Tanrı Yanılgısı - Richard Dawkins Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Tanrı Yanılgısı kimin eseri? Tanrı Yanılgısı kitabının yazarı kimdir? Tanrı Yanılgısı konusu ve anafikri nedir? Tanrı Yanılgısı kitabı ne anlatıyor? Tanrı Yanılgısı PDF indirme linki var mı? Tanrı Yanılgısı kitabının yazarı Richard Dawkins kimdir? İşte Tanrı Yanılgısı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Richard Dawkins
Çevirmen: Melisa Miller
Orijinal Adı: The God Delusion
Yayın Evi: Kuzey Yayınları
İSBN: 9789944315111
Sayfa Sayısı: 480
Tanrı Yanılgısı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Herkesin okuması gereken bir eser."
-The Economist-
Kendimizi, doğaüstü varlığın egemen olduğu yaşamlardan kurtarabileceğimiz, yeni bin yılın kitabi olarak görüyorum."
-Brian Eno-
'...eğlenceli, oldukça bilgilendirici, görkemli yazılmış ...aldığımız ilk dini eğitimden bu yana başımıza bela olan boş inançlardan kaynaklanan bu zırvalara kapıldığımız için zekice azarlanıyoruz'
-Rod Liddle, Sunday Times-
'Heyecanlı ve neşeli bir kitap. Dawkins, kuvvetli tezlerinin tüm gücüyle kükreyerek geliyor...'
-Joan Bakewell, Guardian-
'Ateşli, akıllıca, eğlenceli, moral verici ve hepsinin ötesinde ölümcül derecede lüzumlu...'
-Daily Express
'Tanrı Yanılgısı olağanüstü ilginç bir kitap... parıldayan dili ile anlatılmış bu kitap sadece okumayı bir zevk haline getirmekle kalmıyor, aynı zamanda geniş bir yelpazede düşünmemiz için beynimizi uyarıyor'
-Financial Times
'Dawkins, bir gölge süper güç tarafından sarmalanmış, elverişli ve rahat bir ortamda bulunan bir insan dünyasına ihtiyaç duymayan okuyuculara bir parça akıl ve entellektüel bakış ila haz veriyor'
-Herald Tribune
'Dünyayı bir kez daha yıkayan, köpüklü bir boş inanç gelgitine karşı, bütün kariyeri boyunca hayatın kendisinin zor ve muhteşem sebebini kanıtlayan büyük bir bilimadamından, fevkalade savaşçı bir atak'
-Johann Hari, Independent-
"Yaratılışçılar ile Tanrı'ya inanlar, Dawkins'i kendilerinin bas düşmanı olarak görmekte haklılar. The God Delusion'da kendinin ne müthiş bir hasım olduğunu göstermektedir. Coşkuyla ve heyecanla okunan bir yapıt... Tam da Papa ile İslam'ın birbirinden uzaklaştığı bir ortama denk geldi."
-The Guardian
Son zamanlarda, Discover dergisi, evrimi sert ve etkili savunduğu için Richard Dawkins'i "Darwin'in Rottweiler"i olarak anmaktadır. Prospect dergisi ise onu, (umberto Eco ve Noam Chomsky ile birlikte) dünyanın ilk üç halk aydınından biri olarak seçti. Bu kez Dawkins keskin zekâsını din üzerine çevirir, dinin hatalı mantığını ve yol açtığı acıları ifşa eder.
Eski Ahit'in cinsiyet takıntılı tiranından, Aydınlanma düşünürlerince müşfik (ama hala mantık dışı) Kutsal Düzenleyici olmasına kadar Tanrı'yı bütün formlarıyla eleştirir. Dine ilişkin bütün önemli argümanları didik didik eder ve doğaüstü bir varlığın olamazlığını açık seçik ortaya koyar. Konuları tarihsel ve çağdaş kanıtlarla destekleyerek, dinin nasıl savaşı ateşlediğini, bağnazlığı kışkırttığını, çocukları istismar ettiğini gösterir. Böyle yaparak, Tanrı inancının sadece akil dişi (irrasyonel) değil, ayni zamanda potansiyel olarak ölümcül olduğu seklinde zorlayıcı bir durum yaratmaktadır.
Dawkins'in dini çürütmeye yönelik ateşli ve şiddetli tarzı, Kutsal Kitap'ı delik deşik eden tutarsızlık ve zalimlikler durmadan dile getiren, "maharetli tasarım"ın anlamsızlığı ya da can çekişen Orta Doğu veya Orta Amerika köktendinciliği karşısında tüyleri diken diken olan herhangi biri tarafından bağrına basılacaktır.
(Tanıtım Bülteninden)
Ödüller: İngiliz Galaxy Kitap Ödülü Sahibi 2007 Yılın Yazarı
Tanrı Yanılgısı Alıntıları - Sözleri
- İnanmak, tedbir olsun diye yapmaya karar verebileceğiniz bir şey değildir.
- “Bu dünya, olası dünyaların en iyisi olabilirdi, tabii eğer içinde din olmasa
- John Lennon’un ünlü şarkısındaki gibi, hiçbir dinin olmadığı bir dünya hayal edin. İntihar bombacılarının olmadığını, 11 Eylül’ün, İngiliz Metro Bombalamalarının, Haçlı Seferlerinin, cadı avlarının, mezhep savaşlarının, Sırp/Hırvat/Boşnak katliamlarının, Yahudilerin “İsa katilleri” diye idam edilmelerinin, Kuzey İrlanda “sorunlarının” hiç olmadığını, din sömürüsü ile televizyonda servet kazanan uyanıkların olmadığını düşünün. Antik heykelleri havaya uçuran Taliban’ın olmadığını, kâfirlerin halk içinde kafalarının kesilmediğini, derilerinin bir fiskesini gösterdiler diye kadınların suratına kezzap atılmadığını hayal edin.
- “Din teselli ve rahatlama verir. Topluluklardaki birlikteliği teşvik eder. Neden var olduğumuzu bilme özlemimizi dindirir.”
- Merhaba peynir yiyen edepsizler.
- Eğer insanlar sadece cezalandırılmaktan kork tukları ve ödüllendirileceklerini umut ettikleri için iyi kalplilerse, o hal de gerçekten çok acınacak haldeyiz.” Albert Einstein
- ölümden en çok korkanların dindar insanlar olduğunu fark etmiş.
- Ayrıntılar kültürden kültüre farklılık gösterir ancak dilbilgisinin altında yatan derin yapı evrenseldir
- Tıpkı "insan" yerine "insanoğlu" veya "ademoğlu" ifadesini duyunca irkilen feministlerde olduğu gibi, herkesin "Katolik çocuk" ya da "Müslüman çocuk" gibi ifadeleri duyduğunda irkilmesini isterim. Eğer isterseniz, "Katolik bir ailenin çocuğundan" bahsedebilirsiniz; ancak eğer herhangi birisinin "Katolik bir çocuk"tan bahsettiğini duyarsanız, onu durdurun ve kibarca çocukların bu gibi konularda nerede durulacağını bilemeyecek kadar küçük olduklarını belirtin: tıpkı ekonomik ya da siyasi konularda nerede duracaklarını bilmedikleri gibi.
- Eğer dindarsanız bile çok çok büyük bir ihtimalle dininiz ailenizin dinidir. Eğer ABD'nin Arkansas eyaletinde doğmuşsanız ve Hristiyanlığın doğru, Müslümanlığın yanlış bir din olduğunu düşünüyorsanız ve Afganistan'da doğmuş olsaydınız tam tersini düşüneceğinizin pekâlâ farkındaysanız, çocuklukta yaşanan beyin yıkamasının kurbanısınızdır. Afganistan'da doğsaydınız aynı beyin yıkanması ile Hristiyanlığı yanlış görecektiniz.
- Günahları (yasak bir ağaçtaki elmayı yemek) yalnızca azarlanmalarını gerekrirecek önemsizlikteymiş gibi görünüyor. Lakın meyvenin sembolik yapısı (yani iyi ve kötüyü bilmek, ancak çıplaklıkları ön plana çıkmıştır) ağaçtan meyve aşırma günahının tüm günahların anası ve babası halini alınası için yeterli olmuştur.'
- tektanrıcık, sırası geldiğinde bir tanrı daha eksilterek ateizme dönüşmeye mahkumdur.
- Dinsiz bilim topal, bilimsiz din kördür.”
- Tanrı’nın “Neden bana inanmadığını bilmek istiyorum” sorusu karşısında ne cevap vereceği sorulduğunda şöyle yanıtlamıştır: “Yeterli kanıt yoktu Tanrım, yeterli kanıt yoktu”.
Tanrı Yanılgısı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitap yazarı kendince araştırma yapmış,bilgi toplamış ,yorumlamış,yazmış, çizmiş ... Kendisine sadece bir tek soru sorarak tüm kitabının mantıklı bir konu üzerinde çalışıp çalışmadığını sormak istiyorum - "Sanatlı bir eser, sanatkârı icab eder. Eğer bir sanat varsa, mutlaka o sanatın bir Sanatkâr'ı vardır." Küçük bir örnekle açıklamak istiyorum.Örneğin bir yumurta düşünün içinde sarı ve beyaz iki viskoz sıvı mevcut. Bunu tavuğun altına veya ısıya maruz bıraktığımızda yaklaşık 20 gün içerisinde Mükemmel işleyişleri olan ve benzeri dahi yapılamayan solunum ,dolaşım ,boşaltım,iskelet sistemleri ,göz ,kulak ,böbrek ,mide ,burun ,karaciğer vs... oluşuyor sizce bunu yumurtanın içerisinde bulunan aklı ,iradesi ,gücü mühendislik bilgisi olmayan hücreler ,atomlar veya iki viskoz sıvı mı yaptı yoksa bunu kontrol eden ,gören,düzenleyen farklı bir gücün mü olmasını gerektirir ?(Bu güce enerji,tanrı ,allah ,vs diyebilirsiniz )Bu küçük örneği kendi vücudunuz ,denizlerde yaşayan milyarlarca canlı,karada yaşayan hayvan bitki organizmalarına bakarak yorumlayıp genişletebilirsiniz . #Kitabı okuma esnasında aldığım dipnotlarım# -O zaman tüm inanılan şeyleri kaldıralım ,herkes iyiyi doğruyu bilecek mi, yoksa herkes kendi doğrularını mı ortaya çıkarır?Örneğin bana göre doğru olan başkasına göre yanlıştır -Yazar kendi fikrini kabul etmeyenleri dışlayarak sadece kendi fikrinin en doğru olduğunu söylüyor .Onun düşüncesine katılmayanları neredeyse aptal yerine koyuyor - Yazarın amacının bu kitabı okuyan inançlıların ateist olacaklarını düşünmesidir.(Tüm ateist diye geçinen insanlara bakın, kısıtlı veya eksik birkaç bilgiyle bilgilerinin en doğru olduğunu düşünmelidir .Tamam diyelim ki tüm insanlar ateist oldu sonuç ne olmasını bekliyoruz önemli olan insanların iç huzuru değil mi ,Ateistlere şöyle bir bakmanızı istiyorum. Hangi ateist hayatından lezzet alıyor, hayatını anlamlı buluyor hepsinin en büyük ortak noktası kocaman bir boşluk içinde olmaları -Tamam diyelim ki hepimiz ateist olduk ve tüm inançları sildik kafamızdan .şöyle düşünün herkes okulundan dışarı çıkmış olsun ve büyük bir meydanda toplandığımızı tasavvur edelim .Peki doğruyu nasıl bulacağız ?Herkes kendi doğrusunu mu yapacak yoksa tüm o topluluğu alakadar eden doğrular mı olacak ,diyelim ki biri o kendince doğru bulduğu herhangi bir şey topluluğa uymuyor ve genelin hakkına geçiyor ise bunun bir yaptırımı olmalı mı yoksa olmamalı mı?Demek o topluluğun tümünü ilgilendiren bir kanun olması gerekiyor peki bunu birinin kontrol etmesi gerekmiyor mu?Demek bir de onu yönetici,görevli ,başkan veya her ne derseniz bir kontrol edicinin olması gerekiyor peki bunları kafasında mı tutacak hayır tabiki de bir fasikül ,kitapçık veya defter şeklinde olması gerek miyor mu ? -Yazar dışardan gelen tüm fikirlere tamamiyle kendini kapatmış ve kendi fikirlerini kabul etmeyenlerin beyinlerinin yıkanmış olduğunu söylüyor.Yani şu çıkarım mı çıkıyor kim bu kitabı okursa oradakileri mantıklı ve akla yatkın bulmalı ve fikirleri değişmelidir .Diğer tüm inançların aynı şeylerden bahsettiğini ve birbirinin kopyası olduğunu ifade etmekte bu da aslında bunların hepsinin bir ortak bir amacı olduğunu göstermez mi yani hepsinin ortak bir kaynaktan beslendiği anlamı çıkmaz mı ? - Herhangi bir şey bilimsellikle açıklanırsa işin içinden çıktığını ifade ediyor halbuki unuttuğu bir şey var peki bu fiiliyatı ,işi yapan atomların aklı ,iradesi veya mühendislik bilgisi varmı ki buna güç yetirebilsin - kitaptan bir Alıntı "Bazı insanlar, birtakım alanlarda yüksek bir bilgi seviyesine ulaştıklarında, her konuda düşüncelerini söyleme hakkını kazandıklarını zannederler" Bu tamda yazarı anlatan bir cümle neden diye soracak olursanız örneğin mühendis olmamama rağmen veya olsam dahi hepsine hakim olamayacağından benim kısıtlı bilgimle kalkipta mühendislik ilmini eleştirmem ,onların yaptığı her şeyin yanlış olduğunu söylersem bu ne kadar mantıklı ve tutarlı olur ? -Dinin insanları ayrıştırdığını söylemektedir .kendisine şu soruyu söylemek isterdim acaba tüm insanların her meslek grubundan zengin fakir yaşlı genç çocuk farketmeksizin toplandığı ve tüm insanların eşit olduğu bir platform ,mekan veya yer gösterebilir mi? Cevabı ise çok basit bir ibadethaneye giderse eğer cevabını kolaylıkla bulur - Yazarımız o kadar çok örnek vermiş ki kendisine sadece şunu söylemek gerekir insanın sistemlerini(solunum sistemi ,dolaşım ,endokrin vs ) nasıl izah edecek ? Aklı yeteneği kuvveti olmayan cansız atomların bir araya gelerek canlı bir organizma ve sistem oluşturduğunu açıklaması yeterli olur - Bu kadar sayfalık kitap yazarına sadece şu soruyu sormak istiyorum eğer ortada bir sanat varsa oda bir sanatçının varlığını delil göstermez mı? - Yazarın kitabın hemen hemen tamamında sığındığı tek şey bilimsellik kavramı ,gelin şunu biraz açalım.Bilgi hiçbir zaman iş yapmaz örneğin bir binanın projesi elinizde olsa o binayı proje mi yapar yoksa işçi-ve makinelr mi yapar ? Bilim dediğimiz kavram o binanın yapım aşamasında işçilerin nasıl hareket ettinlerini hangi malzemelerin kullanıldığını açıklar sadece, kesinlikle iş yapmaz .Veya önünüzde bir ilaç prospektüsü var o elinizdeki ilacı o prospektüs mü yapar veya yaptı yoksa perde arkasındaki bir takım meslek mensupları mı yaptı .Bilim dediğimiz şey o prospektüstür, projedir veya kağıt parçasıdır (yasin)
Tanrı Yanılgısı: Dawkins'in vaaz verdiği ateist korosunun bir parçasıyım; ama dürüst olmak gerekirse, bu kitabın dindar bir kişi gayret ederse fikrini değiştirebileceğine inanıyorum (Dini cemaatlerin, Dawkins'in bir Şeytan aracı olarak çalışmasını kınadığını çok duydum). Tanrı Yanılgısı'nın bazı güçlü yanları vardır . Açık ve anlaşılması kolaydır. Büyük bir coşkuyla yazılmıştır. Bazı ateistler, kuşkusuz onun din konusundaki eleştirilerinden zevk alacaklardır. Yer yer komik. Okurken çok güldüm. Mizahın bir kısmı kasıtlı gibi görünüyor Din adına ne kadar çok dehşetin işlendiği iyi bilinir, ancak Dawkins daha önce hiç duymadığım birkaç tane daha ortaya çıkarmayı başarır. Ayrıca İncil'deki birçok ikiyüzlülük hakkında harika bir bölüm var - ve daha önce dindar arkadaşlarla yaptığım tartışmalarda kullandığımdan çok daha fazlası var. Dawkins, Tanrı'nın varlığına ilişkin ortak argümanları ortaya koydu ve ardından tüm bu argümanlar için çürütmeler sunmaya başladı. Hepsi nispeten sindirimi kolay tek bir ciltte. Kabul edelim, Tanrı ile ilgili tüm karmaşık, entelektüel, eterik, dindar argümanlar basit bir gerçek karşısında çözülüyor. Kanıt yok. Her neyse. :) İyi okumalar (Filozof mazikeen.)
Richard Dawkins çok zeki ve kurnaz bir bilim adamı ve kesinlikle boş yazan birisi değil. Dünyada 2400 tane inanılan tanrı var ve bunlardan birtanesine inanan biri diğer 2399 tanrıyı reddetmiş oluyor :) ateist birisi ise hepsini reddediyor. Bu eserde Richard Dawkins dinler ile mitoloji eserler arasındaki benzerliklere değinmiş. Gerçekten de baktığımız zaman gilgamis destanı ile Tevrat arasında okadar çok benzerlik var ki.... Sanki Musa peygamber gilgamis destanını alıp kendince bişeyler ekleyip Tevrat i oluşturmuş düşüncesinden kendimi alamıyorum. İncil de Tevrat in devamı, Kuran'da İncil'in... Temele iniyorsun insan eliyle, insan aklıyla oluşturulmuş Gilgamis destanına variyorsunuz. Araştırmalarima devam edeceğim tabiki de kendimce cevaplar buldukça sizlerle paylaşacağım. (Osman Yüksel)
Tanrı Yanılgısı PDF indirme linki var mı?
Richard Dawkins - Tanrı Yanılgısı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tanrı Yanılgısı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Richard Dawkins Kimdir?
Clinton Richard Dawkins (d. 26 Mart 1941), Britanyalı etolog, evrimci biyolog ve yazar. Oxford Üniversitesi bünyesinde 1995 yılında onun için Charles Simonyi tarafından oluşturulmuş Simonyi Professorship for the Public Understanding of Science kürsüsünde 2008 yılında emekli oluncaya kadar görev yapmıştır.
Dawkins ateist ve hümanisttir, British Humanist Association Başkan Yardımcılığını yürütmektedir. Evrenin oluşumuna dair yaradılışçı inanışlara karşı çıkışıyla bilinir. Çok sayıda popüler bilim kitabı yazmış, televizyon ve radyo programları yapmıştır. Kitapları 31 dile çevrilmiş ve milyonlarca satmıştır.
Dawkins 1976 yılında yayınlanan Gen Bencildir adlı eseriyle gündeme gelmiştir. Eserde genlere dayanan evrim merkeze alınmış ve mem adında bir terim ortaya atılmıştır. 1982 yılında kaleme aldığı The Extended Phenotype adlı eserde evrimsel biyolojiye katkıda bulunarak genlerdeki fenotip etkisine bağlı değişmelerin sadece organizmanın gövdesiyle sınırlı kalmadığını, diğer organizmayı ve çevreyi değiştirdiğini belirtmiştir.
Richard Dawkins Kitapları - Eserleri
- Tanrı Yanılgısı
- Gen Bencildir
- Kör Saatçi
- Yeryüzündeki En Büyük Gösteri
- Gerçeğin Büyüsü
- Tanrıyı Aşmak: Bir Başlangıç Kılavuzu
- Bir Şeytanın Papazı
- Olasılıksızlık Dağına Tırmanmak
- Ataların Hikayesi
- Gökkuşağını Çözmek
- Cennetten Akan Irmak
- Ruhtaki Bilim
- Dört Atlı
- Merak Tutkusu
- Genişlemiş Fenotip
- Resimli Bilim Ansiklopedisi
- The Oxford Book Of Modern Science Writing
- The Selfish Gene
Richard Dawkins Alıntıları - Sözleri
- Tıpkı bir nehir gibi doğal seçilim de, aktığı yolu daha az direnç taşıyan mevcut hat üzerinden kör bir biçimde iyileştirir. Ortaya çıkan hayvan ne düşünülecek en mükemmel tasarımdır ne de güç bela hayatını sürdürecek kadar iyidir. Bu hayvan, en iyi ihtimalle, her biri o zaman diliminde var olan daha iyi alternatifleri temsil eden değişimlerin tarihsel seyrinin ürünüdür. (Genişlemiş Fenotip)
- Kötü şeyler, tıpkı iyi şeyler gibi şans eseri olmaları gerektiğinden daha sık gerçekleşmiyorlar. Evrenin bir zihni yok, duyguları ve kişiliği yok, dolayısıyla size zarar vermek ya da sizi memnun etmek için bir şeyler yapmaz. Kötü şeyler olur, çünkü şeyler olur. Sizin bakış açınıza göre iyi ya da kötü olmaları, onların olma ihtimallerini etkilemez. (Gerçeğin Büyüsü)
- Atalar başarılı şeyler yaptıklarında, çocuklarına aktaracakları genlerin, sonuç olarak, ebeveynlerinden aldıkları genlere göre daha üstün olduğunu düşünmeye yatkınızdır. Sanki başarılarıyla ilgili bir şey genlerine bulaşır ve torunlarının uçmakta, yüzmekte, kur yapmakta böylesine iyi olmalarının nedeni de budur. Yanlış, tamamen yanlış! Genler kullanıldıkça değişmez, çok ender hatalar dışında, değişmeden sadece aktarılır. İyi genleri üreten başarı değildir. Başarıyı üreten iyi genlerdir ve bir bireyin yaşam boyu yaptığı hiçbir şey genlerini etkilemez (Cennetten Akan Irmak)
- Atalar başarılı şeyler yaptıklarında, çocuklarına aktaracakları genlerin, sonuç olarak, ebeveynlerinden aldıkları genlere göre daha üstün olduğunu düşünmeye yatkınızdır. Sanki başarılarıyla ilgili bir şey genlerine bulaşır ve torunlarının uçmakta, yüzmekte, kur yapmakta böylesine iyi olmalarının nedeni de budur. Yanlış, tamamen yanlış! Genler kullanıldıkça değişmez, çok ender hatalar dışında, değişmeden sadece aktarılır. İyi genleri üreten başarı değildir. Başarıyı üreten iyi genlerdir ve bir bireyin yaşam boyu yaptığı hiçbir şey genlerini etkilemez, iyi genlerle doğan bireylerin başarılı atalar olacak şekilde büyümeleri olasılığı yüksektir (Cennetten Akan Irmak)
- Bir gün provalar sırasında Sir Adrian kemanlara döner ve daha yüksek sesle çalmalarını söyler. "Fakat Sir Adrian "der başkemancı, "çubuğunuzla daha az sesle çalışmamızı işaret ediyorsunuz. " "buradaki fikir "diye sertçe çıkışır şef," ben daha az gösterirken siz daha yüksek sesle çalmalısınız! " (Genişlemiş Fenotip)
- Var olduğumuz gerçeği, neredeyse katlanılamayacak kadar şaşırtıcı. (Yeryüzündeki En Büyük Gösteri)
- Yavru bal kılavuzu kuşunun sivri ve kancalı bir gagası bulunur. Yumurtadan çıkar çıkmaz ve henüz gözleri görmezken, tüysüz ve pek çok konuda çaresizken, sütkardeşlerini tırpanlayarak ve keserek öldürür, çünkü ölü kardeşler yiyecek için rekabet edemez! (Gen Bencildir)
- Başlıkta kullandığım ırmak, bir DNA ırmağıdır ve uzam içinde değil, zaman içinde akar. Kemik ve dokulardan değil, bilgiden oluşan bir ırmaktır: katı bedenlerden değil, beden inşa etmeye ait soyut talimatlardan oluşan bir ırmaktır. Bilgi bedenlerden geçer ve onları etkiler, ama yol boyunca onlardan etkilenmez. (Cennetten Akan Irmak)
- Bir açıdan kendimle profesyonel avukatlar arasına bir mesafe koymak istiyorum. Bir müşteri adına veya bir davayi savunması amacıyla bir avukata veya politikacıya tutkusunu ve inandırma gücünü sergilemesi için para ödenir ama savunduğu şeye kendi içinde inanmıyor olabilir. Ancak ben inanmadığım şeyi asla savunmadım, savunmam da. Her zaman doğru olmayabilirim, ama neyin doğru olduğuna tutkuyla dikkat ederim ve doğru olduğuna inanmadığım bir şeyi asla söylemem. (Kör Saatçi)
- Lemurlar, Afrika'da maymunlar evrildiği sırada ıssız Madagaskar'da mahsur kalan erken primatların torunudur. Madagaskar evrim konusunda doğal deney laboratuvar görevi görecek kadar büyük bir adadır. (Ataların Hikayesi)
- Neden büyükler, çocukların saflıklarından faydalanır ki? Noel Baba'ya inanan bir çocuğu küçük bir sorgulama oyununa teşvik etmek gerçekten bariz bir şekilde yanlış mı? Dünyadaki tüm çocuklara hediye dağıtacaksa Noel Baba'nın kaç bacaya tırmanması gerekir? Noel sabahına kadar bütün işleri bitirebilmesi için ren geyiklerinin ne kadar hızlı uçması gerekir? Ona doğrudan Noel Baba'nın var olmadığı gerçeğini söylemeyin. Onu külyutmaz, şüpheci sorgulama alışkanlığı edinmesi için sadece biraz cesaretlendirin. (Merak Tutkusu)
- Dinler toplumlarımızda dudak uçuklatıcı ayrıcalıklara sahipler, öyle ki bu ayrıcalıklar bırakın tek tek kişilere, diğer herhangi başka bir özel menfaat grubuna dahi tanınmıyor. (Merak Tutkusu)
- ''Sizin Tanrınız buysa, pek de etkileyici değilmiş. Çok fazla ruhsal sorunu var, kendini çok güvensiz hissediyor. Yedi gün boyunca kendisine tapınmanızı istiyor. Tutup hatalı insanlar yaratıyor, sonra da kendi hatası için onları suçluyor. Kendisi, yüce varlık kavramı için oldukça kötü bir örnek.'' (Gerçeğin Büyüsü)
- Hayvanlar yaşamlarını yiyerek, yenmekten kaçınarak ve üreyerek sağlarlar. (Olasılıksızlık Dağına Tırmanmak)
- …söylenen her şeyi itibar edilmeli diye algılamayın çünkü herkesin ön yargıları ve geçmişten gelen eğilimleri bulunur. (Dört Atlı)
- ""... Dişi karıncalar kraliçe olmak üzere beslenirse kanat geliştirebilirler fakat işçi olmak üzere beslenirlerse bu kapasitelerini kullanmazlar. Daha ilginci, pek çok türdeki kraliçe bireyler, kanatlarını yalnızca bir kere, çiftleşme uçuşunda kullanırlar ve sonra yer altında geçecek yaşamlarına hazırlanmak üzere bu kanatları kökünden kırarak ya da ısırıp kopararak keskin bir değişim yaşarlar. Açıkça görülüyor ki kanatlar yararlı olduğu kadar masraflı da olmaktadır."" (Genişlemiş Fenotip)
- İnsan enayiliğinin belli bir sınırı yoktur. Uysal ve her şeye inanan inekleriz, bizi sağarak semiren sahte doktorların ve şarlatanların istekli kurbanlarıyız. (Bir Şeytanın Papazı)
- Ölümcül anemiye sebep olan büyüyü kaldırması için büyücü hekime gidebilir veya B12 vitamini alabilirsiniz. Çocuğunuzu çocuk felcinden korumak için dua edebilir veya onu aşılatabilirsiniz. Eğer Doğmamış çocuğunuzun cinsiyetiyle ilgileniyorsanız üfürükçülere, falcılara gidebilirsiniz... fakat ortalamada sadece her iki tahminin birisinde doğru çıkacaklardır. Eğer emin olmak istiyorsanız... Amniyosenteziyi veya sonogramı deneyin. Bilimi deneyin. (Ruhtaki Bilim)
- Nasıl oldu da hemen hemen hiçbir büyük din, bilimi mercek altına aldığında şu sonucu çıkaramadı: “ Bu bizim düşündüğümüzden daha iyi! Kainat peygamberimizin söylediğinden çok daha büyük, görkemli, incelikli ve zarif.” Bunun yerine şöyle dediler, “ Hayır, hayır, hayır! Benim Tanrım küçük bir tanrıdır ve onun böyle kalmasını isterim.” (Ruhtaki Bilim)
- Aynı derecede gülünç bir başka örnek de Müslüman yaradılış savunucusu Harun Yahya'nın savurganca hazırlanmış, gösterişli resimlerle süslenmiş, devasa ama budalalık derecesinde cahillikler içeren kitabı Yaradılış Atlası. Çok açık ki bu kitabı basmak bir servete mal olmuş, ki aralarında benim de bulunduğum on binlerce bilim öğretmenine bedava dağıtıldığını düşünmek durumu hayret verici hale sokuyor. Kitaba muazzam paralar dökülmüş olmasına rağmen, içindeki hatalar efsane haline geldi. Çoğu kadim fosilin günümüzde yaşayan örneklerinden ayırt edilemez olduğunu göstermek amacıyla, Yahya bir deniz yılanını sanki "yılanbalığıymış" gibi (bu iki hayvan birbirlerinden o kadar farklıdır ki, omurgalılarda iki ayrı sınıfa yerleştirilmiştir), deniz yıldızını "kırılgan yıldızmış" gibi (aslında iki farklı derisidikenli sınıfıdır bunlar), bir sabellid solucanını (bir tür halkalı solucan) "krinoid deniz zambağı" gibi (bir derisidikenli: bu ikisinin farklı şubeler den geliyor olmalarını bırakın, ikisi de hayvan olmakla birlikte farklı alt-âlemlere aitler, hem hayvan olup hem de daha uzak akraba olmak isteselerdi, birbirlerine ancak bu kadar uzak olabilirlerdi) ve nihayet (hepsinden de muhteşemi) bir balık yemini "şayak sineği" gibi gösteriyor (bakınız renkli sayfa 8). (Yeryüzündeki En Büyük Gösteri)