KARANTİNA GÜNLERİ KORONA VİRÜS (Kovid-19) -2
…………..
13.03.2020 Cuma
Camilerde cuma ve cemaat namazlarına kısıtlama gelebileceği söylentisinin gölgesinde cuma namazımızı camide kaldık.
Çeşitli bakanlıklar görev alanları ile ilgili tedbirler ile alakalı açıklamalar yaptılar. Anlaşılan dünya pek de hazırlıklı olmadığı büyük bir felaketle karşı karşıyadır.
14.03.2020
DİB yukarıdaki açıklamasından sonra namazlarımızı evde kalmaya başladık. Acaba bu durumun fıkhi yönü nedir. İslam tarihinde buna ışık tutacak bir olay ceryan etmiş mi?
Hz. Ömer (ra) Şam’a doğru yola çıkmıştı. Serg denilen yere varınca, kendisini orduların başkumandanı Ebu Ubeyde b. Cerrah ile komuta kademesindeki arkadaşları karşıladı ve ona Şam’da veba hastalığı baş gösterdiğini haber verdiler. Ömer (ra), Abdullah b. Abbas’a:
-Bana ilk Muhacirleri çağır, dedi.
Hz. Ömer (ra) onlarla oturup konuştu ve Şam’da veba salgını bulunduğunu kendilerine bildirdi. Onlar nasıl hareket edilmesi gerektiğinde ihtilaf ettiler. Bazıları:
-Sen belirli bir iş için yola çıktın, geri dönmeni uygun bulmuyoruz, dediler. Bazıları da:
-Müslümanların kalanı ve Hz. Peygamberin ashabı senin yanındadır. Onları bu vebanın üstüne sevk etmenizi uygun görmüyoruz, orada salgın hastalık var, dediler.
Bunun üzerine Hz. Ömer (ra):
-Gidebilirsiniz, dedi. Daha sonra Abdullah b. Abbas’a (ra):
-Bana Ensar’ı çağır, dedi. Onlar da Muhacirler gibi benzer sözler söylediler. Hz. Ömer (ra):
-Siz de gidebilirsiniz, dedi. Hz. Abdullah’a (ra) tekrar:
-Bana Mekke’nin fethinden önce Medine’ye hicret etmiş olan Kureyş Muhacirlerinin yaşlılarını çağır, dedi.
Onlardan iki kişi bile ihtilaf etmedi ve hepsi:
-İnsanları geri döndürmeni ve bu hastalığın olduğu yere gitmemeyi uygun görüyoruz, dediler.
Bu defa Hz. Ömer (ra) herkese seslenerek:
-Ben sabahleyin dönüş hazırlığına başlıyorum, siz de hayvanlarınıza binmiş olun, dedi.
Ebu Ubeyde b. Cerrah (ra):
-Allah’ın kaderinden mi kaçıyorsun? diye sordu. Hz. Ömer (ra):
-Keşke bunu senden başkası söyleseydi ey Ebu Ubeyde! Dedi. Zira Ömer (ra) Ebu Ubeyde’ye muhalefet etmek istemezdi. Ve sözüne şöyle devam etti.
-Evet, Allah’ın kaderinden yine Allah’ın kaderine kaçıyoruz. Ne dersin senin develerin olsa da iki tarafı olan bir vadiye inseler, bir taraf verimli diğer taraf çorak olsa, verimli yerde otlatsan Allah’ın kaderiyle otlatmış, çorak yerde otlatsan yine Allah’ın kaderiyle otlatmış olmaz mıydın?
Tam o esnada bir takım ihtiyaçların karşılamak için ortalarda görünmeyen Abdurrahman b. Avf (ra) çıkageldi ve:
-Bu hususta bende bilgi var, Rasulullah (sav) Efendimizin:
-“Bir yerde veba olduğunu işittiğinizde oraya girmeyiniz. Bir yerde veba ortaya çıkar, siz de orada bulunursanız, hastalıktan kaçarak oradan dışarı çıkmayınız” buyururken işittim, dedi.
Bunun üzerine Hz. Ömer (ra) Allah’a hamd etti ve oradan ayrılıp yoluna devam etti. (Buhari, Tıb, 30; Müslim, Selam, 98)
Hz. Ömer’in (ra) bu tavrı ‘kader’ anlayışına nasıl bakmamız gerektiğine dair ipucu veriyor. Tedbir olarak bütün sebeplere sarılmamız gerekir. Bütün bunlara rağmen Yüce Allah başka bir şey dileyip önümüze getirecekse buna da razı olmak gerekir.
“ İman varsa imkan vardır” ilkesi uyarına aile ferlerinin iştirakiyle namazlarımızı evde cemaatle kılmaya başladık. Ancak okunan her vakit ezanı dinlerken sanki içimden bir şey koptuğunu hissediyorum. Halbuki imkan varken bu nimetin çok da farkında olmadığımı düşündüm.
Kabe’nin virüs nedeniyle boşaldığı haberi geldi. Tavafsız Kabe fotoğrafı adedeta felaketin boyutunu haykırıyordu. Ebabillerin tavaf videolara medyaya yansıdı.
Gönüllü de olsa evde oturmak tuhaf bir duygu; kendimi kısıtlanmış hissediyorum. Ölüm korkusu veya karışık duygular.
Erdem Beyazıt’ın dizeleri akla geliyor.
Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm,
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm
Marketlere gıda ve temizlik ürünlerinin fazla alış veriş nedeniyle boşaldığı görülüyor.
15.03.2020
Dünyaya hükmeden, teknolojik gelişmişlikleri ile böbürlenen ülkeler acziyet içinde.
Fransa Cumhurbaşkanı Marcon: “Asker enfekte hastalara müdahale edecek.”
Alman Şansölyesi Merkel:”Almanya’daki nüfusun yüzde 70’i virüsten etkilenecektir.”
İngiltere Başbakanı Johnson: “Çok fazla aile sevdiklerini zamanından önce kaybedecektir.” Açıklamasını yaptılar.
(Devam edecek)
Editör: Beşir Şavur