Kürt Siyasetinin Olgun Siması: Murat Bozlak
Prostat kanseri olduğunu öğrendiği günden bu yanan tedavi gören Bozlak'ın rahatsızlığı ilerlemeye başladı. Kanser, boynuna sıçramıştı. Bozlak, ilerleyen hastalığının tedavisi için yaklaşık 3 ay önce yattığı hastanede, dün akşam saatlerinde yaşamını yitirdi.
Murat Bozlak, 30 Aralık 1952'de Ankara Şereflikoçhisar'ın Aktaş köyünde doğdu. Babasının adı Kadir, annesinin adı Fatma'dır. Avukat; Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Serbest avukat olarak çalıştı. SODEP, SHP, Halkın Emek Partisi (HEP), Demokrasi Partisi (DEP) Kurucu üyeliğinde; Halkın Demokrasi Partisi (HADEP)'in Kurucu Üyeliği ve Genel Başkanlığında bulundu. İyi düzeyde Kürtçe bilen Bozlak, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Murat Bozlak ile fazla tanışıklığım yok; yani birebir tanıştığım bir siyasetçi değildir. Ancak Murat Başkanı siyasi çalışmalarından ve HADEP’te genel başkanlıktan dolayı gazeteci olarak tanırım. Zira onun genel başkanlığı Özgür Günden basınımızın geleneğinde aktif olarak yer aldığım yıllara rastlanır. 1994-1999 yılının sonlarına kadar İzmir’de aktif olarak Kürt medyasında çalıştım. Bu zaman kapsamında seçim çalışmalarını izlemek ve İzmir il kongresine katılmak üzere Sayın Bozlak ile iki defa temasımız oldu; seçimlerle ilgili görüşlerimizi paylaştık. Kongrede iken öbjektifimize yakalanıdığı birkaç kare arşivimizde mevcut.
Daha sonra 27 Kasım 1999’da İzmir’den memleketim Mardin’e dönüş yaptığımda Murat Başkanı Kızıltepe’deki mitingde izledim. Miting Büyük Camii’nin (Camiya Xerabe) önündeki boş alanda yapıldı. Güzel konuşmaların ardından Bozlak sözü, Fatma Kurtalan’ın Mardın’deki adaylığına getirdi. Çünkü o zaman tabanda Sayın Kurtalan’ın Mardin adaylığına karşı bir tepki vardı ve bu tepki dillendiriliyordu. Sayın Bozlak, tepkileri savuşturmak ve bertaraf etmek için Fatma Kurtalan’ın adaylığı kendi tasarrufu olduğunu ve bu anlamda Mardinlilerin, Kızıltepelilerin sahip çıkmalarını istedi.
Murat Bozlak, Kürt siyasetinin fırtınalar ve yoğun baskılaın yaşadiğı bir dönemde HADEP’te kurucu genel başkan oldu. HADEP (Halkın Demokrasi Partisi 11 Mayıs 1994-13 Mart 2003) Kürt siyasi partileri arasında en uzun yaşayanı oldu. Bozlak’ın genel başkanlığıyla artık Orta Anadolu Kürtlerinin istikameti daha fazla Kürt rengi taşıyan bir siyaset oldu. Daha önce altyapısı gelişen bu siyasetin Sayın Bozlak’ın HADEP genel başkanı olmasıyla ciddi manada meyvesini vermiş oldu. Kürtler artık siyaset süreçlerinde daha olgun bir sima ile tanışmış oldu.
Murat Bozlak, siyaset yaptığı dönemde bir çok gözaltı ve tutuklama yaşadı. Genel merkez yöneticileri ve üyeler sistemli devlet baskısından paylarına düşeni bir hayli fazla aldılar. HADEP’in ilk şehidi Muhsin Melik oldu.
DEP’in kapatılmasıyla (Demorasi Partisi) Sürgünde Kürt Parlamentosu kurulması HADEP zamanında oldu.
Büyük Gözaltı ve Tılilili Davası bu dönem oldu. Savcı Nusret Demiral’in talimatiyla gerçekleşen gözaltı olayı, savcıyı da meşhur yapacak, onu tarihe geçirecekti!
Emek, Barış ve Özgürlük bloku HADEP döneminde oldu. Alternatif yemin ve Temsilciler Grubu oluştu. Çünkü HADEP eğer yüzde 10 baraja takılmasaydı 23 milletvekili çıkaracak ve parlamentoda grup kurabilecekti.
Ateşkes çabaları ile Barış Mitingi ve Barış Ekspresi HADEP döneminde olan bir başka önemli projelerdir.
Meşhur Bayrak İndirme Olayı, HADEP kongresinde gelişen Kürt siyasal hareketini boğma girişimleri olarak tarihe geçti! Tabi bunun ardından polisin başlattığı gözaltılar ve ardından tutuklanmalar…
PKK-HADEP ilişkisi konusunda MGK hazırladı HADEP raporu hafızalara kazınan bir başka sayfa..
28 Şubat ‘Postmodern Darbe’ HADEP zamanında vuku buldu ve bu darbe Kürt sorununun barışçıl yönde çözümünü ortadan kaldırdı bir kez daha. Zira o zaman Başbakan Erbakan’ın barış grişimleri oluyordu.
Musa anter Barış Treni bu dönem meydana gelen önemli kitle hareketlerinden birisi olarak tarih sayfalarına geçti.
18 Nisan 1999’da yapılan yerel seçimlerde HADEP 37 belediye kzanarak kurumsal bir başarı elde etti.
Feridun Çelik, Selim Özalp ve Feyzullah Karaaslan bildik sebeplerle gözaltına alınan belediye başkanları oldular.
Ve cezaevinde bulunan Murat Bozlak, 28 Haziran 1999’da siyasi yasaklı ilan edildi.
İki HADEP’li Silopi ilçe yöneticisinin ortadan kaybolması uzun süre hafızalarda yer aldı.
Yukarıda ana hatlarıyla verilen bilgiler Eyüp Demir’in Yasal Kürtler kitabındandan yararlanarak verilmiştir.
Görüldüğü gibi HADEP zamanı ve dolayısıyla Murat Bozlak döneminde Kürt siyaseti ve siyasetçileri çok yoğun bir süreç yaşamıştır. Ödettirilen bedeller çok ağır olmuştur. Çalıştığı arkadaşlarından birisi de Hikmet Fidan’dı. Birkaç cümle de Bozlak-Fidan dostluğu ve Fidan’ın öldürülmesi olayıyla ilgili sarf etmekte yarar vardır, diye düşünüyorum.
Bilindiği üzere HADEP Genel Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Hikmet Fidan 17 Nisan 2009’da Diyarbakır’da kafasına sıkılan tek kurşunla hayatını kaybetmişti. O zaman Büyükşehir Belediye başkanı olan Osman Baydemir, ‘cenaze aracı arızalı’gerekçesiyle defnin yapılması için araç verememiş ve bir dönem HADEP Genel Başkan Yardımcılığı yapan Hikmet Fidan’ın cenazesi kiralanan bir cenaze aracıyla taşınmıştı. Bu olayın Sayın Bozlak’ı derinden etkilediği biliniyor. Hatta Murat Bozlak, Fidan’ın cenaze törenine katılmak istemiş ancak bunu bile tam başaramamıştı. Bu olaydan sonra Bozlak uzun sürecek bir sessizlik döneme girmişti. İşte bu dönemde Bozlak bildiklerini ve yaşadıklarını deyim yerindeyse sır olarak içine gömmüş ve na yazık ki bu sessizlik döneminde kendisinin sonunu getirecek o amansız hastalığa yakalanmıştı.
Bozlak ve yakın arkadaşlarının zihinsel kopuş yaşadıkları ve ayrı bir yapılanmaya gitmek istedikleri deyim yerindeyse daha kucaklayıcı bir oluşuma gitmeye çalıştıkları dönem de bu. Sayın Bozlak, Kürt siyasetinde yaşanan darlık ve sıkıntıları yaşayarak öğrenmiş bir politik şahsiyet. Ancak ayrı oluşum girişimlerini haber alanlar engelleyici tavrı ortaya koymaktan geri durmadılar. Daha sonra tabiri caizse HADEP’in devamı sayılan siyasi çizgiyle uzlaştı veya barışan Bozlak, 2011 yılında yapılan seçimde Barış ve Demokrasi Partisi’nden Adana milletvekili seçildi vefat ederken HDP’li vekil sıfatını taşıyordu.
1994 yılında silahlı saldırıya uğradı. 5 yıl siyasi yasak yaşadı ve çeşitli zamanlarda cezaevinde kaldı. Siyasette tatmadığı acı kalmadı desek abartı olmaz. Kürt siyasetinde HEP-DTP çizgisinde kurulan partilerin genel başkanları içinde vefat eden ilk genel başkan oldu.
Kürt Siyasetçilerinin anılarını kaleme alma pek nadirdir. Bildiğim kadarıyla Nurettin Yılmaz bizzat kalemiyle anılarını yazmıştır. Hayatta iken Şerafettin Elçi de söyleşi tarzında yaşadıklarını Hasan Kaya’ya anlatmıştır. Yine Kürt siyasetçilerinden Feridun Yazar aynı şekilde anılarını Hasan Kaya arkadaşımla paylaşmış ve kitap olarak yayınlanmıştır.
Anı geleneği ne yazık ki Kürt siyasetçilerinde gelişmemiş ya da çok cılızdır. Bunda iki sebep görüyorum: Birincisi kişisel tembelliktir. Kürt siyasetçiler kalem kullanmayı pek sevmez. Başkalarına yazdırma eğilimindedirler. İkincisi çekindikleri yapılar var bence. Çünkü Kürt siyaseti vesayet altında yürüdüğü için yaşadıkları olumlu ve olumsuzluklar var. ‘Sürece zarar verir’ kaygısıyla paylaşmak istemezler.
HADEP dönemine bakıldığı zaman kim bilir Sayın Bozlak neler yaşadı? Ne sırlar onunla beraber kara toprağa karıştı! Umarım bize bir sürprizleri olur ve yaşadığı deneyimleri, geçirdiği badireleri yazmış, kitaplığının bir köşesinde baskıyı beklemektedir!
Kürt siyasetinin olgun ismi Kürt halki seni unutmayacaktır. Toprağın bol, mekanın cennet olsun!