diorex

Taş - Mehmed Alagaş Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Taş kimin eseri? Taş kitabının yazarı kimdir? Taş konusu ve anafikri nedir? Taş kitabı ne anlatıyor? Taş kitabının yazarı Mehmed Alagaş kimdir? İşte Taş kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 13.02.2022 18:00
Taş - Mehmed Alagaş Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Mehmed Alagaş

Yayın Evi: İnsan Dergisi Yayınları

İSBN: 9789756062173

Sayfa Sayısı: 79

Taş Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bu yamaç öylesine yüksek, öylesine heybetliydi ki, dünyanın ucu, en uç noktası olarak geliyordu gözüne!..

Okul ve gençlik yıllarında dünyanın en yüksek dağı olarak Everest'in öğretilmesi de, onun bu yamaca olan bakışını hiç ama hiç değitirememişti. Everest ne kadar yüksek olursa olsun, birisi değildi. Hem Everesti bütün insanlarla paylaştığı zaman, kendi hissesine kaç santim düşerdi ki!...

Oysa insanların geneliyle bir dağa sahip olmaktansa, tek başına bir tepeye sahip olmak çok daha önemli, çok daha anlamlıydı onun için!

(Arka Kapak)

Taş Alıntıları - Sözleri

  • Aptallığın ötesinde açık bir salaklığı yaşıyordu bu insanlar!. İki parmakla tutup rahatça yiyebilecekleri bir lokma et için, yarım saat çatal bıçak gösterisi yapıyorlardı!.
  • İnsanlarla paylaştığın bir değer, insanlara paylaştığın bir güzellik, bu paylaşmadan sonra bölünüyorsa, bu paylaşmadan sonra değer ve anlam küçülüyorsa, bu paylaşmak değil parçalamaktır.
  • Çocukluk günlerini hatırladı. Dünyayı kendinden, kendisini dünyadan bağımsız zannettiği o günler, gerçekten kendince yaşadığı günlerdi.
  • Bir insandı, fakat ne tuhaftır ki en çok insanlardan rahatsız oluyordu!.
  • – Bilimsel mi konuşacağız? Yani bu konudaki düşüncelerin bilimsel mi? – Bilimin fevkinde!. – Nasıl yani? – Bilimsellikten kastettiğin şey, çağdaş bilimse, kör ve kötürüm olan çağdaş bilimin fevkinde olduğunu söyledim. – Neden kör ve kötürüm diyorsun? – Körlüğü, kendisini her şeyi görmeye muktedir telakki ettiğinden, kötürümlüğü ise kendisini sabit bir isbat merkezi kabul etmesinden kaynaklanıyor.
  • - yaşıyorum - yalnız mı? - hayır sadece insanlar yok! - bunun adı yalnızlık değil mi? - değil!. Yalnızlık, bütün iletişim bağlarını kopması, koparılması demektir.
  • – Mantıki olan şey doğru değil midir? – Mantık, doğruluk ölçüsü değildir. Herhangi bir şeyin onlarca mantıki açıklaması bulunmasına rağmen, bir tane gerçeği, bir tane doğrusu vardır. Makul nedenlere dayanan mantıki açıklamalar ise makul nedenler adedincedir. Mesela ben, senin bu zaman diliminde burada neden bulunduğuna ilişkin, onlarca mantıki teori üretebilirim. Senin dışındaki birçok insan da bu mantıki teorilere inanabilir. Ancak sen gerçeği bildiğin için, benim teorilerimi mantıki bulmana rağmen doğru bulmazsın. Çünkü bu teorilerin mantıki olması, doğru olması anlamına gelmez.
  • - Yaşıyorum. - Yalnız mı? - Hayır, sadece insanlar yok! - Bunun adı yalnızlık değil mi? - Değil!. Yalnızlık, bütün iletişim bağlarının kop ması, koparılması demektir.
  • Meseleye küfri bir önyargıyla yaklaşan çağdaş bilim, senin de belirttiğin gibi büyük patlama teorisini ileri sürüyor. Sence şuursuz bir patlamadan, canlı ve şuurlu bir nizam meydana gelebilir mi?
  • -ama sevgi paylaşmaktır diyorlar. - doğru. Fakat her şey paylaşılmaz. Çünkü paylaşmak, parçalanmak demektir - İnsanlarla paylaştığın bir değer, insanlarla paylaştığın bir güzellik, bu paylaşımından sonra bölünüyorsa, bu paylaşımından sonra değer ve anlamı küçülüyorsa, bu paylaşmak değil parçalanmaktır.
  • - Herkesin kendine göre tanımlayışı, doğru bir tanımlayış değildir. Doğru tanımlayış, nesneyi kendimize göre değil, nesneyi kendi hakikatine göre tanımlamamızdır.
  • İnsanlarla paylaştığın bir değer, insanlarla paylaştığın bir güzellik, bu paylaşmadan sonra bölünüyorsa bu paylaşmadan sonra değer ve anlamı küçülüyorsa bu paylaşmak değil parçalanmaktır.
  • Bilgi sadece bir döküman bir hammaddedir. Bu hammaddenin doğru bir yöntemle ve temiz bir akılla işlenmesinden "İLİM" hasıl olur
  • Bir insandı, fakat ne tuhaftır ki en çok insanlardan rahatsız oluyordu!..
  • -Kendisini anlayan, doğru anlayan bir insan, bence anlaşılır bir insandır.

Taş İncelemesi - Şahsi Yorumlar

okunması gereken güzide bir kitap: İnsanlardan kendini soyutlayan ve başkalarının hareketlerini anlamsız ve değersiz bulan, dini inanca sahip olmayan gencin, sıradışı bir bilge olan ihtiyar adam ile geçirdiği bir gece boyunca konuştukları sayesinde hayata bakışı değişir...  İki insan... İntihar etmeyi düşünerek, çocukluğunda kendisi için ayrılıkların durağı olan yolun yanındaki tepeye tek başına tırmanmaya başlayan bir ateist. Önemli ve güncel sorulara güzel ve sağlam cevaplar, etkili diyaloglar. Elbette tebessüm ettiren satırları da var. 78 sayfalık, tek oturuşta bitirebileceğiniz tevazuda bir eser. Müthiş bir beyin fırtınası var bu eserde. Zihnini ve kalemini en geniş haliyle konuşturan Alagaş, inançsızlara adeta çıkış yolu bırakmıyor.  Kısa ve küçük bir kitap olmasına rağmen beni çok etkilemişti... (fatma)

Kitap kısa olmasına rağmen amacını yerine getiriyordu. Sıkılmadan bi çırpıda okunabilir. İntiharın eşiğinde olan bi ateist ve inzivaya çekilmiş imanlı bir ihtiyarın karşılaşmasını konu alıyor. İhtiyarın yaklaşımı tahkiki imanın güzel bi örneği ve adım adım karşıdakini iknaya çalışması mükemmeldi... herkese tavsiye olunur... (Sdt yldz)

youtube'de sözler köşkü kanalının müslüman ateist kavgası adı altında inanmayanları müslüman yapmaya çalışan videolarına benzeyen değişik bir şeydi maalsf (Feyza Azra Cesur)

Kitabın Yazarı Mehmed Alagaş Kimdir?

Mehmet Alagaş,güzel bir müslüman olmak için nasıl düşünülmesi ve nasıl yaşanılması gerektiği sorusunu Kuran-ı Kerimde arayan ve bulduğu Kurani gerçekleri insanlarla paylaşmaya çalışan Allahın bir kuludur.

Mehmed Alagaş Kitapları - Eserleri

  • Taş
  • Alnımdaki Işık
  • Tapusuz Süleyman
  • Cumali
  • Divane
  • Tevhid ve Şirk

  • Kimlik Tercihi
  • Dünden Bugüne Şeytan ve Dostları
  • Yaşama Fırsatı
  • Tutsak
  • Kadının Onuru
  • Cumaya 5 Kala
  • Aynalar Ve İnsanlar

  • Yoldaki Musibetler
  • Din Gerçeği ve İslam
  • Şafak Mektupları
  • Kişiye Özel
  • İşaret Yazıları
  • Kur'an'a Yönelirken
  • İki Fecr Arasında

  • Şeytanizme Rağmen İslami Uyanış
  • Tartışılan Sorular
  • Beklenen Müslümanlara Yaratılış ve İnsanlık Tarihi 1
  • Rahmete Yolculuk
  • Yaşama Fırsatı
  • Beklenen Müslümanlara Yaratılış ve İnsanlık Tarihi 2
  • Vahdete 7 Adım

  • Beklenen Müslümanlara Yaratılış ve İnsanlık Tarihi 3
  • Beklenen Müslümanlara Yaratılış ve İnsanlık 4
  • Sona Son Kala
  • 2012 ve İki Deniz Arası
  • Müteşabih Müslümanlar
  • 23 Mesele

Mehmed Alagaş Alıntıları - Sözleri

  • Fakat ne gariptir ki, insanlara rızık verici yani Rezzak olan Allah, insanları açlık ile korkutmazken; kendi rızıkları için dahi Allah'a muhtaç olan yaratıklar, insanları açlık ile korkutabilmektedirler! (Kur'an'a Yönelirken)
  • Size güzel gelen bir kadının , Bacaklarına veya göğüslerine hangi duygularla bakıyorsanız, hiç şüpheniz olmasın ki, Karınızı güzel kabul eden bir erkek de, Karınızın bacaklarına ve göğüslerine aynı duygularla bakacaktır. (Kadının Onuru)
  • Hakim ideolojilere bağlı bir yazar değilseniz ve bunun da ötesinde kaleminizle hakim ideolojilerin çürük tahtalan na dokunuyorsanız, mutlaka ve mutlaka dayanıklı bir yazar olmanız gerekmektedir. Çünkü ne zaman, neyle karşılacağınız pek belli olmaz. Dokunduğunuz çürük tahtalardan ortaya çıkan tahta kurulan "Sen bizim düzenimizi mi yıkmak istiyorsun?" diyerek size hücum edebilirler!. (Aynalar Ve İnsanlar)
  • Şeytan bir tağuttur, meydanlara dikilen ve kendisine saygı gösterilmesi istenen putlar ve putperest davetçiler bir tağuttur,İnsanları, Allah'ın hükümlerini inkara dayanan kanunlara çağıran kişi ve kuruluşlar bir tağuttur,İnsanları Allah'a isyana ve kendilerine kulluğa davet eden bütün kişiler, bütün kuruluşlar, bütün devletler birer tağuttur. İşte tevhid gerçeği, hakkı kabulle birlikte legal veya illegal olan bütün bu tağutları inkar etmekte ve insanları bu inkara davet etmektedir. (Tevhid ve Şirk)
  • Bizler dünyaya 'sahip' olmak için değil, 'şahit' olmak için geldik. (Divane)
  • Netice olarak Allah ile kul arasına giren şeytandan değil de, insanları hakka davet eden salih müslümanlardan rahatsız olan bu çığırtkanlar, böylesi yaklaşımlar ile Allah'ı değil şeytanı memnun etmekte ve şeytanın dostu olmaktadır... (Kimlik Tercihi)

  • Brüt olarak dağlarca ağırlığı olan nice insanın mal, makam ve şöhrete dayalı darasını çıkarırsanız, ne yazık ki geriye net olarak önemli bir şeyin kalmayacağını göreceksiniz! (Cumali)
  • Kur'an'ı Kerim'in hayır olduğuna iman eden bütün Müslümanlara şunu sormak istiyoruz: Başlı başına hayır olan Kur'an'ı Kerim'in, size, sizin yaşantınıza, sizin düşüncelerinize, sizin eylemlerinize şimdiye kadar ne hayrı oldu? İşte bu soruya yeterli ve olumlu cevap veremeyen kimseler, başlı başına hayır olan Kur'an'ı Kerim'in hayrına ulaşamayan, bu hayırdan nasiplenemeyen kimselerdir. (Kur'an'a Yönelirken)
  • Yarınlar uzak gerçekten uzak mıdır ? Oysa uzak olan, yarın değil dündür. Yirmi yıl sonramız değil, yirmi saniye öncemiz uzaktır, uzaklaşmıştır bizden. Yirmi yıl yol gitsek, yirmi saniye öncemize varabilmemiz mümkün değildir. Fakat yarınlar, yarınlar durmak bilmeyen adımlarla üzerimize doğru gelmektedir.Yarınlardan kaçmak, yarınlardan uzaklaşabilmek, durmayan zamandan korkanlar için dermansız bir derttir. (Tevhid ve Şirk)
  • Geçmişteki hıristiyanlar, rahiplerine birkaç kuruş vererek cennet tapusu alıyorlardı. Herkesin yadırgadığı bu durumu, ben pek yadırgamıyorum. Hem neden yadırgayım ki! Birkaç kuruş menfaat için gerçek cennetlerini satan milyonlarca insanla bir arada yaşarken, onları nasıl yadırgayabilirim? Birkaç kuruş karşılığında cennet umudu alanlar mı yadırganmalı, yoksa birkaç kuruş karşılığında gerçek cennetlerini satanlar mı? (Tevhid ve Şirk)
  • Allah için ölmek ne kadar güzel ise Allah için yaşamak da o kadar güzeldir. (Cumali)
  • Camideki cemaatın durumunu tekrar gözden geçirdi. Kelime-i tevhidi açıklarsa, cemaatten itiraz edenler olacaktı. Çünkü kelime-i tevhidin gereği olarak, insanlara ilahlık taslayan bütün politikacıların, insanlara ilahlık taslayan bü­tün İdeolojilerin, bütün sistemlerin, bütün devletlerin red­dedilmesi gerekecekti. Tevhid, sadece ve sadece Allah'a kulluk etmekti. Hakim olarak, hüküm koyucu olarak sadece Allah'ı kabul etmekti. Allah'ın hükmüne rağmen hüküm koyan kişiler, hüküm koyan merciler varsa, Allah'ın hukukuna tecavüz ederek insanlara ilahlık taslayan bu kişilerin, bu mercilerin redde­dilmesi gerekirdi. (Cumaya 5 Kala)
  • Gözyaşı, yaraları yıkar, mikrop kapmasını engeller, gönül yangınını söndürür. (Kimlik Tercihi)

  • Dünyanın artık bekleyen değil, beklenen müslümanlara ihtiyacı var (Beklenen Müslümanlara Yaratılış ve İnsanlık Tarihi 1)
  • "İnsan ölümle karşılaştığı zama geçmişinin bir film şeridi gibi gözünün önünden geçtiği söylenirdi. " (Yaşama Fırsatı)
  • Müslüman bir erkeğin karısının haklarına riayet etmesi ve onun ihtiyaçlarını gidermesi, Müslüman bir kadının kocasının haklarına riayet etmesi ve onun hizmetini görmesi , Allah'ın rızası gözetilerek yapıldığı sürece , Allah'a kulluk içine girmekte ve karşılığı ecir olmaktadır . (Kadının Onuru)
  • “Mü’minin her yaşı güzeldir” buyuruyor. (Cumali)
  • "Sınırlı bir menzili ve keyfiyeti olan gôrme duyumuzdan hareket ederek herşeyi hakkıyla gören "Basir'ı" tanımlayacağımız gibi, şimdiki zamana bağlı sabrımız dan hareketle zamandan ve mekandan münezzeh olan Rabbimizin sabrını tanımlayamayız. Rabbîmizi kendimize göre "tanımlamaktan" sakınmamız ise elbetteki bizleri Rahmân olan Allah'ı âyetlerden hareketle tanımaya- anlamaya çalışmaktan alıkoymamalıdır." 23 MESELE // Mehmed ALAGAŞ, sh,74 - Insan Dergisi Yayınları (23 Mesele)
  • Mesela duyduğu bir rahatsızlıktan dolayı doktora giden ve muayenesi sonucu öleceğini öğrenen insanın durumu ne olur hiç düşündünüz mü? Bu insanın dünyası ve dünyaya bakışı bir anda değişir! Sevdiği bir çok şeye karşı, sevgisini yitiriverir. Anlamlı gördüğü birçok şey anlamsızlaşıverir. Şu an dert edindiği birçok şey, dert olmaktan çıkar. Korktuğu birçok şeyden korkmaz olur. Elli yıl çalışarak biriktirdiği milyarları, elli gün daha fazla yaşamak için vermek ister. Bu insan müslümansa, ne yazık ki bu müslümanda da değişiklikler olur. Ölüm haberine her an hazır olan, bu haberi her an bekleyebilen bir müslümanda olmayacak, olmaması gereken değişiklikler, zamanımızdaki birçok müslümanda oluverir. Ölüm haberini alan bu müslüman bir anda kendisine geliverir. Öldükten sonra hesaba çekileceğini bildiği için, başını arkaya çevirerek hesap vereceği yaşantısına bakar. Sevdiği Rabbi için yapmadığı, ertelediği, geciktirdiği bütün güzel eylemler bir dağ gibi yığılır gözlerinin önüne! Ağlamaya, hüngür hüngür ağlamaya başlar.. Öleceği için değil, amel heybesini, güzel amellerle dolduramadığı için, göğsünü ve gönlünü gere gere "Ey güzel Allah'ım, ey güzel Rabbim, bana lûtfettiğin ömrümle sana bu amellerimi getirdim" diyemeyeceği için ağlar ve ağlar ve ağlar... Tabi ki gecikmiş bir idrak, gecikmiş bir gözyaşlarıdır bunlar. O halde sizler, sizler geç kalmayın canlar, geç kalmayın arkadaşlar! Şimdi gülüp, ölürken ağlayanlardan değil, şimdi ağlayıp,ölürken gülenlerden olun... Vakit öldüren ölülerden değil, dipdiri eylemlerle vakitlerini dirilten, dirilerden olun.. Çünkü sizlere bir doktor, bir profosör, bir kahin değil, sizleri yaratan Allah ve O'nun Rasulü bildiriyor. ÖLECEKSİNİZ...! (Kişiye Özel)
  • Gündüzleri genellikle başkaları için çalışan geceleri televizyon karşısında başkalarının hayatını izleyip başkalarını dinleyen bu insanlar, yaşayamadıkları kendi hayatlarını başkalarına veren kendilerine başkalaşan insanlardı!. (Yaşama Fırsatı)

Yorum Yaz