….. dir 15 Temmuz
Zaman denilen uçsuz bucaksız akışkanlıkta…
İnsan
ömrünün sınırlılığı içerisinde…
Kader denen
alınyazısının var oluş döngüsünde…
Hafıza denen
olgunun, unutmayla ilgili her kareyi şöyle, kenara bırakması gereken bir
tarihtir 15 Temmuz…
Takvim
sayfasında yırtılıp ertesi güne geçilecek veya “aman canım ne var ne olmuş, bu ülke daha nice ne badireler atlatmış” söylemlerinin ve dudak
bükmelerinin, insafına terk edilemeyecek
bir tarihtir 15 Temmuz…
Bu ülke insanı
bir şey anlamaz, zaten bir koyun hadi saralım başlarına yine çoraplı oyun diyen
aymazların, gerçekle yüzleşmelerinin
tarihidir 15 Temmuz…
Dünyanın
hakimi biziz deyip evrenin hakimini yok sayanların, yaradanla buluşan
maneviyatla atom bombası gibi patlayan yüreklere şaşkınlıkla bakanların, dumura uğradığı bir tarihtir 15 Temmuz…
Toplumda
oluşturulmak istenen ayrımcılık ve nifağa karşı siz, biz, onlar demeden “ hepimiz biriz” diyen, ülke sevdalılarının kolkola girdiği bir
tarihtir 15 Temmuz…
Yılan soğukkanlılığında zehirini saklayanların, sırtlan sinsiliğinde fırsat
kollayanların, akrep hainliğiyle
sokmaya çalıştıkları, Aslan gibi
halk karşısında, tilki gibi
kuyruklarını kıstıra kıstıra tüymeye çalışanların, bir tarihidir 15 Temmuz…
Dört bir
tarafından çevrelenerek içten kemirilen, yılların sabırlı ihanetiyle sarmalanan
örümcek bacaklı, ahtapot ayaklı, hatta ve hatta insan görünümlü satılmış
zihniyetlerin, kendi gibi olacaklarına hüküm
verdiklerinin, hükümleri karşısında hükümsüz kaldıkları, bir tarihtir 15
Temmuz…
Kendi
evladına Coni için silah çekenin,
Kendi
meclisine dış ülke servisleri için bomba atanların,
Kendi
halkının geleceğini; siyonizmin, illumunatinin, büyük abilerin olmayan
vicdanlarına teslim etmek isteyen
biçarelerin, çaresiz kalmalarının aynası olan bir tarihtir 15 Temmuz…
Siyaseten
bükülemeyen bilekleri, ayak oyunlarının ayağa düşmüş onursuzluğuyla, işbirlikçi
komprador tanımlamalarıyla iç içe, ar damarları olmaksızın kırıp bükmeye
çalışanların; yine o bilekten suratlarına inen yumrukla yerle
yeksan olmalarının tarihidir 15 Temmuz…
Söylenecek
onca söz,
Söylenecek
onca ihanet,
Söylenecek
onca münafıklılk içinde…
Minareden
yükselen süngü sivriliğinde…
Gönülden
gelen ruhani ilhamla selaya kulak verenlerin…
Canlarını
hiçe sayarak, şehadet şerbetinin eşsiz huzurunda…
Cumhurunun
başındaki reisleriyle…
Yenikapı
ruhunu…
Ülke
insanına hediye edenlerin…
İradelerinde
ki o eşşsiz hafızadan…
Asla ve
asla…
Silinmeyecek
muhteşemliğin…
Hikayesidir 15 Temmuz…