Halit Demir ve Barışa Giden Yol! Diyalog ve Uzlaşma
Türkiye, uzun yıllardır terörle mücadele ediyor ve bu süreçte birçok acı tecrübe yaşandı. Ancak, barışa giden yolun diyalog ve uzlaşmadan geçtiğini unutmamak gerekiyor. Bu bağlamda, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılarak mecliste konuşma yapması önerisi barış sürecine yeni bir soluk getirdi.
Öncelikle, bu tür bir adımın atılması, toplumun geniş kesimlerinde farklı tepkilere yol açacaktır. Ancak, barışın sağlanması için cesur adımlar atılması gerektiği de bir gerçek.
İlk defa Halit Demir gündeme getirmişti
Bu düşünceyi ilk defa gündeme getiren aynı zamanda bu sitede köşe yazarlığı yapan AK Parti önceki dönem Mardin milletvekili Halit Demir'di.
AK Parti Mardin Milletvekili Halit Demir'in Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması yönündeki açıklaması, uzun süre kamuoyunda tartışılmış ve başta MHP olmak üzere birçok kesimin tepkisini çekmişti.
Zamanında yapılan haber şu şekilde gündeme gelmişti!
"Mardin Gazeteci ve Yazarlar Cemiyeti Nezir Güneş ve yönetim kurulu üyeleriyle sohbet eden Demir, gazetecilerin Kürt Sorunu ile ilgili sorularını cevaplamış ve Kürt sorunun çözümü önünde bürokrasinin en büyük engeli oluşturduğunu öne sürmüştü. Zamanında linç edilen Milletvekili Mehmet Halit Demir 30 Temmuz 2009 tarihinde yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:
Öcalan ile görüşülsün demişti!
"Bürokratlar ülkenin meseleleri ile ilgili bu ülkenin gelişim ve değişimi konusunda hiçbir şey yapmamıştır. Bürokrasi, çözümsüzlüğü 'çözüm' olarak kabul ediliyor. Amaç; bir toplumu sindirmek değerlerini yok etmekse olaya bu pencereden yaklaşmak doğru olur. Ama toplumsal mutabakat ve halkların kardeşliği açısından yaklaştığınızda çözümsüzlüğü çözüm olarak algılayan anlayışı bir an önce aşıp çözümü bulmanız gerekir.
Gerçekçi olmamız lazım. Olaylara önyargı ile yaklaşmamız çözüm sağlamayacaktır. Eğer bu insanın (Abdullah Öcalan) görüşlerini önemli ve çözümlemeleri kayda değer alınıyorsa, kalkınma ve gelişme için çözüm olacağına inanılıyorsa değerlendirilmesinde yarar vardır. Neresi yanlış, neresi doğru bunu kamuoyu ve halkla paylaşırız. Burada sınır koymamak lazım""
16 Yıl sonra gelen çağrı
Aradan geçen 16 yıl sonra MHP liderinin aynı çağrıyı yapması hem çok anlamlı hem de geçikmiş bir çağrı olarak görüyüorum.
Bu çağrı ile birlikte Öcalan'ın, PKK'nın silah bırakması ve barışın sağlanması yönünde bir çağrı yapması, çatışmaların sona erdirilmesi için önemli bir fırsat sunabilir.
Diyalogun Gücü
Unutulmasın ki diyalog, çatışmaların çözümünde en etkili araçlardan biridir. Geçmişte, farklı ülkelerde benzer süreçler yaşandı ve diyalog yoluyla barış sağlandı. Öcalan'ın mecliste yapacağı bir konuşma, sadece PKK'nın silah bırakması için değil, aynı zamanda toplumun farklı kesimlerinin bir araya gelerek ortak bir gelecek inşa etmesi için de bir zemin oluşturabilir.
Toplumsal Barış ve Uzlaşma
Barış süreci, sadece silahların susmasıyla değil, aynı zamanda toplumsal uzlaşmanın sağlanmasıyla mümkündür. Bu süreçte, geçmişte yaşanan acıların ve kayıpların telafi edilmesi, adaletin sağlanması ve toplumsal yaraların sarılması gerekmektedir. Öcalan'ın bu süreçte oynayabileceği rol, toplumsal barışın sağlanmasına katkı sunabilir.
Barış, cesur adımlar ve kararlılık gerektirir. Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılarak mecliste konuşma yapması, barış sürecine katkı sağlayabilecek bir adım olabilir. Ancak, bu süreçte tüm tarafların iyi niyetle ve samimiyetle hareket etmesi, toplumsal barışın sağlanması için elzemdir.
Unutulmamalıdır ki, barışa giden yol, diyalog ve uzlaşmadan geçer.