diorex
sampiyon

Rubailer - Mevlana Celaleddin-i Rumi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Rubailer kimin eseri? Rubailer kitabının yazarı kimdir? Rubailer konusu ve anafikri nedir? Rubailer kitabı ne anlatıyor? Rubailer PDF indirme linki var mı? Rubailer kitabının yazarı Mevlana Celaleddin-i Rumi kimdir? İşte Rubailer kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 10.04.2022 16:00
Rubailer - Mevlana Celaleddin-i Rumi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Mevlana Celaleddin-i Rumi

Çevirmen: Hasan Ali Yücel

Yayın Evi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

İSBN: 9789944880046

Sayfa Sayısı: 110

Rubailer Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Mevlânâ Celaleddin Rumî (1207-1273): 

Yapıtlarının bütünü düşünüldüğünde yalnız 13. yüzyılın en büyük tasavvuf şairlerinden biri değil, dünya şiirinin de en önemli adlarındandır. T. İş Bankası Kültür Yayınları, içinde bulunduğumuz 2007 yılında, doğumunun 800. yılı UNESCO'nun girişimiyle bütün dünyada "Mevlânâ Yılı" olarak kutlanacak 

şairin 107 rubaisini Hasan Âli Yücel'in çevirileriyle kendi dizisinde okura sunuyor.

Hasan Âli Yücel (1897- 1961); Klasikler'den Köy Enstitüleri'ne,1938 sonundan 1946 Ağustosu'na dek süren Milli Eğitim Bakanlığı döneminde kurduklarıyla Cumhuriyet Aydınlanması'nın en önemli ve kalıcı "orkestra şefi"ydi. Telif ve çevirileriyle de son derece nitelikli bir kültür insanı olan Yücel'in Mevlânâ çevirileri, şairin 800. doğum yılına denk gelen 

110. doğum yılında yeniden okurla buluşuyor.

(Arka Kapak)

Bu katra katra şiirler,

Hilkatin muamması önünde 

Aşkın yanan vecdiyle dökülmüş

Birer gözyaşıdır.

Mevlana,

Varlığın mistisismini

Ve aşkın lirismini sezerek

Gözü yaşaranlara

Ölmiyen bir arkadaştır.

Kendini onda kaybeden,

Onu

Kendinde bulmuş olacaktır.

Hasan Âli

 

Rubailer Alıntıları - Sözleri

  • Dil pür suhan-ü zeban zi güften şüde lâl Gönül söylenecek bin bir sözle dolu, dil söylemekten aciz!..
  • Gönül söylenecek bin bir sözle dolu, Dil söylemekten aciz!.. .... ~...
  • Sen şehvetinin adını aşk koymuşsun; halbuki şehvetle aşk arasında ne uzun mesafe vardır...
  • Gönül söylenecek bin bir sözle dolu, Dil söylemekten aciz!..
  • Ez bad mera buyi tü amed imruz Şükranei an bebad dadem dilra. Sevgilim, bugün rüzgârdan senin kokun geldi; ben şükrane olsun diye kokunu getiren rüzgâra gönlümü verdim.
  • Ta şeb migû ki ruzi mara şeb nist, Der mezhebi aşk, aşkra mezheb nist. Aşk an bahrist keş keran-u leb nist. Bes garka şevend-ü nale-ü yarab nist. De ki: Gece olsa da bizim gündüzümüze gece yoktur. Aşk mezhebinde aşka mezhep olmaz. Aşk öyle bir denizdir ki ne ucu bucağı, ne de sahili ve kenarı vardır. Oraya düşüp boğulurlar; fakat “Aman!” diye bağırmak, “Yarap!” diye haykırmak yoktur.
  • Tü şehveti hişra lekap, aşk nihi; Ez şehvet ta aşk reh büsyarest. Sen şehvetinin adını aşk koymuşsun; halbuki şehvetle aşk arasında ne uzun mesafe vardır...
  • Divane oldum: divane hiç uyku uyur mu? Mecnun uykunun nerede olduğunu bilir mi?...
  • Sen şehvetinin adını aşk koymuşsun; halbuki şehvetle aşk arasında ne uzun mesafe vardır. ... ~...
  • Mara çi küned çü aşk bi payanest. “Bizim ne günahımız var; aşkın ucu bucağı yok ki!..”
  • Guyend ki aşk akibet teskin est, Evvel şurest akibet temkin est; Canest zi asiyaş senki zîrin, Vin sureti bi karar balâbin est. Dediler ki aşkın akıbeti sükûnettir. Evveli şuriş [57], nihayeti temkindir. Can, bu aşk değirmeninin altında duran taştır ve bu kararı olmayan beden ise üstte görünen döner parçadır.
  • Bigrihtem ez damı tü derhanei dil, Dil dam şüd-ü mera giriftarı tü kerd. Senin tuzağından gönlüm evine kaçtım. Halbuki gönlüm tuzak oldu ve ben gene sana tutuldum.
  • Men bendei an aklı kez-u mecnun şüd Ben o sevgilinin bendesiyim ki akıl onun mecnunudur.
  • Pes güft mera ki tâk hahi ya cüft, Güftem betü cüft-ü ez heme âlem tak. Bana: “Tek mi istersin, çift mi?..” dedi. Ben de: “Seninle çift olmak ve bütün âlemden tek kalmak isterim.” dedim.
  • Aşk; hem ezeli, hem ebedi, yol sürecek.

Rubailer İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Mevlana Hazretlerinin daha önce Mesnevi'sini okumuş hayran kalmıştım. Osmanlı toplumunda Mesnevi hakkında yaygın bir söz vardır;" Türkler pirinç ve Mesnevisiz olmazlar" şu sözden Mevlana Hazretlerinin ne kadar sevildiği ortadadır. Mevlana Hazretlerinin Rubailerini her biri bir kitaba bedel anlam ve derinlikte dizeler. Şunu söylemek isterim bu kadar derin bir manada sözler, Mevlana Hazretlerinin derin tasavvufi halinin emaresidir. Bu kitap okunmadan önce tasavvufi etimoloji'ye hakim olmak gerekir. Özellikler Aşk üzerindeki rubaileri baştan sona ilahi Aşkı vurgulamıştır. Bir başka nokta ise Rubailer de şarap vurgusunuda göreceksiniz sakın bunu da yanlış anlamayın, oradaki şarap Aşk sarhoşluğu, kendinden geçme, Allah sevgisinden kendinden sıyrılmayı anlatmak istemiştir. Onun için tasavvufi kelimelerinin ne mana geldiğini iyi bilmek gerekir yoksa yanlış düşünceler oluşabilir. Okumanızı tavsiye ederim şimdiden keyifli okumalar ... (Y. Ç.)

Ne ben benim , ne sen sensin , ne sen "ben "sin Hem ben benim ,hem sen sensin ,hem sen "ben"sin. Ben seninle o haldeyim ki -ey güzel sevgilim!...-ben sen miyim, yoksa sen ben misin bir türlü kestiremiyorum. (Özlem pala)

Din adı altında binlerce ileti paylaşılan bir uygulamada Mevlana'nın bu eserinin sadece 522 kişi tarafından okunması garip, öyle değil mi? Çünkü Mevlana, bu eserinde toplumun hiç de yakın olmadığı bir seviyede duruyor. Senin güzelliğin gözlerimin önündeyken kıbleyi bilmem diyor mesela, aşkın imanı olmaz, aşık müslüman yoktur diyor. İçki içilen ortamlardan; çalgılardan ve şaraptan bahsediyor. Tanrı kelimesinin yanında bize bir hayli uzak şeyler.. Yaratıcıya yazılmış aşk dolu satırlar var eserde. Bir sevgiliye yazılmış gibi duran bir aşktan bahsediyorum. Bırakın bu sevginin bir parçasını bulabilmiş olmayı, bir yaratıcının varlığına bile şüpheyle yaklaşırken okuduğum satırlar ile derin düşüncelere daldım. Mevlana, bu toprakların yetiştirmiş olduğu en büyük değerlerden biri. En azından kulak verelim. Sizden isteğim, kapalı olmayın. Sadece ideolojimize uygun düşen yazıları okursak nasıl ilerleyebiliriz? Eğer okurken ilerlemek istiyorsak, farklı seslere açık olmamız gerektiğine inanıyorum ve Mevlana, bu seslerin başında geliyor. İyi okumalar diliyorum. (m)

Rubailer PDF indirme linki var mı?

Mevlana Celaleddin-i Rumi - Rubailer kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Rubailer PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Mevlana Celaleddin-i Rumi Kimdir?

Mevlâna 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan Ülkesi'nin Belh şehrinde doğmuştur. Mevlâna'nın babası Belh Şehrinin ileri gelenlerinden olup, sağlığında 'Bilginlerin Sultânı' ünvanını almış olan Hüseyin Hatibi oğlu Bahâeddin Veled'tir. Annesi ise Belh Emiri Rükneddin'in kızı Mümine Hatun'dur.

Sultânü'I-Ulemâ Bahaeddin Veled, bazı siyasi olaylar ve yaklaşmakta olan Moğol istilası nedeniyle Belh'den ayrılmak zorunda kalmıştır. Sultânü'I-Ulemâ 1212 veya 1213 yıllarında aile fertleri ve yakın dostları ile birlikte Belh'den ayrıldı.

Sultânü'I-Ulemâ'nın ilk durağı Nişâbur olmuştur. Nişâbur şehrinde tanınmış mutasavvıf Feridüddin Attar ile de karşılaştılar. Mevlâna burada küçük yaşına rağmen Feridüddin Attar'ın ilgisini çekmiş ve takdirlerini kazanmıştır.

Sultânü'I Ulemâ Nişabur'dan Bağdat'a ve daha sonra Kufe yolu ile Kâ'be'ye hareket etti. Hac farizasını yerine getirdikten sonra, dönüşte Şam'a uğradı. Şam'dan sonra Malatya, Erzincan, Sivas, Kayseri, Niğde yolu ile Lârende'ye (Karaman) geldiler. Karaman'da Subaşı Emir Musâ'nın yaptırdıkları medreseye yerleştiler.

1222 yılında Karaman'a gelen Sultânü'/-Ulemâ ve ailesi burada 7 yıl kaldılar. Mevlâna 1225 yılında Şerefeddin Lala'nın kızı Gevher Hatun ile Karaman'da evlendi. Bu evlilikten Mevlâna'nın Sultan Veled ve Alâeddin Çelebi adlı iki oğlu oldu. Yıllar sonra Gevher Hatun'u kaybeden Mevlâna bir çocuklu dul olan Kerrâ Hatun ile ikinci evliliğini yaptı. Mevlâna'nın bu evlilikten de Muzaffereddin ve Emir Alim Çelebi adlı iki oğlu ile Melike Hatun adlı bir kızı dünyaya geldi.

Bu yıllarda Anadolu'nun büyük bir kısmı Selçuklu Devleti'nin egemenliği altında idi. Konya'da bu devletin baş şehri idi. Konya sanat eserleri ile donatılmış, ilim adamları ve sanatkarlarla dolup taşmıştı. Kısaca Selçuklu Devleti en parlak devrini yaşıyordu ve Devletin hükümdarı Alâeddin Keykubâd idi. Alâeddin Keykubâd Sultânü'I-Ulemâ Bahaeddin Veled'i Karaman'dan Konya'ya davet etti ve Konya'ya yerleşmesini istedi.

Bahaeddin Veled Sultanın davetini kabul etti ve Konya'ya 3 Mayıs 1228 yılında ailesi ve dostları ile geldiler. Sultan Alâeddin kendilerini

muhteşem bir törenle karşıladı ve Altunapa (İplikçi) Medresesi'ni ikametlerine tahsis ettiler.

Sultânü'l-Ulemâ 12 Ocak 1231 yılında Konya'da vefat etti. Mezar yeri olarak, Selçuklu Sarayının Gül Bahçesi seçildi. Halen müze olarak kullanılan Mevlâna Dergâhı'ndaki bugünkü yerine defnolundu.

Sultânü'I-Ulemâ ölünce, talebeleri ve müridleri bu defa Mevlâna'nın çevresinde toplandılar. Mevlâna'yı babasının tek varisi olarak gördüler. Gerçekten de Mevlâna büyük bir ilim ve din bilgini olmuş, İplikçi Medresesi'nde vaazlar veriyordu. Vaazları kendisini dinlemeye gelenlerle dolup taşıyordu.

Mevlâna 15 Kasım 1244 yılında Şems-i Tebrizi ile karşılaştı. Mevlâna Şems'de 'mutlak kemâlin varlığını' cemalinde de 'Tanrı nurlarını' görmüştü. Ancak beraberlikleri uzun sürmedi. Şems aniden öldü.

Mevlâna Şems'in ölümünden sonra uzun yıllar inzivaya çekildi. Daha sonraki yıllarda Selâhaddin Zerkubi ve Hüsameddin Çelebi, Şems-i Tebrizi'nin yerini doldurmaya çalıştılar.

Mevlana Celaleddin-i Rumi Kitapları - Eserleri

  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Mesnevi Cilt 1
  • Mesnevi Cilt 4
  • Fihi Ma Fih
  • Gül Bahçesi
  • Mesnevi'de Geçen Hikayeler
  • Kalem Yazamadı Aşkı
  • Dost Görünen Düşman
  • Mesnevi
  • Toprak Gibi Ol
  • Aşkname
  • Ya Olduğun Gibi Görün Ya Göründüğün Gibi Ol
  • Rubailer
  • Aşk Şehri
  • Akarsu Gibi Ol
  • Mecalis-i Seba (Yedi Meclis)
  • Bir Demet Gül
  • Mesnevi Bahçesi
  • Divan-ı Kebir
  • Mesnevi Hikayeleri
  • Aşk'a Gel
  • Aşk ve Dergah
  • Aşk- ı Gizem
  • Mesnevi Cilt 2
  • Mesnevi Cilt 3
  • Mesnevi Cilt 5
  • Mesnevi Cilt 6
  • Ben Bende Değil
  • Mevlana
  • Eserlerinden Seçmeler
  • Deniz Gibi Ol
  • Veciz sözler
  • Sufinin Yolu
  • Gece Gibi Ol
  • Güneş Gibi Ol
  • Herkes İçin Mesneviname
  • Aşktan Doğduk Biz
  • Aşk-ı Lamekan
  • Mesnevi'den Erotik Hikayeler
  • Mektubat
  • Mesnevi ve Şerhi
  • Mevlana'dan Seçmeler
  • Aşk de Ötesini Bırak Mevlana'dan Öyküler
  • Mesnevi'den Her Güne Bir Hikmet
  • Ne Olursan Ol
  • Divân-ı Kebir'den Seçmeler
  • Gerçek Aşk
  • Mesnevi'den Çocuklara Seçme Hikayeler
  • Etme; Külliyat-ı Şems-i Tebrizi Güldestesi
  • Yedi Öğüt
  • Mesnevi Aşk Şeriatı
  • Seçme Rubailer
  • Mesneviden Seçmeler
  • Kızıl Postun Eşiğinde
  • Sır Tutabilir misin?
  • Mevlana'dan Ruha Dokunan Düşünceler
  • Aşk
  • Mesnevi-i Şerif
  • The Love Poems of Rumi
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 1
  • Ben Sağırım Efendim
  • Şems ile Sohbet
  • Can Yücedir Göklerden
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 4
  • Sabır Kapısı
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 5
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi
  • Mesnevi (6 Cilt Takım)
  • Aşk Dile Gelince
  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Mesnevi’de İnsan
  • Aşk Şiirleri
  • Eşq Pərvanəsi
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 2
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 3
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 5
  • The Masnavi
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi 2
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 8
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 2
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 3
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 4
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 6
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 7
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 9
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 10
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 11
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 12
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 13
  • Mesnevi
  • Mesnevi 1
  • Mesnevi 2
  • Mesnevi 3
  • Mesnevi 4
  • Mesnevi 5
  • Mesnevi 6
  • Canan ile Sohbet
  • Maşuk ile Sohbet
  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Divan-ı Şems
  • Mesnevi Dünya Rüyası
  • Mevlana'dan Masallar Set
  • Sen Allah’a Güven
  • Rumi Mecalis-i Seb'a Yedi Vaaz
  • Bütün Eserleri Seçmeler
  • Ölü Gibi Ol
  • Mesnevi Cilt 4-5-6
  • Mesnevi-i Manevi
  • Fihi Ma-fih ve Mecalis-i Seba'dan Seçmeler
  • Rumi
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 1
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 4
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 6
  • Fihi Ma Fih'ten Seçmeler
  • Mesnevi'den Hikayeler
  • Mesnevi (2 Cilt) & Manzum Tercüme
  • Mevlana Celaleddin Rumi'nin BÜTÜN ESERLERİNDEN SEÇMELER
  • Dert Etme Dua Et
  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Akıllı Papağan
  • Dörtlükler - Rubailer
  • Mesnevî-i Muradiye
  • Makalat
  • Mevlana'nın Mesnevi'sinden Hikâyeler

Mevlana Celaleddin-i Rumi Alıntıları - Sözleri

  • "Nice dualar vardır ki ziyanın, helâk olmanın bedduanın ta kendisidir. Yüce Rabbimiz onları kereminden dolayı kabul etmez." (Mesnevi'de Geçen Hikayeler)
  • Orada çıxış edən hər bir alim ya keçmiş alimlərin sözünü, ya da övliyalardan bir kəramət danışırdı. Onlara diqqətlə qulaq asan Şəms dözə bilməyib dedi: - Nə vaxta qədər başqalarının sözü ilə zaman keçirəcəksiniz? Nə vaxt "qəlbim Rəbbimdən rəvayət etdi" deyəcəksiniz? Nə üçün başqalarının əsası ilə gəzirsiniz? Haradadır sizin sözləriniz? Haradadır sizin əsərləriniz? Sizin öz qəlbinizin sözü yoxdurmu? (Eşq Pərvanəsi)
  • “Cânım benim, ümitsizliğe düşme. Bütün canların ümidi gayb âleminden çıkageldi.” (Aşk Şehri)
  • Senin Allah demen, Allah'ın (c.c.) lebbeyk kulum -buyur kulum demesidir. Allah (c.c.) isminin zikrini herkese nasip eder mi, bunu sana nasip etmesi az şey mi? (Mesnevi'de Geçen Hikayeler)
  • 'Şimdi sorarım sana, Hangi aşk daha büyüktür ? Anlatılarak dile düşen mi, Anlatılamayıp yürek deşen mi ?' (Canan ile Sohbet)
  • Altı kişinin kusurlarını, ayıplarını arkasından söylemek gıybet olmaz: 1. Günah işlemesine engel olmak için söylemek. Bir kimse, babasından gizli haram, günah ve suç işleyince, babasının engel olacağını bilenin, babasına söylemesi veya yazarak bildirmesi gıybet olmaz. Mani olacağı bilinmiyor veya fitne çıkacağı tahmin ediliyorsa elbette haber verilmez. Çünkü düşmanlığa sebep olur. 2. Kusur işleyene acıdığı için söylemek. Bir şeyi bilmeyene nasihat vermek, satılmakta olan malın kusurunu müşteriye haber vermek, evlenecek erkeğe, nikah edeceği kızın ayıbını, kusurunu veya evlenecek kıza, evleneceği erkeğin ayıbını kusurunu haber vermek gıybet olmaz. 3. Müslümanları onun şerrinden, kötülüğünden korumak için söylemek. İnsanları haksız yere döveni, mallarını gasp edeni, çalanı, yahut dili ile söverek, iftira ve gıybet ederek zarar vereni söylemek gıybet olmaz. 4. Bir âlime söyleyip, o kusurun dindeki hükmünü (fetvasını) öğrenmek için söylemek. 5. O kusur, ona isim olmuşsa, onu bu isimle tanıtmak mecburiyetinde olmak. 6. Din düşmanlarını, İslâmiyet'i yanlış anlatanları ve yazanları Müslümanlara açıklayıp haber vermek. İnsanlar arasında bir hastalık hâline gelen gıybetten, bunları yapanları sakındırmalıdır. Bu, hem ona, hem de topluma en büyük hizmettir. (Gece Gibi Ol)
  • "Aynan, bilir misin, neden gammaz değil? Yüzünden tozu, pası silinmemiş de ondan!" (Mesnevi-i Şerif Şerhi - 1)
  • Peki gönül dediğin nedir? Senin bağında açılmış bir çiçek. (Divân-ı Kebir'den Seçmeler)
  • Varlık yoklukta gizlenmiştir. (Mesnevi'den Her Güne Bir Hikmet)
  • Gerçekten de ben Rabbime gidiyorum 37/99 O'na tevekkül ederim. O bana yeter. (Bütün Eserleri Seçmeler)
  • Gelecek, onu görene kadar şekilsizdir. Bir parayı havaya attığında iki olası gelecek vardır, birinde para yazı gelir, diğerinde tura, ama sen görene kadar ikisi de değildir." (Ben Bende Değil)
  • Kendi tuzağına tutulmuşsun, nasıl avcılık bu? Kendi evini soymadasın,ne biçim hırsızsın sen? (Aşk Şehri)
  • "Aslında uzak düşen kişi, yine vuslat zamanını arar." (Mesnevi-i Şerif Şerhi - 1)
  • Mizacım gereği hiçbir kalbin kırılmasını istemem. (Fihi Ma Fih)
  • Allah der ki; Kimi benden çok seversen onu senden alırım. Ve ekler; Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım. Ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, Sabır taşar, Canından saydığın yar bile bir gün el olur. Aklın şaşar, dostun düşmana dönüşür. Düşman kalkar dostun olur. Öyle garip bir dünya, Olmaz dediğin ne varsa olur. Düşmem dersin düşersin. Şaşmam dersin şaşarsın. En garibi de budur ya; Öldüm der durur yine de yaşarsın… Mevlana Celaleddin Rumi Fazla söze gerek bırakmamış Mevlana: Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım……… (Mesnevi)
  • "Maddi bedenlerimiz, sûretlerimiz ve dış görüşümüz birer testi gibidir. Güzellik ise ilâhi bir şaraptır. Cenab-ı Hakk, bana Leyla'nın suretinde şarap sunmaktadır. Sizin onu görmeniz, benim görmemden çok farklıdır." (Gül Bahçesi)
  • Sen beni bıraktın da derdin bırakmadı. Hakikaten de derdin, gamın, senden vefalıymış! (Seçme Rubailer)
  • İnsanların çoğu, insan yiyen canavar gibidir. Onların selam vermelerine pek güvenme. Emin olma... Hepsinin gönülleri şeytan yatağıdır. Kendileri de insan şeytanıdır. (Gül Bahçesi)
  • Öyle bir arkadaş istiyorum ki, benim derdimi kendine dert edinsin.Fakat öyle kendinden geçsin ki neşe ile gamı birbirinden ayırt edemesin. (Aşk'a Gel)
  • Nice tatlılar vardır ki şeker gibidir, fakat o şeker içinde zehir gizlidir. (Mesnevi)

Yorum Yaz