Anlatacaktım, Anlatamadım!...
Pandemi sürecinin başladığı dönemde durma noktasına gelen Mardin
ziyaretleri yeni normalleşme süreci ile hayatın nispeten olağan hale
dönüşmesiyle birlikte Mardin'e bakan ziyaretleri de tıpkı önceden olduğu gibi
yeniden başlıyor gibi.
Bakanlarımızın gelişi elbette kendi alanlarıyla ilgili kentte
biriken sorunların birinci elden ve yerinde gözlemlenmesini sağlarken çözüm önerileri üzerinde özellikle yetkilerimizin
de katkılarıyla imkan ve olanakları zorlamaya yönelik çabaların oluşması
sorunların çözümlenmesine mutlak katkı sunmaktadır.
Şehrin sorunlarını kuşkusuz ki en iyi bilenler; ilin tepe
yöneticisi olan Şehrin valisi başta olmak üzere, yerel yöneticiler ve
milletvekilleridir. Şehrin mevcut sorunlara mutlak şekilde vakıf olan bu makamlarda
bulunan yetkilerimiz de ilgili sorunların en hızlı şekilde çözüme kavuşması
için önerilerini ilgili bakanlara iletme noktasında adeta birbirleriyle yarış
halinde olduklarını gözlemek ise memnuniyet vericidir.
Perşembe akşamı Mardin Valiliğimiz Özel Kalem Müdürlüğü'nden
gelen telefonda; Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Adil Karaismailoğlu'nun
Mardin'e gerçekleştireceği ziyaret sırasında Valilik tarafından misafir
bakanımızın onuruna bir yemek verileceğini, yemekte Gazeteci olmamız hasebiyle
bizlerin de davetli olduğumuzu ve bu davete katılıp/katılmama durumumuz soruldu.
Davette icabet etmek gerekiyor tabi ki. Bu da bizi davet eden
makama karşı olan sorumluluğumuzdur.
Belirtilen gün ve saatte
Mardin Ramada Otele gittik. Alışılagelmiş toplantı oturumunun dışında bir yemek
düzeni ile karşılaşınca doğrusu biraz şaşırdım. Davet edildiğimiz toplantıda
sözünü ettiğim ilimiz yetkililerinin dışında şehrin yerel dinamiklerinin de
bulunması şehirle alakalı biriken sorunlar ve bu sorunlara dair çözüm
önerilerine ilişkin yelpazenin daha da geniş olacağının habercisi gibiydi ama
maalesef ki düşündüğüm gibi olmadı.
Sayın Bakanımız, Sayın Valimiz ve eşlik eden milletvekillerimiz,
hazırlanan protokoldeki yerlerini alırken aralarında belediye başkanları, sivil
toplum örgütleri, kanaat önderleri ve gazetecilerin de bulunduğu davetliler için
ayrılan masalar protokole birazcık uzak mesafede olunca, protokol ile protokol
dışındaki davetliler arasındaki iletişim maalesef ki istenilen düzeyde
olmadı.
26 yıllık gazetecilik yaşamımda benzer toplantılara çok
katıldım. Bu gibi toplantılar bir selamlama konuşmasıyla başlar, varsa yemek yenilir,
yemek ikramı yoksa da çay içilir ve o çay ikramlarının eşliğinde davetli olan
mukim temsilcilerden konuşmak isteyenlere söz hakkı verilerek karşılıklı görüş
teatisinde bulunulur.
Doğrusu, çatal kaşık gürültüsünün bitiminden sonra bu fasıla
geçilir diye düşündüm ama toplantının seyri, pek de düşündüğüm gibi olmadı. Şayet
öyle olsaydı eğer, Sayın bakanımıza bir süre önce bakanlık görevinin tevdi
edilmesiyle birlikte; bitmez, tükenmez icraata yönelik gayret ve çabalarını Mardinli
bir gazeteci olarak, ilgi taktir ve saygıyla izlediğimizi özellikle ifade etmek
isterdim ama olmadı!
Bakan bey, "hadi bunu geçelim, görevimi yapıyorum kısa kes"
deseydi; Sayın Bakanım Mardin'de yılan hikayesine dönen çevre yolu projesini
yatırım programına alalım, Bu projenin her yıl tekrarlanan, ardı arkası
kesilmeyen ölümlü kazalara bir son vereceğini anlatacaktım, Anlatamadım!.
Çevre Yolu Projesi hayata geçirildiğinde yolu Mardin'den geçen
ve neredeyse hafif ticari araç sayısı kadar gezen ağır tonajlı araçların
rotasının şehrin dışına itileceğini, böylelikle her geçen gün kangrenleşen
şehir içi ulaşımında ciddi bir rahatlamaya neden olacağını anlatacaktım.
Anlatamadım!.
Sayın Bakanımıza; iki yıl önce yapımı tamamlanan battı çıktının
yapım aşamasında iken ulaşım sorununu çözmek yerine içinden çıkılmaz bir hale
getireceğini yazan tek gazeteci olarak maalesef ki haklı çıktığımı, Kızıltepe
Kavşağına yapılarak şehri adeta ikiye bölen battı-çıktı'nın şehir içi ulaşımı
sorununu çözmek yerine başlı başına bir sorun haline geldiğini gözlemliyoruz
bugün diyecektim. Bu projenin yeniden revize edilmesi gerektiğini, bunun bugün
olmazsa da yarın kaçınılmaz hale geleceğini anlatacaktım,
Anlatamadım!
Sayın Bakanımıza; yüzlerce köyün ulaşımının da sağlanmış olduğu
Kızıltepe-Ceylanpınar yolunun bölünmüş yola dönüştürülmesi gerektiğini ve yaşanan kazalara bir son verilmesi için biran
önce bu genişletme işinin de yatırım programına alınması gerektiğini
Anlatacaktım, Anlatamadım!
Sayın Bakanımıza; Tarih, inanç ve kültür turizmi noktasında Türkiyemizin en fazla ilgi çeken İli Mardin ve en güzel ilçesi Midyat'ın arasındaki ulaşım yolunu mutlaka görmesi gerektiğini ve adeta kimi bölümleri patikayı andıran bu yolun mevcut olan bölünmüş yol projesinin ilgili dosyasını bakanlıktaki raflardan indirilip, yatırıma dönüştürülmesi gerektiğini Anlatacaktım,
Anlatamadım!
Sayın Bakanımıza; PTT'lerimizin önünde gayretli personellerin çabalarına rağmen
uzayan ve caddelere taşan kuyrukların temelinde PTT Şubelerindeki personel
yetersizliğinden kaynaklı olduğunu, bunun giderilmesi için yeterli olacak
şekilde personel arttırımına gidilmesi gerektiğini anlatacaktım.
Anlatamadım!..
Anlatmak istediklerimi anlatabilmiş olsaydım eğer, eminim ki
Sayın Valimiz ve Milletvekillerimiz, Kadir Bey bunları bizler zaten anlattık
diyeceklerdi mutlaka! Ben de "El tekraru ehsen velevken yüz seksen
deyip", Sayın Bakanıma beni dinlediği için yetkililerimize ise bu konuları
benden önce sayın bakanımızla paylaştıkları için teşekkür edecektim.
Edemedim!
Mevcut sorunlarımızı anlatabileceğimiz yeni toplantılara katılma
umuduyla saygılar sunuyorum.