Tanrı'nın Formülü - Jose Rodrigues dos Santos Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Tanrı'nın Formülü kimin eseri? Tanrı'nın Formülü kitabının yazarı kimdir? Tanrı'nın Formülü konusu ve anafikri nedir? Tanrı'nın Formülü kitabı ne anlatıyor? Tanrı'nın Formülü PDF indirme linki var mı? Tanrı'nın Formülü kitabının yazarı Jose Rodrigues dos Santos kimdir? İşte Tanrı'nın Formülü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Jose Rodrigues dos Santos
Çevirmen: Cem Demirkan
Orijinal Adı: A Fórmula de Deus
Yayın Evi: Pegasus Yayınları
İSBN: 9786053432104
Sayfa Sayısı: 552
Tanrı'nın Formülü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
"Rab mahirdir ama zalim değildir. Doğa sırlarını sinsiliğinden değil özündeki yüceliğinden dolayı saklar."
-Albert Einstein-
1951 sonbaharı: İsrail'in ilk başbakanı David Ben Gurion, Albert Einstein'la tanışmak için Princeton'a gider. Ziyaretinin amacı nükleer silah elde etmektir. Atomla başlayan gizli sohbetleri hızla Tanrı'nın varlığına doğru yönelir. Einstein Tanrı'nın formülünün peşindedir. Dünya düzenini tepe taklak edebilecek bir önemde olduğu için CIA de bu belgenin izini sürmektedir.
Günümüz Kahire'si, Tahrir Meydanı: Kriptolog ve tarih profesörü Thomas Noronha'nın hayatı, çekici İranlı bir kadın olan Ariana Pakravan'ın, çok gizli bir elyazmasını deşifre etmek için yardımını istemesiyle alt üst olur. Albert Einstein imzalı elyazmasının başlığı Tanrı'nın Formülü'dür. Bu formülü deşifre edebilecek tek uzman Noronha'dır. Bunun farkında olan tüm güçlerse Noronha'yı izlemektedir. Kendisiyle birlikte dünyanın da kaderini ilgilendiren bu formül pandoranın kutusuna dönüşmek üzeredir.
Tanrı'nın Formülü, zamanın başlangıcına, evrenin kökenine ve hayatın anlamına dair bu müthiş macerada kuantum fiziğini dinle, Batı felsefesini Doğu mistisizmiyle buluşturan "Tanrı var mı? Doğum ve ölüm nasıl şeyler? Evren sonsuz mu yoksa bir gün yok olacak mı?" gibi insanlığın her zaman üzerine kafa yorduğu sorulara da bir cevap ararken okurlara unutamayacakları bir macerayı da sunuyor.
Tanrı'nın Formülü bilimin hâlâ keşfetmeye çaşlıştığı biricik yer olan dünyadan ve onun başşlangıcı ve sonundan bahsediyor. Hikâyenin konusu bilimsel ayrıntılara boğulmadan okuşyucuyu ilk sayfadan sonuna kadar ele geçiriyor. Tanrı'nın Formülü sinemaya uyarlanacak kadar güçlü bir görsel algıya sahip. Peki, hikâyede ne anlatılıyor? Okuyucuyu bunu kendi başına keşfetme zevkinden mahrum bırakmayacağım. Ancak şu kadarını söyleyebilirim ki kitabı bir kez okumaya başladığınızda elinizden düşüremeyeceksiniz.
-O Primeiro de Janeiro, Portekiz-
(Tanıtım Bülteninden)
Tanrı'nın Formülü Alıntıları - Sözleri
- ''Bir denklem çözülemiyorsa bunun nedeni onun çözülemez olması değil bizim zekâmızın onu çözmeye yetmemesidir.”
- Bir anda güneşin patladığını düşün. Özel izafiyet teorisine göre biz bunun sekiz dakika sonra farkına varırız; çünkü ışığın bu iki kütle arasındaki yolu kat etmesi için bu kadar süre gereklidir.
- “Ruh bir icattan başka bir şey değil evlat, ölümün son nokta olması düşüncesinden kaçabilme arzusuyla ürettiğimiz muhteşem bir illüzyon.” "
- “Hiçbir nesnenin ışık hızında hareket edememesinin nedeni de budur. Eğer ederse kütlesi sonsuz büyür ve bu da hareket edebilmesi için sonsuz enerji gerektirir. Bu da mümkün değil tabii ki, değil mi? Bu yüzden ışık hızının evrendeki en yüksek hız olduğunu söyleye biliriz. Hiçbir şey o hıza çıkamaz, çıkarsa da kütlesi sonsuz büyür.”
- "Doğa sırlarını sinsiliğinden değil, özündeki yüceliğinden dolayı saklar."
- Rab mahirdir ama zalim değildir. Doğa sırlarını sinsiliğinden değil özündeki yüceliğinden dolayı saklar.
- Sence Tanrı kadınların peçe takmasıyla, dokuz, on üç ya da on sekiz yaşında evlenmesiyle veya evililik dışı ilişki yaşamasıyla ilgileniyor mu? Sence Tanrı böyle şeylerle uğraşır mı?
- “İnsanlar sanki uyurgezer gibi yaşıyorlar hayatlarını. Önemsiz şeyleri kafaya takıyorlar: Şöhret ve para istiyorlar, diğerlerini kıskanıp hiçbir önemi olmayan şeyler için büyük mesafeler kaydediyorlar. Anlamsız hayat sürüyorlar. Yiyor, uyuyor ve kendilerini meşgul edecek sorunlar icat ediyorlar. Asıl olanı unutup geçici olana takılıyorlar.”
- “Bizler son derece karmaşık, ileri bilgisayar programlarıyız.”
- Mantık bize delil değil ipucu sunar.
- "Doğaüstü diye bir şey yok... Sadece bizim henüz anlayamadığımız doğal olan şeyler vardır."
- Sonuç: Her şeye gücü yeten bir Tanrı yok. Bu anlamadığı şeyleri çözmek için bir yol ve sığınacak bir yer arayan insanın uydurduğu hayaldir.
- “İncil’de geçen ilk gün sekiz milyar yıl sürmüştü, ikinci dört milyar, üçüncü iki milyar, dördüncü bir milyar, beşinci beş yüz milyon ve altıncı iki yüz elli milyon yıl.” “Toplamı ne yapıyor?” “On beş milyar.”
- "Bazen hayat bana değersiz, önemsiz geliyor. Öleceğim ve insanlık beni hatırlamayacak; insanlık ölecek ve evren onu hatırlamayacak; evren ölecek ve sonsuzluk onu hatırlamayacak. Bizler zamanda kaybolup giden birer toz zerreleriyiz," dedi ve omuz silkti. "Ama kimi zamanda hepimizin bir görevle doğduğuna, bir role sahip olduğuna ve hepimizin büyük bir planın parçası olduğuna inanıyorum. Bizimki küçük, hatta komik derecede önemsiz bir rol olabilir. Hayatımızın boşa geçtiğini düşünebiliriz ama kimbilir belki de zerre büyüklüğünde ki şeylerin bile kozmik pastada zannettiğimizden çok daha büyük bir payı olabilir." Nefes nefese kaldı, yorulmuştu. "Belki de kırılgan kanatlı küçük kelebek evrenin başka bir yerinde fırtına yaratacak güce sahiptir."
Tanrı'nın Formülü İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Çox maraqlı bir kitab geridə qaldı. Bir tərəfdən Eynşteyn, digər tərəfdən İsrail, həll olunmamış məsələlər, gizli mesajlar, dinlər, kitablar, oyunlar ... Bitmir, bitmir. Belə bir müəllif necə oxunmayıb, necə populyarlaşmayıb, həm təəccüblənirəm, həm də sevinirəm. Çox sevdiyiniz və çox gözəl bir mahnını kəşf edərkən bilirsiniz, amma yayılmasını istəmirsiniz. Bu müəllif də həmin mahnıya bənzəyir. Hər kitab daha gözəl görünür. Oxucunu bezdirmədən elmi məzmun verməsi mənim üçün çox vacibdir, çünki müəyyən bir nöqtədən sonra insan həddindən artıq informasiya axını ilə boğula bilər. Din və Elm mövzusunda müxalifətdən daha çox qardaşlıq ola biləcəyinə dair fikirlər və onları dəstəkləyən çıxışlar mənim üçün heyranlıq oyatdı, çünki hər kəs elm adına bir məqalə yazanda Allah fenomeni göz ardı edilməyə başlayır. sanki lazımdı. Bu məni əsəbiləşdirən bir şeydir. Belə bir birlik hissinin formalaşması məni birbaşa kitaba cəlb etdi. Və nəticə olaraq yenə uzun bir müddət bu mövzular barədə kitablar oxumamaq şərti ilə uzaqlaşıram..)) (Mammedzade İlkin)
Vakit kaybetmeden okumalısınız..: Mükemmel bir eser! Bir kitap satın alırken genelde yorumları incelerim, bu kitabı almadan öncede gördüğüm birkaç yorumda sonunun pek tatmin edici olmadığını okudum ama benim için öyle olmadı. Okuduğum en sürükleyici romanlardan biriydi ve sırrı son sayfada açık ediyordu. Kimya, fizik, matematik, evren ve birçok konuda sorularınıza yanıt bulabileceğiniz bir kitap. En azından benim yıllardır kafamda dönüp duran birçok soru yanıtını buldu. Bu konulara meraklısı için aşırı tatmin edici bir eserken sadece vakit geçirmek için dahi okunabilecek, terimsel ifadeler yer alsa da dili oldukça akıcı bir eser. Yazarın birkaç kitabına sahibim fakat bundan sonra kaleminden çıkan her şeyi okumayı düşünüyorum. Üzerine bu denli çalışılmış olan eserler zihinden kolayca silinmiyor. (İlsu Çevik Duman)
1951 sonbaharı: İsrail’in ilk başbakanı David Ben Gurion, Albert Einstein’la tanışmak için Princeton’a gider. Ziyaretinin amacı nükleer silah elde etmektir. Atomla başlayan gizli sohbetleri hızla Tanrı’nın varlığına doğru yönelir. Einstein Tanrı’nın formülünün peşindedir. Dünya düzenini tepe taklak edebilecek bir önemde olduğu için CIA de bu belgenin izini sürmektedir. Günümüz Kahire’si, Tahrir Meydanı: Kriptolog ve tarih profesörü Thomas Noronha’nın hayatı, çekici İranlı bir kadın olan Ariana Pakravan’ın, çok gizli bir elyazmasını deşifre etmek için yardımını istemesiyle alt üst olur. Albert Einstein imzalı elyazmasının başlığı Tanrı’nın Formülü’dür. Bu formülü deşifre edebilecek tek uzman Noronha’dır. Bunun farkında olan tüm güçlerse Noronha’yı izlemektedir. Kendisiyle birlikte dünyanın da kaderini ilgilendiren bu formül pandoranın kutusuna dönüşmek üzeredir. Tanrı’nın Formülü, zamanın başlangıcına, evrenin kökenine ve hayatın anlamına dair bu müthiş macerada kuantum fiziğini dinle, Batı felsefesini Doğu mistisizmiyle buluşturan “Tanrı var mı? Doğum ve ölüm nasıl şeyler? Evren sonsuz mu yoksa bir gün yok olacak mı?” gibi insanlığın her zaman üzerine kafa yorduğu sorulara da bir cevap ararken okurlara unutamayacakları bir macerayı da sunuyor. Tanrı’nın Formülü bilimin hâlâ keşfetmeye çalıştığı biricik yer olan dünyadan ve onun başlangıcı ve sonundan bahsediyor. Hikâyenin konusu bilimsel ayrıntılara boğulmadan oku¬yucuyu ilk sayfadan sonuna kadar ele geçiriyor. Tanrı’nın Formülü sinemaya uyarlanacak kadar güçlü bir görsel algıya sahip. Peki, hikâyede ne anlatılıyor? Okuyucuyu bunu kendi başına keşfetme zevkinden mahrum bırakmayacağım. Ancak şu kadarını söyleyebilirim ki kitabı bir kez okumaya başladığınızda elinizden düşüremeyeceksiniz. (Temel ATALAY)
Tanrı'nın Formülü PDF indirme linki var mı?
Jose Rodrigues dos Santos - Tanrı'nın Formülü kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tanrı'nın Formülü PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Jose Rodrigues dos Santos Kimdir?
1964 Beira, Portekiz Mozambiği doğumlu, Portekiz yazar, öğretim görevlisi ve gazeteci. Mozambik'teki iç savaş sonucu ailesi ile birlikte Portekiz'e göçen Jose, daha 17 yaşında radyo muhabiri olarak çalışmaya başlar.
New Lisabon University'de habercilik üzerine eğitim almıştır. Habercilik bölümünü bitirdikten sonra, Londra'ya gidip BBC'de işe başlayan Jose, birkaç yıl sonra da Portekiz ulusal televizyonunda gece haberlerini sunmaya başlar.
Bir arkadaşının ondan bir dergi için hikaye kaleme almasını istemesiye yazarlığa başlar. Yazdığı hikaye ikinci haftasında 200 sayfaya ulaşınca, ilk romanı da doğmuş oluyor - Karanlık Adası. Üçüncü kitabı olan Codex 632: The Secret of Christopher Columbus ile daha fazla tanınmaya başlayan yazar, A Fórmula de Deus (Tanrı'nın Formülü) ile The Einstein Enigma adlı romanları da bestseller olunca, yazarın ünü sadece Portekiz'de değil, ABD, Latin Amerika ve Avrupa'da da duyuluyor.
Jose Rodrigues dos Santos Kitapları - Eserleri
- Tanrı'nın Formülü
- Süleyman'ın Anahtarı
- İsa'nın Son Sırrı
- Kodeks 632
- Vatikan
- Yaşam Sinyali
- Şeytanın Eli
- Yedinci Mühür
Jose Rodrigues dos Santos Alıntıları - Sözleri
- Tesadüf diye bir şey yoktur. Tesadüfler Tanrı'nın mesajlarını iletmesi için kullandığı bir araçtır. (Kodeks 632)
- Benzersiz kokuyu derin derin içine çekti. Eski kâğıtlardan çıkan bu toz kokusuna bayılıyordu... (İsa'nın Son Sırrı)
- "Gelişmişlik, gizliliklerinde ve sahip oldukları bilgilerin kalitesinde bulunur." (Vatikan)
- Kötülüğün zaferi için gereken tek şey iyi kişilerin hiçbir şey yapmamasıdır (Şeytanın Eli)
- ''Bir denklem çözülemiyorsa bunun nedeni onun çözülemez olması değil bizim zekâmızın onu çözmeye yetmemesidir.” (Tanrı'nın Formülü)
- Sence Tanrı kadınların peçe takmasıyla, dokuz, on üç ya da on sekiz yaşında evlenmesiyle veya evililik dışı ilişki yaşamasıyla ilgileniyor mu? Sence Tanrı böyle şeylerle uğraşır mı? (Tanrı'nın Formülü)
- Yeni Ahit'in son kitabındaki Deccal, Hitler miydi? (Yedinci Mühür)
- "Kutsal Makam'ın departmalarından pek çoğu gelirlerini açıklamaktan kurtulmak için kendi paralel bütçelerini hazırlamış. Bu paraları sanki kendi kişisel mal varlıklarıymış gibi yönetiyorlar! Böyle bir anlayışla nasıl reform yapılabilir?" (Vatikan)
- ''Ayı seyredecek kimse olmasaydı, kesinlikle ay da var olmazdı." (Süleyman'ın Anahtarı)
- “Kötülüğün zaferi için gereken tek şey,iyi kişilerin hiçbir şey yapmamasıdır.” (Şeytanın Eli)
- "KÖTÜLÜĞÜN ZAFERİ İÇİN GEREKEN TEK ŞEY İYİ KİŞİLERİN HİÇBİR ŞEY YAPMAMASIDIR." (Şeytanın Eli)
- Hayat küçük bir nefesten fazlası değildi. (Kodeks 632)
- , ben bir bilim insanıyım. Mistik olan şeylere inanmam, yani... 'Ruhaniyet benim için varoluşun acımasızlığı ve kendi ölümlülüğümüzün verdiği korku karşısında bizi korumak ve içimizi rahatlatmak üzere uydurulmuş bir şeydir yalnızca.' (Vatikan)
- "Doğa sırlarını sinsiliğinden değil, özündeki yüceliğinden dolayı saklar." (Tanrı'nın Formülü)
- "Veritaten dies aperit - Zaman gerçeği açığa çıkarır." (İsa'nın Son Sırrı)
- Mantık bize delil değil ipucu sunar. (Tanrı'nın Formülü)
- Hepimizin açması gereken yedinci bir mühür, bizi bekleyen bir kader, yolumuzun sonunda bir kıyamet var. Ne kadar başarı elde edersek edelim, ne zaferler kazanırsak kazanalım, ne fetihlere imza atarsak atalım, son istasyonda bize ayrılmış hep bir yenilgi saklıdır. Eğer şanslıysak ve uğraşır didinirsek, çok güzel bir hayat olabilir, hatta gerçek bir mutlu anlar silsilesi bile yaşayabiliriz ama ne yaparsak yapalım, ne denesek deneyelim, ne söylersek söyleyelim eninde sonunda bizi hep o umutsuz ve son bir yenilgi bekler. (Yedinci Mühür)
- "Zaman gerçeği açığa çıkarır." (İsa'nın Son Sırrı)
- Bir kadının silahı ağzıdır. (Kodeks 632)
- Eğer gerçekten bir Tanrı varsa bu,yaratılışın ve kozmik mekaniğin kaynağında bulunan bilinçli zeka,evrenin yasalarını ve doğanın değişmezlerini tasarlamış olan varlık,matematiğin,fiziğin ve kimyanın kaynağı,yaşamı,zekayı,bilinci ve muhtemelen bir çok şeyi yaratmış olan mimar olmalıydı. Spinoza ve Einstein'in Tanrısı.. (Yaşam Sinyali)