Depremin vurduğu insanlık

KÖŞE YAZISI

Yerle bir olsunlar; kaçakçılık onlarda, terör onlarda, uyuşturucu onlarda, beter olsunlar”.

“Ayy çok sevindim bak inşallah vatan hainleri temizlenir biraz”.

“Allah’ın laneti yağıyor Kürtlerin üstüne. Nankörlüğün bedeli bu. Allah’ım şükürler olsun sana”.

“Ahımız çıkıyor, gram acımıyorum, beter olsunlar”.

“Oradaki herkes ölmeyi hak ediyor zaten”.

“Allah işte böyle vurur, şükürler olsun Rabbim”.

“1200 yıldır İslam’ın bayraktarlığını yapan bu millete ihanet edenler elbet bedelini ödeyecekti”.

“BDP’ye % 50 oy çıkan bir şehre böyle bir afet müstahaktı, darısı diğerlerinin başına”.

Kan donduran, sinirleri alt üst eden, insanı yerinden zıplatan bu cümleler benzer yüzlerce yorumdan sadece birkaç örnek.

Ben hepsini okuyamadım, çünkü tahammül sınırımı aştı.

Bunları yazanlar için içimden geçenleri buraya dökemem çünkü hiç kimseye kullanmadığım çok ağır ifadeler kullanabilirim.

Akıl, vicdan ve insanlık mahrumu bu kişiler ırkçılıktan gözleri ve kalpleri körleşmiş şekilde içlerindeki zehri, kini ve nefreti kusuyorlar.

“Bu ülkede ırkçılık olmadı”, “tarihimizde ırkçılık yoktur” diyenler bu tezlerini yeni baştan revize etmek zorunda kalacaklar.

Sosyal medya ile sınırlı değil bu durum üstelik.

Ülkenin en çok izlenen haber kanallarından birisinin spikeri programına “her ne kadar doğuda da olsa üzüldük” gibi bir cümleyle başladı.

Eğer bu onun ilk vukuatı olsaydı gaf, dil sürçmesi veya en fazla densizlik olarak değerlendirirdik.

Oysa bu şahsın daha birkaç ay önceki sözlerini hatırlayınca bu ifadelerin yukarıdaki sınıflardan hiç birine dâhil olmadığını söyleyebiliriz.

Hafızamızı zorlamamıza gerek yok, hemen hatırlıyoruz o günü.

Ergenekon davası kapsamında Şener Eruygur ve Hurşit Tolon gözaltına alındığı gün, o dönemde başka bir haber kanalında sabah haberlerini sunan bu kişi neredeyse ağlayacak bir halde, programına aldığı gazetecinin “günaydın” hitabına “pek de aydın bir gün değil aslında” diye cevap vermiş, darbecilerin gözaltına alınmasını kendisi için kara bir gün olarak değerlendirmişti.

Evet, bu bir gaf veya dil sürçmesi değil; bilinçaltındakinin dışa vurulmasıdır.

Bir diğeri ülkenin en büyük kanallarından birisinin sabah programında, başöğretmen edasıyla bölge insanı olarak bize haddimizi bildiriyor ve şöyle nasihat ediyor; “hem askere kurşun, polise taş atacaksın hem de devlet bana yardım etsin diyeceksin”.

Kanlı bıçaklı olunan ülkelerin bile hemen yardım teklif ettiği bir afete, devletin asli görevini bir minnet göstergesi olarak yorumlayan çarpık ve sapkın bir anlayış.

Dil sürçmesi veya gaf olmadığı hemen programdan sonra yaptığı “sözlerimin arkasındayım” açıklaması ile anlaşılıyor.

Bunlar bölücülük değilse nedir?

Bunlar faşizm değilse, ırkçılık değilse nedir?

Bunlar nefret suçu kapsamına girmemekte midir?

Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçu için bundan daha somut örnekler verilebilir mi?

Bugün depremi Kürtlerin cezalandırılması olarak görenler mesela 1999 depremini de Türklerin cezalandırılması olarak mı görüyorlardı?

Peki, Allah korusun ama beklenen Marmara depremi olursa onu nasıl değerlendirecekler?

Ya da Kürtlerin de kendileri gibi düşünerek aynı alçakça yorumlarda bulunması karşısında düşünceleri ne olacak?

Ben yukarıdaki yorumları yapanlardan hiç birinin bölgede bir asker veya polis yakınlarını kaybettikleri için böyle düşündüklerini ve hatta böyle bir yakınlarını kaybettiklerini bile düşünmüyorum.

Çünkü bir yakınını kaybedenler ölüme sevinilmeyeceğini herkesten daha iyi bilirler.

Bugün bu alçak yorumları yapanların sadece küçük bir güruhla sınırlı olduğunu göstermenin tam zamanı aslında.

Düştüğümüz karamsarlıktan çıkmak için iyi şeylerde oluyor bu arada.

Ülke genelinde yardım kampanyaları başlatıldı.

Bu soytarılara yine en iyi cevabı bu millet vermeli.

Beklentimiz bu yönde.

Dilerim mahcup olmayız.

NASIL YARDIM YAPABİLİRSİNİZ?

Kızılay Kriz Masası Telefon Numaraları: 0 312 293 60 25 / 0 312 293 60 26

KIZILAY'A BAĞIŞ YOLLARI Tüm bankalarda bulunan Kızılay bağış hesaplarına, 168 Kızılay ücretsiz danışma ve bağış hattından, Kızılay internet sayfası üzerinden, Tüm PTT İşlem Merkezlerinin 2868 no'lu Posta Çeki hesabında, Ülke genelindeki tüm Kızılay Şubelerinden, GSM operatörleri üzerinden 2868 kısa mesaj (SMS) yolu ile yapabilirsiniz.
Yardımlar için hesap adı:
VAN DEPREMİ İNSANİ YARDIM HESABI
T.C.ZİRAAT BANKASI
Aşağı Ayrancı Şubesi, Ankara
TL Hesabı: TR600001000820555555555031
ABD Doları Hesabı: TR330001000820555555555032
Euro Hesabı : TR060001000820555555555033

T.VAKIFLAR BANKASI A.O. Finansmarket Şubesi, Ankara
TL Hesabı: TR620001500158007299317599
ABD Doları Hesabı: TR430001500158048013094088
Euro Hesabı : TR320001500158048013094092

T. HALK BANKASI Bakanlıklar Şubesi, Ankara
TL Hesabı: TR190001200940800005000015
ABD Doları Hesabı: TR210001200940800058000100
Euro Hesabı : TR910001200940800058000101

Diğer insani yardım kuruluşları da hemen bölgeye koşarak bu seferberliğe katıldılar, yardımlarınızı bekliyorlar.

Bu arada PTT ve MNG Kargo da bölgeye gönderilecek yardım paketlerinden ücret almayacak.