HOŞ GELDİN YA ŞEHR-İ RAMAZAN

KÖŞE YAZISI

Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş olan onbir ayın sultanı Ramazan Ayı’na kavuşmanın heyecanını ümmetçe yaşıyoruz. Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı bu mübarek ayın tüm İslam âlemine hayırlara vesile olmasını yüce Mevla’dan diliyorum. Manevi değeri yüksek olan bu ayın feyzi ve bereketi tüm Müslümanların üzerine olsun.

Ramazan sadece bizlere oruç tutmayı değil aynı zamanda değer bilmeyi, şükrü ve sabrı da öğrenmemize vesile oluyor. Yardımlaşmayı, muhtaç olana ihtiyacını karşılamayı ön planda tutmamızı tavsiye eden ve manevi değerler ışığında dolu dolu bir Ramazan geçirmemize büyük önem veren Peygamber Efendimiz (SAV) ‘Kim Allah’a inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır’, diyerek bizlere önemli bir mesajı sunmaktadır.

Ramazan’da oruç̧ tutmak, sadece yemek ve içmekten uzak durmak anlamına gelmediği gibi, olumsuz hal ve tutumlardan sakınmak, nefsin terbiye edilmesi ve Allah’a daha yakın olma isteğidir. Bu bağlamda Ramazan ayını kendimizi sorgulamamız, olan yanlışlarımızı bir daha yapmamak üzere düzeltmemiz gereken bir ay olarak görmemiz için önemli bir fırsattır.

Ramazan ayı, tuttuğumuz oruçların neticesinde empati duygularımızı açığa çıkararak açlık ve susuzluk çeken insanların halini hissetmemize vesile oluyor. Dünyanın dört bir yanında çeşitli baskılara ve zulümlere maruz kalan kardeşlerimizi de anlamamıza, onların içinde bulundukları o çileli ve meşakkatli yüzünü görmemize, hissetmemize yardımcı olur… Ki olması da gerekir. Filistinli kardeşlerimizin acılarını, açlık ve susuzluklarını, dondurucu soğuklarla mücadele ederken hangi zorluklarla karşı karşıya olduklarını bilmemiz gerekir. Onların acılarını bir nebze de olsa dindirmek için Filistinli çocukları hayattan koparan boykot mallarını evimize almayalım, çevremizde olup ta boykot mallarını alanlara da bir uyarı zahmetinde bulunalım. Onlara atılan bir kurşunda biz olmayalım. Katil İsrail’in Filistinli kardeşlerimizin topraklarından bir an önce defolup gitmeleri için en azından dualarımızı da ihmal etmeyelim. Bu vesileyle katil İsrail’in zulmüne maruz kalarak şehit olan tüm Filistinli kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz.

Ramazan ayı birlik, beraberlik ve yardımlaşmanın en fazla yaşandığı dönemlerin başında gelir. Bu ayda fitre ve zekâtlarımızla birlikte bol bol sadaka vererek ihtiyaç̧ sahiplerine desteğimizi eksik etmeyelim. Bu yardımlar neticesinde toplumda kardeşlik duyguları pekişir ve insanlar arasında ki sevgi bağları daha da güçlenir. Ramazan ayında yardımlaşma, yalnızca maddi anlamda sınırlı kalmamalı. Komşu, akraba ve dostlarımızla gönül sohbetlerinde bir araya gelinerek manevi duygularımızı daha da destekleyecek programlar yapmalıyız.

Bu ayda daha fazla ibadet ve duaya önem vermeli, hem kendimiz için hem de tüm Müslüman kardeşlerimiz adına Allah’tan af ve mağfiret dilemeliyiz. Geçmiş günahlarımızdan kurtulmak, nefsimizi her türlü kötü duygu ve isteklerden uzaklaştırmak adına da büyük öneme sahip bir ayın içinde olduğumuzu unutmayalım. Mübarek Ramazan ayını tamamladıktan sonra da inşallah tüm benliğimizle senenin geri kalanını da aynı duygularla geçirmeye özen gösterelim. Orucun manevi hazzı ve güçlü yönleri o kadar fazla ki onun karşılığını ancak Allah’tan bekleyebiliriz. O nedenle orucumuzu tutarken onu korumasını bilmeli, işlediğimiz günah ve hatalardan tamamen uzak durmalıyız. Olası durumlarda öfkemize hâkim olunmalı, dedikodulara asala girilmemelidir. Bu duygularla Allah bizleri Ramazan ayının maneviyatına uygun bir şekilde orucunu tutan salih kullarından eylesin diyoruz. Selam ve dua ile…