Marslı - Andy Weir Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Marslı kimin eseri? Marslı kitabının yazarı kimdir? Marslı konusu ve anafikri nedir? Marslı kitabı ne anlatıyor? Marslı PDF indirme linki var mı? Marslı kitabının yazarı Andy Weir kimdir? İşte Marslı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Andy Weir

Çevirmen: Emre Aygün

Orijinal Adı: The Martian

Yayın Evi: İthaki Yayınları

İSBN: 9786053753902

Sayfa Sayısı: 416

Marslı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Goodreads okurlarına göre 2014'ün En İyİ Bilimkurgu Romanı! Altı gün önce, Mark Watney Mars'a ayak basan ilk insanlardan biriydi. Şimdi ise, orada ölmesi neredeyse kesin.

"Çok uzun zamandan beri okuduğum en iyi kitap. Zeki, eğlenceli ve gerilim dolu. Marslı, bir romandan isteyebileceğiniz her şeye sahip."

-Hugh Howey, Wool serisinin yazarı-

"Sürükleyici… Defoe'nun Robinson Crusoe'su sanki daha zeki biri tarafından yazılmış gibi."

-Larry Niven, Hugo, Nebula ve Locus ödüllü Halka Dünya romanının yazarı-

"Bu kitap tam da benim gibi okuyucuların seveceği türden."

-John Scalzi, Yaşlı Adamın Savaşı serisinin Hugo ve Locus ödüllü yazarı-

"Andy Weir'in yazdığı Marslı şimdiye kadar okuduğum en iyi bilimsel bilimkurgu romanı. Bu romanı -başka bir kitap hakkında hiç böyle bir şey söylemedim- edebi anlamda da elden bırakmak mümkün değil." 

-Dan Simmons, Hugo ödüllü Hyperion serisinin yazarı-

"Marslı aklımı başımdan aldı!"

-Ernest Cline, Başlat romanının yazarı-

"Aksiyon ve uzay macerasının kusursuz bir karışımı."

-Library Journal-

(Tanıtım Bülteninden)

Marslı Alıntıları - Sözleri

  • Hayatta küçük şeylerle mutlu olmayı bileceksin.
  • “İnsanlar ölümle yüzleştiklerinde, seslerini duyurmak isterler. Tek başına ölmek istemezler.”
  • Bir kere de bir şey planladığım gibi gitse keşke.
  • Herkes öldüğümü sanıyor.
  • "İnsanlar ölüm ile yüzleştiklerinde, seslerini duyurmak isterler. Tek başına ölmek istemezler."
  • ilerlemek , bilim ve asırlardır hayalini kurduğumuz gezegenler ötesi bir gelecek . ama bu gerçekte , bunu yapmalarının sebebi her insan evladının diğer insanlara yardım etmek için temel bir içgüdüsünün olmasıdır . bazen böyle görünmeyebilir ama bu doğru . bir yürüyüşcü dağlarda kaybolsa , insanlar bir arama düzenlerler . bir tren kaza yapsa , insanlar kan vermek için sıraya girerler . bir deprem şehrin birini yerle bir etse , dünyanın dört bir tarafından insanlar acil durum malzemeleri gönderirler . bu insanların içinde öyle temelde bulunan bir şeydir ki , istisnasız her kültürde yer bulmaktadır . evet , umursamayan şerefsizler yok değil , ama umursayanlar onları sayıca katlıyor .
  • Bir yürüyüşçü dağlarda kaybolsa, insanlar bir arama düzenlerler. Bir tren kaza yapsa, insanlar kan vermek için sıraya girerler. Bir deprem şehrin birini yerle bir etse, dünyanın dört bir tarafından insanlar acil durum malzemeleri gönderirler. Bu insanların içinde öyle temelde bulunan bir şeydir ki, istisnasız her kültürde bulmaktadır. Evet, umursamayan şerefsizler yok değil ama umursayanlar onları sayıca katlıyor. Ve bu yüzden, benim tarafımda olan milyarlarca insan vardı.
  • Hayatta küçük şeylerle mutlu olmayı bileceksin.
  • Her zaman umut var.

Marslı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Mars'ta Nasıl Hayatta Kalınır? I Marslı Kitap Yorumu Ve Film İncelemesi: Video yayında bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz; https://youtu.be/OyuR2cKgW1g Dostlar selamlar öncelikle nasılsınız umarım iyisinizdir. Ben bu kitabı çok önceden almıştım zannediyorum 3 4 yıl önce fakat o zamanda popüler bir kitaptı. Ancak bir türlü okumaya başlayamamıştım. Çünkü kafanızda belirli bir Marslı veyahut Astronot imajı vardır ya ben onu göremedim şahsen kitapta çünkü Marslı kitabı bir yandan da teknolojik bir kitap onu da belirtmek gerekiyor. Ancak dediğim gibi kafamdaki 1960'lar zamanındaki Neil Armstrong'u görmeyi düşünüyordum ancak maalesef onu göremedim. Onun dışında gayet güzel ve okunabilir bir kitap. Devam etmek gerekirse zaten Marslı kitabının muhtemelen filmini ve kitabını okumuşsunuzdur ona ithafen bu incelemeyi çekmek istedim. İlk başta konudan bahsedelim Mars'a giden bir mürettebat var bunlar 4 veyahut 6 kişiden oluşuyordu. Bu mürettebat bir takım araştırmalar yapıyordu Mars yüzeyinde ancak beklenemeyen bir fırtına sonucu bizim romanımız veyahut filmimiz başlıyor. Ve işin garibi bu fırtına sonucunda bir mürettabat üyesini arkalarında bırakmak zorunda kalıyorlar ve bu kişi bizim baş kahramanımız oluyor. Ana karakterimizden devam etmek üzere biz bu mürettebat arasındaki sıkıntılı anları, arkadaşlarının geride bırakılışı ve Mars'ta kendi başına terk edilişini, ayrıca en en en önemlisi de Mars'ta hayatta kalma rehberini görüyoruz. Buradan konuya devam edelim ve Mars'taki yaşamdan kısa alıntılar yapalım. Baş kahramanımız Mars'ta hayatını kendi gübrelerini patatesler ile karıştırarak bildiğiniz tarım yaptığını görüyoruz. Biliyorsunuz NASA astronotları uzaya gönderdiği zaman her bir mürettebat üyesine ve astronotuna belirli bir yemek ve su stoğu veriyor. Tabii baş kahramanımız da bunu bildiği için ona göre tedbir alıyor ve hayatta kalma süresini hesaplıyor. Ayrıca kitabı okuduğunuz süreç içerisinde şuna da şahit olacaksınız yazarımız o kadar çok Mars hakkında bilgisi var ki resmen eski astronotların hayat hikayelerini dinlediğini ve uzay hakkında birçok araştırma yaptığını görüyoruz bu yönden ilginç bir eser her anlamıyla Mars kitabı. Marslı kitabını okuduğunuz süreç içerisinde kendinize çıkarttığınız anekdotlar çok fazla olacak bu yönden de her yönden keyif alabildiğiniz bir kitap olacak. Bu kitap incelemesi de bu kadardı bir sonraki kitap incelemesinde görüşmek dileği ile :) (La Perduta Gente)

Çok çok eskiden okuduğum ve yine eskiden rahmetli babamla birlikte bir çok kez filmini izlediğim güzelce kitap. Konusu gereği zaten seviyorum fakat özellikle babamın en son eline aldığı kitap olduğu için ayrıca seviyorum. bunun yeri bir başka. Konusunu sanırım bilmeyen yok. O yüzden biraz spoiler yayabilirim. Mars’ta tek başına kalan bir astronotun hayata tutunma serüvenini anlatıyor. Mesela patates yetiştirmek filan. Hemen hemen herkesin ilk etapta aklına gelen şey, değil mi Mesela sen sevgili okuyucu, dünyanın herhangi bir yerinde tek başına kalmış olsaydın ne yapardın? Telaş içine girip aklını mı kaçırırdın yoksa etrafında neler olduğuna, bir de kendinin neler yapabileceğine bakıp tek başına da olsan hayatta kalmak için çabalar mıydın? Bir de bilmediğin bir gezegende tek başına kaldığını düşün? Müthiş bir beyin fırtınası. Konuyu henüz ulaşılmayan bir yerden anlatması da insanın konunun ne denli mühim olduğunu anlatmıyor mu? Kitabın ana temasının bu konuya parmak basmak olduğuna yemin edebilirim ‍ Bilimkurgu kitabı olmasının yanı sıra aslında bir insanın kendisi için yapabileceklerini gösteren güzel bir kitap. Yalnız kalınca, çukura düşünce, karanlıkta boğulsan bile o ışığı bulacak olan sensin diyor yazar. kendini gösterecek ve dünyaya tanıtacak olanın yine kendin ve kendi yaptıkların olduğunu anlatıyor kitap. Hem heyecanlı, hem aksiyonlu, hem de derinlikli. Türü sevenler ve türü merak edenler için müthiş bir seçenek. Ne olur okuyun.️ “O, dünyanın en ünlü adamı. Sorun şu ki henüz dünyaya inmedi.” Hadi dünyaya inelim (Bediha Yılmaz)

Kitab siyahımda hər növdə kitaba yer verməyə çalışan biri olsamda hərhal "science fiction" kitablarının yeri məndə tam ayrıdır. Amma bu janrın şah əsərlərini də oxumadan özünüzü sözün əsl mənasında həmin janrın sevdalısı da elan edə bilməzsiniz. Marslı və ya original adı ilə desək The Martian da tam olaraq bu kateqoriyadan bir kitabdır .Hansı ki, bəzilərimiz kitabı əvəzinə filminə baxmış, bəziləri mən kitabları filmlərdən üstün tuturam deyib kitabını oxumuş və qalan mənim kimi hər şeyə başını qatmağı sevən kəsim də həm kitabı, həm də filmi ilə maraqlanmışdır. Amma ən azından hamının ömründə bir dəfə də olsa adını eşitdiyi bir əsərdir. Marsı şəxsi mülkü kimi istifadə edən bir baş qəhrəmanımız var, Mark Watney, öz diliylə desək "space pirate". Texniki səbəblərdən öz yoldaşları onun öldüyünü düşünmüş və onu bir növ xəbərləri də olmadan doğurdan ölümə tərk etmişlər. O da öz müasir dövrünün "Robinson Crusoe" obrazına çevrilmişdir.  Əgər səhv xatırlamıramsa əsərin yazıçısı olan Andy Weir bu əsəri gənclik illərində bir hobbi olaraq öz qurduğu internet saytında yazmağa başlamışdır. Bu məlumatı Barış Özcanın yazar haqqında hazırladığı bir videodan görmüşdüm. Bəlkə maraqlı olar sizə də. https://youtu.be/Wnz0HkCJ_Lw Yazıçının əsəri yazma tərzi məndə doğurdan maraq oyatdı. Necə deyərlər  əsl "sarkazm"  zəka işidir və o da bunu uğurla bacarıb. Baş qəhrəmanına aşıladığı zəka səviyyəsini isə özünün də əsərində dediyi kimi ifadə etməkdə bir səhv görmürəm :D "Mark, seni sinsi, zeki hergele!" Bununla yanaşı əsərdə sizi dayanıb düşünməyə vadar edən hissələr də var. Biz insanlar çox vaxt tənhalığı sevsəkdə özümüzün seçmədiyi bir tənhalığın necə də bərbat ola biləcəyini açıqca görə bilərik. Sadəcə sizdən ibarət bir dünya başlarda maraqlı görünsə də zamanla insanın əsl  təbiətinin bu olmadığını aydın şəkildə göstərir. "Pathfinder'la uğraştığım tüm bu zaman boyunca, bu anın nasıl olacağını hayal ettim. Biraz hoplarım zıplarım, sevinç naraları atarım ya da belki dağa taşa hareket çekerim (çünkü kahrolası gezegenin alayı bana düşman) diye düşünüyordum fakat böyle olmadı. Hab'a geri döndüğümde, GDF elbisemi çıkardım, toprağın üzerine oturdum ve ağlamaya başladım. Birkaç dakika küçük bir çocuk gibi hüngür hüngür ağladım. En sonunda burnumu çekmeye başladım ve derin bir huzur hissettim.  Güzel bir huzurdu bu.  Şimdi aklıma geldi: Madem artık kurtulma şansım var, utanç verici anları günlüğe kaydetme konusunda daha dikkatli olmam gerekiyor. Günlük girişleri nasıl siliniyordu ki? Görünürde bir seçenek yok... Neyse, buna sonra bakarım. Yapmam gereken daha önemli işlerim var.  Konuşmam gereken insanlar var benim!" Digər tərəfdən də tək bir insanın belə nələrin üstəsindən gəlməyə qadir olduğunu görmək məncə növümüz üçün ümidverici bir şeydir.  Bütün canlılar arasında insan bəlkə də ən mükəmməli olmaya bilər amma heç şüphəsiz ən maraqlı varlıqdır. Dünyanın Mark Watney'i xilas etmə cəhdləri və onu dörd gözlə gözləmələri isə əslində nə qədər fərqli olsaqda dərinliklərdə hamımızın ortaq hisslər bəslədiyini və qəlblərimizin bir atdığınının sübutu deyil də nədir¿ yazar/i9967 (Waterlily)

Marslı PDF indirme linki var mı?

Andy Weir - Marslı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Marslı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Andy Weir Kimdir?

Amerikalı yazar Andy Weir çıkış romanı olan Marslı ile tanınmaktadır. Kitap Goodreads okurlarına göre 2014'ün en iyi bilim-kurgu romanı seçilmiştir.

Andy Weir Kitapları - Eserleri

  • Marslı
  • Artemis
  • Project Hail Mary
  • Randomize

Andy Weir Alıntıları - Sözleri

  • Hayatta küçük şeylerle mutlu olmayı bileceksin. (Marslı)
  • Herkes öldüğümü sanıyor. (Marslı)
  • Bir yürüyüşçü dağlarda kaybolsa, insanlar bir arama düzenlerler. Bir tren kaza yapsa, insanlar kan vermek için sıraya girerler. Bir deprem şehrin birini yerle bir etse, dünyanın dört bir tarafından insanlar acil durum malzemeleri gönderirler. Bu insanların içinde öyle temelde bulunan bir şeydir ki, istisnasız her kültürde bulmaktadır. Evet, umursamayan şerefsizler yok değil ama umursayanlar onları sayıca katlıyor. Ve bu yüzden, benim tarafımda olan milyarlarca insan vardı. (Marslı)
  • Ben bir biliminsanıyım! İşte şimdi bir yere varıyoruz! Bilimi kullanma vakti geldi de geçiyor. Pekâlâ, dâhi beyin: Bir şeyler bul! ...Açım. Beni hayal kırıklığına uğrattın, beyin. (Project Hail Mary)
  • Fakat insanın canı tehlikede olunca ne kadar hızlı ilerleyebildiğini görseniz şaşarsınız . (Artemis)
  • Ne kadar yalnız olduğumu fark etmemle hissettiğim rahatsız edici hisleri bastırdım. Şimdilik bu saçmalıklara ayıracağım vakit yoktu. (Artemis)
  • Mesele şu ki aptalca fikirler, işe yaradıklarında dâhice fikirlere dönüşürler. (Project Hail Mary)
  • “Biz, evrimin müsaade ettiği kadar zekiyiz. Yani gezegenlerimizde baskın çıkmamıza yetecek minimum zekâya sahibiz.” (Project Hail Mary)
  • "Kasvetli zamanlarda yaşıyoruz," dedim. (Project Hail Mary)
  • Ay’da büyüdüysen, karanlık tarafının olması kaçınılmaz. (Artemis)
  • “İnsanlar ölümle yüzleştiklerinde, seslerini duyurmak isterler. Tek başına ölmek istemezler.” (Marslı)
  • "Dünya adına ölmeye geldim! Harika, değil mi?" (Project Hail Mary)
  • Fakat insanın canı tehlikede olunca ne kadar hızlı ilerliyebildiğini görseniz şaşarsınız. (Artemis)
  • Belki içimdeki çocuksu optimist konuşuyor ama insanlar kafa kafaya verdiğinde her şeyin üstesinden gelebiliyorlar. (Project Hail Mary)
  • "Neden? Neden beklemiyorsun?" ...Yedi yüz senelik bir ömrü olan birine "sabırsızlık" kavramını nasıl anlatabilirim ki? "İnsan huyu,” diyorum. (Project Hail Mary)
  • ilerlemek , bilim ve asırlardır hayalini kurduğumuz gezegenler ötesi bir gelecek . ama bu gerçekte , bunu yapmalarının sebebi her insan evladının diğer insanlara yardım etmek için temel bir içgüdüsünün olmasıdır . bazen böyle görünmeyebilir ama bu doğru . bir yürüyüşcü dağlarda kaybolsa , insanlar bir arama düzenlerler . bir tren kaza yapsa , insanlar kan vermek için sıraya girerler . bir deprem şehrin birini yerle bir etse , dünyanın dört bir tarafından insanlar acil durum malzemeleri gönderirler . bu insanların içinde öyle temelde bulunan bir şeydir ki , istisnasız her kültürde yer bulmaktadır . evet , umursamayan şerefsizler yok değil , ama umursayanlar onları sayıca katlıyor . (Marslı)
  • "İnsanlar ölüm ile yüzleştiklerinde, seslerini duyurmak isterler. Tek başına ölmek istemezler." (Marslı)
  • Her zaman umut var. (Marslı)
  • Bir kere de bir şey planladığım gibi gitse keşke. (Marslı)
  • Ağlayarak uykuya dalmanın can sıkıcı yanı bu işte. Uyandığınızda, sorunlarınız hâlâ sizi bekliyorlar. (Artemis)