Ahmet Türk ve Spor

Kürt siyaset dünyasının hatırı sayılır simalarından olan Ahmet Türk, şimdi Mardin Büyük Şehir Belediye Başkanı. Siyasi mücadelesinin büyük bir kısmını ‘başkan’ sıfatıyla geçiren Ahmet Türk, yine de belediye başkanı olarak halkının hizmetinde. Ancak bu sefer işi biraz daha zor; zira bundan önceki başkanlık görevlerinde halka daha çok soyut hizmetlerde bulunan Türk, bundan böyle somut hizmetler sunmak durumunda. Daha açık bir ifadeyle ilinin ve bu ile bağlı ilçelerinin su, kanalizasyon, yol hizmetlerinin yanı sıra sanat, kültür, spor gibi alanlarda da bölge halkı kendisine güveniyor, kendisine inanıyor hizmet yapacağına dair. Halkın kendisine karşı beklentileri büyük. Halk da seçimde kendisine büyük bir kredi vererek onu seçtirdi ve şimdi de karşılığını bekliyor.

Bu girizgahtan sonra başlıktan da anlaşılacağı üzere bu yazımızın konusu spor. Ancak biz Mardin’de spor konusunda sorun, talep ve beklentileri ortaya koyacak değiliz. Çünkü bu çok geniş bir konu.

Bölgemizde spor denince akla futbol gelir ve gençlerimizin çoğu sporun bu dalıyla meşgul. İlimizde futbol şu anda dibe vurmuş durumda. Mardinspor şu anda BAL (Bölgesel Amatör Ligi) liginde. Bir zamanlar Bank Asya Birinci liginde mücadele eden Mardinspor’un (Süleyman Bölünmez Bey’in büyük emeği var burada) önce ikinci lige, ardından üçüncü lige burada da tutunamayıp Amatör lige düştü. Böylesi bir trajik hikayesi var Mardinspor’un.

Üçüncü lige çıkmak için grubunda mücadele edip play of’a kalan Mardinspor iki hafta önce bu maçını Malatya’da Bayburtspor’la oynadı. Ancak karşılaşmayı 3-0 kaybeden Mardinspor üçüncü lige çıkamadı. Bu kez BAL liginde kalmak için Kızıltepe Fıratspor’la 1 Mayıs’ta bir maç yaptı. Bu maçı 3-1 kazanan Mardinspor BAL liginde kalmayı başardı.

Kızıltepe Fıratspor’la yaptığı maçı ben de izledim. O gün stadyumda bazı spor adamlarıyla, seyircilerle sohbet etme fırsatım oldu. Bunun yanında tribünlerdeki seyircinin, taraftarın ‘sahipsizliğe’ yönelik tepkilerini gördüm.

Taraftar Tepkisinde Haklı…

Bu maçta da Malatya’daki maçta da Mardinspor yalnız ve sahipsiz bırakılmıştı. İlin milletvekilleri ve devletin valisi ve Mardin’deki maç için Kızıltepe’nin kaymakamı da dahil spora, futbola olan mesafelerini net bir şekilde ortaya koymuştu. Bir çok futbol insanı özellikle Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ahmet Türk’ü Mardinspor’a vereceği maddi-manevi desteğin beklentisi içindeydi. Talepleri ve sitemleri vardı Sayın Türk’e. Bizce de futbol adamları, sporseverler, taraftar haklı. Ahmet Türk gibi bir halk adamı Mardinspor’un yanında olmalı, destek sunmalı.

Düşünelim bir anda Sayın Ahmet Türk Mardinspor için Malatya’ya girseydi, takımı sahiplenseydi eminim ki takıma, oyunculara büyük bir moral olurdu. Oyuncular bir anlamda sahada Sayın Başkan için ter dökerdi bir anlamda. Sahada ezik oynamayacaklardı. Bir de madalyonun diğer yüzüne bakalım:

Şayet Ahmet Türk maça gitseydi, gidişi ve desteği ulusal ve yerel medyada sür manşetlere çıkardı. Mardin tanıtımı için ayrıca büyük bir katkı olurdu. Ama olmadı. Benzer bir hata daha oldu. Adeta ‘tarih tekerrür etti’. Mardinspor-Kızıltepe Fıratspor maçına da ilgisizlik ve sahipsizlik orta yerdeydi. Biz bize bir maç izledik. Tribünlerden gelen ‘vekiller istifa’, ‘siyasiler istifa’, ‘biz sahipsiz memleketin evlatlarıyız’ şeklinde tezahüratlar Mardin’de yankılandı ancak bu sesi ne Ankara’daki siyasiler, ne Büyükşeshir Belediye Başkanı ne de Sayın vali duyabildi.

Ben Türkiyelileşme Siyaseti adına da konuyla ilgili birkaç söz sarf etmek istiyorum. Bir süredir BDP’de siyaset yapan aktörler Türkiyelileşme Siyaseti kavramını gündemine alarak somut adımlar atmaya başladı. Bunun ilk adımı da HDP  (Halkların Demokratik Partisi) oldu. Kürtler stratejik hamle ve değişiklikler yaparak bu adımı atmış oldular. Türkiyelileşme Siyaseti somut olarak ne? Ben çok basite indirgeyerek şunu söyleyeyim: Eğer siz bu ülkede ekonomi, kültür, sanat, spor gibi ortak değerlere katkı yaparsanız bu proje tutar. Yani o klasik ‘Faşizm, Futbol, Fiesta’ 3F formülüyle işe yaklaşırsanız dar alanda kalırsınız. Bölgede devletin valileri, kaymakamları gençlerin spor ihtiyaçlarının yanıt bulması konusunda el attığı zaman hemen deniliyor ki ‘ya devlet maksatlı olarak gençlerimizi uyutmak için spora teşvik ediyor’. Bu biraz bana göre güreşçinin minderden kaçmasına benziyor. Buyurun Mardin ve ilçelerde belediyeler HDP’nin elinde. Siz spora el atın maksatlı olmasın, gençlerimiz uyutulmasın. Özellikle ilçe kulüpleri çok kötü ve zor şartlarda spor yapıyor. Spor sadece spor olsun.

Lütfen kimse yazdıklarımızı sağa sola çekmesin. Amacımız kimseyi yıpratmak değildir. Biz bir ihtiyaç üzerine, sorumluluk duygusuyla kendimize göre bir tespit yapmaya çalışıyoruz. Yaşadıklarımız ve gördüklerimiz bizi buna itiyor. O gün, Mardinspor-Kızıltepe Fıratspor maçını izlerken duyduklarım ve gördüklerim buydu. Amacımız ne Sayın Türk’ü, ne diğer siyasetçileri ne de valimizi yıpratmak değildir. Bilakis bu yazdıklarımızla kendilerini spor alanına, futbol oynayan yetenekli gençlerimize sahiplenmeye, destek olmaya davet ediyoruz.

Bundan sonra başta Sayın Ahmet Türk’ü, ilimizin sayın milletvekillerini, sayın vali ve kaymakamlarımızı, ilçe belediye başkanlarımızı maçlarda yan yana görmek istiyoruz. Elbirliğiyle gençlerimize bu anlamda sahip çıkalım. Önce kendi aramızda sosyal barışı gerçekleştirelim. Bu olduktan sonra eminim ki siyasi barış da gelecektir. Barış ve çözüm süreci biraz da bu değil mi?(www.kiziltepepost.com)