Sevgili Betülcik...

KÖŞE YAZISI

 

25.07.2009 15:14:16

 

 

 

Zaman nehir gibi akıp giderken, farkında olmasak da bizi de evirmektedir. 01.02.1986’da doğduğunda Mardin’e geleceğimizi ilk ve orta öğrenimini burada bitirip Anadolu Lisesi mezunu olarak üniversite sınavına katılacağını, puanlarını yetersiz bulup Gaziantep’te Sefa dershanesine gitmek isteyeceğini öngörmek mümkün değildi.

            Ancak takdir olunan bir çizgide seyir halinde olduğumuzu yaşadıklarımızdan anlayabiliriz. Önemli olan yaradılış gayesi ile hayatın zıtlıklarını ahenk içinde geliştirmektir.

Sevgili Betülcik...

            Seninle Gaziantep’e gidinceye kadar her şey doğaldı, taki pansiyon kapısından vedalaşıncaya kadar. Ağladığını görünce kapıldığım cereyana duygu yoğunluğu diyeyim sen duygu fırtınası de.

            Bütün gücüyle göz kapaklarım direndi, göz yaşlarımı görmeyesin diye. Kendimden bir parça bırakarak vedalaşmıştım. Urfa’ya kadar bu ruh halini üzerimden atamadım. İnancın, sabrın, dayanmanın, şükrün abidesi Hz. Eyyub’u ziyarete gittim. Ta Yemen’den kendisini görmeye gelen ama menzile 500 metre mesafe kala vefat eden Hz.İlyas’ı ziyaret ettim. Hayatları bir film şeridi gibi kafamdan geçti. Biraz kendime gelmiştim. İdealleri olan bu kutup insanların hilmlerinden ve ilimlerinden sana ve kendime pay diledim.

            Benim tesellim senin ilim tahsil etmek, kendine, ailene ve insanlara faydalı bir şahsiyet olma arzusunu bilmemdir. İnsanlar bilgileriyle meleklerden üstün bir mertebeye ermektedir. Sosyologlar bilgi ve servetin nüfusun yoğun olduğu yerlerde biriktiğini söylerler. Çin’de olsa tahsil edilecek ilmi senin Gaziler diyarı Antep’te tahsil edeceğine bütün yüreğimle inanıyorum.

Babasının annesi Betülcik...

            Fatima annemdir diyen önderimizin rehberiyetine istinaden Betül annemdir, derken seni ancak yadetmiş olduğumu düşünüyorum.

            Milyarlarca kadından Hz. Asiye, Hz. Meryem, Hz. Hatice, Hz. Fatima insanlık tarihinde iz bırakmış birer güzel örnektir. Bu yüce kişiler gibi sabahleyin seni uykudan uyandıracak kutlu bir gayen olmalı, çabaların orantısı kişiliğine yaraşmalıdır.

            Hz. Meryem ve Hz. Fatıma’nın sıfatı Betül’dür. Dünya görüşünde onlar senin rehberin, ahirette beraber haşrolunacaklar olmasını dilerim.

Sevgili Betül...

            Ailede her zaman farklı ama müspet karakterinle kendini bizlere kabul ettirdin. Hocaların ve arkadaşlarınla bereketli bir dönem geçireceğine inanıyorum. Derslerinde başarılar dilerim. Hocalarına ve arkadaşlarına selamlarımı sunuyorum.

            Gözlerinden öpüyor, seni Allah’a emanet ediyorum.20.09.2004

Mardin İletişim Gazetesinde 02.03 2005 tarihinde yayınlanmıştır.