dedas
Turkcella

Organon 3 - Birinci Analitikler - Aristoteles Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Organon 3 - Birinci Analitikler kimin eseri? Organon 3 - Birinci Analitikler kitabının yazarı kimdir? Organon 3 - Birinci Analitikler konusu ve anafikri nedir? Organon 3 - Birinci Analitikler kitabı ne anlatıyor? Organon 3 - Birinci Analitikler kitabının yazarı Aristoteles kimdir? İşte Organon 3 - Birinci Analitikler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 03.03.2022 08:00
Organon 3 - Birinci Analitikler - Aristoteles Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Aristoteles

Çevirmen: Hamdi Ragıp Atademir

Yayın Evi: Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları

İSBN:

Sayfa Sayısı: 194

Organon 3 - Birinci Analitikler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Organon, Aristoteles'in 6 ciltlik klasik mantık üzerine olan kitap serisidir. Organon ismi daha sonraları Aristo'nun izleyicileri olan Peripatetikler tarafından verilmiştir. Şu 6 adet kitaptan oluşur:

Kategoriler

Önermeler

Birinci Analitikler

İkinci Analitikler

Topikler

Sofistik Deliller

Ne eserlerin sırası Aristo tarafından belirlenmiştir, ne de Aristo eserlerinin tümüne Organon adını vermiştir. Eser sıralaması kronolojik de değildir. Aristo sonrasında gelişen felsefi kavramların ortaya çıkardığı bir anlayış ile bu sınıflandırmalar yapılmıştır.

Aristo'nun Metafizik adlı ünlü eseri ile Organonu oluşturan metinlerin kimi bölümleri kesişse de onun bir parçası sayılmaz. Bölümler şu konuları içerir:

Kategoriler: (Latince: Categoriae) Mantıksal bir metin olmaktan çok metafizikseldir. Organonun diğer parçalarının tamamlayıcısı olarak sözedilir. 10 adet en genel ifade tipi açıklanır. 15 ana başlıktan oluşan metin bugün varolan kavramların hiyerarşik bir kategorilemesini yapar. Bu kategoriler öz, nicelik, nitelik, izafet, mekan, zaman, durum, aidiyet, eylem ve infial'dır.

Önermeler: (Latince:De Interpretatione, Yunanca Perihermenias) Aristo burda 14 başlıkta önermeleri açıklamaya çalışır. Önermelerin doğru veya yanlış sonucu veren ifade biçimleri olduğunu ve önermelerin hiçbir sonuç vermeyen (istekler gibi) ifade biçimlerinden nasıl ayrılacağını açıklar. Özellikle karşıt önerme çiftleri belirlemeye çalışır. Olumlu, olumsuz, genel ve özel önermeler arasındaki ilişkileri açıklar. Bu metin Aristo'nun dil felsefesine en önemli katkılarından biridir.

Birinci Analitikler: (Latince: Analytica Priora) Aristo'nun kıyas yöntemi bu eserde açıklanır. İki gözlem ya da bilgiden nasıl bir tümevarımsal sonuç çıkarılabileceği açıklanır ve geçerli kıyas biçimlerinin neler olduğu açıklanır. Necati Öner'e göre Klâsik mantığın asıl gayesi kıyası incelemektir.

İkinci Analitikler (Latince: Analytica Posteriora) Aristo, birinci analitiklerde temellendirmenin salt formel yanını, yani kıyası incelerken, önermelerin gerçeklik konusundaki bilgisel değerleri ile ilgilenmez. İkinci Analitikler bilginin temel öğelerine değinerek bu yanlara da girer. Tanımlama, bilimsel bilgi ve kanıtlama gibi konularla bu eserinde uğraşır. Farabi'ye göre bu eserde ele alınan Burhan (kanıtlama) mantık felsefesindeki en üst ve önemli yeri oluşturur.

Topikler: (Latince: Topica) Bu eser diyalektik akıl yürütme ile ilgilidir. Geçerli argümanlar oluşturma, mutlak olandan çok olası sonuç çıkarmalar gibi konularla ilgilenir. İslam felsefesinde ise Cedel adıyla anılır. Buradaki akıl yürütmeler genel kabul görmüş fikirlerden yol çıkarak yapılan akıl yürütmelerdir. Topiklerde ele alınan 5 meşhur kavram vardır. Bunları Kategorilerde işlenen 10 kategori ile karıştırmamak gerekir. Bu 5 topik şunlardır: horos(tanım), genos(cins), diaphora(fark), idion(özellik), sumbebekos.

Sofistik Deliller: (Latince: De Sophisticis Elenchis) Mantıksal safsataları içerir ve Aristo'nun diğer bir eseri olan Retorik'e bir geçiş yapma olanağı sağlar. İkinci Analitiklerde işlenen kanıtlama Sofistik Deliller ve Retorik için bir uygulama alanı tespit eder.

Organon 3 - Birinci Analitikler Alıntıları - Sözleri

  • "Bir şeye gerekli olarak ait olmamak, gerekli olarak bir şeye ait olamamaktan başka şeydir."
  • Sevilmek, sevgide, birleşmeye tercih edilir. Sevgi, böylece, birleşmeden çok, muhabbete bağlıdır. Her şeyden önce, mühim olan sevilmekse, amacı da budur. O halde birleşme asla surette bir amaç değildir, veya ancak sevilmek maksadıyla amaçtır: Gerçekte, öbür istekler ve sanatlar aynı tarzda bulunurlar.
  • Terimler arasında gerekli yükleme halinde olduğu kadar asertorik yükleme halinde de benzer münasebetlerden kıyas elde olunur da, olunmaz da. Yalnız olumsuz öncül asertorik ise, dediğimiz gibi, olağan sonuçlu bir kıyas elde olunur, halbuki olumsuz öncül gerekliyse, kıyas hem olağan, hem de olumsuz asertorik sonuçludur.
  • Vesile münasip zaman değildir, çünkü vesile tanrıya aittir, halbuki münasip zaman ona ait değildir, çünkü hiçbir şey tanrıya faydalı değildir. Terim olarak vesile, münasip zaman ve tanrıyı koymalıdır; fakat öncül, ismin haline göre alınmalıdır. Gerçekte bütüncül olarak muteber ve umumî olarak söylediğimiz şey terimlerin daima nominativ halde konulması gerektiğidir (söz gelimi, insan, iyilik, zıtlar, ve insanın, iyiliğin, zıtların değil); halbuki öncüllerin her bir ismin haline göre ya dativ (buna eşit), veya genitiv (bunun iki misli), veya akkuzativ (bunu çarpan veya gören şey), veya nominativ (insan bir hayvandır), veya ismin öncül içinde bulunduğu herhangi başka bir tarzda alınmış olmalıdır.
  • orta terim bölümcül olarak alınan her bir uca ait ise veya bölümcül olarak alınan her bir uca ait değilse veya bölümcül olarak alınan birine aitse, ve bölümcül olarak alınan öbürüne ait değilse veya bütüncül olarak alınan uçlardan hiçbirine ait değilse, veya, onlara belirsiz bir tarzda aitse yine kıyas mümkün değildir.
  • Var olan bütün şeylerden bazıları hiçbir başka şey hakkında doğrulukla bütüncül olarak tasdik edilmeyecek bir tabiattadırlar (sözgelimi Kleon ve Kallias, başka deyişle ferdî olan ve duyulabilen); halbuki başka şeyler o şey hakkında tasdik edilebilirler (çünkü bu ferdî şeylerden her biri hem insandır, hem de hayvan); daha başka şeyler de başka şeyler hakkında tasdik edilirler, halbuki onlar hakkında, önce olan hiç bir şey tasdik edilmez; nihayet daha başkaları da daha başkaları, başkaları da onları kendileri hakkında tasdik edilirler, sözgelimi, insan, Kallias hakkında, hayvan da insan hakkında.
  • terimlerin her ikisi de olumlu oldukları zaman, bir ucun bölümcül olarak alınan öbür uca ait olduğu sonucunu veren bir kıyas elde olunacaktır; buna karşılık, olumsuz oldukları zaman, kıyas olmayacaktır. fakat biri olumlu, öbürü olumsuz oldukları zaman, olumsuz olan büyük ve olumlu olan, öbürü ise, bir ucun bölümcül olarak alınan öbürüne ait olmadığı sonucunu veren kıyas elde olunacaktır; ve hâsıl olan bunun aksi ise kıyas olmayacaktır.
  • ...gerçekte, ispat bir nevi kıyastır, ama her kıyas bir ispat değildir.
  • gerçekte, ispat bir nevi kıyastır, ama her kıyas bir ispat değildir.
  • İmkânsızlıkla neticelenen kıyaslar, doğrudan doğruya ispatlı kıyasların tabi olduğu aynı kaidelere tabidirler, çünkü onlar da iki terimin her birinin sonurtu ve önertileri ile teşkil edilmişlerdir. Yapılacak inceleme de her iki halde aynıdır. Gerçekte, doğrudan doğruya ispat edilen şey, aynı terimler vasıtasıyle saçmalık yoluyla kıyasın konusu da olabilirler ve saçmalık yoluyle isbat edilmiş olan da doğrudan doğruya ispat edilmiş olabilir.
  • ...her bu, şu olabilirse bundan gerekli olarak her şu'nun bu olması çıkmaz.
  • Aynı zamanda ortaya koymaktan ziyade reddetmenin daha kolay olduğu apaçıktır.

Organon 3 - Birinci Analitikler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Organon serisi toplam 6 kitaptan oluşuyor ve elimde olanların ilk paragrafını aynı yazacağım. Sonradan bende kontrol ettiğimde tekrar araştırmakla uğraşmaktan kat be kat iyidir böylesi. Bu serinin adını, Aristo’nun kurucusu olduğu Peripatatetikler vermiştir. Bu 6 kitap: Kategoriler, Önermeler, Birinci Analitikler, İkinci Analitikler, Topikler, Sofistik Deliller’dir. Eserlerin belirli bir sıralaması olmayıp sonradan yapılan sınıflandırmalara göre tayin edilmişlerdir. Aristo bu eserde hep bir kıyaslama ile karşımıza çıkar. Gözlem veyahut bilgilerden yola çıkılarak nasıl bir sonuç veya nasıl bir yorum yapabileceğimizi anlatır bizlere. Bunun için geçerli kıyaslar nelerdir ve nelere dikkat edeceğiz bunları da anlatır. Tabii burada salt gerçeklik göz önüne alınmıyor burası önemli. Sadece önerme yapılıyor. Yani sadece mantık üzerinden gidiyoruz. Mesela bir mesafe ölçüyoruz, en kısa mesafe tabii ki kuş uçuşu mesafe. Yani bunu göz önüne alıyoruz. Yoksa biz uçmadığımız gibi inişli çıkışlı ve dönemeçli yollardan geçeceğiz ama geçeceğimiz yollar göz önünde tutulmuyor. Bu yüzden burası önemli dedim. Hepimize iyi okumalar dilerim.. (Sadık Kocak)

Sonucun yanlış olması çıkarım yapılan öncüllerin birinden birinin ya da hepsinin yanlış olmak zorunda olduğu anlamına gelir. Buna karşın, sonucun doğru olması öncüllerin doğru olmasını gerektirmemektedir. Bu nedenle, tesadüfen doğrunun olduğunu ama yanlışların tesadüfe dayanmadığını düşünüyorum. (Cansu Özenen)

Kitabın üçüncü bölümünde öncüllerin niteliği ve niceliğinin bütüncüllük içinde olması gerektiğinden bahsedilmektedir. Ayrıca, öncüllerin sadece olumlu veya olumsuz olarak ele alınmayacağını görmekteyiz. Bu öncüllerin gerekli, asertorik veya olağan şekilleriyle kıyas yapılması gereklidir. Öncül ve sonuçların tayini bölümünde, birbiriyle bütüncül halde olanlardan bir kavramdan sonuç çıkıp öncekilerden bir sonuç çıkmazsa, kıyasın önermeyi ispat etmediğini görmekteyiz. Bu da bize, örneğin yapılan bir çalışmada kıyas edilen parametrelerden yalnızca birinin sonucunun ortaya konulması ama diğerleriyle bağdaştırılamaması durumunda sonucun bütüncül olmadığını gösterebilir. (Kristina Polat)

Kitabın Yazarı Aristoteles Kimdir?

Aristoteles ya da kısaca Aristo (Yunanca: Ἀριστοτέλης Aristotelēs; Eski Yunanca /aristoˈtelɛːs/; Yeni Yunanca /ˌaris̩toˈteʎis̩/)

Antik Yunan filozof. Platon ile Batı düşüncesinin en önemli iki filozofundan biri sayılır. Fizik, gökbilim, ilk felsefe, zooloji, mantık, siyaset ve biyoloji gibi konularda pek çok eser vermiştir.

MÖ 384 veya 385'te, günümüzde Athos tepesi olarak adlandırılan tepenin yakınlarında ufak bir Makedonya kenti olan Stageira'da, Makedonya kralı II. Amyntas'ın (Philippos'un babası) hekimi olan Nikomakhos'un oğlu olarak dünyaya gelir. MÖ 367 veya 366 'da 17 yaşında Platon'un Atina'daki akademisine (Akademeia) girmesiyle Platon'un en parlak çömezlerinden biri olur. Tütör yahut yardımcı hoca olarak çalıştığı dönemde, okuma tutkusuyla tanınır; (Platon, belki de bir tür tenezzülle, ona "okuyucu" lâkabını takar) Daha sonraları Akademia'daki öğretime kendisi de katkıda bulunur: kimi zaman Platoncu savları rakip Isokratos okuluna karşı savunmak için geliştiren, hatta zaman zaman da Evdamos ya da Can üzerine (Peri tes Psykhes) yazılarında olduğu gibi, bu tezleri büyükseyen diyaloglar yazar. Gryllos yahut Retorik üzerine Aristoteles'in diyalog yazarlığı dönemine aittir.

Platon MÖ 347'de öldüğünde, Akademeia'nın başına ardılı olarak Spevsippos'u atamıştır. Antik Çağ'dan itibaren yaşamöyküsü yazarları -herhalde kötücüllüklerinden- Platon'un bu seçiminde Aristoteles'in Akademeia'yı terk etmesinin asıl nedenini görüyorlar. Aristoteles'in en azından Spevsippos'a karşı kalıcı bir garez duyduğunu biliyoruz. Aynı yıl, belki de ustasının teşvikiyle, Ksenokratos ve Theophrastos ile bugün Biga Yarımadası olarak anılan Troas bölgesindeki Assos kentine gönderilir. Orada Tiran Atarnevs'li Hermias'ın siyasî danışmanı ve dostu olur. Aynı esnada, özgünlüğünü daha o zamandan belli eden bir okul kurar. Bu okuldaki girişimleri arasında yaşambilim üzerine çalışmaları yer alır. 345-344 yıllarında, belki de Theophrastos'un daveti üzerine, komşu Lesbos (Midilli) adasının Doğu kıyısındaki Mytilene (Midilli) kentine varır. 343'te Pella'daki (Bugün Ayii Apostili) Kral Makedonyalı Philippos'un sarayına, oğlu İskender'in eğitimini üstlenmek üzere çağırılır. 341 yılında Perslerin eline düşen Hermias'ın feci sonunu Pella'da öğrenir, anısına bir ağıt düzer. Gerek Pella'da ikamet ettiği sekiz senelik dönem, gerek eğitmenlik vazifesinin içeriği hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz. Philippos'un ölümüyle M.Ö. 335 İskender tahta oturur. Aristoteles Atina'ya dönüp Akademeia'ya rakip olarak Lykeion'u, ya da diğer adıyla Peripatos 'u (öğrencileriyle içinde dolaşarak tartıştıkları bir tür çevresi sütunlarla çevrili avlu ya da galeri) kurar. Lykeion'lulara verilen Peripatetikoi adı buradan geliyor. Burada on iki sene ders verir. M.Ö. 323'te Büyük İskender'in bir Asya seferi esnasında ölmesi üzerine Atina'da Makedon karşıtı bir tepki dalgası peydah olduğu vakit, aslında Makedonculuk zannı taşıyan Aristoteles'e karşı, dine saygısızlık davası açılması söz konusu olur. Bir ölümlüyü -Hermias'ı- anısına bir ilâhi yazarak ölümsüzleştirmekle itham edilir. Bunun üzerine Aristoteles, Sokrates'in yazgısını paylaşmak yerine Atina'yı terk etmeyi seçer: kendi deyişiyle, Atinalılar'a "felsefeye karşı ikinci bir suç işlemeleri" fırsatını tanımak istemez. Annesinin memleketi olan Eğriboz (Evboia) adasındaki Helke'ye Khalkis sığınır. Ertesi yıl M.Ö. 322'de, altmış üç yaşında hayatını kaybeder.

Aristoteles Kitapları - Eserleri

  • Poetika
  • Atinalıların Devleti
  • Nikomakhos'a Etik
  • Politika
  • Retorik
  • Metafizik

  • Organon 1 - Kategoryalar
  • Hayatı Her Gün Yeni Baştan Keşfetmek
  • Ruh Üzerine
  • Hayvanların Hareketleri Üzerine
  • Fizik
  • İkinci Çözümlemeler
  • Ekonomi

  • Organon 2 - Önerme
  • Organon 6 - Sofistçe Çürütmeler
  • Oluş ve Bozuluş
  • Magna Moralia
  • Eudemos'a Etik
  • Gökyüzü Üzerine
  • Organon 3 - Birinci Analitikler

  • Yorum Üzerine
  • Doğa Bilimleri Üzerine
  • Aristoteles Eğitim Üzerine
  • Felsefe Yapmaya Çağrı Protreptikos
  • Organon - Topikler
  • Theta
  • Felsefeye Çağrı

  • Protreptikos - Evren Üstüne
  • Problemeta Physica
  • Politics & Constituion of the Athens
  • Poetika

Aristoteles Alıntıları - Sözleri

  • Resimlere bakmaktan hoşlanırız; çünkü onlara bakarken öğrenebiliriz. (Poetika)
  • "...Gerçi kendi başına gökyüzü olmakla bu gökyüzü olmak birbirinden farklıdır." (Gökyüzü Üzerine)
  • Bütün nimetlere fazlasıyla doymuş olan sizler yüreğinizdeki taşkınlığı dizginleyerek kibrinize gem vurun. (Atinalıların Devleti)
  • eğer hakikati hakikat olduğu için ararsak ulaşırız. (Protreptikos - Evren Üstüne)
  • İlkin ismin ve fiilin, sonra inkar ve tasdikin, önerme ve sözün ne olduğunu ortaya koymak gerekir. Sesin çıkardığı sadalar ruh hallerinin işaretleridir. Yazılmış kelimeler sesin çıkardığı kelimelerin işaretleridir. Yazı her insanda (bir olmadığı gibi, konuşulan kelimeler de bir değildir; her ne kadar bu deyimlerin doğrudan doğruya işaretleri oldukları ruh halleri herkeste bir ise de; tıpkı bu hallerin, hayalleri oldukları şeylerin aynı oldukları gibi. (Organon 2 - Önerme)
  • Mutluluk nedir? Bilgili insanlar ve çoğunluk bu konuda aynı görüşte değil. Buna göre zenginlik ya da haz gibi şeyler mutluluktur. Bazen mutluluk duruma göre değişir, Örneğin hastayken sağlık fakirken zenginlik, bilgisizken bilmek ya da bizden daha iyi durumda olanlar mutlu olarak düşünürler. (Nikomakhos'a Etik)

  • Gerçekte, biz tartışmada iki şeyin aynı veya ayrı olduklarını ortaya koyabilirsek, aynı tarzda tarifler için de bol bol deliller bulmaya muktedir olacağız. Böylece nesnelerin özdeş olmadıklarını gösterdik mi, tarifi yok etmiş olacağız. Bununla beraber şimdi koyduğumuz kaide için karşılıklılık bulunmadığını kaydedelim. Çünkü tarifi teşkil etmek için iki nesnenin özdeşliğini ispat etmek yetmez, halbuki tarifi yok etmek için bu özdeşliğin bulunmadığını ispat etmek yeter. (Organon - Topikler)
  • Var olan bütün şeylerden bazıları hiçbir başka şey hakkında doğrulukla bütüncül olarak tasdik edilmeyecek bir tabiattadırlar (sözgelimi Kleon ve Kallias, başka deyişle ferdî olan ve duyulabilen); halbuki başka şeyler o şey hakkında tasdik edilebilirler (çünkü bu ferdî şeylerden her biri hem insandır, hem de hayvan); daha başka şeyler de başka şeyler hakkında tasdik edilirler, halbuki onlar hakkında, önce olan hiç bir şey tasdik edilmez; nihayet daha başkaları da daha başkaları, başkaları da onları kendileri hakkında tasdik edilirler, sözgelimi, insan, Kallias hakkında, hayvan da insan hakkında. (Organon 3 - Birinci Analitikler)
  • Zaman vardır, ama ancak devinim varsa, çünkü zaman yalnızca devinimin ölçüsüdür. (Gökyüzü Üzerine)
  • Birçok olayın olasılığa aykırı gerçekleşmesi olası bir şeydir. (Poetika)
  • Bize kötü olan şeyi yaptıran hazdır ve bizi doğru olandan uzak tutan acıdır. (Aristoteles Eğitim Üzerine)
  • "Eylemse, zamanı da imleyen, parçası ayrı olarak hiçbir şey imlemeyendir." (Yorum Üzerine)
  • "Her şeyi kendi anlayan iyidir, doğruyla ikna edilen de iyidir, hem kendi anlamayıp hem de başkasını dinlemeyen boş insandır."* (Nikomakhos'a Etik)

  • Söz edilebilir bence. Peki her birinin iyileri acaba onun uğruna yaptığımız şey mi? Yani hekimlikte iyilik sağlıkken, askerlikte başarı, mimarlıkta ev ya da başka şeyler; iyi için amaca göre farklı şeylerden söz edebilir miyiz ? (Nikomakhos'a Etik)
  • Bir kentte kadınların durumu iyi bir şekilde düzenlenmediyse, o kentin yarısı için iyi bir anayasa yok demektir. (Politika)
  • ... senin için küçük bir şey ama benim için büyük. (Eudemos'a Etik)
  • Hiçbir şey sevgiye alışkanlıkların olmasından daha çok Zarar veremez. (Ekonomi)
  • "...Zira kimilerinin dediğine göre, başkanın başkayla karışması imkânsızmış, çünkü karışmanın ardından var ve başkalaşmamış olmalarından ötürü, o an daha önce olduğundan daha karışmış değillermiş, hatta benzer durumdaymışlar, ikisinden biri bozulsaymış, bu karışmak olmazmış, biri var biri yok olurmuş, karışım ise benzer durumdaki şeylerin karışımıymış.İki şey birleştiğinde karışanların her biri bozulmuşsa, yine aynıymış, çünkü bütünüyle var olmayanlara 'karışanlar' denemezmiş. (Oluş ve Bozuluş)
  • Yaşlı bir adama şöyle bir göz verseler genç biri gibi görmeye başlar. Dolayısıyla yaşlılık, ruhun değil, ruhu olanın maruz kaldığı bir şey. Sarhoşlukta ve hastalıklarda olduğu gibi. İçeride başka bir şeyler bozulunca akletme ve temaşa etme de zayıflar, oysa kendisi hiçbir özelliğe ya da etkilenime sahip olmayan bir şeydir. (Ruh Üzerine)
  • Bilgelerin şu deyimi tanrısaldır: "Ruhun cezasını çekmesi gerekmektedir ve bizler ne olduğu bilinmez büyük suçların cezası içinde yaşamaktayız." (Felsefe Yapmaya Çağrı Protreptikos)

Yorum Yaz