Temayül eziyeti
Hafta sonu, AK Parti temayül yoklamasını takip ettim.
Öncelikle 2011 yılında hala insanları bir salona toplayıp bütün gün oraya mahkûm eden bir uygulamanın artık değişmesi gerektiğini düşünüyorum.
Saat 4’te oy verme işlemi bitti, ancak oyların tasnifi ve sayımı işlemi saat 9’a kadar sürdü.
Bu iş ya acilen modernize edilmeli ya da parti yönetimi, zaten karar vermede pek de etkili olmayacağını açıkladığı temayül uygulamasını kaldırarak bu eziyete bir son vermelidir.
Yarışa yaklaşık 140 aday adayı katıldı.
İsim listesini okurken “bu da mı AK Parti’den aday adayı olmuş” diyerek hayret ettiğim pek çok isimle karşılaştım.
Geçmişinde farklı kamplarda siyaset yapmış, bu camia insanını sürekli küçük görmüş isimleri görünce bu işin çivisinin çıktığını düşünmeden edemedim.
Elbette AK Parti bir kitle partisi olma iddiasındadır ve öyledir de.
Bu nedenle kapısı herkese açıktır.
Ancak AK Parti aynı zamanda, Genel Başkanı’nın taşımakta olduğu bir misyonun da partisidir.
Bu misyon nedeniyledir ki bugün Ortadoğu coğrafyasında en popüler lider Sayın Erdoğan’dır.
Bu misyon sayesindedir ki, Ortadoğu’daki ayaklanmaların saiklerinden birisi de AK Parti hareketidir.
İşte bu nedenle kitle partisi olurken bu misyona zarar verecek kişi ve uygulamalardan uzak durulmalıdır.
AK Parti belli bir misyon, ilke ve duruş partisi olarak kalmak istiyorsa kendi kriterlerini, şartlarını bu partiye gelmek isteyen herkese mutlaka kabul ettirmelidir.
Yapmadığı takdirde bunun sonu yozlaşmadır, değerlerin erozyona uğramasıdır, giderek ANAP’laşmadır, bunun sonu giderek bir müteahhit partisi haline gelmedir.
Bu misyonun yıllardır özlemini çektiği bir fırsat yakalanmıştır, eğer heba edilirse bir daha ne zaman ele geçeceği meçhuldür.
Temayül sonucu ile ilgili bir yorumda bulunmak istemiyorum çünkü şu an itibariyle taraf olduğum için yapacağım yorum bazıları tarafından taraflı olarak değerlendirilecektir.
Tabanın sonuçlarla ilgili ne düşündüğünü merak edenler sitemizde temayül sonuçları ile ilgili haberin yorumlarına bakabilirler.
Ama şunu söylemeden de geçemeyeceğim.
Geçmişinde bu hareketin kapısından bile geçmemiş, daha çok kısa bir süre öncesine kadar başka bir partinin saflarında siyaset yapan bir isim AK Parti teşkilatı tarafından en çok tercih edilen isim olarak öne çıkıyorsa bu işte bir terslik olduğu muhakkaktır.