diorex

Kürdi-Der'e Böyle Yönetici Yakışmaz

Kürdi-Der'e Böyle Yönetici Yakışmaz

Kürdi-Der’e Böyle Yönetici Yakışmaz

Pazartesi (19 Eylül) günü Kızıltepe Kürdi-Der Şubesi, yeni eğitim-öğretim yılına alternatif bir açılış yapmak, dikkatleri anadille eğitim hakkına çekmek üzere bir eylem düzenledi. Çocukların bir hafta boyunca okullara gitmeme yönünde bir çağrıda bulundu ve ilçe milli eğitim müdürlüğünün önüne kadar yürüyerek bir basın açıklaması yaptı. Kürdi-der adına eylemi İ.V adında bir yönetici idare ediyordu. Eylemin başladığı noktaya doğru gittim gazetecilik duyarlılığı gereği. Ben elinde megafonu olan bu kişiden bir basın açıklama metnini talep ettim. Ancak kendisi altını çizerek özellikle ‘sana vermeyeceğim basın açıklama metnimizi’dedi. Ben de maksadını aştığına inandığım bu kişinin davranışına hem çalıştığı kurumun yetkililerini hem de demokratik kamuoyunun dikkatini çekmek isterim.

Kızıltepe Kürdi-Der Başkanı Birêz Hamdiye Turgay,

Bu yazıyı Kürtçe yazmak isterdim ancak kamuoyunun bir kısmının, anlatmak istediğim mevzuyu tam anlamayabileceği kaygısıyla Türkçe yazmayı tercih ettim.

Kürtler, Kürdi-Der gibi kurumları canını dişine takarak kurdular. Bizler biliyoruz ki böyle kurulan kurumlarda demokratik anlayış sonuna kadar hakimdir. Bu nitelikle ancak kurumlar gelişebilir. Bu çerçevede Kürdi-Der Kürt dili üzerine bilimsel araştırmalar yapmak ve dilin özgürce gelişimine katkıda bulunmak felsefesiyle kurulmuştur, diyebiliriz. Bu felsefeye katkı yapmak için de kurumların yöneticileri gelişmelere açık olmak, bilimsel öngörüye sahip olmak gibi özellikleri taşımalıdır. Aksi halde taşınan özellikler dogmatizm ve sabit fikirlilik olur ki bu da bizleri ortaçağı andıran kavramlara götürür.

Birêz Turgay,

İ.V adlı yöneticinizin böyle sekter ve tepkisel davranışı sizlerin dikkatinden kaçmamalıdır. Ben yirmi yıldır gazetecilik yapıyorum ve Kurdi-Der gibi kurumların kuruluş ve işleyişlerini mesleğimin zaman diliminde yakından takip ettim. Bu konuda yeterince bilgi sahibiyim. Konuyla ilgili analizler yapacak kadar bilimsel potansiyele de sahip olduğuma inanıyorum. Bu gibi kurumlarda çok değerli çalışmalar yapan ve ortaya kalıcı eserler ortaya koyan şahsiyetler yetişmiş, bunların sayısı azımsanacak türden değil; ancak İ.V gibi gelişmelerin önünü tıkayan, kurumların demokratik işleyişine zarar veren kişilere de rastladık, rastlamaktayız ne yazık ki. Böylesi kişiler, her zaman bir yere hatta kurumların en yetkili noktasına tutunmaya çalışır. Hizipçilik yapar ve sürekli dedikodu taşır. Kraldan daha çok kralcı davranırlar ve ‘küçük olsun benim olsun’ anlayışıyla hareket ederler. Dolayısıyla üretken olabilecek kurum personelini veya çalışanları güçten düşürürler. Kimileri bunu, bilinçsizce yapar kimleri bilinçli yapar. Zira takdir edeceksiniz ki her iki tipoloji de kurumların gelişmesini engeller.

Bir gazeteci veya başka bir insan sizinle zıt fikirler de taşıyabilir. Bununla mücadele etmenin yolu fikirsel olarak onun karşısına çıkmaktır. Aksi bir durum ilkellik teşkil edecektir. Ayrıca ben bir gazeteciyim ve haber alma hakkım var. Siz de Kürdi-Der olarak misyonunuza uygun bir şekilde demokratik bir eylem yapıyorsunuz. Eyleminiz sadece bir yayın kuruluşun da mı yayınlansın? Yoksa bütün basın yayın organlarında mı yayınlansa daha iyi olur? Seçim hakkı sizin. Ayrıca Kızıltepe’de gazetecilik yapan insanlar aynı zamanda bir yerel gazeteye de haber verir. Yani hem ulusal hem de yerel çapta haber yapmaktayız. Her birimizin bölgeye hitap eden haber siteleri vardır. Yani sizinle ilgili yapılan bir haber size göre çarpıtılarak verilse dahi ulusal basında, bizler yerel basında çarpıtılmasına izin vermedik, vermeyiz de. Yaptığınız çalışma ne ise o şekilde verilir.

Birêz Turgay,

Bir kurumda aksayan bir yön varsa kamuoyunun hakemliğinde de ortaya atabilmeliyiz. Böylesi bir medeni cesarete sahip olmak gerekiyor. Bu yazının amaçlarından biri de budur. Belki yıllarca aksaklıkları dar bir yerde tartıştık ve kimi zaman bazı noktaları bilerek veya bilmeyerek gözden de kaçırdık. Bu, kurumlara hep zarar verdi. Benim derdim biraz da bunun önüne geçme konusunda katkı yapmaktır. Bana göre böyle bir yönetici tipi kuruma yakışmaz. Kurumun ağırlığını kaldıracak yapıdan yoksun. Gereğini yapıp yapmama konusunda takdir yönetiminizin. Bana sadece söylemek ve dikkat çekmek düşüyor. Hoşçakalın!  

Yorumlar

Image
kızıltepe
26.09.2011 / 21:12

bu tur durumlarda yapılması gereken bu tarz seviyesiz kişiliklerle muhatab olmamak çünkü karşına alırsan kendini birşey zannedip şımarır.burada yapılması gereken şu İ. V. her kimse; kurumdaki arkadaşları uyarıp , yaptığı saygısızlıktan dolayı haberdar etmek ve bu tür davranışların önünü kesmek gerekir.KURDİ DER gibi kutsal kurumlarımıza sahip çıkmalıyız. ve herşeyden önce kimseyi düşüncesinden dolayı ötekileştirmemek gerekir yoksa bizim iktidardan ne farkımız kalır.Herkes için demokrasi istemeliyiz.gazeteci arkadaşlar da yaptığı görevleri tarafsız bir şekilde ve objektif olarak kamuoyuna sunmalıdırlar.

Image
wenda
26.09.2011 / 13:28

bir vatandaş olarak bende kamuoyunun bilgilendirilmesinden yanayım.ancak olay çarpıltılmadan ve tarafsız bir şekilde halka sunulmalıdır.yazıdan anladığım kadariyla yapılan basın açıklamasında kurdi der yöneticilerinden birisi basın mensuplarına saygısızlık yapmiş ve basın metnini vermek istememiş,ve ileri geri konuşmuş ''sen bizden değilsin'' gibi laflar sarfetmiş.bu da bu yöneticinin ne kadar dar düşündüğünü gösteriyor.Aslında bizim yerelde tum kurumlarımızda bu tür kişilikler mevcuttur.hep kendini ön plana çıkarma yapmadığı halde birşeyler yapmiş gibi göstermeye çalışırlar.Bu sabit fikirli kişilikler hem bize hem de büyük emeklerle kurulmuş helede KURDİ DER gibi kutsal kurumlarımıza zarar vermektedir.çok iyi biliyoruz ki ;Kürtler, Kürdi-Der gibi kurumları canını dişine takarak kurdular. Bizler biliyoruz ki böyle kurulan kurumlarda demokratik anlayış sonuna kadar hakimdir. Bu nitelikle ancak kurumlar gelişebilir. Bu çerçevede Kürdi-Der Kürt dili üzerine bilimsel araştırmalar yapmak ve dilin özgürce gelişimine katkıda bulunmak amaciyla kurulmuştur. Bu düşünceye katkı yapmak için de kurumların yöneticileri gelişmelere açık olmak, bilimsel öngörüye sahip olmak gibi özellikleri taşımalıdır. Aksi halde taşınan özellikler dogmatizm ve sabit fikirlilik olur ki bu da bizleri ortaçağı andıran kavramlara götürür.bu mevzuyu ve olumsuz davranışı arkadaşların muhakkak gözden geçirmeleri ve bu nitelikteki kişilerle kuruma zarar verenleri uyarmalıdırlar.çünkü bu ktusal kurum kimsenin malı ve tekelinde değildir .halkın emeğiyle,kanıyla oluşturulmuş yüce kurumlardır.amaç sesimizi kamuoyuna duyarmaksa bizde basını hele muhalif basını kendimize çekerek onları kullanmalıyız.Böyle ötekileştirerek sabit fikirlerle ve bu tarz tekçi yöneticilerle mesafe alamayız.umarım bölgede çalışan gazeteci arkadaşlarda bir kişinin yaptığı hatadan dolayı kurumları değelendirmemeliler.zaten kurumlarımız bu tarz dengesizlikler yapan kişilikleri teşhir etip gerekeni yapacaktır.

Image
Mardinli
22.09.2011 / 08:51

bende kamu oyu olarak tepkinizi yerdine görüyorum ve iyiki tepekinzi bizlerle paylaşmışsındır. tabiki tüm bası-yayın kurulişlarında çıksın gönül isterki en milliyetçi muhafazakar basın bile bilgilendirilmek için gelsin ama bu basın bilidirileri sadece bir basın yayın kuruluşundamı çıksın? söylemi sizin gibi bir sosyolog-gazeteci ye yakışmadı oradaki şahıs belki sizi tam anlamıyla tanıyor-tanımıyor saygılı olmak zorunda ve metni tüm basın mesupları ile paylaşmak zorunda olduğunu bilmeyen biri veya onunla ilgili haberlerin çarpıltılmasından rahatsızlığını bu şeklide sana haksız yere tepki göstererek ortaya koyan biridir diye düşünüyorum sizden beklenen kızmadan, sadece tepkinizi ortaya koymak. çünkü siz gazetecilere etki altında kalmadan duygusal davranmadan olduğu gibi vermek zorundasınız haberleri

Image
qoseri
21.09.2011 / 18:14

salt akp yandaşı olduğunuz için vermemiş olabilir mi acep sayın yazar malum sitenizde akpnın propgandasından geçilmiyor ve pkkye karşı her türlü karalama haberleri mevcut nyse biz kimin ne mal olduğunu biliyoruz rahat olun siz vesselem !

Yorum Yaz