Perhizler, Lahana Turşuları...

KÖŞE YAZISI

                                                                     13 Haziran’da kurtulmuş olur muyuz?

Geçmiş dönemlere göre durgun bir havada seçimlere giriyoruz. Acaba insanlar bir ön yargı, kabullenmişlik ve inatçılıkla mı oylarını kullanacaklar?

Ya da gözü kapalı mı?

Dokuz yıldır iktidarı eline almış olan parti, 2023 hedefiyle çıktı yola. Kazan’nın da dediği gibi 2007 yılındaki hedeflerini gerçekleştirememiş bir parti bu.  Söylemleri klasikleşen bir parti. Bütün olumsuz gidişata rağmen beğeni toplayan bir parti.

Geliştiğimizi söylüyorlar; seçim meydanlarını gümbür gümbür dolduranlar işsizlik ve borç batağından bahsediyor.  Ey halk, eğer gelişmişseniz neden şikâyetçisiniz, yok eğer gelişmemişseniz bu destek neden? İşsizliğin arttığı, fakir ile zengin arasındaki farkın arttığı, akaryakıt fiyatlarının bu denli arttığı bir ortamda neden memnunsunuz. Artan milli gelir ne kadar yansıdı cebinize? Ülkenin her yerine eşit hizmet gidiyorsa bazı illerin vekil sayısı neden düştü? 

Anayasa seçimlerinde, engellilere pozitif ayrımcılık diyenler engelliyi aşağılamadı mı?(özür dilemiş sayın Akdağ, takdir ediyorum). Gençleri ve aileyi teminat alma adına ne yaptılar? Tinerci gençler, kadına şiddet arttı mı azaldı mı? Fişleme bitti mi yoksa daha ustaca mı yapılıyor? (ustalık dönemi ya…) 2009’da hâkim karşısına çıkan çocuk sayısı 2002’nin 2 katıdır. Hani çocuklar için yaptıkları?

Kürt açılımı, ne oldu? Gerilim arttı mı azaldı mı? Başbakan geri adım mı attı yoksa içi boş kutusunu taşımaya mı devam etti? Bakan Eker, çıkmış diyor ki kapatmayan esnafa ceza kesiliyor. İyi de sen, bölgenin güçlenen ülkesi olduğunu iddia etmiyor musun? Kendi ülkesinin güvenliğini sağlayamayan, kendi vatandaşını barıştırmayan bir yönetim nasıl olur da Ortadoğu’yu koruyabilir, Ortadoğu halklarını barıştırabilir.

2007 atmosferi, yakalanmaya çalışılıyor. Arınç çıkmış, 367 krizini anlatıyor ve halkı yine o psikolojiye sokmak istiyor. Erdoğan, önünde kalkmayan generali anlatıyor. Tamam, işte “yerini buldu” diyorsun daha neyin derdindesin. Bu kibir, bu hırçınlık neden? Hem İslamiyet’ten dem vuruyorsun hem de İslam peygamberinin tersine hareket ediyorsun. Peygamberimiz önünde kimseyi kaldırmamıştır.

Allah aşkına oturun düşünün.

Bu desteklemeler olmasa çiftçinin durumu ne hale gelir? Tarımı kim bu hale getirdi?

Türkiye et üretemeyecek, tohum üretemeyecek bir duruma getirilmedi mi?

Gazeteci arkadaşlarına destek için yürüyenler, kabahatli sayılıp 154 lira cezaya çarptırılmıyor mu?

Medya hizaya getirilmeye çalışılmıyor mu?

Kurumlarda eşitsizlikle iş barışı bozulmuyor mu?

Toplum daha çok kucaklanacağına kutuplaştırılmıyor mu?  Maalesef başbakan gönüllerin değil, resmiyetin başbakanı.(bugüne kadar benim gönlümün başbakanı olmayı başarmış tek isim merhum Erbakan’dır.)

Cezaevleri neden kapasitelerinin yaklaşık iki katı kadar mahkûm barındırıyor? Adalet arttığından mı? Hz. Ömer döneminde hâkimler “iş yapmıyor ve maaşımızı hak etmiyoruz” gerekçesiyle şikâyetçi, olmuşlardır.

Zinadan vergi alınmıyor mu?

Halk bankalara 110 milyar dolardan fazla borçlu değil mi?

….

….

Gerisini siz daha iyi bilirsiniz. İktidarın bir daha gelişi, perhizdeki birinin lahana turşusu yemesidir, diye düşünüyorum.

Şimdi gelelim Mardin’e.

Mardin dışında olduğum için ancak telefonlardan öğrenebiliyorum durumu.

DUYDUKLARIMI AKTARIYORUM!!!!!!!!!

AKP tarafında, Muammer Güler ne kadar Mardinli, ne kadar bilir Mardin’in sorunlarını? Gönül abla ne yaptı ki bir daha gitmeye layık görüldü? Akdağ, yükü omuzlamış görülüyor ama elinde ne dosyalar var Mardin için bilmiyorum. Zaten gideceği de meçhul. İki vekil ancak alabilirmiş. Halit DEMİR'in liste dışı kalması AKP için büyük bir hataydı. Zira şu an AKP Mardin'de onun rüzgarıyla uçuyor. AKP'ye geçmiş olsun yani... 

BDP adaylarının üçü de gidecek gibi duruyor. Burada Ahmet Türk’ün ılımlı yaklaşımları ve demokratik ifadesi bütün tabana yansımalı. Kepenk açılmayan bir memlekette iyiye dönük ne kadar ümitli olunabilir?  Dora ise Türkiye genelindeki Süryani oylarını bloğa taşıyacak galiba. Seçilmesi bekleniyormuş.

Süleyman Bölünmez, Mardin halkının gönlünde taht kurmuştur. AKP’nin rahatsız olduğu bir isim. Hizmet adamı, seçilmese de memleketine hizmet eder. 22. dönemde iktidar milletvekillerinin toplamının karesi kadar faydası dokundu memleketine. Bu dönemde daha fazla oya ihtiyacı var ama yine de şansı çok yüksek.  

CHP oylarını yükseltebilecek çalışmalar yürütüyor ancak vekil çıkarması biraz zor görülüyormuş.

HAS Parti’de Timurağaoğlu var. Nitelikli ve temiz bir gelenekten geliyor. Ancak Has Parti’nin baraj altı gözükmesi oy oranını biraz daha düşürüyormuş.

Neticede AKP 2, BDP 3, Bağımsız 1 gözüküyor.

Lâ ya’lem el ğaybu illAllah… (Gaybı Allah’tan başkası bilmez)