Artuklu’dan ne istiyoruz?

Geçen Haftalar Mardin’de yerel basın ve yerel haber sitelerine Mardin Artuklu Üniversitesiyle ilgili iki haber düştü;

1-Zinciriye Medresesi Cafe ve Bar olmuş haberi ve

2-Mardin Artuklu Üniversitesinde görev yapan bir grup Akademisyen mail grubuna atılan ihbar mektubundaki fişleme haberi….

         İlki; bilindiği gibi Zinciriye Medresesi'nde Artuklu Üniversitesi bünyesindeki Yaşayan Diller Enstitüsü görev yapmaktadır.

         Türkiye’de Devlet Üniversiteleri bünyesinde ilk defa bu alanda bir birim kuruluyor Gerek ülke tarihinde ve gerekse Mardin açısından bir ilk, çok önemli ve Mardin için bir fırsat,

          Konuyla ilgili Üniversite Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü  olayın gerçek olmadığı ve yazıyı yayınlayan siteye tekzip yazısı göndermiş. Tekzip de sanırım yayınlandı.

           Toz bulutu dağıldı, ancak zihinlerde soru işaretleri de kaldı, peki bunda kim karlı çıktı, bence hiç kimse, zarar gören kim, tabiî ki Mardin…..

İkincisi;  Artuklu Üniversitesi Akademisyenler ile ilgili fişleme olayı,

            Üniversite yetkilileri olayı büyük tepkiyle karşıladı, olayı protesto etti, Fikir hürriyeti, demokrasi, vicdan ve insani açıdan hoş olmayan bir olay, Üniversite mensupları arasında hoşnutsuzluk, güvensizlik,moral bozuklu vs. Ayrıca konu Savcılığa intikal ettirilmiş

            Tekrar soruyoruz, bu işin galibi - mağlubu kim, zarar gören kim, tabiî ki Mardin..

            Bilindiği gibi Mardin Artuklu Üniversitesi Mayıs 2007 tarihinde yasal kuruluşu gerçekleşmiş ve 2007-2008 öğretim yılında 1100 civarında öğrenci almıştır. Şimdi ise, 3-4 bin öğrencisi var,

            Kurulduğu günden beri, Ulusal ve Uluslar arası bir çok panel, konferans, Seminer vs. düzenlemiş, Cumhuriyet tarihinde de bünyesinde Yaşayan Diller Enstitüsünü kurarak bir ilke imza atmıştır.

            Tüm Mardin’liler böyle bir Üniversitenin kuruluşunu büyük heyecanla beklemiş ve sonunda arzusuna kavuşmuştur.

            Halk büyük bir heyecan ve sevinç yaşamıştır.

            Şimdi oturup elimizi vicdanımıza koyalım, atılan bu manşetler, bu tür haberler kimi sevindirmiştir? Kim ne kazanmıştır ?

            Tabii ki bazı kişilerin davranışları hoşumuza gitmeyebilir,

            Bazılarının fikirlerini beğenmeyebiliriz,

            Siyasi ve İnançlarımız farklı olabilir,

            Peki bir Kurumu karalamaya veya yıpratmaya ne hakkımız var ?

            Dostlar, saygı değer Mardin’liler, bir az daha hoş görülü olamaz mıyız?

            Hani Mardin hoş görü şehri idi, Mardin’de yaşamak bir ayrıcalıktı…

            Ne oldu ?

            Nazar mı değdi.

            Tabiî ki eleştirimizi de yaparız, ama kişi ve kurumları rencide etmeden, hak ve hukuk ihlal etmeden, bir birimizi incitmeden,

            Daha iyi olmaz mı ?

            Haydi Mardin’in gelişmesi, Üniversitemizin çıtasını daha yükseğe çıkarmak aşk ve geyecanla, ele ele ve hep birlikte ….