Newroz Maratonu Yapılabilir mi?

Amed’te Newroz kutlamaları eşliğinde Orta Doğu Maraton koşusu düzenlene bilir mi acaba? Her yıl farklı bir isme de ithaf edilebilecek maraton koşusu, belki de M.Ö 7. Yüzyıldan itibaren Yunanistan’da gördüğü ilgiden sonra Kürt coğrafyasında yeni bir heyecan yaratacak.

Birçok ülkeden gelecek yarışmacıların katılacağı böylesi dev bir organizasyonun Newroz’un ruhuna da ters düşmediği kanısındayım.  Böyle bir düşe kapılmak için bu sene Amed’te kutlanan Newroz’un bir başka güzelliğine inmek lazım. Cizre’den başlayan ve yedi gün süren “Öcalan’a Özgürlük” yürüyüşçülerinin alana giriyor olacaklarının halk üzerinde yarattığı heyecan çok büyüktü. Yine alanın ortasına deng gelen, kule yüksekliğinde bir sütunun tepesine yerleştirilen ve şekil olarak olimpiyat kâsesine benzeyen devasa büyüklükte bir çanağın içinde yakılan Newroz ateşi birçoğumuzun kafasında farklı etkinlik çağrışımlarının oluşmasına neden oldu:  bir sonraki Newroz’da, birincisinin ateş yakma serominisine katılacağı bir maratonun yapılıp yapılamayacağı sorusunu akla getirdi. Uluslar arası bir organizasyona ev sahibi yapacak maraton koşusunun her yıl değişecek birincisi ve milliyeti göz önüne alındığında, her yıl farklı bir ülkeden yarışmacının, ateş yakma serominisinde katılması, Kürtlerin, sadece bölge barışına değil, dünya barışına da katkı sunmada samimiyetlerini biraz daha perçinleyecek. 

Giderek Kürtlerin Olimpos’u yolunda hızla ilerleyen Amed’in, aynı zamanda Ortadoğu barışında da önemli bir yere sahip olduğu göz önüne alınırsa, böylesi bir organizasyonun yapılması, Amed’in surlarının kinle, öfkeyle, ihanetle aşılmayacağının, surları aşmanın tek yolunun sevgi, dostluk ve kardeşlikten geçtiğinin de kanıtı olacaktır.

 Belki de sayıları binleri bulacak ve farklı ülkelerden gelecek birçok yarışmacının, her Newroz’da olduğu gibi alanları dolduran milyonlarca Kürt halkının, rengarenk elbiseleri ve özgürlüğe susamış esmer dudakları arasındaki sevgi selini görmeleri açısından da özgürlük yolunda dünyaya bir mesaj taşıyacaktır. Demirci Kawa’nın, dağın başında kurtuluşu, barışı ve kardeşçe yaşamı muştulayan ateşi, Kürt coğrafyasının dışına taşacak, özgürlük yolunda, neler yapılabileceği hususunda, dünyanın başka yerlerinde ezilen halklar için bir öngörü sunacaktır.

Maraton koşusunun, Demirci Kawa’nın ateş metaforu ile birleştirirsek, Newroz’un anlamını ve Kürtler üzerindeki kutsallığı da başka bir şekilde ortaya çıkmış olacak.  Böyle bir maraton, daha çok dünyanın farklı yerlerinde yaşayan devrimcilerin dikkatini çeken görkemli Amed Newroz’unun,  koşuya da bir yer ayırması, farklı ilgi alanlara sahip insanlarında Amed Newroz’una dikkat çekmelerini sağlayacak. Böylece Newroz coşkusu, sevgi, kardeşlik ve barış temelinde çeşitlenerek birinden ötekine, günü geldiği zaman Amed sokaklarını farklı ilgi alanlarına sahip insanlarla da dolduracak.

Bir an düşünüyorum, milyonların doldurduğu Amed Newroz alanındayım. Alanın girişinden, devasa ateş kulesinin önüne kadar bir koridor açılmış.  Kulenin hemen önüne de bitiş şeridi çekilmiş. Ardından koşu güzergâhından, alana giren ilk koşucu milyonların tezahüratı ile karşılaşıyor. Belki Etiyopya’lı, belki Kenya’lı, belki Kürdistan’lı, belki Rusya’lı, belki Amerikalı, Asyalı ya da Avrupalı bir atlet milyonların baş döndürücü tezahüratı ile şaşkınlık yaşıyor. Bitiş şeridini göğüsledikten sonra bu halkın liderleriyle birlikte Newroz ateşini yakıyor. Sonra o anları bir düşün büyüsü gibi yaşamı boyunca unutmuyor. Görmek değil, yaşamak lazım derler ya,  Kürtlerin ülkelerine olan aşkını gideceği her yerde anlatıyor. Düşündüm sadece, olabilir mi? 42 kilometre 195 metre olan koşu mesafesinin ise Mardin yönünden başlamasını düşünüyorum. Düşündüm sadece olabilir mi?