2024 LGS ve Analizi

KÖŞE YAZISI

Liselere Geçiş Sistemi (LGS) Sınavı, Ülkemiz genelinde yaklaşık bir milyonu aşkın öğrencimizin katılımıyla gerçekleşti. Şunu rahat bir şekilde ifade edebiliriz ki; MEB yıl içinde yayımlamış olduğu örnek sorular ve çalışma kitabı sorularıyla genel olarak uyumlu sorulara yer vermiştir. Ancak bu yılın geçen yıldan farkı ise öğrencilerin bu sınavda tüm ünitelerden sorumlu tutulmuş olmasıdır. (Geçen yıl deprem nedeniyle konuların bir kısmı çıkarılmıştı)

 2024 LGS’de ise Matematik ve Türkçe derslerinin belirleyici olacağı görülmektedir. Ancak her iki dersten gelen soruların ortak yönü ise öğrencinin okuduğunu anlama, muhakeme yapabilme ve muhakeme sonucu bir yargıya varabilme yönünü ortaya çıkarmasıdır. Yani her zaman söylediğimizi tekrar tekrar söylemekten imtina etmeyeceğiz. Yeni nesil sorularının ortak paydası “Kitap Okumaktır kitap okuyan kazanacaktır.

Bir diğer önemli husus ise puanların belli yerlerde yığılacağı ve yığılmaların çok fazla olacağıdır. Fen Liselerinin kapısından kesinlikle matematiği iyi yapanlar girecektir.

 Türkçe dersinde soruların öğrencileri zorladığı söylenebilir. Anlam bilgisi ve görsel yorumlama sorularında çeldirici cevapların yüksek oranda olması dikkat çekmiştir. Bu da Türkçe dersi sorularının geçen yıla göre çok daha zorlayıcı tarzda sorulduğu görülmektedir. Özetle Türkçe dersi sözel bölüm için, sınavın belirleyicisi olacaktır. Genel anlamdagörsele bağlı yorumlama, sözcük ve cümle bilgisi, metin yorumlama, dil bilgisi ve yazım ile noktalama işaretleri konularından soru gelmiştir.

T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi yine kavram bilgisini yoklayan sorular ile karşımıza çıkmaktadır. Tıpkı Türkçe dersinde olduğu gibi dikkat gerektiren ve öğrencilerin yorum yapma, çıkarım yapma yetenekleri de ölçülmüştür. Yani iş yine geldi şuna dayandı. “Kitap okuyan kazanır.”

“Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi için genel anlamda önceki yıllara göre daha zorlayıcı olduğu söylenebilir. Bu derste ise; Muhakeme yapma, yorumda bulunma ve bunun sonucunda bir çıkarıma ulaşmanın yanında öğrencilerin bilgi yönleri de ölçülmek istenmiştir. Yani bilgi burada önemli rol oynamıştır.

 Fen Bilimleri dersi içinde MEB’in çalışma kitabı ve örnek sorularla uyumlu bir sınav hazırladığı görülmektedir. Yine burada konu tekrarı yapan, ünite sonunda kazanım değerlendirme sorularını çözen öğrencilerin başarılı olabileceğini rahatça söyleyebiliriz. Öğrencilerin zorlanacağı konulardan biri soruların uzun olması olabilir. Bazı sorular özellikle öğrencilerin bilimsel düşünmeleri ve anlatılan olaylar arasında bağlantı kurmaları için sorulmuş görülmektedir.

 

Özetle;

 *LGS’den ziyade TEOG sistemine geçiş, öğrencilerin akademik anlamda seçimini yıllara yayarak tespit etmek daha gerçekçi olabilirdi. Bu durum hem öğrenciyi her yıl için daha diri tutacak, hem de dört yılın emeklerini sadece bir gündeölçmemiş olacaktık.

*Sınav sisteminde Türkçe dersinin “Olmazsa olmazımız”olduğu görülürken okuma kültürünün yaygınlaştırılması konusunda daha ciddi adımlar atılabilir. Okuma dersleri müfredatın içinde kendine geniş yer bulmalıdır.

*Yine görünen o ki; açık uçlu sorular önümüzdeki yıllarda eğitim sistemimizde daha çok yer bulacaktır. Bu durum iyi analiz yapma ve çıkarımlara ulaşma becerisi geliştirmeyigerekli kılacaktır. Bu sorunu daha çok kitap okuyan öğrencilerimiz başarıyla atlatacaktır.

*Fen Liselerine geçiş Matematik bilgisi üzerine kurulacaktır. Yani matematiği çok iyi yapanlar Fen Liselerine gidebilecektir.

Ve son olarak sınavdan önce hep dediğimiz gibi; bu sınav çocuklarımızın hayatındaki ilk sınav olmadığı gibi kesinlikle son sınavda olmayacaktır.

Dolayısıyla sevgili çocuklarımızı sadece bir sınav üzerinden değerlendirmek asla adil bir sonuç olmayacaktır.

Çocuklarımızın bu sınavdan çok yüksek puan alarak istediği okula yerleşmesi eğitim-öğretim hayatı ve hedefleri açısından elbette önemlidir. Ancak bu hedeflerine ulaşmaları noktasında son aşama olmadığı gibi, kötü puan alarak istedikleri bir okula yerleşmemeleri de kesinlikle onları hedeflerinden uzaklaştırmayacaktır. Ebeveynlerimizin konuya hem bu şekilde bakmak hem de çocuklarımızın bu durumu bu şekilde değerlendirmelerini sağlamak süreç açısından son derece önemlidir.