Politikaya atılmayı düşünenlere

Politika ve siyaset, genellikle “devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış” olarak tanımlanır. Ancak günümüzde bu iki kavram toplum nezdinde farklı anlamlar kazanmış görünüyor. Siyaset, eski anlamını korurken politika, “umut satarak, korku salarak, insanlık zaaflarından ve duygularından faydalanarak, hatta bizzat uyuşmazlıklar yaratarak hedefine ulaşmak” olarak algılanmaktadır.
Günlük hayatta insanları kandıran ve manipüle eden biri çoğunlukla “tam bir politikacı” olarak tanımlanır, ancak ona “iyi bir siyasetçi” denmez. Tarihte hayırlı işleriyle anılan devlet adamları için “rahmetli, iyi bir siyaset adamıydı” denilirken, “iyi bir politikacıydı” ifadesi neredeyse hiç duyulmaz. Hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun, politikacı sınıfına girenlere rahmet okunduğuna pek de tanık olmayız.
Çocukluğumuzdan beri farklı seviyelerde politikacılarla karşılaşıyor ve bu deneyimlerden dersler çıkarıyoruz. Mesela, bir tanıdığım, kendisinden en ufak bir şey istendiğinde "Hele bir zengin olayım, onun kat kat fazlasını vermesem bana adam demesinler" diyerek tüm talepleri savuştururdu. Bir çocuğun sakız veya kalem istemesi üzerine “Piyangoyu kazandığımda sana sakız fabrikası veya kırtasiye dükkanı açmazsam namerdim!” gibi sözlerle oyalar, ama gerçekte hiçbir şey vermezdi. Saf ve temiz kalpli çocuklar bu manevralara kanabilirken, yaşı ilerlemiş ve tecrübe kazanmış olanlar bu tarz politikacıların oyunlarına pek kolay gelmezdi.
Mevlana ya da Platon’a isnat edilen, ancak gerçek kaynağı bilinmeyen bir söz vardır:
“Akıl, dürüstlük ve politikacılık nitelikleri bir insanda aynı anda bulunamaz. Bir kişi hem akıllı hem dürüstse politikacı olamaz, hem akıllı hem politikacıysa dürüst olamaz, hem dürüst hem de politikacıysa akıllı olamaz.”
Bu bakış açısına göre politikayı hedefleyenlerin akıl ile dürüstlük arasında bir tercih yapması gerekir. Akıl, kendi varlığını sürdürme çabasında olduğu için politikacılar için dürüstlüğün feda edilmesi kaçınılmaz bir hale gelir. Böylece dürüstlük devre dışı kaldığından başarıya giden yol sonuna kadar açık demektir.
Politikacılar, hedefe varma yolunda uyguladıkları prensipler:
Bu yazıda paylaştığım gözlemler, politikaya atılmayı düşünenler için rehber niteliğindedir. Ancak seçimi kazandıktan ve hedeflenen makamlar elde edildikten sonra tüm bu bilgiler gereksiz hale gelir. Zira o noktada politikacılar, her konuda en doğru kararları veren, adeta vahiy alan ve hatta bazen vahyi bizzat gönderen bir mertebeye yükselirler.
Editör: Mehmet Nezir Güneş