Suç ve Alkol;İkiz Kardeş Gibi...

Hz. Muhammed Kur’an ayeti ile içki yasağı koyar ve bu yasak 1400 yıldan beri, bugüne kadar devam eder. Biz Amerika olarak ellerimizde bulunan tüm imkânlara rağmen böyle bir sonuç alamadık
Sevgili okur,
Yazıma bir hikâyecik ile başlamak istiyorum:
Birinin adı iyilik, öbürünün adı kötülük olan iki köpek kavgaya tutuşmuş.
Baba- oğul iki Kızılderili de bu köpek dövüşünü zevkle ve heyecanla izlemektedir.
Oğul Kızılderili babasına, “baba sence hangisi kazanır”
Baba Kızılderili gayet soğukkanlı ve bilge bir üslupla cevap verir, “hangisini daha önce iyi beslediysen, o kazanır”
Bir başka ifade ile; sen daha önce iyiliği beslemişsen iyilik kazanır. Aksi halde kötülük kazanır. Her zaman da böyle olmuştur.
İşte daha önce devlet, toplum ve çeşitli örgütler tarafından beslenen o kötülüklerden biri de alkoldür.
Yeşilay Cemiyeti olarak mücadele ettiğimiz alanlardan biri de alkol kullanımıdır. Alkol de diğer bağımlılık yapan maddeler gibi tarihi çok eskilere dayanır. İnsanlık alkol ile zaman zaman mücadele etmiş, ancak her zaman olduğu gibi aldığı sonuç; fiyasko.
Allah rahmet etsin, Trabzon Milletvekili Ali Şükrü Beyin teklifi ile 1921’de Türkiye’de alkol içimi yasaklanır ve 1923 yılında serbest bırakılır, yaklaşık 2 yıl bu yasak uygulanır. Bu süreden sonra dönemin iktidarı alkol mafyasına teslim olur.
Yine yıl 1919. Amerika alkol içimini yasaklar ve bu yasak 1933 yılına kadar devam eder, yani yaklaşık 13 yıl. Bu tarihten sonra Amerika Devleti yasağı kaldırmak zorunda kalır. O tarihlerde ünlü Amerikalı prof. şunları söyler, “Hz. Muhammed Kur’an ayeti ile içki yasağı koyar ve bu yasak 1400 yıldan beri, bugüne kadar devam eder. Biz Amerika olarak ellerimizde bulunan tüm imkânlara rağmen böyle bir sonuç alamadık”
Yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkede yasak sadece iki yıl devam ederken, Amerika’da bu yasak 13 yıl sürer. Çok garip değil mi? Aslında maneviyatı güçlü bir toplumda alkolden söz etmek dahi abestir. Alkol ve diğer zararlı alışkanlıkların terk edilmesinde maneviyatın, dinin etkisi inkâr edilemez. Bu konu ile ilgili olarak 1000 kişiye “neden alkol kullanmıyor sunuz?” sorusuna ankete katılanların yarısının verdiği cevap çok çarpıcı: “haram olduğu için kullanmıyorum” Gerçekten de Müslüman bir toplumda içkiden söz etmek çok tuhaf.
Bugün Dünya Sağlık Örgütü’nün yaptığı araştırma sonuçlarına göre, Türkiye alkol kullanımında dünya sıralamasında 2.sırayı almaktadır. Biraz daha gayret etse birinciliği yakalayacaktır! Yine ülkemizde yapılan araştırmaya göre 5-6 Milyon civarında alkolik vardır. Bunun iki katı kadar da ara sıra alkol almaktadır. Eğer ciddi anlamda tedbir alınmaz ise bu rakamlar daha da yükselecektir. Bu vahim tablonun oluşmasında büyüklerin, rol model insanların ve devletin büyük sorumluluğu vardır. Devletin son zamanlarda sigara üzerine gittiği kadar alkol üzerine gitseydi, bu miktar daha da düşebilirdi. Ne yazık ki, devlet diğer zararlı alışkanlıklarda olduğu gibi alkol yasağı ve kullanımında da sınıfta kalmıştır.
Burada Anayasanın 58.maddesini tekrar hatırlatmakta fayda vardır: “Devlet gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, kumar ve benzeri alışkanlıklardan korur ve gerekli tedbirleri alır.” Ama devletin bırakın alkol kullanımını frenlemeyi, tam aksine içimini teşvik etmektedir. İçinde sigara sahnesinin geçtiği film sahnesini karartan devlet, aynı sahnede yer alan alkol yada kumara ses çıkarmamaktadır. Alkol içimini bu şekilde mantık dışı uygulamalarla meşrulaştırmaktadır. Yani devlet kendi anayasasına aykırı davranmaktadır.
Devlet aynı zamanda alkol markalarının (sponsorluk, reklam ve promosyon/özendirme gibi) oyunlarına gelmekte, alkol yasağının delinmesinde ses çıkarmamaktadır. Böylece ve özellikle gençlerin alkol bağımlısı olmasında etkin rol oynamıştır. Hala ülkemizde birçok okulun adının “efes Pilsen” olarak tescil edilmesi ve hala bu uygulamanın devam etmesi çok vahim ve anlamlı değil mi? Giriş kapısında alkol markalı tabelası bulunan bir okulda öğretmen olsanız alkolün zararlarından, kötülüklerinden bahsedebilir misiniz?
Bu ülkede işlenen cinayetlerin, trafik kazaların, ırza geçmelerin, boşanmaların ve birçok suçun (en az yüzde 60’nın) işlenmesinden alkol sorumlu ise ve hala kullanılıyorsa bu akılda bir sorun var demektir. Bu sistemde bir şeyler eksik demektir.
Tüm insanlığın mutlu ve sağlıklı bir gelecek ile alkolsüz tertemiz bir ömür geçirmesi temennisiyle…
Kalın sağlıcakla.

Başka yazılar yazın
14.10.2012 / 13:29sigara alkol ve diğerlerinin kötülüğünü senden daha iyi biliyoruz ama biz insanları suçlamıyoruz sigara üretimi insanlık suçudur diyorsun pankartlarda, bir suç duyurusunda bulundun mu. Sigara üreten firmalarla lütfi günlüoğlu ve bağlı bulunduğunuz Yeşilayın ne tür girişimleri var. Bu girişimlerin sonuçları olumlu olsaydı bu gün sigara satışında önemli bir azalma olurdu. Başka konularda yazı yazda insanlar istifade etsin. 2 yaşındaki çocukta biliyor sigaranın iyi birşey olmadığını.