Hastalığımdan dolayı malulen emekli olabilir miyim?

KÖŞE YAZISI

Değerli okurlarım,
Sosyal güvenlik ve mali konularda siz değerli okuyuculardan gelen sorulara yer vermek istiyorum. Bilindiği gibi günümüzde ekonomik sistemlerin yapı taşlarından biri bireylerin ve işletmelerin sosyal güvenlik ve vergi uygulamaları ile ilgili olarak taşıdığı yüklerdir.

SORU :
Limited Şirketi tüzel kişilerin kendi personel adına ödediği hayat sigortası poliçelerinin gerek vergi ve gerekse Sosyal sigorta kanunları açısından nasıl değerlendirilir?

CEVAP :
Şirketiniz tarafından personel adına ödemiş olduğunuz hayat sigortaları; Gelir Vergisi Kanunu 63/3 maddesine göre hayat sigortası priminin %50’si ücretlinin o ayki ücretinin %15’ini aşmamak ve asgari ücretin yıllık tutarından da fazla olmamak üzere, ücretin vergi matrahının tespitinde brüt ücretten indirilmesi gerekir. Ücretli, adına ödediğiniz hayat sigorta priminin ücret olarak bordroya dahil etmeniz gerekmektedir.

SORU:
Bir evimi kiraya vermiş bulunmaktayım. Gayrimenkul sermaye iradı elde ettiğim için gelir vergisi mükellefiyim. Kira geliri elde ettiğim konutu bankadan kredi çekerek almış bulunmaktayım. Konut kredisi için her yıl peşin olarak ödediğim hayat sigortası ve zorunlu deprem sigortasını vereceğim yıllık beyannamede indirim konusu yapabilir miyim?

CEVAP :
Değerli okurum, GVK’nın 74’üncü maddesinin 1. Fıkrasında gayrimenkul sermaye iratlarında safi iradın bulunması için 21’inci maddeye göre istisna edilen gayri safi hasılata isabet edenler hariç olmak üzere gayrisafi hasılattan indirilecek giderlere yer verilmiştir. Birinci fıkranın 3’üncü bendinde kiraya verilen mal ve haklara sigorta giderleri de sayılmıştır.
Yukarıda izah edilen maddeye dayanılarak konut kredisi için ödenen zorunlu deprem sigortasının ilgili olduğu takvim yılına isabet eden kısmı gayrimenkul sermaye iradının gayri safi tutarından indirim konusu yapabileceksiniz.

SORU :
Limited şirketimizde onlarca işçi çalışmaktadır. Sorum şu: çalışan işçilerimden birisi hiç izin almadan günlerce işe gelmemektedir. Söz konusu işçi 7 yıldan beri işyerimde çalışıyor, bu işçimin iş sözleşmesini feshedersem kıdem ve ihbar tazminatını ödemek zorunda mıyım? Bilgi verebilir misiniz?

CEVAP :
İş Kanunu’nun 25/II-g maddesinde “İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç iş günü işine devam etmemesi” yer alan düzenleme işverene belirli koşulların oluşması durumunda işverene iş sözleşmesini haklı nedenle feshetme hakkı vermektedir. Mezkür Kanunun 26. Maddesinde yer alan 24 ve 25’inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi ve işveren için tanın mış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu dğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.
Bu nedenle sürekli olarak devamsızlık yapan işçinizin iş sözleşmesi işveren tarafından haklı olarak feshedebilirsiniz bu durumda kıdem tazminatı ödenmesi söz konusu olmayacaktır ve ihbar tazminatı ödenmesine gerek kalmayacaktır.

SORU :
Şirketimize geçenlerde vergi mükellefi olmayan bir şahıstan noter satışı ile bir kamyonet aldık. Düzenleyeceğimiz gider pusulasına kdv hesaplayacak mıyım. Eğer kdv olacaksa %20 olarak mı ?

CEVAP :
Gelir vergisi kanunun ilgili maddesine göre vergi mükellefi olmayan bir kimseden satın alınan kamyonet için, gider pusulası düzenlenir ve bu belge ile işletmenin aktifine kaydedilir ve kesinlikle KDV uygulanmaz.

SORU :
Epilepsi hastasıyım. Bu hastalığımdan dolayı malulen emekli olabilir miyim? Bununla ilgili olarak nasıl bir işlem yapmam gerekir?

CEVAP :
Sevgili okuyucum, İlk önce sana Allah şifalar versin. Senin malulen emekli olabilmen için bazı şartları yerine getirmen gerekir. Sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu 05510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışmaya başladıktan sonra çalışma gücünün en az % 60’ını kaybettiği kurum sağlık kurulunca tespit edilen sigortalı malul sayılır.
Madde hükmüne göre söz konuş hastalık çalışmaya başladıktan sonra meydana gelmiş ise ve sağlık kurulunca düzenlenen raporlarda çalışma gücü kayıp oranı %60 ve üzerinde ise en az on yıldan beri sigorta bulunup, toplam gün sayısı 1800 gün malullük yaşlılık sigorta primi bildirilimiş ise malullük aylığından faydalanabilirsiniz.
Ancak sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce sigortalının %60’ını ve vazifesini yapmayacak derecede çalışma gücünü kaybetmişseniz malullük aylığından faydalanamazsınız.
Şayet yukarıdaki şartları sağlıyorsanız malulen emekli olabilirsiniz. Emeklilik (9) koduyla işten çıkışını yaparak tahsis talebinde buluna bilirsiniz.

SORU :
Limited şirket ve Anonim Şirket ortakları hangi kapsamda sigortalı olurlar?

CEVAP :
Limited şirket ortakları ister yönetim kurulunda olsun veya olmasınlar zorunlu olarak bütün ortaklar 4(b) yani zorunlu olarak bağ-kur kapsamında sigortalı olmaları gerekir. Kendi işyerlerinde 4/a kapsamında sigortalı olamazlar.
Anonim şirketine gelince yönetim kurulu üyesi olmayan A.Ş. ortakları ise 4/B kapsamında sigortalı sayılmazlar. Bunlar fiilen çalışmak suretiyle 4/a kapsamında sigortalı çalışabilirler. Ancak yönetim kuruluna seçilmeleri durumunda seçildikleri tarih itibariyle 4/b kapsamında yani bağ-kur kapsamına geçmeleri zorunludur.

Günün Sözü :”Bir insan bazen bir şehri sevdirir.” (Dostoyevski)


Abdulbaki AKBAL
S.M.Mali Müşavir-B.Denetçi
bakiakbal47@hotmail.com