sonucu olarak Müslümanlar asıl mecralarından uzaklaştırıldılar.
2- Bu coğrafyada yaşayan Müslümanlar üzerinde uygulanan çeşitli toplum mühendislikleri projelerinin sonuçlarını verdiğini görüyoruz. Zira uygulanan projelerden bir i Allahsız ve Kuransız bir toplum tasarımı iken diğer bir proje ise Peygambersiz bir İslam yaratılmaya çalışıldı.
3- Müslümanların asıl kimlikleri yerine suni kimlikler ikame edildi. Ümmet bilinci yerine mezhepçilik ve ulusçuluk öne çıkartıldı, ırk üstünlüğü kavramı İslami kimliğin önüne alındı.
4- İslami kavram ve terimler özlerinden uzaklaştırılarak ulusal ve lokal çıkarlar için kullanıldı. İslami kavramlara gerçek anlamları yerine basitleştirilmiş anlamlar yüklendi.
5- Özgür, irade sahibi, araştıran, kendi kaderini kendi tayin edebilen birey yerine; bağımlı, irdeleyemeyen, teslimiyetçi birey tipi geliştirildi.
6- Modernite, Müslümanlar tarafından yeterince algılanamadı ya da yanlış algılandı
7- İslami öğretiler uygulamaya yönelik olmaktan ziyade kültürel bir öğe olarak sunuldu.
8- Cemaatler koalisyonu olan Ak Partinin 10 yıllık süre içinde İslami kesimleri sisteme entegre etmesi neticesinde Müslümanlar öz değerlerine yabancılaştırıldı.
Bakış açısı, algısı, değer ölçüsü değiştirilmiş bir ümmet ile karşı karşıyayız. Bu nedenle İslamın Peygamberine karşı yapılan hakarete ümmet tepki göstermeyi dahi gerekli göremeyecek bir hale getirildi.
Hıristiyanlığı tahrif edenler hep Hıristiyanlar olmuştur. Keza Yahudi dinini de değiştirenler hahamlar olmuştur. Ali Şeriati bir tespitinde Bir din ve düşünceyi değiştiren bir dost veya toplumda dostmuş gibi görünen bir düşmandır. der.
Başbakan Erdoğan bir söyleşide "Biz 10 yıl boyunca Türkiye toplumundaki aşırılıkları ve fazlalıkları törpüledik. Türkiye halkını uysallaştırdık ve onların gazını aldık" diyor. İslamın en kutsal değerlerinden biri olan Peygambere (s.a.v) hakaret edilmesi karşısında ümmet içerisinde en az tepkiyi Türkiyedeki Müslümanlarının vermesi Müslümanların dostlar sayesinde özlerinden nasıl uzaklaştırıldıklarını göstermektedir.
Gerçeklerin anlaşılması dileğiyle