Yerma - Federico Garcia Lorca Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Yerma kimin eseri? Yerma kitabının yazarı kimdir? Yerma konusu ve anafikri nedir? Yerma kitabı ne anlatıyor? Yerma PDF indirme linki var mı? Yerma kitabının yazarı Federico Garcia Lorca kimdir? İşte Yerma kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 01.06.2022 04:00
Yerma - Federico Garcia Lorca Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Federico Garcia Lorca

Çevirmen: Selahattin Yıldırım

Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları

İSBN: 9786053142409

Sayfa Sayısı: 128

Yerma Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir çocuk sahibi olmak, bir demet güle sahip olmak gibi bir şey değildir. Onların büyüdüğünü görebilmek için acı çekmek durumundayız. Çocukların damarlarımızdaki kanın yarısını alıp götürdüğü düşüncesindeyim. Fakat bu iyi, sağlıklı ve çok güzel bir şey. Her kadın, dört beş çocuğa yetecek kadar kana sahiptir ve o çocuklara sahip olmadıkça, bu kan zehre dönüşür. Bana olacak olan da bu.

Lorca farklı kültürel kaynakları birbiri içinde ustaca eriten bir yazardır. Yerel ile evrenseli, soyutla somutu bağdaştırır. Sahici bir estetik yaratmayı, bireysel ve toplumsal acı üzerine eşzamanlı eğilmeyi, gerçeklere ulaşabilmek için araçsal akıldan ve bilgiççe zekâ oyunlarından uzak durmayı, derunî olana, yani bilinçdışına da odaklanmayı, sanatçı olarak özellikle şu üç sesi (doğa-ölüm, aşk, sanat) sürekli duyabilmeyi, insani varoluşun “kökenindeki acı”yı araştırmayı ve “imkânsızın” peşinde olmayı kendine temel alan bir eser sahibidir Lorca. Bu eser duyarlı, hassas, heyecan verici, zaman zaman büyüleyici ve gizemli, lirik, kimi zamansa ağıtsal ve hüzünlü, müzikal, sezgisel ve esrarlı bir parlaklığı bulunan ve insan hayatının en derin ve en yüksek anlarının tümünü birkaç satır içinde özetleyebilen niteliklerle donatılmıştır... Lorca’nın Yerma adlı oyunu bu niteliklerin bir arada sunulduğu eşsiz bir metin...

Yerma Alıntıları - Sözleri

  • Tanrı mı, hayır. Tanrıdan asla hoşlanmadım. Sizler onun var olmadığını ne zaman anlayacaksınız? İnsanlardır seni koruması gereken.
  • “Aslında mutsuz biri değilim, fakat koşullar beni bu hâle getirdi.”
  • Hangi şeytan girdi içine, seni böyle konuşturan?
  • "Bir kez giden şeyler asla geri dönmez Bilir bunu herkes ... Şikayet etmenin ne yararı var!"
  • "istemiyorum hiçbir şey, bir elden başka, Yaralı bir el, mümkünse eğer:'
  • “Bir örgü iğnesiyle, tüm dedikoducu dilleri dikmek isterdim.”
  • "Fakat her şeyden önce bir ortak düşünce şarkı söy­lerim ... Sanat değildir gözlerimizi kör eden ışık. O önce aşktır, dostluktur:'
  • Var mıdır seni bir kez görüp de unutabilen?" "Ölürsem eğer, açık bırakın balkonumu. Portakal yiyor oğlan çocuğu Balkonumdan görebilirim onu .. "
  • “Sen öğüt dinlemek için çok gençsin.”
  • Ah kara sevdanın gizli sesi! ...Ah derin yara! Ah denizsiz dalga,duvarsız kent!
  • İnsanların, şairlerin hayatını nasıl yazabilecekle­rini sorarım kendime, çünkü şairlerin kendileri bile gerçek hayatlarını yazamazlar.
  • "Uyumak istiyorum bir an, Bir an, bir dakika, bir yüzyıl, Fakat ölü olmadığımı bilmeli herkes .. :·
  • Ah kara sevdanın gizli sesi! ... Ah derin yara! Ah denizsiz dalga, duvarsız kent!"
  • Görmedim seni hiç ben, Sen bekarken, Evliliğinden sonra Rastlayacağım sana. Çırılçıplak soyacağım seni Sen evli ve bir hacı olmuşken, Karanlık iyice bastığında Saat tam on ikiyi vururken.
  • İncir ağaçlarına bak, ne kadar uzun yaşıyorlar! Evler, ne kadar uzun süre ayakta kalıyorlar! Ve yalnızca bizler, şu lanetlenmiş zavallı kadınlar, mahvederiz kendimizi, hiç değmeyecek bir şey uğruna.

Yerma İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Ne yazsam diye düşünüyorum bittiğinden beri. Çevirmen öyle güzel incelemiş ki kitabı. Kitabın sonundaki tahlil muhteşemdi. Yerma İspanyolcada kısır, çorak, ıssız yer anlamlarına geliyormuş. Zaten kitabın konusu da çocuğu olmayan bir kadının yaşadığı ailevi ve toplumsal durumlar. Öncelikle çevirmene bir teşekkür etmem gerekiyor. Lorca hakkında öyle bilgiler vermiş ki. Çocukluk ve gençlik yılları, edebiyata yönelişi, Madrid günleri, sonrasında yurt dışına gittiğinde yaşadıkları New York, Küba, Buenos Aires günleri. Tiyatroya, şiire bakışı. Cumhuriyet ve darbe günleri ve sonunda da ölümü. Bunlara dair dolu dolu bilgiler var. Oyun önce aile içinde Yerma ve eşi Juan'ın diyaloglarıyla başlıyor. Yerma tutucu, geleneklerine bağlı bir kadın. Başlarda sevmese de eşine bağlı, sürekli onunla ilgili, konuşan ancak isteklerine karşılık bulamayınca umutsuzluğa düşen bir karakter. Juan da tam manasıyla hödük desem yeridir herhalde. Elalem ne der kafasında biri. Yerma'nın çocuk isteği bir türlü karşılık bulmuyor. Juan da işten başka bir şey düşünmüyor. Karşılıklı duygusal bir bağın olmadığı bir ilişki. İlerleyen sayfalarda bu duruma atıfta da bulunuluyor. Duygusal olarak bir bağ yoksa cinsel birlikteliğin de sıradan olmaktan başka bir şeye yaramadığı, çocuk olmaması konusunu da biraz olsun buna bağlıyor. Yerma'nın arkadaşının çocuğunun olması, kendisinin olmaması durumu da psikolojik olarak çöküntüye uğratıyor ve farklı arayışlar içine giriyor. Yalnız burada kocası hiçbir şekilde yanında olmuyor. Kocası zaten çocuk istemiyor o öyle mutlu. Farklı arayışlar dedim bunlar büyücüye gitme, ermişlere başvurma vs durumu. Toplumsal baskı sonucu ister istemez insanlar farklı durumlara yönelebiliyorlar. Çamaşırcı kadınların kendi aralarındaki konuşmalarda bu baskıyı çok net görebiliyoruz. Çocuğu olmayan insanlara bakış açısı. Maalesef durum hala aynı sanırım. O dönemin İspanya'sında bu durum ciddi bir sorun teşkil ediyordu sanırım. Çünkü Unamuno'nun hikayelerinde de çokça işleniyordu bu konu. Oyun ise trajik bir şekilde son buluyor. Zaten Lorca'ya göre tiyatroda trajedi yoksa o oyun tam manasıyla olmamaıştır Lorca'nın oyunlarını bu belgeseli https://www.youtube.com/watch?v=G-f3u429j0s&t=9s izledikten sonra merak etmiştim. Sadece şair olarak anarsak haksızlık etmiş oluruz kendisine. Çok yönlü bir yazar. Diğer oyunlarını da okuyacağım. En çok da kitap/kanli-dugun--7911 ü merak ediyorum. Aslında bir şeyler yazmayacaktım ama kitabın inceleme bölümü boş kalmasın istedim. Belki birileri görüp okumaya karar verir. Buradan Lorca'nın manevi evladı elif22'e de teşekkür ediyorum :)) Lorca ile tanışmamıza vesile oldu. Kendisi şu sıralar Lorca ile hasbihal ediyor :) İstanbul grubunda Unamuno konuşurken bolca atıfta da bulunmuştuk. İspanyol edebiyatı diyorsak Lorca'yı da es geçmememiz gerekiyor. Herkese keyifli okumalar (Selman Ç.)

Coğrafyalar farklı ama kaderler aynı; Hemen hemen hepimiz başrolünü Fatma Girik’in oynadığı “Boş Beşik” filmini biliriz. Anadolu’nun orta yeri… Aralarında büyük bir sevgi olan Ağa kızı Fatma ile oba beyi Ali, evlenirler. Büyük beklentilere rağmen bu çiftin bir türlü çocukları olmamaktadır. Çevreden gelen yoğun baskılara ve yakınların durumu kabullenmemesine rağmen Fatma’yı çok seven Ali, eşinden ayrılmamaya kararlıdır. Bunalım yıllarının ardından çift bir çocuğa sahip olur. Ancak bir göç esnasında ortaya çıkan kartal bebeği kapar. Dağda koyunlarını güderken bir kartala sırtındaki bebeğini kaptıran ve kartalı ve yavrusunu bulmak için dağlarda ömür tüketen bir kadının hikayesini anlatır. Yerma da ise ; Yerma, yoksul bir çobanın kızıdır ve sevmediği halde, Juan adında kendinden daha varlıklı bir köylü ile evlendirilmiştir. Juan'a sadık ve uysallıkla bağlıdır. Juan, sabahtan akşama kadar tarlada çalışan, kıskanç ve içine kapanık biridir. Evliliklerinin ardından 2 yıl geçmesine karşın çiftin çocukları olmaz. Yerma, aldığı katı aile terbiyesinin etkisinde bir kadındır ve tek isteği bir çocuk sahibi olabilmektir. Yerma'nin Juan'dan çocuk sahibi olabilmek için bütün çırpınmaları boşa çıkar. Bu arada Juan, karısına göz kulak olmaları için iki kız kardeşini de eve getirir. Yerma gençlik arkadaşı olan ve çobanlık yapan Victor'a da bir yakınlık duymaktadır, ancak hem kendi değerleri hem içinde olduğu toplumsal yaşam böyle bir ilişkiyi olnakasız kılmaktadır. Yermanın adakları, tılsımları, kocasını beslemeleri hiçbir işe yaramaz. Kendisini tamamen çorak bir toprak gibi hissederken, bir taraftan da köy kadınları arasında kendisiyle ilgili söylentiler çıkar. Başka birisiyle olması mümkün değildir, kocasıyla olduğu sürece de kuruyup gidecektir. Velhasıl kelam iki oyunda; Çocuğu olmayan kadınların toplum içerisinde aşağılanıp hor görülmesi gibi toplumsal olguları anlatır. (Fulya Serbes)

Yerma PDF indirme linki var mı?

Federico Garcia Lorca - Yerma kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Yerma PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Federico Garcia Lorca Kimdir?

Federico Garcia Lorca (5 Haziran 1898 - 19 Ağustos 1936) İspanyol şair ve oyun yazarı, aynı zamanda ressam, piyanist ve bestecidir. 27 kuşağının ("Generación del 27") sembol üyelerinden birisidir. İspanya İç Savaşı'nın başlangıcında 38 yaşında iken milliyetçiler tarafından öldürülmüştür.

1898 yılında, İspanya'nın Granada bölgesindeki Fuente Vaqueros kentinde doğan İspanyol şair Lorca, yüzyılının en büyük iki İspanyol şairinden biri olarak kabul edilir. Lorca'nın başarısında çocukluğunun büyük payı vardır. Granada'nın Fuentevaqueros kasabasında, varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Lorca'nın babası ateşli, canlı, neşeli bir adam; annesi ise sessiz ve ağırbaşlı bir kadındı. 1928'de yazdığı Romancero gitano (Çingene Baladı) ile ün kazanan Lorca, Salvador Dali ile birlikte İspanya'nın çağdaşlaşması için çalışan sanat adamlarından birisi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Şiirde, politikada ve ahlak anlayışında modernliğin savunucusu olan Lorca, eşcinsel olması nedeniyle Katolik Kilisesi ile arasının açılmasına neden olur. 1918'de, burjuva sınıfını, yeryüzünü şiirle doldurmuş olan İsa'yı katletmekle suçlayan Lorca, geçtiğimiz günlerde gelmiş geçmiş en başarılı edebiyat eseri seçilen Cervantes'in Don Quixote (Don Kişot)'u bir İsa figürü olarak ele alanlara katılır. Şair kavramını acılar çekmesi gereken bir kimse ile özdeşleştiren Lorca, İsa'nın hem katledilişini kınar, hem de kanının akması gerektiğini ifade eder.

"New York'ta Bir Şair" adlı eserinde Manhattan'ı, cesede doymayan bir mezbahaya benzeten Lorca, "hayvanların can çekişenler için öldürülüşünü" kaleme alarak kafasındaki batı anlayışına yönelik eleştirel yaklaşımlarını göz önüne serer. Lorca ve "Deli" lakaplı Salvador Dali, vücuduna saplanan oklar ile tasvir edilen Katolik Ermişi Aziz Sebastian'ı Aziz Yansızlık olarak yapıtlarında tasvir ederler. Dostlarınca apolitik bir sanatçı olarak nitelenen ve herhangi bir görüşe organik bağlarla bağlanmayan Lorca, yazdığı Yerma ve Bernarda Alba'nın Evi isimli oyunlarda ise Katolik Kilisesi, yükselen Nazizm ve milliyetçilik akımlarına karşı olan tutumunu yansıttı. Giyim kuşamında ve evinin dekorasyonunda ölüm ile özdeşleştirdiği beyaz rengi tercih eden şair, burjuva tarzı zevkler ve milliyetçilik ile çatışan çalışmalar yapmakta ve Franco'cuları masumiyeti katletmekle suçlamaktaydı.

Şiirlerinin yanı sıra tiyatro için yazdığı ve sahnelediği oyunlarla da ünlenen Lorca, eserlerinde hastalık hastalığını ve ölümü üzerine senaryolarını Kanlı Düğün (Blood Wedding, 1935), Yerma (1937) ve şiirlerinde başarı ile yansıtmış; ölüm - yaşam, verimlilik - kısırlık gibi çelişkiler arasındaki inişli çıkışlı çizgiyi başarı ile yakalamıştır.

19 Ağustos 1936'da doğduğu yörede Franco'nun adamları tarafından öldürülen Lorca, uluslararası camiada - özellikle de bir dönem yaşadığı Arjantin'de oldukça büyük bir yas ve öldürülüşüne duyulan tepki ile - alanında idolleşmiş, saygın fakat marjinal bir edebiyat adamı olarak hatırlanmaktadır.

Eserlerinin dünya çapında tanınmasının sebebi Lorca'nın geleneksel İspanyol kültürü ile çağdaş yaşamın sorunlarını içtenlikle işlemiş olmasıdır. Şiirlerindeki yaşama coşkusunu, doğa sevgisini, hüzün dolu duyguları her insan tanır ve kendine yakın bulur.

Lorca'nın sade ve derinlikli şiirleri, geniş kitlelerce kabul görmüştür. Sürrealist bir ressam olan Salvador Dali ve yönetmen Luis Bunuel 'in yakın arkadaşıdır.

Federico Garcia Lorca Kitapları - Eserleri

  • Kanlı Düğün
  • Akdenizdeki Çöl
  • Aşk Şiirleri
  • Ne Garip Federico Adında Olmak
  • Ah Rüzgarda Giden Aşk
  • Kelebeğin Kötü Büyüsü
  • Beş Yıl Geçince
  • Bernarda Alba’nın Evi / Bütün Oyunları 2
  • Cante Jondo Şiiri
  • Toplu Oyunları 2
  • Konuşmalar
  • Kanlı Düğün - Yerma - Bernarda Alba'nın Evi
  • Kanlı Düğün - Yerma
  • Cante Jondo Şiiri/Şarkılar
  • İlk Şiirler
  • Çingene Romansları/Ozan New York'ta
  • Tamarit Divanı/Dağınık Şiirler
  • Bütün Şiirleri
  • Toplu Oyunları 3
  • Bernarda Alba'nın Evi
  • Profil
  • Seçilmiş Şiirler
  • Yerma
  • Seyirci
  • Don Cristobita ile Dona Rosita’nın Acıklı Güldürüsü
  • Bütün Şiirleri 1
  • Bütün Şiirleri 2
  • Zambak ve Gölge
  • Bütün Oyunları 3
  • Bütün Oyunları 4
  • Don Perlimplin ile Belisa'nın Bahçede Sevişmesi
  • Mariana Pineda - Bir Halk Düşmanı
  • New York’ta Bir Şair
  • Deniz Bile Ölür
  • Karanlık Manolya

Federico Garcia Lorca Alıntıları - Sözleri

  • ... Niçin yitirdim ah seni bu pırıl pırıl akşamda? (İlk Şiirler)
  • " ... Uyumak istiyorum biraz, Biraz, bir dakika, bir yüzyıl; Ama herkes bilmeli ölmediğimi; Küçük bir arkadaşı olduğumu rüzgârların, Gözyaşlarımın büyük gölgesi olduğumu, Bir altın olduğunu dudaklarımda, solmayan. ..." (Ah Rüzgarda Giden Aşk)
  • Kansız kalıp ölmek, kanı kuruyarak yaşamaktan iyidir. (Kanlı Düğün)
  • Ağlamak istiyorum, çünkü ağlamam gerek son sırada oturan çocuklar gibi, çünkü insan değilim, ne şairim, ne yaprak öte yandaki şeyleri araştıran yaralı bir nabızım. (Bütün Şiirleri)
  • Çirkinlik umurunda mı erkeklerin, onların bütün istedikleri bir parça toprak, bir çift öküz, bir de boğazlarına bakacak söz dinler bir kancıktır. (Bernarda Alba'nın Evi)
  • Toparlan biraz, böyle yapmakla ne geçiyor eline? (Kanlı Düğün)
  • Biraz sabır, güzeller, hele bir öleyim ben alırım sizi bir bir sisten kısrağıma. (Bütün Şiirleri 2)
  • Ne sen, ne ben nasıl olsa, hazır değiliz karşılaşmaya. (Cante Jondo Şiiri)
  • Çünkü öldün bütün zamanlar için, bütün ölüleri gibi Dünya'nın, bütün unutulmuş ölüleri gibi karışıp köpek leşleri arasına. (Zambak ve Gölge)
  • Ne boğa biliyor seni ne incir ağacı, ne atlar ne evindeki karıncalar. Ne çocuk biliyor seni ne de ikindi çünkü ölüsün sen sonsuza kadar. Çünkü ölüsün sen sonsuza kadar bütün ölüleri gibi yeryüzünün, bütün ölüleri gibi unutulmuş cansız bir köpekler yığınında. (Ne Garip Federico Adında Olmak)
  • Karanlıkta ve aydınlıkta, gece ve gündüz sadece seni sevmeyi düşüneceğim. (Bütün Oyunları 3)
  • Ne mutlu uyanık saatlerini O tuhaf hoşlukta yayılarak geçirenlere Dünyadaki bütün dertlerini alır, Duydukları aşk acısı dışında. (Deniz Bile Ölür)
  • Bana kalırsa siz ikiniz, kendi dünyalarınızda seyahat edersiniz ve en sonunda kimin bavulunu daha fazla doldurarak dönmüş olduğu bilinemez. (Bütün Oyunları 3)
  • Ben küçükken kadının biri kocasını boğazlamıştı. Ayakkabıcıydı adamcağız. Hiç unutmam. Ben evlenmeyeceğim, demiştim hep. Kitaplarım yeter bana. Evlenip de ne olacak sanki? (Don Perlimplin ile Belisa'nın Bahçede Sevişmesi)
  • İtler de yalnızdır, ama yaşarlar. (Bernarda Alba'nın Evi)
  • Neden hain gözlerin benimkilerde eriyor? Neden ellerin saçlarıma çiçekler takıyor? Bülbüllere yaraşır bir hüzne mahkum ediyorsun gençliğimi. (Bütün Oyunları 3)
  • sen gülmüştün ben başlayınca ağlamaya. Bir tanrı gibi bakıyordun tepeden Gözyaşlarını bir zincirdi güvercinlerden, anlardan. (Seçilmiş Şiirler)
  • Ah! Ne güç iş seni sevdiğim gibi sevmek! Sana duyduğum aşktan canımı acıtır hava canımı acıtır yüreğim şapkam canımı acıtır. (Aşk Şiirleri)
  • H. Ay, Bay Martin! Nasıl bir dünya bu böyle! M. Berbat bir dünya! (Bütün Oyunları 3)
  • Sesten kaçmak isterken sen kendin ses olursun (Bütün Şiirleri 1)

Yorum Yaz