Yavaşla - Kemal Sayar Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Yavaşla kimin eseri? Yavaşla kitabının yazarı kimdir? Yavaşla konusu ve anafikri nedir? Yavaşla kitabı ne anlatıyor? Yavaşla kitabının yazarı Kemal Sayar kimdir? İşte Yavaşla kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Kemal Sayar

Editör: Seval Akbıyık

Tasarımcı: Ravza Kızıltuğ

Yayın Evi: Timaş Yayınları

İSBN: 9789752635364

Sayfa Sayısı: 224

Yavaşla Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İçinde bulunduğumuz çağ, "şimdi"yi yaşamamıza fırsat vermiyor, her şey gelecek için yapılıyor. Aynı anda o kadar çok şey yapıyoruz ki insani ilişkilerimiz gün içinde hallediliveren işlerden sadece biri haline geliyor. İşkoliklik, kendine sevdalanmanın değişik bir örneği olarak genç profesyoneller arasında yükseliyor. Hayatın ritimlerini pazarın ritimlerine ayarlayan, ancak paraya tahvil edilebilen değerlere önem atfeden yeni bir benlik, küresel rüzgârla birlikte dünyaya yayılıyor.

"Her şey çok hızlı gerçekleştiğinde kimse hiçbir şeyden emin olamaz, kendisinden bile"diye yazmıştı Kundera, Yavaşlık adlı romanında. Gerçekten de hız bizi uyuşturuyor. Artık her yerde ve hiçbir yerdeyiz. Aslında bütün varlığımızla hiçbir yerde değiliz, parça parça orada ve buradayız. Hızlandıkça zaman kazanmıyor, sadece parçalanıyoruz.

Kendimizi bulmak için hayatın kendi ritmine geri dönmeye ihtiyacımız var. İşte bu yüzden, kendi kendimize "Yavaşla!" diyoruz. Çünkü yavaş güzeldir...

Doç. Dr. Kemal Sayar ile bizleri hızın ve değerlerini yitirmiş bir hayatın tutsağı olmaktan kurtulmaya davet ediyor. YAVAŞLA, modern çağın getirdiği hız eksenli hayatın, mahremiyetin yitirilişinin, aile ilişkilerindeki çözülmenin, teknoloji odaklı yaşamlarda görülen iletişim kaybının güncel bir eleştirisi. "Modern Mutsuzluk", "Modern Zamanlarda Aile", "Benliğin ve Toplumun Krizi" ve "Yavaş Güzeldir" adlı bölümlerden oluşan kitap bir modern zaman eleştirisi olmanın yanı sıra, eleştirdiği olgulara çözüm önerileri getiren, kaybedilen manevi zenginliği yeniden bulmaya davet eden bir çalışma. 

Hız eksenli bir hayata eklemlenmek durumunda kalan ve bu kısır döngüden rahatsız olanlar YAVAŞLAYIN! Bu dünyadan bir kere geçeceksiniz!

(Tanıtım Bülteninden)

YAVAŞLA NE ANLATIYOR?

Kemal Sayar; bu kitapta, yaşamı yavaşlatarak nelere ulaşacağımızı anlatıyor. Yaşamı nasıl yavaşlatabileceğimiz konusuna da detaylı bir şekilde yer vermiş.

Yaşamı nasıl yavaşlatabiliriz? Kitapta bu konuyu okurken, önceden bu konuyla ilgili düşünmediğimi fark ettim. İnsan ancak düşündüğünde, hızlı olmanın, katkılarından çok zararları olduğu gerçeğiyle yüzleşiyor. Teknoloji, her geçen gün biraz daha gelişse de, insanların kullanımda “gerektiği kadar”ı bir ölçü kabul ederek, yaşamını buna göre düzenlemesinin istenirse bir ütopya değil, gerçek olabileceği konusu üzerinde durulmuş. Alışveriş merkezlerinden, akıllı telefonlara, televizyondan, bilgisayar ve internet kullanımına kadar birçok konu detaylı olarak ele alınmış. Ebeveynlik konusunda da yavaşlama ele alınmış. Farkında olmadığım konular olduğu gibi, fark ettiğim ama tanımlayamadığım, tanımlasam da yetersiz kaldığımı düşündüğüm konular buldum kitapta. İnsanın kendi yaşamındaki her şeyde kontrolün kendisinde olmasını arzuladığı ve kontrolün kendisinde olmadığını hissettiğinde de mutsuz olduğundan bahsedilmiş. Mesela bu konu benim fark ettiğim ama tanımlayamadığım bir konuydu. Okuduğumda çok doğru bir tespit olduğunu düşündüm.

Yaşamı yavaşlatmanın bize kazandırdıkları neler peki? Zihnimizde düşünmek için yer açmak...Düşündüğümüzde, daha önceden sıradan gelen ve bu yüzden dönüp bakmadığımız, olağan geldiğinden dikkat etmediğimiz ve hakkında bugüne kadar düşünemediğimiz herşey bu sayede gün yüzüne çıkıyor. Kitapta bahsedildiği gibi zihnimizdeki gereksizliklerden kurtulduğumuzda, adını koyamadığımız duyguları tanımlayabilecek, fikir beyan edemediğimiz birçok konu üzerinde geniş bir şekilde düşünerek, fikir üretebilecek, önceleri düşünmeye bile gerek görmediğimiz bir çok konuda beyin jimnastiği yapabileceğiz.

“Hız”ı “yaşamın olmazsa olmazı” olarak tanımlayan, yavaşlayamayan, hızlı olmayı hayatın bir gerekliliği olarak gören ve böyle yaşayan, bu yüzden de düşünmeye zaman ayıramadığını dahi fark edemeyenler için kılavuz niteliğindeki bu kitabı tavsiye ederim. Merak ediyorsanız bence başlayın kitaba, kazançlı çıkarsınız :) Keyifli okumalar dilerim. (Gülşah Sönmez)

Yavaşla Alıntıları - Sözleri

  • Yazdığım bir yazı, bir başkasının kalbine değebilirse, yeryüzündeki varlığımı daha anlamlı bulurum.
  • …baba eşsiz bir gölgedir.
  • Herkes konuşuyor ama pek az insan dinliyor. Çok konuşmak, beraberinde sağırlığı getiriyor.
  • ¶¶ İnsan bir başkasını en çok yaralarından tanır. Kendi yaralarından. ¶¶
  • İnsan bir başkasını en çok yaralarından tanır. Kendi yaralarından.
  • Bazen hüzünlü bitişler, bazen ümitli başlangıçlar, bazen de taşkın bir neşe gizleyen hikâyeler.
  • Ve sonra, ileri yaşlardan geçmişimize baktığımızda kocaman bir boşluk görüyoruz, yapmak uğruna olmayı feda ettiğimiz, sevdiklerimizi yeterince sevmediğimiz, içimizde ifade edilmeyi bekleyen sözcükleri dillendiremediğimiz, sadece bize ait olan bir hikayeyi söze dökemediğimiz için varoluşsal bir suçluluk hissine mağlup oluyoruz.
  • Yavaşlayın! Bu hayattan sadece bir defa geçeceksiniz..
  • Hayat siz planlar yaparken başınıza gelen şeydir...

Yavaşla İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hızlı yaşayan, erken ölür. ~Gazapizm: Bu kitabı okuyarak Kemal Sayar ile tanışmış oldum. Ne yalan söyleyeyim, normal şartlarda bu tür kitaplarla pek aram yoktur. Ancak yazarın üslubu, şu ana kadar okuduğum tüm kişisel gelişim kitaplarından daha çok sardı diyebilirim. Okurken hiç sıkmadı ve bahsettiği tüm konular gerçekten de ilgi çekiciydi. Ve yine bol bol ders çıkardığım bir eserdi. Herkese kesinlikle tavsiye ediyorum. *** Kitap toplamda; --Yavaş Güzeldir --Modern Mutsuzluk --Modern Zamanda Aile --Benliğin ve Toplumun Krizi olmak üzere 4 ana bölümden ve 49 alt başlıktan oluşuyor. Günümüzde yaptığımız birçok yanlış davranış ve algıya değiniyor, "Ne yapmalı?" sorusuna da kısaca cevaplar veriyor. Her konuya örnekler veya alıntılar ile başlayıp bitirmesi, konuları daha da severek okumaya yardımcı oluyor. *** Günümüz şartlarının verdiği bir hızla ilerliyor hayatımız. Kimi zaman nasıl yaşadığımızı bile anlayamıyoruz. Hep bir şeyler için çabalıyor, kendimize neredeyse hiç vakit ayırmıyoruz. Üstüne üstlük, zaten günlerimiz hareketli geçiyorken, kendimize ayırdığımız o kısacık vakitlerde de teknolojinin dünyasına kapılıp gidiyoruz. Hal böyle olunca, hayatın tadını alamadan yaşlanıyoruz. Hayat işten, güçten, teknolojiden ibaret değil. Sadece iş ve teknoloji ile uğraşanlar, zamanın nasıl geçtiğini fark edemezler. Çok sıradan bir hayatları olur ve mutlu olamazlar. Bizler ise onlardan olmamak için çabalamalıyız. Çünkü emin olun, herkes mutlu yaşamak ister. Yazar tam da buraya vurgu yapıyor; hayatın tadı hızlı iken çıkarılamaz, yavaşlayın. Yaptıklarınızdan, yaşadıklarınızdan tat almak istiyorsanız, teknolojinin hızına kapılmadan yaşayın. Sizleri nelerin mutlu ettiğini, ilgi alanlarınızı keşfedin ve hayatınıza renk katın. ​Hayatı yavaş ve sıradanlıktan farklı olarak yaşamak, teknolojiyi olumlu şekilde kullanıp fazlasını reddederek yaşamak; yani hayatta doğal yollardan mutlu olmayı, en ufak bir problemde dert edinmemeyi, kendine vakit ayırıp zamanını verimli geçirmeyi bilmek insanı olgunlaştırır. Ruhunuzu formda tutar. Mutlu yaşamanızı sağlar. O yüzden, teknolojiden uzak ve yavaş bir hayat sürmek herkes için gerçekten akıllıca bir yöntemdir. ~Yazarın dediği gibi: "Yavaşlayın! Bu hayattan sadece bir defa geçeceksiniz." (Miraynaz Türkoğlu)

"Yavaşlayın! Bu hayattan sadece bir defa geçeceksiniz ": Kemal Sayar'ın bu eseri dört bölümden oluşuyor. Bunlar ;Yavaş Güzeldir ,Modern Mutsuzluk , Modern Zamanda Aile ,Benliğin ve Toplumun Krizi şeklindedir. Her bölümü güzel ve bilgi ile dolu içerikler sunuyor. Hiç durup düşündünüz mü? Hayatınızı ne kadar hızlı yaşadığınızı. Bir sorgulayın derim. Çünkü bu hayatınızın bir tekrarı yok farkına varın güzel okurlar... Kemal Sayar bu eserinde  bizi yavaş yaşamaya, teknolojiye bağımlılığımıza ara vermemiz gerektiğine , insan ilişkilerine değer vermeye  ,kendimize ve karşımızdaki insanlara ahlaklı,saygılı olmaya davet ediyor.  Bu eser bir eleştiri niteliği de taşıyor tabi ki. Günümüzde teknoloji yüzünden kendini ürün olarak pazarlayan insanların çoğalması, milliyetciliklerin artması, aile bağlarının zayıflaması, gerçek hayatta tanımadığınız sadece sanal ortamda olan  insanlara kendinizi kanıtlama çabası, insanların birbirini ön yargıları ile değerlendirmesine de değiniyor. “Çıkalım ve daha efendi insanlar olalım, daha ahlaklı insanlar olalım, birbirimize daha fazla saygı duyalım, sürtüşme noktalarını en aza indirerek aramızda bir konuşma kültürü geliştirelim” Okumanızı tavsiye ederim, farklı ve güzel bakış açıları sunacağından emin olabilirsiniz... (Zerga)

Kitabın Yazarı Kemal Sayar Kimdir?

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan Kemal Sayar, uzmanlığını Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri ana bilim dalında tamamlamıştır. Daha sonra sıra ile Vakıf Gureba Eğitim Hastanesi'nde ve Çorlu Asker Hastanesi'nde Psikiyatri Uzmanı olarak çalışmıştır. 28 Kasım 2000'de psikiyatri doçenti unvanı almıştır. 2000-2004 yılları arasında Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Psikiyatri AD Öğretim Üyesi olmuştur. 2002 yılında McGill Üniversitesi'nde Tübitak araştırmacısı olarak ziyaretçi profesör unvanıyla bulunmuş ve transkültürel psikiyatri ve psikosomatik tıp alanında araştırmalar yapmıştır. Daha sonra Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde dört yıla yakın bir süre başhekim yardımcısı ve 13. Psikiyatri Kliniği Şefi , dört aylık bir süre de (vekil) başhekim olarak çalışmıştır. 2008 yılında profesör olarak Fatih Üniversitesi'nde öğretim üyeliğine başlamış ve üç yıl sonra Marmara Universitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri anabilim dalına geçmiştir. Halen Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı başkanıdır. Çeşitli gazete ve dergilerde köşe yazarlığı yapmış, Açık Radyo'da ve daha sonra Star televizyonunda "Ruhun Labirentleri" isimli bir programı hazırlamış ve sunmuştur.TRT'de İnsanlık Hali adlı programı bir yıl yapmıştır. Yirminin üzerinde kitabı olan Sayar, edebiyatla da yakından ilgilenmektedir.

 

 

 

 

Kemal Sayar Kitapları - Eserleri

  • Sufi Psikolojisi
  • Ruh Hali
  • Biraz Yağmur Kimseyi İncitmez
  • Hayat Teselli Bulmaktır
  • Her Şeyin Bir Anlamı Var
  • Özgürlüğün Baş Dönmesi

  • Yavaşla
  • Ruhun Labirentleri
  • Hüzün Hastalığı
  • Kalbin Direnişi
  • Terapi
  • Olmak Cesareti
  • Otoyol Uykusu

  • Merhamet
  • Kendine İyi Bak
  • Kültür ve Ruh Sağlığı
  • Bütün Şiirleri: Ricat - İki Güneş Arasında - Hızır ve Roza
  • Koruyucu Psikoloji
  • Şimdi Şehir İçin Kalp Zamanı
  • Beni Sessiz de Sevebilir misin?

  • Merhamet Devrimi
  • Kayıp Arkadaş
  • Psikolojiye Giriş
  • Sanal Aşk
  • Bütün Şiirleri
  • Ölümden Önce Bir Hayat Vardır
  • Ruh Hastalığını Anlamak

  • Ricat
  • Psikiyatri ve Kültür
  • İki Güneş Arasında
  • Hızır ve Roza
  • Bir Bilim Olarak Psikiyatri
  • Antipsikiyatri
  • Karanlıkta Görmek

  • İnsan Halleri
  • Başı Sınuklar İçin Kılavuz
  • Dünyaya Geldim Gitmeye
  • Aile Olmak
  • Aşk ile Anı Seyretmek
  • Ruhun Derin Yaraları

  • Dijital Çocuk
  • Bir Kalbi Kırılmaktan Koruyabilsem
  • Aleme Bir Yar İçin Âh Etmeye Geldik
  • Hatıraların Evi– Günümüzde Aile
  • Melekleri Ürkütmek

Kemal Sayar Alıntıları - Sözleri

  • Belki de yeryüzünde hiçbir eş, sahip olduğu ilmi, Hz Peygamberin Hz Aişe ile paylaştığı kadar eşiyle paylaşmamıştır. Hiçbir eş de eşinden ilim almak için Hz Aişe kadar çaba göstetmemiştir. (Aile Olmak)
  • Hayatın trajedisi ölmek değil, yaşarken içimizde ölmesine izin verdiklerimizdir. ... ~... (Ölümden Önce Bir Hayat Vardır)
  • Eve geldiğinizde doğrudan odanıza gider, dertsizlik maskenizi takarsınız. (Koruyucu Psikoloji)
  • Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl Muhammedsiz muhabbetten ne hâsıl (Aşk ile Anı Seyretmek)
  • Müsaade ederseniz hayatımın bu bölümünde ağlayacağım. (Otoyol Uykusu)
  • Kendimizi özel hissettiğimizde, kendimize dair farkındalığımız azalıyor. Çok da uzağa gitmemize gerek yok. Yiyip içtiklerini sosyal medyada paylaşanlar, başka insanları kızdırabileceklerini çoğu zaman fark etmiyorlar bile. Sosyal paylaşım siteleri kıskançlık ve özenme için elverişli bir platform oluşturuyor. 2013’te Amerika’da yapılan bir çalışmaya göre, kişinin son zamanlarda kıskançlık hissettiği durumların yüzde 20’sinin Facebook yüzünden olduğu ortaya çıkmış. Bu kıskançlıkların çoğu diğer kişinin görüntüsü, yaptığı tatiller ve sahip olduğu sosyal hayattan kaynaklanıyor… Nihayetinde kıskançlık. hayattan alınan keyif ve tatmin duygusunu azaltıyor ()

  • Kişiler ahlaki tutarlılığı önceleyen bireyler olmaktan çıkarak başkaları tarafından beğenilmeyi önceleyen bireylere dönüşür ahlaki olarak doğru olanı yapmak yerine başkalarını cezb ederek onların beğenisini kazanmak hayatın temel amacı olur (Kültür ve Ruh Sağlığı)
  • Senden geriye, senin güzelliğine, doğruluk ve iyiliğine tanıklık eden sözler kaldı. Zaten bir söz, iyiliğe tanıklık etmiyorsa neye yarar ki? Senden sonra üstümüze çok yağmurlar yağdı, olmadık zamanlarda bir üşüme tuttu bizi ve dedik ki “Biraz yağmur kimseyi incitmez”. (Bütün Şiirleri: Ricat - İki Güneş Arasında - Hızır ve Roza)
  • Senden sonra ruhum hep aksayarak yürüdü. Bu gurbetin bir gün biteceği hakikati içime ağır bir taş gibi çöreklenip kaldı. Hayatın daimi bir daüssıla, sevmenin özlemek olduğu bilinci ruhuma otağ kurdu. (İki Güneş Arasında)
  • Diğer insanlara yakın olmanın zarar görmek anlamına geldiği bir ortamda benmerkezci anlayış gittikçe yükselir. (Terapi)
  • Soru sormaktan kaçınmak verilebilecek cevapların en kötüsüdür (Bir Bilim Olarak Psikiyatri)
  • Saygının sadece kelimelerle değil, aynı zamanda vücut diliyle de ilgili olduğunu gösterin. (Koruyucu Psikoloji)
  • Gözlerimin önce ışığa alışması gerek. Riyakarlığa, tepemizde dolaşıp da yağmayan bulutlara. (Ricat)

  • Tek sırrı şu ki hayatın İnsan Tanrı'yı özler (Ricat)
  • Öz anne babasını huzurevine gönderip, evde kedi köpek besleyen insanların olduğu bir dünyada yaşıyoruz NFK (Aile Olmak)
  • Bir yarayı, bir incinmeyi veya gönül kırıklığını geride bırakmak ve hızla oradan uzaklaşmak isteriz. (Karanlıkta Görmek)
  • Günümüz insanı, internet öncesi zamanların ortalama insanının kuracağı ilişkilerin kat kat fazlasına sahip. Yine de bir türlü aradığını bulamıyor. İlişkiler hızlı başlayıp hızlı bitiyor. Sanal ilişkilerin çekiciliği belki en çok da buradan temelleniyor. Elde etme ve vazgeçme kolaylığından... İlişki kurmak ve bozmak artık çok kolay. (Sanal Aşk)
  • "Allah'ın halifesi olan insan, Allah'ın zât, sıfat ve fiillerinin en mükemmel şekliyle tecelli ettiği varlıktır. O, Allah ile âlem arasında, zâhir ile bâtın ara­sındadır (berzah). O bütün ilahi kemal manaları ken­disinde gerçekleştiren kişidir. Âlem bir ayna gibidir; insan-ı kâmil bu aynanın cilasıdır." (Sufi Psikolojisi)
  • Derin bir yasın tetiklediği öfkeden korkmak gerekir. (Merhamet)
  • “Ancak beni işitecek bir insanın varlığıyla sohbet mümkün olur.” (Hayat Teselli Bulmaktır)