“Tanırım iyi generaldir”

KÖŞE YAZISI

Biliyorsunuz eski genelkurmay başkanlarından İlker Başbuğ andıç ve kara propaganda amaçlı internet siteleri soruşturması kapsamında geçtiğimiz günlerde tutuklandı.

Daha görevdeyken hakkında ortaya pek çok iddia atılmış, hükümeti karalamaya yönelik siteler kurdurmakla ve planlar hazırlatmakla suçlanmıştı.

Hakkındaki belgeye “kâğıt parçası”, çeşitli yerlerde gömülüyken ortaya çıkarılan silahlara “boru” demiş ve suçlamaları hafife almıştı.

Her canı sıkıldığında arkasına kurmaylarını, karşısına kameraları alır, parmağını kameralara doğru sallayarak ve yüksek perdeden konuşarak, üzerine vazife olmayan her konuda birilerine haddini bildirirdi.

Şimdi tutuklu olarak yargılanacak.

Hazırlanan söz konusu komplo belgelerinin bizzat kendisine arz edildiğini o belgeleri hazırlayanlar itiraf etti.

Bu iddialarla ilgili hesap verecek.

Ancak son dönemde şaşırtıcı bir şekilde “devletleşen” AK Parti’den kendisine beklenmedik bir destek geldi.

Aleyhinde faaliyetlerde bulunmakla suçlandığı hükümetin başı, “2 yıl beraber çalıştığım mesai arkadaşımdır. Ben ve partim tutuksuz yargılanmasını arzu ediyoruz” dedi.

Bu açıklama bize Başbuğ’dan önceki genelkurmay başkanı Yaşar Büyükanıt’ın, Şemdinli bombacıları için “tanırım iyi çocuklardır” demesini hatırlattı bize.

Sayın Başbakanın kendisiyle 2 yıl beraber çalışmış olması onun suçsuz olması için yeterli bir sebep midir?

Eğer öyleyse bir zamanlar Başbakanın doktorluğunu bile yapacak kadar kendisine yakın olan ve şimdilerde Ergenekon firarisi olan Turhan Çömez için de benzer bir yaklaşım düşünülebilir mi?

Buradan peşinen “suçludur” diye bir hükümde bulunmuyorum.

Ama artık yargıya intikal etmiş bir olayda yargıya böylesine etki etmek ne derece sağlıklıdır?

Hakkındaki tutuklama kararı ağır olabilir ama eğer gerçekten suçluysa sadece ve sadece “mesai arkadaşlığı” kriteri kendisini kurtarmaya yetmemelidir.

Eğer tutuksuz yargılanma taraftarı iseniz halen tutuklu yargılanan herkes için yani Ergenekon, KCK, Balyoz vs. diğer tüm davalardaki tutuklular için de aynı şeyi istemeniz gerekir.

Yok, eğer onlar tutuklu kalacak ama sadece Başbuğ için bunu isteyecekseniz burada insanın aklına “adamına göre muamele” uygulaması gelir.

AK Parti son dönemlerde hızlı bir şekilde devletin sözcülüğü ve koruyuculuğuna geçiyor.

Dersim için özür dilerken Uludere için özür dileme gereği duymuyor.

Aksine kalkıp askeri yetkililere teşekkür ediyor.

Birileri orduyu eleştirince bakanları basına “asker bizim göz bebeğimizdir” şeklinde açıklamalar yapıyor.

Geçen yazımıza konu olan bir bakanı milliyetçilik ve devletçilikte varılacak son noktaya ulaşıyor, adeta MHP’ye rahmet okutuyor.

Biz bu filmi daha önce görmüştük hissine kapılmaya başladım son zamanlarda.

28 Şubat döneminde ordunun anti demokratik müdahalelerine karşı sesini çıkaran Refah Partililere karşı dönemin hükümeti ve basını hemen bugün AK Parti’li bakanların yaptığı açıklamalara benzer açıklamalar yapıyorlardı.

28 Şubat demişken, 12 Eylül dönemi ile hesaplaşmanın yolunu açan hükümet, 28 Şubat’ın aktörleri için de benzer bir uygulama düşünüyor mu?

Çevik Bir ve arkadaşları için bir düşünceleri var mı?

Ya da 27 Nisan e-muhtırasını bizzat kendisinin kaleme aldığını itiraf eden Büyükanıt için bir tasarrufta bulunmayı düşünüyorlar mı?

Yoksa bir dönem Sayın Başbakanın “mesai arkadaşı” olması onu da mı dokunulmaz yapacak?

Hala gazetelere tam sayfa demeç veren ve üzerine vazife olmayan “anadilde eğitim” gibi konularda görüş beyan eden genelkurmay başkanlarından ne zaman kurtulacağız?

Sorular uzayıp gidiyor.

Dilerim bu ülkede olmaz denilenleri yapan, ülkenin sivilleşmesi yönünde çok önemli reformlara imza atan AK Parti hükümeti bu dönüşümden bir an önce kurtulur, silkinir ve kendisine gelir.

Tekrar eski bildiğimiz reformcu, atılımcı kimliğine geri döner.

Bunun olmasının tek yolu da yine Sayın Başbakan’dan geçmektedir.

Parti üzerindeki tek otorite olan Başbakanın bir tek açıklaması bu olumsuz gidişatı tersine çevirmeye yetecektir.

Aksi halde ülke için büyük bir fırsat olan AK Parti hükümeti, geçmiş merkez sağ iktidarlarla aynı akıbeti paylaşmakla karşı karşıya kalacaktır maalesef.