Hendekzede Olarak Ahvalimiz

KÖŞE YAZISI

Bölgemizin tamamı özellikle hendek nedeni ile, operasyon yapılan şehirler yoğun sorunlarla kendi kaderine terk edilmiş durumda. Yıllardır hendek,  ve boykotlardan dolayı, zor durumda kalan esnafın  yapılan operasyonlar ile mağduriyeti daha da artmıştır. Fiziki yıkım görmeyen esnafa yardım ve destekleme yapılmıyor. Aylarca kira ve personel borçlanması da yiğidi kamçıya esir etmiştir. Çek, senet, faturalar ödenemiyor. Temerrüt kapsamına alınan vadesi gelmeyen ödemeler bile yasal takip kapsamına alındığından dolayı borçlular adeta ölüme mahkûm edilmiş durumda. Faiz, gecikme bedeli, takip masrafları, avukatlık ücretleri yarayı kangrenleştiriyor.                                                                                                          

 Yıllarca yasal takipte esnek davranan Enerji, Telekom, Banka, Vergi daireleri  gibi bazı kurumlar operasyondan sonra, yaralara adeta tuz dökerek takipleri sıklaştırıyor. İcralarla vatandaşın elinde avucunda ne kaldıysa el konuluyor. Şahsi borçlanmalarda da halk tefecilerin insafına itiliyor. Alacaklılar, borçlulara baskı kurarak elinde kalan ne varsa işyerinden ki, evinden ki eşyaları kelepir fiyata sattırmaya mecbur bırakmaktadır. İşyerlerine zoraki el koymalar görülmektedir. Yapılan yardımlar ve krediler yetersiz ve sorunu olmayan, ödemeleri problemsiz ve risksiz kişilere kısmet olabiliyor. Gecikmede sorun yaşayanlar batak içinde yüzmeye devam ediyor. 

Bölge ekonomisi felç olduğundan, operasyon bölgesi dışında kalan Mardin merkez dahi bazı esnaflar siftah yapamadan kapatıyor. Özellikle işletmeleri kredi kartı ile döndüren esnaf iş tıkanınca kartların biriken borçları ve faizleri yüzünden yuvalar yıkılıyor.

Yardımlar yersiz ve yetersiz yapıldığından dolayı bir derde derman olamamıştır.  Esnaf sanatkârlar kooperatifleri üzerinden bir kısmına kredi sağlanmış, oda yeterli değil. Kredi müracaatlarında, sicil ve evrak formaliteleri esnetilmesi gerekirken, bölgedeki risk gerekçe gösterilerek zorlaştırılıyor. 

Bayram öncesi (her yanı tarumar olmuş, kalbi yaralı) vatandaşlara Hükümetin verebileceği en iyi müjde ve hayırlı iş Faiz Affı olacaktır. Çek, senet, kredi kartı, banka borç ödemeleri, vergi, sgk, elektrik, Telekomünikasyon ve tüm kurum ödemeleri acilen Ceza-Faiz Affı ve yapılandırma imkânı sağlanmalı. Esnafın nefes alabilmesi için borç erteleme, faiz affı ile birlikte sicil affı ve finansal destek sağlanmalı.  

 işyeri ve evi olmayan günü birlik çalışan emekçiler ise açlık ve barınma ile boğuşmaya devam etmektedir. Şırnak’ın etrafında insani ihtiyaçlardan yoksun, barakalarda yaşam mücadelesi veren binlerce vatandaş gözlerden ıraktır. Zenginler ve büyüklerimiz de mübarek ramazan ayında birbirlerini şatafatlı sofralarda ağırlama ve hayırlı işlerde yarışmaya devam ederek gözde oluyorlar. Rabbim Muhacir ve Ensar olma imtihanını yaşatmak için anı ayağımıza getirmişken, maalesef biz bu anı uyuyarak geçiriyoruz. 

 Yetkililerinin açıkladığı; yaraları sarma ve mağduriyetlerin giderilme sözlerinin hayata geçirilmesi  Bayram da yapılacak en hayırlı faaliyet olur.  AFET Bölgesi ilan edilerek, Acil ve hızlı şekilde çözümler üretilmesi, imarın hızlandırılması devletin vatandaşına sahip çıkması Adalet ve Güvenin tesisini sağlayacaktır. Halkın içinden mağduriyetleri canlı yaşayan bir esnafım. Basın mensubu ve insan hakları aktivisti olarak da çağrım; zaman kaybetmeden halkımıza gerekli müjdenin verilerek, çalışmalara başlanmasıdır.

Afet’leri canlı yaşadık. Afetzede olarak vatandaşlık haklarımızı talep etmekten başka doğal ne yapabiliriz?

Allaha Emanet olunuz.