Yasak Oyun - Miyase Sertbarut Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Yasak Oyun kimin eseri? Yasak Oyun kitabının yazarı kimdir? Yasak Oyun konusu ve anafikri nedir? Yasak Oyun kitabı ne anlatıyor? Yasak Oyun PDF indirme linki var mı? Yasak Oyun kitabının yazarı Miyase Sertbarut kimdir? İşte Yasak Oyun kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Miyase Sertbarut
Editör: Burhanettin Düzçay
Çizer: Kaan Demirçelik
Yayın Evi: Tudem Yayınevi
İSBN: 9786059153959
Sayfa Sayısı: 192
Yasak Oyun Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
“Ekrana doğru çekildiğimi hissettim. Sanki milyonlarca pikselin içinden süzülüp karşı tarafa geçecektim.”
Hem deli, hem dâhi oyun tasarımcısı bir dayı, patent heyeti tarafından anlaşılamadığı için yasaklanan bir bilgisayar oyunu, peşi sıra ortadan kaybolan denekler, çalınan beş yüz yıllık oymalı çerçeveli bir resim ve yaşamla ölüm arasında varlıklarını sürdürenlerin sığınağı Ara Âlem’den gelen Canan…
Tarlakoz’a izini kaybettirip kaybettirmediğini düşünerek kafasını dağıtmaya çalışan Canan, gecenin geç bir saatinde internet kafeye girmekte olan Aziz ve Oya’yı takibe alır. Bu tuhaf buluşmayı kendince yorumlamaya çalışırken, kısa bir süre sonra iki arkadaşın yasak bir işin peşinde olduklarını anlar. Oya, dayısının hazırladığı ama dağıtıma sunulmasına onay alamadığı bir bilgisayar oyununu denemek için sabırsızlanmaktadır. Oysa Aziz oyunu deneme konusunda kararsızdır. Peki, Kendal’ın kimliği belirsiz kişiler tarafından çalındığı düşünülen tablosunun internet kafede ne işi vardır?..
Her kitabında okurlarını şaşırtmayı başaran bol ödüllü yazar Miyase Sertbarut, geceleri saat üç buçukta uyanıp yazdığı ve üç kitaplık bir gerilim serisi olarak tasarladığı "Ara Âlem" dizisinin ikinci halkasında, okurlarını, hiç de yabancısı olmadıkları oyun labirentlerinde maceranın hazzıyla ilerletirken, “Ne yapıyorum? Neden?” gibi sorular sordurtuyor.
Kaan Demirçelik'in özgün çizimleriyle renk kattığı Ara Âlem 2 – Yasak Oyun, bilgisayar oyunlarının anlamsız, vahşi hedeflerine dikkat çekerken gerçek hayatta var olan yaşatma, yardımlaşma, özveri gibi değerlerin yerine neler konulduğunu gösteriyor.
Unutmayın, bazı oyunlar kalple, bazı oyunlar akılla oynanır. Yasak Oyun akılla kalbin çarpıştığı noktadır.
Yasak Oyun Alıntıları - Sözleri
- Bazı oyunlar kalple, bazı oyunlar akılla oynanır. Yasak oyun oyun kalbin çarpıştığı noktadadır.
Yasak Oyun İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Yasak Oyun PDF indirme linki var mı?
Miyase Sertbarut - Yasak Oyun kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Yasak Oyun PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Miyase Sertbarut Kimdir?
Miyase Sertbarut, 1963 yılında Ceyhan’da doğdu. Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden 1985 yılında mezun oldu.
Çeşitli illerde öğretmenlik yaptı. Yazmaya radyo oyunları ile başlayan Miyase Sertbarut 1996 yılında Çankaya Belediyesi ve Damar Edebiyat Dergisi’nin birlikte düzenlediği yarışmada ilk ödülünü aldı ve ilk kitabı yayımlandı: “Fasulyem Bulutlara Çıkamaz”
Bu ödülün ardından çocuk edebiyatına yönelen yazar, ağırlıklı olarak çocuklara ve ilk gençlik çağına yönelik çalışmalarını sürdürüyor.
Çocuk edebiyatı dışında kalan deneme, anlatı ve öyküleri Hayalet Gemi, Bir Yeni Biçem, İnsan, Damar gibi farklı edebiyat dergilerinde yayınlandı.
Pek çok kurumdan ödül alan Miyase Sertbarut, Ankara’da yaşıyor.
Miyase Sertbarut Kitapları - Eserleri
- Sisin Sakladıkları
- Kapiland'ın Kobayları
- Çöp Plaza
- Ünsüz Youtuberın Günlüğü
- Kapiland'ın Karanlık Yüzü
- Kimsin Sen?
- Kapiland'ın Kıyameti
- Ünsüz Youtuber'ın Günlüğü
- Yuan Huan'ın Kulübesi
- Ortak Ruh
- Buz Bebekler
- Komşumuz Çok Acayip
- Hayaller Hawaii
- Sınıfta Kalanlar Okul Açtılar
- Kapiland'ın Külleri
- Yalancı Portakal
- Yılankale
- Tuna'nın Büyülü Gemisi
- Kırmızı Kartal
- Koşkent'in Kayıp Çocukları
- Tarlakoz'un Tuzağı
- Kaçak Köpek Biber
- Gerçekle Büyümek Düşlerle Yürümek
- Bir Dilek Tut
- İkizler İz Peşinde
- Çocukluğumun Tanrısı
- Yasak Oyun
- Pamir'in Parmakları
- Altın Avcıları Plajda
- Sil Baştan Aşk
- Sarı Maymun
- Yeniden Doğuş
- Yangın Tüpüyle Uçan Çocuk
- Dedemin Sihirli Dükkanı
- Çöp Plaza
- Bir Gün Herkes...
- Saat Canavarı
- Akvaryumdaki Denizkızı
- Mezarlıktaki Gölge
- Piper Pa-25
- Emre ile Cemre 2
- Karne Hediyesi At Kestanesi
- Emre ile Cemre 4
- Emre ile Cemre 7
- Emre ile Cemre 5
- Emre ile Cemre 3
- Emre ile Cemre 1
- Kırmızı Başlıklı Ispanak
- Dedemin Sihirli Dükkanı
- Kokusunu Arayan Çilek
- Emre ile Cemre 10
- Emre ile Cemre 8
- Emre ile Cemre 6
- Emre ile Cemre 9 / Düğünde
- Karne Hediyesi & At Kestanesi
- Çınar Ağacındaki Gizli Geçit
Miyase Sertbarut Alıntıları - Sözleri
- ...insan ne acayipdi?Kendini herşeyin sahibi sayıyordu.Doğayı,hayvanları istediği gibi yönlendirmek istiyordu.İşine gelmeyince açlığa susuzluğa terk ediyordu. (Ortak Ruh)
- Dünya kuruldu kurulalı sayıca az olanların inancı, çoğunluğun inancından her zaman daha sağlamdı. (Kapiland'ın Karanlık Yüzü)
- Büyü denilen şey, yalnızca çalışınca gerçekleşiyordu. (Tuna'nın Büyülü Gemisi)
- "Herkesin bir hikayesi vardır. Hepsi kıymetlidir; bilmek istersin, duymak, dinlemek istersin, anlatırlarsa kendi hayatına eklersin. Çünkü dünya en büyük hikayedir ve yazılmaya devam etmektedir." (Yuan Huan'ın Kulübesi)
- Dağ tepesinde bir çam olmasan Vadide bir çalı ol, Fakat oradaki en iyi küçük çalı sen olmalısın Çalı olmasan bir ot parçası ol bir yola neşe ver Misk çiçeği olmasan saz ol Fakat gölün içindeki en canlı saz sen olmalısın. Dünyada hepimiz için bir şey var Yapacağınız iş size en yakın olan iştir Cadde olamasan patika ol Güneş olamasan yıldız ol Kazanmakla ya da yitirmekle ölçme kendini Sen her neysen ,onun en iyisi olmalısın. (Gerçekle Büyümek Düşlerle Yürümek)
- Biz düşmanlarımızı sayısını değil ,dostlarımızın sayısını artırmalıyız . (Yılankale)
- Başka bir şeye odaklıydı onlar, tartışmaya... Galiba hayat istediğim şeyi vermemek için inat ediyor. (Ünsüz Youtuberın Günlüğü)
- İnsanları sevmek, neşeli olmak, ağaçların hayvanların dilini bilmek, zora gelince kaçmamak... (Yalancı Portakal)
- Hayvanlar için eziyet olan bu durum insanlara nasıl keyif verebilirdi? (Ortak Ruh)
- İnsanlar bilmediklerini biliyor gibi, yaşamadıklarını yaşamış gibi gösterebiliyordu (Yılankale)
- Marjinal olmayı seviyorsun demek. Ama bence asıl marjinallik nedir, biliyor musun evlat. Kendi adını sevmen... Yani asıl marjinallik "Hayri" olmakta. Çünkü herkes ancak başkası gibi olunca, birine özenince farklı olabileceğini düşünüyor, sen kendin olunca herkesten farklı olursun zaten. (Kapiland'ın Kobayları)
- Evet bu nasıl oldu? Niçin oldu? Yanıtı yaptıklarımızda... Buna biz neden olduk. Ne yazık ki böyle. Çünkü yalıtılmış bir dünya kurduk burada. Kendimizi, en çok da çocuklarımızı dış dünyadan ayırdık. Fanus içinde fanus yarattık. Doğdukları andan başlayarak özel ortamlar kurduk. Yapay güzellikler sunduk. Süt mü gerekliydi, biz 500gramı hazır tuttuk. Gerekli aşıların yanı sıra gerekmeyen aşılar yaptık. Doğa biçimlendirecekti onları, biz doğaya meydan okuduk. Şimdi başımız dertte. Bu hâlleriyle yaşamaları imkansız. (Çöp Plaza)
- İtiraf etmeliyim ki ajandaya başladığımda yazmanın sıkıcı ve zor olduğunu düşünüyordum ya bu his geçiciymiş. İnsan beş on sayfa yazdıktan sonra, hele de kendi istediği şeyleri yazınca hiç de öyle olmuyor. Aslında şöyle oluyor; dünya üzerinde daha önce hiç kimsenin okumadığı bir kitabı ilk siz okuyormuşsunuz gibi bir heyecan yaşatıyor. (Ünsüz Youtuberın Günlüğü)
- ekmeğini bitirdiğinde karnında tokluk, kalbinde bir boşluk hissetti.galiba pişmanlık dedikleri böyle bir şeydi. (Kapiland'ın Kıyameti)
- Tarih... İnsanoğlunun tarihî yüz kızartıcı, mide bulandırıcı,akıldışı nice suçlarla ve cezalarla dolu. (Yılankale)
- "Bence aşk var ama kolay bulunabilecek bir şey değil, biraz çaba istiyor...... Aşk zamanla oluşuyor, oluştuktan sonra da yakanızı kurtaramıyorsunuz. Yani aşkı biz kendimiz yaratıyoruz.." (Sil Baştan Aşk)
- İnsan keşke dünyaya geldiği ilk günden başlayarak her şeyi hatırlayabilse, ilk fısıltıları duyabilse. ... İnsan ilk fısıltılar gibi ilk görüntüleri de hatırlayabilse... (Buz Bebekler)
- "Good morning! Good Morning!" Mavi karga diye gülümsedi, yine yanlış zamanda söylüyor. "Hayır," dedi ses, "günaydın demenin zamanı olmaz, eğer bir uyanış içindeysen günün hangi saati olursa olsun gün, aydın demektir." "Benim uyanış içinde olduğumu da nereden çıkardın," diye içinden geçirdi İlay, "yine felsefi konuşmalar yapıyorsun." "Biraz önce, pencereden bakarken büyüdüğünün farkına varmadın mı? İşte bu senin için bir uyanıştır." (Sisin Sakladıkları)
- "Düş kurmak, insanın en güzel sığınağı.." (Sil Baştan Aşk)
- Günaydın demenin zamanı olmaz, eğer bir uyanış içindeysen günün hangi saati olursa olsun gün, aydın demektir. (Sisin Sakladıkları)