Şaşırdık mı?..Hayır!...

Şaşırdık mı?..

Hayır!...

Ardarda, iki ayrı yerde, iki ayrı ölüm haberi...500'ü aşkın göçmenin kader yolculuğu,diğeri 5 milyarderin tatil gezisi... 

Biri Atlas Okyanusu,Titanik enkazını görme tatili,kişi başı 250.000 USD bedelle...

Diğeri,kendilerinin seçmediği yoksul bir hayatın pençesinden daha yaşanabilir yaşamlara uzanma hayali...

İkisi de ölüme meydan okuma,ikisi de trajik...

500'ü aşan yolcusuyla tıka basa dolu gemiden sadece 100 insan kurtarılabildi gerisi hâlâ kayıp!..

14 Hazirandan bu yana hala bulunamadılar...

5 milyarderin denizaltı aracına 5 günde ulaşıldı!..

ABD,Kanada,Fransa,en lüks denizaltı arama gemileri ile seferber oldular!...

Manşetten inmediler!...

Hakediyorlardı doğrusu bu ilgiyi,zira herbiri ülkelerinin en zenginleri arasındaydı!...

Haber değeri vardı ölümlerinin!...

Göçmenler ise beş parasız insanlardan oluşan bir bela olarak görülüyordu ve şöyle bir değiniliyordu!...

Haber değeri taşımıyordu ve o 5 kişi kadar ilgi ve yardım gerekmiyordu!...

Batı medyasının ve yöneticilerinin bu kadar çifte standart ve vicdan yoksunu tavır ve eylem ikiliği doğrusu çok trajik...

Oysa ikisi de insan,ikisi de candı....

İkisi de ölümdü!...

5 milyarder için seferber olunmalıydı ama en az onlar kadar göçmen gemisine de yardım ve ilgi yoneltilmeliydi...

İnsanı ve etik duruş bunu gerektirirdi...

Amaçlarından ve 

maceralarından bağımsız olarak böyle bakılmalı,böyle değerlendirilmeliydi...

Yoksul da zengin kadar insandı oysa!...

Belki de şaşırmamak gerek,yapılanlar ve yaşananlar bu trajedinin ve bu çifte standartın sona etmeyeceğini bize gösteriyordu...

Yine bu yoksul göçmenler değil miydi,suların ortasında geri itilen,suya gömülen ve ölüme terkedilen?!...

Aylan bebek için timsah gözyaşları döken ve yeni bebeklerin hayatını kurtarmak adına hiç birşey yapmayan yine bunlar değil miydi?!...

Milyarderlerin magazin haberlerini ve sıradışı tatil öykülerini manşetlere taşıyıp günlerce konuşan ama adeta günlük rutine dönen can kayıplarını yok sayan zihniyet bunlar değil miydi?!..

Şaşırdık mı?

Hayır !...

Ahmet Timur