Batının Sevecen Yüzü:Nobel Barış Ödülü
Bu sene Nobel Barış Ödülüne Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos layık görüldü.
Kolombiya Devlet Başkanı Santos, yaptığı açıklamada, Nobel Barış Ödülü'nü savaş mağdurlarına bağışlayacağını açıkladı. Sayın Santos'un bu açıklaması elbette barış yanlıları tarafından takdirle karşılandı.
Kolombiya’da 52 yıllık iç savaşa son vermesi öngörülen ancak referandumda kılpayı farkla reddedilen barış anlaşmasının mimarlarından Devlet Başkanı Juan Manuel Santos, Nobel Barış Ödülü’yle aldığı 925 bin dolarlık (yaklaşık 3 milyon TL) ödülü savaş mağdurlarına bağışlayacak. Santos, kararı ailesiyle birlikte aldığını söyledi.
Bojaya kentinde savaş mağdurları için düzenlenen dini bir törenin ardından konuşan Santos, “Dün gece ailemle biraraya geldik ve o sekiz milyon İsveç kronunu mağdurlara bağışlamaya karar verdik” dedi.
Toprak reformu için 52 yıldır silahlı mücadele veren Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) ile devlet arasındaki çatışmalarda yaklaşık 260 bin kişinin hayatını kaybettiği, altı milyondan fazla kişinin de evinden olduğu sanılıyor.
FARC ile Santos hükümetinin Küba’nın başkenti Havana’da yaklaşık beş yıldır yürüttüğü barış görüşmelerinin sonucunda geçen ay tarihi bir anlaşma imzalanmıştı. 2 Ekim’de düzenlenen referandumdaysa, anlaşma yüzde 50.2 oranıyla reddedilmiş; katılım oranının düşük olması sonrası Santos bu kez muhalefetle görüşmeler başlatmıştı.
Nobel Komitesi, Barış Ödülü’nü geçen hafta Santos’a ‘barış yönündeki kararlı adımları’ nedeniyle vermiş; “Ödül, son derece büyük zorluk ve suistimallere rağmen adil bir barış umudunu kaybetmeyen Kolombiyalılara ve barış sürecine katkıda bulunan tüm taraflara verilmiştir” açıklaması yapmıştı.
Yıllardır verilen Nobel Barış Ödülleri ne yazık ki dünyada savaşların sonlandırılmasına ya da durudurulmasına hiç bir katkı yapmamıştır.
Küresel Güçler dünyada, özellikle de Ortadoğu'da savaşların çıkmasında ve terörizmin oluşturulmasında ve gelişmesinde hiç şüphesiz öncü konumundadır. Şu veya bu yolla kendilerinin "terörist" diye listeye aldıkları bütün örgütlere het türlü silahı satmaktadır. Halkları "böl-yönet" stratejisiyle bir birine karşı savaştıran Batılı ülkeler, günümüzde bu taktiğinden vaz geçmediği ve bunu farklı biçimlerde sürdürdüğü gerçeği orta yerde durmaktadır.
İŞİD'i yaratan ve yaşatan batılı güçler, Ortadoğu'da siyasi statüye ihtiyacı olan Kürtleri piyade olarak kullanmaktadır. İŞİD/DAEŞ gibi yapıları kurduran batılı güçler, bir çırpıda yok edebilecekken tam tersini yaparak "Birbirine kırdırma ve ardından minimize ederek yönetme"
politikalarını derinleştirmektedir. Gerçek yüzlerini ise "İnsan hakları" ve "Nobel Barış Ödülleri" gibi argumanlarla gizlemektedir.
Gerçek Barış, "terörist" diye niteledikleri örgütlere silah vermedikleri zaman tesis edilecektir.
Bakar mısınız, Kolobiya Devlet Başkanı Sayın Santos, ödülü savaş mağdurlarına bağışlayacağını açıkladı. Bu insanlar nasıl savaş mağduru oldular, hangi güçler bu mağduriyette rol aldı? Bütün bunların müsebbibi Başta ABD olmak üzere bütün Batı ülkeleri değil midir?
Batılı güçlere diyoruz ki, halkları birbirine karşı savaştırmayın ama ödül de vermeyin. Savaşkan yüzünüzü barış ödülleri ile gizleyemezsiniz!
Mesela karışmayın, Anadolu ve Mezopotamya Barışı özüne uygun, kendiliğinden sağlanacaktır.
Saygıyla...