Şehir Zehir ve Hamza - Merve Özcan Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Şehir Zehir ve Hamza kimin eseri? Şehir Zehir ve Hamza kitabının yazarı kimdir? Şehir Zehir ve Hamza konusu ve anafikri nedir? Şehir Zehir ve Hamza kitabı ne anlatıyor? Şehir Zehir ve Hamza PDF indirme linki var mı? Şehir Zehir ve Hamza kitabının yazarı Merve Özcan kimdir? İşte Şehir Zehir ve Hamza kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Merve Özcan
Editör: Rukiye Şahin
Tasarımcı: Yasin Çetin
Yayın Evi: Portakal Kitap Yayınları
İSBN: 9789752468771
Sayfa Sayısı: 400
Şehir Zehir ve Hamza Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
İlk cinayetimi Karakoza’nın sokaklarında işledim, diğer birçok fedai gibi. Ölümü, öldürmeyi, yakmayı, yıkmayı biz bu şehirde öğrendik. Sonra bu şehrin bizi dönüştürdüğü şeyi görünce kaçmak için fırsat kolladık. Fakat şimdi geri döndük. Eskiden, vurmamızı istedikleri hedeflere çevirirdik namluyu, ancak şimdi bize vur emri verenlere nişan alıyoruz.
Ben Feza, bir şeyler biliyorum. Kazançlarımın kayıplarıma bağlandığı ve madalyonun her iki yüzüne de tanıklık yapan bir şehir… Zehri tadanı, en az tattıran kadar zehirleyen bir zehir… Ve bu şehrin güzüne karşı tebessümü sımsıcak bir palto gibi sarmalayan bir adam, Hamza…
Benim tüm hikayem bu.
Ancak bu şehirde daha fazlası var.
Şehir Zehir ve Hamza Alıntıları - Sözleri
- İnsanlar üstünlük uğruna kendini zehirlemeye devam ediyorlar.
- Sonu muallak bir yolda emin adımlarla yürümek zordur.
- Dünyayı kurtarmak isteyen insanın, işe nereden başlayacağını bilememesinin şaşkınlığı var üzerimde.
- İnsanım ve nefsim var, herkes gibi.
- Gittiğim her yer, saklandığım her köşede vicdanım uzanmaya mahkûm olduğum dikenli bir döşekti bana...
- "Hafıza ahlaktır, unutur. Belki yaşanılanı unutamayız ama hissettirdikleri körelecek."
- Fakat şimdi görüyorum ki büyük lütuflar imtihanların arkasından geliyormuş.
- Terminalleri seviyorum, insanların özlemle kucaklaştığı bu yerler bizi kimliksiz kılıyordu
- Gittiğim her yer, saklandığım her köşede vicdanım uzanmaya mahkûm olduğum dikenli bir döşekti bana...
- "Zaman insanlara ve eşyalara değer kazandırır. Fakat yalnızca bir kısmı bu değeri hak eder."
Şehir Zehir ve Hamza İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Ah Merve ! Sana bazen çok kiziyorum çünkü bize dünyamızda bulmamız zor şahsiyetler tanıtıyorsun . Sevgili Hamza umarim gerçek hayatta varsindir ve Feza na kavuşmussundur . Kitap ders arası dinlenmelik bir kitap . Çok akıcı ve heyecanlı . Çerez niyetine okunulabilir ;) (Neo Derviş)
Dinin ön planda tutulduğu aşkın,cinayetin çok güzel anlatıldığı sürükleyüci bir romandı okurken kendimi kitabın içinde gibi hissettim herkese tavsiye ederim. (ikbal şahin)
Dünyevi aşk ve ilahi aşkın harmanlanmış olduğu hikayeler, romanlar... Aslında hiç de yabancısı değilim bu kitapların. Annem kitap okumaya zaman ayıramadığı için kitapları sesli olarak dinleyip bitiriyor ve ben de kulak misafiri oluyorum dinlediği kitaplara. Hep bu tarz kitaplar dinliyor. Bu sebepten yorum yapabilecek birikime sahip olduğumu düşünüyorum. Şimdi incelemeye geçelim. Hamza Feza'yı ararken İslam'la tanışıyor ve İslam'da arıyor onu. Kitapta da söylendiği gibi Feza'ya yakınlaşmak için bir araç olarak görüyor İslam'ı önce, ama zamanla asıl aracın Feza olduğunu ve mükafatının din olduğunu görüyor. Olaylar bazen fazlasıyla hikmetliydi abartıya kaçan tesadüfler fazlasıyla gerçek dışıydı, şimdi diyeceksiniz ki her şey doğal seyrinde gerçek hayattaki kadar olağan olsaydı ne anlamı kalırdı kitabın, bir şeyler okumanın? Ama ben zaten asıl maharetin, fazlasıyla doğal olan şeyleri etkileyici bir şekilde anlatmakta olduğunu düşünüyorum. Eh tabii 21. yüzyılda yazılmış olan bir romanda klasik bir roman tadı aramak anlamsız olacak. Sanıyorum ki fazlasıyla klasik roman okumaktan bu kitaplar çok basit genç kız edebiyatı gibi gelmeye başladı bana. Bunun yanısıra aksiyon da yer alıyor kitapta. Bu çok daha güçlü bir mesele olarak da anlatılabilirdi diye düşünüyorum. Kitabın bu kadar kalın olmasının hakkını verebilirdi belki. Ama dikkatimi en çok çeken şey yazarın cümlelerinin zaman zaman şaşırtıcı şekilde güçlü olmasıydı. Tasvirleri gayet iyiydi. Kitabın içindeki çizimlere bayıldım, sanıyorum ki yazarın kendi çizimleri. İleride, bu deneyimleriyle güçlü bir yazar olacağını umuyorum Merve Özcan'ın. Başka bir kitapta görüşmek üzere. (Yaren)
Şehir Zehir ve Hamza PDF indirme linki var mı?
Merve Özcan - Şehir Zehir ve Hamza kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Şehir Zehir ve Hamza PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Merve Özcan Kimdir?
Merve Özcan, 11 Ocak 1996'da İstanbul'da doğup, ilk ve orta öğrenimini burada tamamlamıştır. Arel Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü'nden birincilikle mezun olduktan sonra çizimlerine ve yazarlık kariyerine odaklanmıştır. Resim çizerek geçen çocukluğunun sonunda çizgilerin kelimelerle benzerliğini fark etmiş ve yazmaya başlamıştır.
Merve Özcan Kitapları - Eserleri
- Gözlerini Haramdan Sakın
- Yüreğini Haramdan Sakın
- Ruhunu Haramdan Sakın
- Tanyeri - Zifir
- Şehir Zehir ve Hamza
- Tanyeri - Fecir
Merve Özcan Alıntıları - Sözleri
- Sen bir tırtılsın, ben senin kelebeğe dönüşünü izliyorum... Ve sonra kendi kanatlarını parçalayışını. (Tanyeri - Zifir)
- En kıymetli hayrın, şerrin tozları arasında saklandığını sakın aklından çıkarma. (Tanyeri - Fecir)
- Huzur göreceli bir kavramdır ama kısır değildir. Huzur çoğalır, huzur insanlara bulaşır. Fakat hırs bencildir, kin bencildir ve tükenir. Tükendikçe daha fazlasını ister, asla çoğalmaz ve kendini yer, başkalarını da yedirir. (Tanyeri - Fecir)
- “Bir şeyler hep konuşuluyor ama konuşulunca da değişmiyor.” (Ruhunu Haramdan Sakın)
- Yeni bir gün, ölü bir ben... (Yüreğini Haramdan Sakın)
- Şehadet ve onurlu bir ölüm, ona verilebilecek en güzel hediye artık... (Tanyeri - Zifir)
- "Hafıza ahlaktır, unutur. Belki yaşanılanı unutamayız ama hissettirdikleri körelecek." (Şehir Zehir ve Hamza)
- İşte İslam buydu; Hayran olunası bir durumdu benim için. Harama gitme, zina yapma, günaha girme değil; yaklaşma demek... (Ruhunu Haramdan Sakın)
- “Eğer Allah sana bir keder ve sıkıntı verecek olursa, onu O’ndan başka kaldıracak olan yoktur. Eğer O, sana iyiliğin gelmesini istemişse o zaman O’nun ihsan ve ikramım engelleyecek hiç kimse yoktur. O, onu kullarından dilediğine bahşeder. O çok bağışlayan, çok acıyandır. ” (Gözlerini Haramdan Sakın)
- Dünyayı kurtarmak isteyen insanın, işe nereden başlayacağını bilememesinin şaşkınlığı var üzerimde. (Şehir Zehir ve Hamza)
- Nereye gideceğimden önce nereye gitmek istediğimi bilmek zorundaydım; çünkü babamın da söylediği gibi, insan kendisinin pusulasıydı. (Tanyeri - Zifir)
- ...bir kitapta altını çizdiğin satırlar mahremdir. Onlarca cümlenin içinden senin için özel olanları afişe etmiş olursun fakat yazdıkların daha mahremdir. Kabul edersin ki, zihnindeki binlerce düşünce içinden somutlaştırdıkların seni, altını çizdiğin satırlardan daha çok ortaya serer... Çoğu zaman. (Tanyeri - Fecir)
- ...mahkûm olarak yaşamaya devam etmektense, hürriyetim için savaşarak ölmeyi yeğlerim. (Tanyeri - Fecir)
- Başka bir gezegende bulunur mu bilmiyorum ama şu dünyada bazı anları ne kadar anlatsak da ona karşılık gelecek doğru sözcüğü hiçbir zaman bulamayız.Belki de doğru sözcük bu ânı bir kalıba sokmayı istememe fedakârlığını göstererek zihnimizin bir köşesine saklanır. Kendini gizleyen o sözcüklere de kalıba sığmayacak anlara da saygım sonsuz; çünkü getirdikleri iyi ya da kötü olsun, hayatın dalgaları arasına karışıp gitmeme mâni oluyor. Bazen dibe çekiyor, boğuluyorum; bazen de dalgalara meydan okurcasına savaşıyor, onların üzerinde koşuyorum. Ama yaşıyorum, yaşadığımı hissediyorum. (Ruhunu Haramdan Sakın)
- Siyah beyazın, beyaz siyahın içine karışmış ama ortalıkta bunun ayırdını yapacak kadar aydınlık kalmamış. (Tanyeri - Fecir)
- “Ulaşmak istenilen yer yolu belirler, insan ise ulaşmak istediği yeri.” (Tanyeri - Zifir)
- Sonu muallak bir yolda emin adımlarla yürümek zordur. (Şehir Zehir ve Hamza)
- Kendimi komedi filmlerindeki unutulmuş çocuklar gibi hissediyordum. (Gözlerini Haramdan Sakın)
- "Arsıl tuhaf bir adamdı ve bir kenarında mutlaka zıtlık barındırırdı. Siyah ondaysa, beyaz da ondaydı." (Tanyeri - Zifir)
- Seni sevdiğimi, kendimi gözlerindeki yansımada görmek istediğimde fark ettim ; beni sevdiğini ise o yansımada kendimi gördüğümde öğrendim. (Ruhunu Haramdan Sakın)