Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım - Bülent Usta Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım kimin eseri? Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım kitabının yazarı kimdir? Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım konusu ve anafikri nedir? Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım kitabı ne anlatıyor? Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım PDF indirme linki var mı? Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım kitabının yazarı Bülent Usta kimdir? İşte Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Bülent Usta

Yayın Evi: Trend Yayınevi

İSBN: 9789944342278

Sayfa Sayısı: 280

Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Adaletin yetmediği yerde onlar vardır! Onlar gibi kahramanların yanında süpermen bile amatör kalır! Adını hiç duymadığınız topraklar için savaşır, mahallenizdeki suçu daha işlenmeden bertaraf ederler! Tecavüzcüyü hadım, hırsızı telef ederler! gizlenirler, takip edilemezler! izlerler, görünmezler!

Öldürürler, yakalanmazlar! âşık olurlar, kurşuna atlarlar! ölürler ama vazgeçmezler...

Peki, kimdir bunlar

(Tanıtım Bülteninden)

Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım Alıntıları - Sözleri

• 'Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...'
• “Hepimiz suyun altındayız. Âşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz.” 
• 'Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...'
• Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...
• °`Hepimiz suyun altındayız.Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz.Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz…
• hepimiz suyun altındayız. âşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. sonra tekrar suyun altına giriyoruz. her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...
• "ben aşka hiç inanmadım. alkole inandım." ( Belkide bu yüzden kaybettik..)
• Hepimiz suyun altındayız. Âşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. "Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz."
• Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...
• Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...
• “Hayat hep çalışmadığınız yerden sorar. O nedenle hayatla me kadar geç yüzleşirseniz o kadar derin yaralar alırsınız.”
• "Hepimiz suyun altındayız.aşık olduğumuz anılarda,güldüğümüz yada bi sanat eserine baktığmız anlarda. Suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz Sonra tekrar suyun altına giriyoruz Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz"
• Hepimiz suyun altındayız. Âşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da 1 sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz..
• “sen hiç yaşlanmayacaksın lan gotik,” diyerek tetiği çektim. artık kalbi boş değildi. en azından bir kurşun vardı.
• “Çekici olan her şey yaralar. Doğadaki en renkli en fosforlu hayvanların çok zehirli olmaları gibi.”

Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Dikkat spoiler içerir. Son zamanlarda okuduğum en güzel polisiye romanlardan biri. Pırlanta adında bir mafya babası ve Gaddar Cabbar adında bir yardımcısı vardır. Bay Bahattin'e Sunyata adında bir kurum gelir ve Pırlanta'yı ekarte edeceğini söyler. Sunya, çeşitli hackerlar ve eski adı İbrahim Gümüşçü olan bir CIA ajanı tanıdığı olan biridir ve gizlenmesini çok iyi bilmektedir. Pırlanta'nın da Kahraman Ölmez asında bir tetikçisi vardır. Bu kişiler arasında büyük bir çatışma başlar. Bu arada da Asil Haşmetli adında biri, Sunya'nın peşindedir. Ama acaba başarılı olabilecekler midir? Pırlanta devrilecek midir? Cabbar sevgilisi Kayra'nın yanına dönebilecek midir? Seçil bu işlerin neresindedir? Murat Menteş'e benzer tarzıyla mutlaka okunması gereken kitaplardan biri. (Serdar Poirot)

Hayata dair güzel çıkarımlarla dolu bir kitap. Kitabın üslubu insanı bir hayli etkiliyor. Bir solukta okuyabileceğiniz bir kitap. (selinay tuzun)

Murat Menteş in “Dublörün Dilemması” tarzında yazılmış bir kitap. Aynı zamanda “Vantage Point” filmini izlediyseniz eğer, bir olayı farklı karakterlerin gözünden işleyerek yazılmış olduğunu farkedeceksiniz. Ağır kitaplar okunduktan sonra okunması keyif verecek bir kitap... (Emre DEMİR)

Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım PDF indirme linki var mı?

Bülent Usta - Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Bülent Usta Kimdir?

Bülent Usta, 1973 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü'nü bitirerek, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü'nde yüksek lisansını tamamladı. Daha önce çeşitli dergilerde ve Radikal 2 gibi gazete eklerinde antropoloji, siyaset ve felsefe ağırlıklı yazılarıyla gözüken yazar, Milliyet Kitap, Varlık, Kitap-lık, Radikal Kitap, Cumhuriyet Kitap gibi dergi ve gazete eklerinde de deneme, eleştiri, söyleşi ve edebi ürünleriyle yer alarak son zamanlarda daha çok edebiyata ağırlık verdi. Siyahî dergisinin kurucuları ve editörleri arasında yer aldığı gibi,Eşik Cini öykü dergisinin editörlüğünü de yürütmüştü. Daha çok şiir ve öykü alanında olmak üzere, çok sayıda kitabın editörlüğünü yaptı. 2005-2012 yılları arasında Yasakmeyve şiir dergisinin editörlüğünü yapan yazar, on iki sayı çıkan “Sıcak Nal” edebiyat dergisinin yayın kurulunda yer aldı. 2012-2014 arasında Oğlak Yayınları'nda editörlük yaptı. Boğaziçi Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak ders veren yazar, “Birgün” gazetesi kültür sanat sayfalarında yer alan “Karşılaşmalar” adlı köşesinde, güncel olayları sanat ve siyaset üzerinden değerlendiren yazılar yazmayı sürdürüyor. Çeşitli antoloji ve ortak çalışmalarda öykü ve yazıları yayımlanan yazarın, Ocak 2008'de Versus Kitap tarafından yayımlanmış Karınca Hastanesi adlı bir de romanı bulunmaktadır.

Bülent Usta Kitapları - Eserleri

• Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım
• Karınca Hastanesi

Bülent Usta Alıntıları - Sözleri

• Hepimiz suyun altındayız. Âşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. "Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz." (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Herkes her yere ait olamaz. Hisleri güçlü olanlar bilir, nereye ait olduklarını. (Karınca Hastanesi)
• “Hepimiz suyun altındayız. Âşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz.”  (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• “sen hiç yaşlanmayacaksın lan gotik,” diyerek tetiği çektim. artık kalbi boş değildi. en azından bir kurşun vardı. (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Özgür olmamaktan kork Açlıktan ya da acıdan değil. (Karınca Hastanesi)
• "Hepimiz suyun altındayız.aşık olduğumuz anılarda,güldüğümüz yada bi sanat eserine baktığmız anlarda. Suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz Sonra tekrar suyun altına giriyoruz Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz" (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Her karanlığın sonu ışık. Korkma karanlıktan. (Karınca Hastanesi)
• 'Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...' (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• “Hayat hep çalışmadığınız yerden sorar. O nedenle hayatla me kadar geç yüzleşirseniz o kadar derin yaralar alırsınız.” (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Ben olmanın bedelini daha ne kadar ödeyecektim? (Karınca Hastanesi)
• Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz... (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• 'Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz...' (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Ölünce bir rüyadan mı uyanırsın, yoksa bir rüyaya mi dalarsın diye sormuştum ben de ona. (Karınca Hastanesi)
• Aldatılıyorduk gerçek denilen zorba tarafından. Tüm zorbaların sadece bildiği tek bir şey vardı: vahşet. (Karınca Hastanesi)
• Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz... (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Hissettiğimiz kadar varız işte ve yokuz sizin gerçeklik diye buyurduğunuz sınırların içinde. (Karınca Hastanesi)
• Düşleri öldüremezsiniz! (Karınca Hastanesi)
• “Çekici olan her şey yaralar. Doğadaki en renkli en fosforlu hayvanların çok zehirli olmaları gibi.” (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)
• Ben olmanın bedelini daha ne kadar ödeyecektim? (Karınca Hastanesi)
• Hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. Sonra tekrar suyun altına giriyoruz. Her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz... (Sen Kaç! Ben Onları Oyalarım)