Poetika - Aristoteles Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Poetika kimin eseri? Poetika kitabının yazarı kimdir? Poetika konusu ve anafikri nedir? Poetika kitabı ne anlatıyor? Poetika kitabının yazarı Aristoteles kimdir? İşte Poetika kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 03.03.2022 08:00
Poetika - Aristoteles Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Aristoteles

Çevirmen: Samih Rifat

Orijinal Adı: Poetica

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789750708343

Sayfa Sayısı: 120

Poetika Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Poetika, Antik Yunan felsefesinin en önemli düşünürlerinden Aristoteles'in sanat üstüne kaleme almış olduğu bir başyapıt. Platon'un Akademia'sında yirmi yıl boyunca ünlü filozofun öğrencisi olan Aristoteles, bu benzersiz metninde, şiiri tüm edebiyat türlerini kapsayacak biçimde ele alır; bunun temelinde olayları ve eylemleri "taklit etme"nin bulunduğunu söyler. Derinlemesine incelediği tek sanat türü olan tragedya büyük bir eylemi taklit eder ve seyircilerin duyguları üzerinde bir "arındırma" etkisinde bulunur.

Poetika, sanat ve edebiyatla ilgili kuramlar, düşünceler ve kavramlar konusunda kafa yoranların onsuz edemeyecekleri bir metindir. Çevirmeni Samih Rifat'ın deyişiyle, "şiir, özellikle de tiyatro, ama buradan yola çıkarak tüm estetik evren için bir kutsal kitap"tır.

Gerçekten de, Poetika, tarih boyunca sayısız yazar, düşünür ve sanatçıyı etkilemiş olmasından da anlaşılacağı gibi, her okunuşunda yeniden keşfedilecek sahici bir klasiktir.

(Tanıtım Bülteninden)

Poetika Alıntıları - Sözleri

  • (...Bütün insanlar karaterleri açısından kötülüğe ve erdeme göre ayrışır), ya bizden iyidirler ya bizden kötüdürler ya da bize benzerler.
  • Bizi en çok şaşırtan rastlantılar kasıtlıymış gibi görünenlerdir.
  • İnsanların şu ya da bu nitelikte olması karakterlerine bağlıdır, ama mutlu olmaları ya da tersinin olması eylemlerine bağlıdır.
  • İnandırıcı olmayan olanaklı şeylerdense, olası olan olanaksız şeyler tercih edilmelidir.
  • Birçok olayın olasılığa aykırı gerçekleşmesi olası bir şeydir.
  • Resimlere bakmaktan hoşlanırız; çünkü onlara bakarken öğrenebiliriz.
  • Şiir sanatı, ya doğuştan yetenekli ya da coşup kendinden geçebilen kişilerin işidir
  • “…bütün insanlar karakterleri açısından kötülüğe ve erdeme göre ayrışır.”
  • … insanları diğer hayvanlardan ayıran şey taklit etmeye en yatkın hayvan olmaları ve ilk öğrendiklerini taklit yoluyla öğrenmeleridir, ayrıca bütün insanlar taklitlerden hoşlanır.
  • Birçok olası olmayan şeyin meydana gelmesi de olasıdır.
  • Destan öğeleri tragedyada vardır ama tragedya öğelerinin hepsi destanda yoktur.
  • “Bazı insanlar akıldışı bir önkabule sahiptir, o önkabulden sonuçlar çıkarıp bir karara varırlar ve kendi görüşleriyle çelişen bir şey varsa sanki ozan demiş gibi ozanı eleştirirler.”

Poetika İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Sanata ve Felsefeye olan ilgimi doyuma ulaştıran bir eser olarak Aristoteles'in Poetika'sı... Antik Yunan tarihçilerinden tragedya ve komedya ozanlarına kadar kapsamlı bir incelemeye girişen Aristoteles tek tek konuları ele almasının yanı sıra çözümlemek için her bölümde sistematiğini asla bozmadan tekrarı sunulan konularda ve tek tek açıklamalarında eserin külliyatına gölge düşürmediğini göreceksiniz. Bir ozanın sahip olması gereken özelliklerini bizlere anlatmasıyla beraber eserde daima ön plana çıkan tragedyanın destandan ayrımı ve üstünlüğüdür. Okurlarında fark edebileceği üzere burada en ehemmiyetli mefhum kuşkusuz "katharsis" tir. Zira insanların arınmasıdır burada söz konusu olan. Acı, korku ve dehşete düşürecek 'şeyler' insanda bir arınma yaşatacaktır; çünkü aslında insanın acılara ve korkulara ihtiyacı vardır. Tam bu noktada Aristoteles'in, Platon'un Devlet'inden ne kadar farklılaştığını ve hocasına nasıl karşı çıktığını görebilmekteyiz. Eseri okurken kapıldığım bir izlenimimi de paylaşmak isterim: Şayet Aristoteles günümüzde yaşasaydı bütün bir felsefe tarihini incelikle ele alıp her düşünceyi muhtemeldir ki tek tek zikretmekten asla geri durmayacaktı. Zira eser kendi düşünce sisteminin şekillenmesine olanak tanıyacak sürecin tamamını kapsamaktadır. Bu nedenle Aristoteles'in gerçekten tek solukta okunabilecek, anlaşılması oldukça açık ve seçik olan Poetika'sını okumanızı önermekteyim. yazar/aristoteles (Hazal AYDIN)

Kitap okumayı, edebiyatı ve sanatı seviyorum. Bölümümün etkisiyle de bu ilgilerimin oldukça üstüne düşmeye başladım. Bu ilginin sonucu olarak da tabii ki konuyla ilgili olarak kaynaklar okumsua başkadım. Poetika bu açıdan sanırım ilk kitabım. Okuduğum felsefik kitaplarda az çok güzellik, sanat konularına değinildi elbette ama tamamen sanat ve edebiyat açısından ilk kitabım. Derslerimde gördüğüm roman kriterlerinin çoğunun taa Aristo'ya dayanması ve hâlâ onun kriterlerini kullanıyor oluşumuz oldukça şaşırttı açıkçası. Bir hikâyeye gelişi güzel başlanmaması gerektiği, olay örgüsünün önemi, hikâyenin uzunluğu gibi unsurların hepsi Poetika'da açıklanmış. Bir hikâye nasıl yazılmalı, iyi hikâye nedir, yazar nelere dikkat etmeli gibi aslında temel olan şeyler açıklanmış. Benim için çok güzel bir başlangıçtı. Bunu okuduğum kitap/edebiyat-kuramlari-ve-elestiri--13539'nin kısımlarında da anladım. Çünkü çoğu felsefi düşüncenin temeli Aristo ve Platon'dan çıkmış, onlardan türemiş. Açıkçası okuması biraz zordu. Gerek terimler gerek dilin kullanımı, çok dikkatli bir şekilde okunması gerekiyor. Ama bunun nedenin yayınevinden de kaynaklandığını düşünüyorum. İş Bankası evet, hep tercihim ettiğim bir yayınevi, ayrıca arka kısma eklenen açıklamalar çok faydalı oldu benim için. Fakat, sanırım -sanırım diyorum çünkü bir kısmını okudum- Remzi Kitabevi'nin Poetika'sı çok daha anlaşılır. Biraz daha bilgi birikimi edindikten sonra tekrar okuyacağıma eminim. Keyifli okumalar, sanatla kalın! Kitapta adı geçen bazı kitaplar; kitap/kyklops--218939 kitap/nikomakhosa-etik--15830 kitap/kral-oidipus--14367 kitap/thyestes--162564 kitap/orestes--263998 kitap/iphigenia-tauriste--85091 kitap/antigone--20527 kitap/iphigenia-auliste--83231 kitap/medea--17130 kitap/politika--7742 kitap/sofist--63266 kitap/retorik--190598 (ecitah)

Aristo, Poetika'sında tragedya, destan ve komedya ozanlarına dair detaylı bir inceleme yaparak benzerlik ve farklılıklarını, olması gereken incelikleri bize anlatıyor. Eserin ana konusu tragedyanın destandan ayrılan noktaları ve üstünlüğüdür. Katharsis olarak adlandırılan arınma bölümünü çok önemli görerek dinleyicileri de derinden etkileyen bir konu olduğundan bahsediyor Aristo bu eserinde. İnsanın duygu ve hislere ihtiyaç duyduğunu savunan Aristoteles'in, hocası Platon'dan çok farklı bir yol izlediğini de görmüş oluyoruz. Okuması basit bir eser olmakla birlikte, biraz sıkıcı gibi de geldi bana, belki de pek okumadığım türlerin bahsini verdiğindendir. Ama genel olarak, anlaşılması kolay bir eser olduğu için okumanızı tavsiye ederim. Herkese keyifli okumalar dilerim ️ (Rüya Yaşar)

Kitabın Yazarı Aristoteles Kimdir?

Aristoteles ya da kısaca Aristo (Yunanca: Ἀριστοτέλης Aristotelēs; Eski Yunanca /aristoˈtelɛːs/; Yeni Yunanca /ˌaris̩toˈteʎis̩/)

Antik Yunan filozof. Platon ile Batı düşüncesinin en önemli iki filozofundan biri sayılır. Fizik, gökbilim, ilk felsefe, zooloji, mantık, siyaset ve biyoloji gibi konularda pek çok eser vermiştir.

MÖ 384 veya 385'te, günümüzde Athos tepesi olarak adlandırılan tepenin yakınlarında ufak bir Makedonya kenti olan Stageira'da, Makedonya kralı II. Amyntas'ın (Philippos'un babası) hekimi olan Nikomakhos'un oğlu olarak dünyaya gelir. MÖ 367 veya 366 'da 17 yaşında Platon'un Atina'daki akademisine (Akademeia) girmesiyle Platon'un en parlak çömezlerinden biri olur. Tütör yahut yardımcı hoca olarak çalıştığı dönemde, okuma tutkusuyla tanınır; (Platon, belki de bir tür tenezzülle, ona "okuyucu" lâkabını takar) Daha sonraları Akademia'daki öğretime kendisi de katkıda bulunur: kimi zaman Platoncu savları rakip Isokratos okuluna karşı savunmak için geliştiren, hatta zaman zaman da Evdamos ya da Can üzerine (Peri tes Psykhes) yazılarında olduğu gibi, bu tezleri büyükseyen diyaloglar yazar. Gryllos yahut Retorik üzerine Aristoteles'in diyalog yazarlığı dönemine aittir.

Platon MÖ 347'de öldüğünde, Akademeia'nın başına ardılı olarak Spevsippos'u atamıştır. Antik Çağ'dan itibaren yaşamöyküsü yazarları -herhalde kötücüllüklerinden- Platon'un bu seçiminde Aristoteles'in Akademeia'yı terk etmesinin asıl nedenini görüyorlar. Aristoteles'in en azından Spevsippos'a karşı kalıcı bir garez duyduğunu biliyoruz. Aynı yıl, belki de ustasının teşvikiyle, Ksenokratos ve Theophrastos ile bugün Biga Yarımadası olarak anılan Troas bölgesindeki Assos kentine gönderilir. Orada Tiran Atarnevs'li Hermias'ın siyasî danışmanı ve dostu olur. Aynı esnada, özgünlüğünü daha o zamandan belli eden bir okul kurar. Bu okuldaki girişimleri arasında yaşambilim üzerine çalışmaları yer alır. 345-344 yıllarında, belki de Theophrastos'un daveti üzerine, komşu Lesbos (Midilli) adasının Doğu kıyısındaki Mytilene (Midilli) kentine varır. 343'te Pella'daki (Bugün Ayii Apostili) Kral Makedonyalı Philippos'un sarayına, oğlu İskender'in eğitimini üstlenmek üzere çağırılır. 341 yılında Perslerin eline düşen Hermias'ın feci sonunu Pella'da öğrenir, anısına bir ağıt düzer. Gerek Pella'da ikamet ettiği sekiz senelik dönem, gerek eğitmenlik vazifesinin içeriği hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz. Philippos'un ölümüyle M.Ö. 335 İskender tahta oturur. Aristoteles Atina'ya dönüp Akademeia'ya rakip olarak Lykeion'u, ya da diğer adıyla Peripatos 'u (öğrencileriyle içinde dolaşarak tartıştıkları bir tür çevresi sütunlarla çevrili avlu ya da galeri) kurar. Lykeion'lulara verilen Peripatetikoi adı buradan geliyor. Burada on iki sene ders verir. M.Ö. 323'te Büyük İskender'in bir Asya seferi esnasında ölmesi üzerine Atina'da Makedon karşıtı bir tepki dalgası peydah olduğu vakit, aslında Makedonculuk zannı taşıyan Aristoteles'e karşı, dine saygısızlık davası açılması söz konusu olur. Bir ölümlüyü -Hermias'ı- anısına bir ilâhi yazarak ölümsüzleştirmekle itham edilir. Bunun üzerine Aristoteles, Sokrates'in yazgısını paylaşmak yerine Atina'yı terk etmeyi seçer: kendi deyişiyle, Atinalılar'a "felsefeye karşı ikinci bir suç işlemeleri" fırsatını tanımak istemez. Annesinin memleketi olan Eğriboz (Evboia) adasındaki Helke'ye Khalkis sığınır. Ertesi yıl M.Ö. 322'de, altmış üç yaşında hayatını kaybeder.

Aristoteles Kitapları - Eserleri

  • Poetika
  • Atinalıların Devleti
  • Nikomakhos'a Etik
  • Politika
  • Retorik
  • Metafizik

  • Organon 1 - Kategoryalar
  • Hayatı Her Gün Yeni Baştan Keşfetmek
  • Ruh Üzerine
  • Hayvanların Hareketleri Üzerine
  • Fizik
  • İkinci Çözümlemeler
  • Ekonomi

  • Organon 2 - Önerme
  • Organon 6 - Sofistçe Çürütmeler
  • Oluş ve Bozuluş
  • Magna Moralia
  • Eudemos'a Etik
  • Gökyüzü Üzerine
  • Organon 3 - Birinci Analitikler

  • Yorum Üzerine
  • Doğa Bilimleri Üzerine
  • Aristoteles Eğitim Üzerine
  • Felsefe Yapmaya Çağrı Protreptikos
  • Organon - Topikler
  • Theta
  • Felsefeye Çağrı

  • Protreptikos - Evren Üstüne
  • Problemeta Physica
  • Politics & Constituion of the Athens
  • Poetika

Aristoteles Alıntıları - Sözleri

  • Resimlere bakmaktan hoşlanırız; çünkü onlara bakarken öğrenebiliriz. (Poetika)
  • "...Gerçi kendi başına gökyüzü olmakla bu gökyüzü olmak birbirinden farklıdır." (Gökyüzü Üzerine)
  • Bütün nimetlere fazlasıyla doymuş olan sizler yüreğinizdeki taşkınlığı dizginleyerek kibrinize gem vurun. (Atinalıların Devleti)
  • eğer hakikati hakikat olduğu için ararsak ulaşırız. (Protreptikos - Evren Üstüne)
  • İlkin ismin ve fiilin, sonra inkar ve tasdikin, önerme ve sözün ne olduğunu ortaya koymak gerekir. Sesin çıkardığı sadalar ruh hallerinin işaretleridir. Yazılmış kelimeler sesin çıkardığı kelimelerin işaretleridir. Yazı her insanda (bir olmadığı gibi, konuşulan kelimeler de bir değildir; her ne kadar bu deyimlerin doğrudan doğruya işaretleri oldukları ruh halleri herkeste bir ise de; tıpkı bu hallerin, hayalleri oldukları şeylerin aynı oldukları gibi. (Organon 2 - Önerme)
  • Mutluluk nedir? Bilgili insanlar ve çoğunluk bu konuda aynı görüşte değil. Buna göre zenginlik ya da haz gibi şeyler mutluluktur. Bazen mutluluk duruma göre değişir, Örneğin hastayken sağlık fakirken zenginlik, bilgisizken bilmek ya da bizden daha iyi durumda olanlar mutlu olarak düşünürler. (Nikomakhos'a Etik)

  • Gerçekte, biz tartışmada iki şeyin aynı veya ayrı olduklarını ortaya koyabilirsek, aynı tarzda tarifler için de bol bol deliller bulmaya muktedir olacağız. Böylece nesnelerin özdeş olmadıklarını gösterdik mi, tarifi yok etmiş olacağız. Bununla beraber şimdi koyduğumuz kaide için karşılıklılık bulunmadığını kaydedelim. Çünkü tarifi teşkil etmek için iki nesnenin özdeşliğini ispat etmek yetmez, halbuki tarifi yok etmek için bu özdeşliğin bulunmadığını ispat etmek yeter. (Organon - Topikler)
  • Var olan bütün şeylerden bazıları hiçbir başka şey hakkında doğrulukla bütüncül olarak tasdik edilmeyecek bir tabiattadırlar (sözgelimi Kleon ve Kallias, başka deyişle ferdî olan ve duyulabilen); halbuki başka şeyler o şey hakkında tasdik edilebilirler (çünkü bu ferdî şeylerden her biri hem insandır, hem de hayvan); daha başka şeyler de başka şeyler hakkında tasdik edilirler, halbuki onlar hakkında, önce olan hiç bir şey tasdik edilmez; nihayet daha başkaları da daha başkaları, başkaları da onları kendileri hakkında tasdik edilirler, sözgelimi, insan, Kallias hakkında, hayvan da insan hakkında. (Organon 3 - Birinci Analitikler)
  • Zaman vardır, ama ancak devinim varsa, çünkü zaman yalnızca devinimin ölçüsüdür. (Gökyüzü Üzerine)
  • Birçok olayın olasılığa aykırı gerçekleşmesi olası bir şeydir. (Poetika)
  • Bize kötü olan şeyi yaptıran hazdır ve bizi doğru olandan uzak tutan acıdır. (Aristoteles Eğitim Üzerine)
  • "Eylemse, zamanı da imleyen, parçası ayrı olarak hiçbir şey imlemeyendir." (Yorum Üzerine)
  • "Her şeyi kendi anlayan iyidir, doğruyla ikna edilen de iyidir, hem kendi anlamayıp hem de başkasını dinlemeyen boş insandır."* (Nikomakhos'a Etik)

  • Söz edilebilir bence. Peki her birinin iyileri acaba onun uğruna yaptığımız şey mi? Yani hekimlikte iyilik sağlıkken, askerlikte başarı, mimarlıkta ev ya da başka şeyler; iyi için amaca göre farklı şeylerden söz edebilir miyiz ? (Nikomakhos'a Etik)
  • Bir kentte kadınların durumu iyi bir şekilde düzenlenmediyse, o kentin yarısı için iyi bir anayasa yok demektir. (Politika)
  • ... senin için küçük bir şey ama benim için büyük. (Eudemos'a Etik)
  • Hiçbir şey sevgiye alışkanlıkların olmasından daha çok Zarar veremez. (Ekonomi)
  • "...Zira kimilerinin dediğine göre, başkanın başkayla karışması imkânsızmış, çünkü karışmanın ardından var ve başkalaşmamış olmalarından ötürü, o an daha önce olduğundan daha karışmış değillermiş, hatta benzer durumdaymışlar, ikisinden biri bozulsaymış, bu karışmak olmazmış, biri var biri yok olurmuş, karışım ise benzer durumdaki şeylerin karışımıymış.İki şey birleştiğinde karışanların her biri bozulmuşsa, yine aynıymış, çünkü bütünüyle var olmayanlara 'karışanlar' denemezmiş. (Oluş ve Bozuluş)
  • Yaşlı bir adama şöyle bir göz verseler genç biri gibi görmeye başlar. Dolayısıyla yaşlılık, ruhun değil, ruhu olanın maruz kaldığı bir şey. Sarhoşlukta ve hastalıklarda olduğu gibi. İçeride başka bir şeyler bozulunca akletme ve temaşa etme de zayıflar, oysa kendisi hiçbir özelliğe ya da etkilenime sahip olmayan bir şeydir. (Ruh Üzerine)
  • Bilgelerin şu deyimi tanrısaldır: "Ruhun cezasını çekmesi gerekmektedir ve bizler ne olduğu bilinmez büyük suçların cezası içinde yaşamaktayız." (Felsefe Yapmaya Çağrı Protreptikos)

Yorum Yaz