Kur'an'ın Ana Konuları - Muhsin Demirci Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kur'an'ın Ana Konuları kimin eseri? Kur'an'ın Ana Konuları kitabının yazarı kimdir? Kur'an'ın Ana Konuları konusu ve anafikri nedir? Kur'an'ın Ana Konuları kitabı ne anlatıyor? Kur'an'ın Ana Konuları PDF indirme linki var mı? Kur'an'ın Ana Konuları kitabının yazarı Muhsin Demirci kimdir? İşte Kur'an'ın Ana Konuları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Muhsin Demirci
Yayın Evi: Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları
İSBN: 9789755482125
Sayfa Sayısı: 316
Kur'an'ın Ana Konuları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Bilindiği gibi Kur'an, ne sadece vahye tanıklık etmiş toplumun örf, adet, yaşayış, zihni alışkanlık ve idrak biçimlerinin, ne de onu tebliğ eden zatın hayatının bir yansıması ve onlar tarafından yönlendirilmiş güdümlü bir vahiy muhtevasıdır. O, bireysel ve toplumsal düşünce alışkanlıklarının bir ilk ateşleme malzemesi olarak sonsuz boyutları ve mekanları kucaklayan ilahi bir kitaptır. İşte bu kitap insanlığın yolunu aydınlatmak için içerdiği evrensel mesajını asli ve tali konuları içiçe bir düzen içinde sunmaktadır. Asli konular, dinin özünü oluşturan itikad, ibadet, ahlak ve sosyal hayatı düzenleyen ahkam konularıdır. Tali olanlar ise, yaratılış ve varlıklar, peygamberler ve geçmiş toplumlara ait haberler, yahudi, hıristiyan, kafir ve münafıkların iç yüzlerini ortaya koyan beyanlardan ibarettir.
Kur'an'ı anlamak, öncelikle onun söz konusu asli konularını bilmeye ve anlamaya bağlıdır. İşte biz tamamen bu noktadan hareketle Kur'an'ın temel konuları üzerinde bir çalışma yaptık. Amacımız, bir taraftan din ilimlerini tahsil edememiş okuyucu kitlesine, diğer taraftan da dini tahsil yapmakla birlikte Kur'an üzerinde araştırma yapanlara bir nebze olsun yardımcı olmaktadır.
Kur'an'ın Ana Konuları Alıntıları - Sözleri
- Kur'ân'ın yaklaşık üçte birine yakın kısmı, insanın kendi nefsine, biyolojik yapısına, yerlerde ve göklerde olup bitenlere bakmasını, onların üzerinde düşünmesini isteyen âyetlerle doludur. Üstelik bu âyetler insandan, körü körüne taklidi reddederek, aklı ve muhâkemesiyle karar vermesini istemektedirler. Böylece anlaşılıyor ki Kur'ân, taklid etme yerine insanın, kendi bağımsız şahsiyetini oluşturmasını hedeflemektedir. Çünkü Kur'ân'a göre asıl olan ferdî sorumluluktur.
- "İslâm, dinamik bir ahlâk yapısına sahiptir. İslâm ahlâkının bu dinamik yapısı, onun sadece bir kitle ahlâkı veya sadece bir seçkinler ahlâkı olmadığını, aksine maddî, zihnî ve psikolojik bakımlardan her seviyedeki insanın kaygılarını ve özlemlerini dikkate alan, bununla birlikte ona, içinde bulunduğu durumdan daha ide-al olana doğru yükselme imkânı sağlayan kapsamlı ve uyumlu bir ahlâk olduğunu göstermektedir."
- İslâmî öğretide öne çıkarılan ideal insan, kendini toplumdan tecrid etmiş, hayata sırtını çevirmiş yalnız başına yaşayan insan değil, aksine toplum içerisinde yaşayıp hayatın müsbet ve menfi tarafıyla yüz yüze gelen, yaşadığı toplumdaki bireylerin problemleriyle ilgilenen insandır. Böyle olunca doğal olarak insanın sorumluluk alanina giren hususlardan birinin de onun, toplumsal yükümlülükleri olduğu söylenebilir. Her bireyin toplumsal sorumluluğu da, Kur'ân bütünlüğünde ele alındığı zaman, sevgi, kardeşlik, dostluk, toplumsal barış ve uzlaşıya katkıda bulunma, insan haklarına karşı saygılı davranma vb. hususlar başta olmak üzere, fertlerle iyi geçinme ve onlara karşı daima iyilik etme niteliği taşıyan eylemlerden ibaret olarak görülebilir.
- İslâmın, inanan, inanmayan, renk, ırk ayırımı insana tanımış olduğu hakların başında hiç kuşkusuz yaşama hakkı gelmektedir. Kur'ân'ın, haksız yere bir cana kıyan kimseye kısas cezası vermesi de bu hakka verdiği önemden dolayıdır. Yaşama hakkı gibi mülk edinme hakkı da İslâmın insana tanıdığı temel haklardan biridir. Buna göre her insan vergisini vermek kaydıyla servet edinme hakkına sahiptir. Bu haktan tabii ki hem Müslümanlar hem de gayr-i müslim unsurlar yararlanmaktadır.
- İnsanlığa yol göstermek üzere değişik zamanlarda indirilen Kur'ân bir taraftan hiçbir ırk, dil, cins, topluluk ve zümre ayırımı gözetmeden bütün beşeriyeti vahyin muhatabı kabul etmekte; diğer taraftan da insanların farklı ırklardan gelip ayrı toplumlar oluşturmalarını, esasen kendilerine verilen nimetler hususunda bir imtihan, insanlığın ortak ideal ve hedefleri için bir tanışma, yarış ve iş birliği vesilesi saymaktadır. Bu sebepledir ki Kur'ân, kendi mensuplarının oluşturduğu bir toplumda İslâm inancını paylaşmayanların inanç özgürlüğüne, can ve mal güvenliğine sahip olarak yaşamaları hususunu garanti altına almaktadır.
- Her ne kadar ölümün mahiyeti hakkında yeterli bilgiye sahip değilsek de ruhun bedenden ayrılmasıyla hayatin sona ermediğini ve ruhun yok olmayıp, sadece bir alemden başka bir aleme intikal ettiğini biliyoruz. Buna göre ölüm yok olmak değil, aksine imkanları dar olan bir alemden daha geniş bir aleme hiç etmek demektir.
- Ulûhiyyet/ İlahlık yani en büyük sevgi ve saygı, her türlü övgü ve yüceltme ile ibâdete hak sahibi olan Allah'a mahsustur.
- Tevekkül zamanla asıl anlamının dışına çekilerek oldukça yaygın bir biçimde, kısının kendi sorumluluğunu Allah'ın üzerine yıkmasının, tembelliğinin ve ataletin mesrulaştırılmasının bir aracı olarak kullanılmıştır.
- Kişi 'Müessirsiz eser olmaz' kaidesinden hareketle bir yaratıcının varlığını hemen anlayabilir. O, her şeyden önce vardı, her şeyden sonra da var olmaya devam edecektir
Kur'an'ın Ana Konuları İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitap yedi bölüme ayrılmış olup bunlar ; Uluhiyyet, Kainat, İnsan, Nübuvvet, İbadet, Toplumsal Düzen ve Ahiret. Kitabın ilk üç bölümü beni derin bir tefekküre sevk etti. Yaratılan onca varlık,bu düzen, bu zerafet, neden hiçbirşey umurunda olmayan, her şeyden şikayetçi ve nankör insan için yaratıldı? Diye sormadan edemedim. Kitabı okudukça yüzüme bir tebessüm dilime bir şükür yerleşti ki yaratılan herşeye minnetle doldu kalbim, hayretim arttı yeniden. İlk üç bölüm bilim perspektifinde sunulmuş. Asırlar önce inen Kur'ân'ın söylediklerinin yıllar sonra bilim adamlarının kavramış olması ve daha birçok ayetin de anlaşılmamış olduğunu ortaya koyuyor. Kitabın geri kalan bölümleri benim için İlahiyatta aldığım derslerin tekrarı mahiyetinde oldu. Kitabı okurken keşke 1.sınıfta olsaydım dedim :) Kitap genel anlamda dili oldukça sade ve akıcıydı fakat daha farklı ifadeler kullanılabilirdi. Kitap okuyucunun zihninde genel bir çerçeve çiziyor, Kur'ân'ı bu çerçevede okumaya ve araştırmaya sevk ediyor (Zeynep Polater)
Kitap, tefsir okumalarına alt yapı oluşturabilecek şekilde öz ve başlıklardan oluşmaktadır. Tefsir alanındaki konu başlıkları olarak düşünebiliriz. Benim Şahsi olarak en beğendiğim özellik bahsi geçen ayetlerin arapçalarının ve ayet numaralarının da verilmesi oldu. Böylece kelime bilgisine de katkı sağlıyor. Konular ele alınırken önce sözlük anlamı sonra Kur'an-ı Kerimde geçme şekli ve konunun müfessirlerce nasıl ele alındığı verilmiş. Burda geçen kitaplardan yine kendinize tefsir okuma listesi çıkarabilirsiniz.Kaynakça gayet geniş yani. İyi okumalar.. (Sümeyye Nur Oğlakçı)
Rahmetli Mevlüt Güngör hocamızın dersine katılırken, ders kitabı olarak kullandığı ana kaynağımızdı. Kur'an'ın ana konuları olan, inanç, ibadet, ahlak, muamelat ve kıssa bölümlerinden oluşan kitap, çok geniş kapsamlı bilgiler içeren bir kitap. İslam dininin ana konularını içerisinde bulunduran kitap önemli bir kaynak durumunda. Muhsin hocamızın titiz çalışması sonucu ortaya çıkmış olması, akıcı anlatımı ve genel bilgileri de içeren metinlerden oluşması bakımından da mutlaka başvurulması gereken bir kitap. (North Beirut)
Kur'an'ın Ana Konuları PDF indirme linki var mı?
Muhsin Demirci - Kur'an'ın Ana Konuları kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kur'an'ın Ana Konuları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Muhsin Demirci Kimdir?
1953 yılında Erzurum Tortum’da doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra hafızlık yaptı. 1966 senesinde Abdurahman Gürses Hoca’dann tecvid ve tashih-i huruf dersleri aldı. 1973’te Erzurum İmam-Hatip Okulu’ndan, 1978’de Atatürk Üniversitesi İslâmî İlimler Fakültesi’nden mezun oldu. Bir süre öğretmenlik yaptı. Fakültemizdeki görevine 1982’de araştırma görevlisi olarak başladı. 1988’de MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Muhammed b. Abdirrahman el-İsfahânî ve Tefsirdeki Metodu adlı doktora tezini bitirdi. 1996 yılında doçent, 2004 yılında profesörlüğe yükseltildi. M.Ü İlâhiyat Fakültesi'nde ve Yakın Doğu Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi'nde öğretim üyeliği görevini yürütmektedir. Evli ve iki çocuk babasıdır. Eserlerinden bazıları: Tefsir Usulü, Tefsir tarihi, Kur’an’da Sosyal Gerçeklik, Kur’an ve Yorum, Tefsirde Metodoloji Sorunu.
Muhsin Demirci Kitapları - Eserleri
- Tefsir Usulü
- Tefsir Tarihi
- Kur'an'ın Ana Konuları
- Kur'an Tarihi
- Tefsire Giriş
- Günümüz Tefsir Problemleri
- Konulu Tefsire Giriş
- Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım)
- Lokman Suresi ve Ahlaki Öğütler
- Kur'an ve Yorum
- Tefsirde Metodolojik Sorunlar
- Vahiy Gerçeği
- Kur'an'a Göre İnsan ve Sorumlulukları
- Yasin, Tebareke, Amme Ve Namaz Sureleri Tefsiri
- Kur'an'da Toplumsal Düzen
- Arapça Tefsir Usûlü Literatürü
- Kur'an'da Sosyal Gerçeklik
- Kur'an'ın Müteşabihleri Üzerine
- Tefsir Terimleri Sözlüğü
- Kur'an'dan Evrensel İlkeler
- Kur'ân- ı Kerîm Ve Yüce Meâli
Muhsin Demirci Alıntıları - Sözleri
- Şah Veliyullah ed-Dihlevi, "Hüccetullahi'l-baliğa" adlı eserinde şöyle izah eder: Bil ki, yoksul bir kimse bir ihtiyaçtan dolayı Allah Taalay'a söz ya da lisanı hal ile tazarru ve niyazda bulunduğu zaman, onun bu niyazı İlahi inayet kapısını çalar. Bu durumda maslahat, bazen iyi bir insanın kalbine o yoksulun ihtiyacını gidermesi ilhamının konulmasına yol açar. Gelen bu ilham ilgili kişiyi kuşattığı zaman şayet o insan, hemen harekete geçerek durumu kavrar ve gereğini yaparsa, Allah Teala da ondan razı olur; üstünden, altından, sağından, solundan üzerine bereketler yağdırır ve o kişi bu sayede ilahi rahmete mazhar olur. (Lokman Suresi ve Ahlaki Öğütler)
- O, gökleri görebileceğiniz herhangi bir destek olmadan (duracak şekilde) yarattı, sizi sarsmaması için yere sağlam dağlar yerleştirdi, orada her türlü canlının çoğalmasını sağladı. Biz, gökten su indirip (bununla) yeryüzünde her türden faydalı bitkiler bitirdik. (Lokman Suresi ve Ahlaki Öğütler)
- İslam'a göre bir iyiliğin ve salih amelin dünya ve ahirette ecir ve sevap kaynağı olması için, bu ameli işleyen kimsenin imanlı olması şarttır. Bu sebepledir ki, salih amelden söz eden ayetler genellikle önce imana vurgu yaparlar. "... iman edip salih ameller işleyenler..." (Lokman Suresi ve Ahlaki Öğütler)
- "İslâm, dinamik bir ahlâk yapısına sahiptir. İslâm ahlâkının bu dinamik yapısı, onun sadece bir kitle ahlâkı veya sadece bir seçkinler ahlâkı olmadığını, aksine maddî, zihnî ve psikolojik bakımlardan her seviyedeki insanın kaygılarını ve özlemlerini dikkate alan, bununla birlikte ona, içinde bulunduğu durumdan daha ide-al olana doğru yükselme imkânı sağlayan kapsamlı ve uyumlu bir ahlâk olduğunu göstermektedir." (Kur'an'ın Ana Konuları)
- İslâmî öğretide öne çıkarılan ideal insan, kendini toplumdan tecrid etmiş, hayata sırtını çevirmiş yalnız başına yaşayan insan değil, aksine toplum içerisinde yaşayıp hayatın müsbet ve menfi tarafıyla yüz yüze gelen, yaşadığı toplumdaki bireylerin problemleriyle ilgilenen insandır. Böyle olunca doğal olarak insanın sorumluluk alanina giren hususlardan birinin de onun, toplumsal yükümlülükleri olduğu söylenebilir. Her bireyin toplumsal sorumluluğu da, Kur'ân bütünlüğünde ele alındığı zaman, sevgi, kardeşlik, dostluk, toplumsal barış ve uzlaşıya katkıda bulunma, insan haklarına karşı saygılı davranma vb. hususlar başta olmak üzere, fertlerle iyi geçinme ve onlara karşı daima iyilik etme niteliği taşıyan eylemlerden ibaret olarak görülebilir. (Kur'an'ın Ana Konuları)
- Kişi 'Müessirsiz eser olmaz' kaidesinden hareketle bir yaratıcının varlığını hemen anlayabilir. O, her şeyden önce vardı, her şeyden sonra da var olmaya devam edecektir (Kur'an'ın Ana Konuları)
- Modernizm, "çağdaş teslis" denilen hümanizm, sekülerizm ve demokrasi saç ayağı üzerine kuruludur. Üç temel özelliği vardır. İlki insanı merkeze oturtması yani onu hakikatin tek ölçüsü kabul etmesidir. Diğeri vahye/dine kendi sistemi içerisinde fonksiyonel bir yer vermemesidir. Modernizmin üçüncü özelliği de kurtuluşu dinde değil, akıl ve bilimde görmesidir. (Kur'an Tarihi)
- وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا الطَّارِقُۙ ﴿٢﴾ اَلنَّجْمُ الثَّاقِبُۙ ﴿٣﴾ “O târık yıldızı nedir bilir misin? Karanlığı delen yıldızdır.” (Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım))
- رَبِّ هَبْ لٖي حُكْماً وَاَلْحِقْنٖي بِالصَّالِحٖينَۙ “Ey Rabbim! Bana bir hikmet bahşet ve beni salih kimseler arasına kat.” Şuarâ Sûresi(26) 83. Ayet (Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım))
- "İçinde (hâfızasında) Kur-ân'dan bir şey bulunmayan kimse harap olmuş bir ev gibidir." Hz. Muhammed (sav) (Tefsir Usulü)
- İslâmın, inanan, inanmayan, renk, ırk ayırımı insana tanımış olduğu hakların başında hiç kuşkusuz yaşama hakkı gelmektedir. Kur'ân'ın, haksız yere bir cana kıyan kimseye kısas cezası vermesi de bu hakka verdiği önemden dolayıdır. Yaşama hakkı gibi mülk edinme hakkı da İslâmın insana tanıdığı temel haklardan biridir. Buna göre her insan vergisini vermek kaydıyla servet edinme hakkına sahiptir. Bu haktan tabii ki hem Müslümanlar hem de gayr-i müslim unsurlar yararlanmaktadır. (Kur'an'ın Ana Konuları)
- Hz. Peygamber vahiy alma anında beşeri özelliklerinin ve iradesinin dışına çıkarak tamamen ilahi iradenin yönetimine giriyor ve aracı Meleğin getirdiği vahyi, manevi yönden onunla aynı seviyeye geldikten sonra alıyordu. (Kur'an Tarihi)
- Halbu ki Kur'an'ın doğru anlaşılmasının olmazsa olmaz koşullarından biri, onu peşin bir fikre kapılmadan okumaktır. (Tefsire Giriş)
- "Yavrum ilmi terk etme! Meclisleri ihmal etme! Allah'ı anan bir topluluk gördüğünde onlarla otur. Eğer alimsen orada ilmin işine yarar; cahilsen onlar sana ilim öğretirler. Umulur ki Allah onlara rahmetini lutfeder ve Allah'ın rahmeti onlarla beraber sana da ulaşır. Allah'ı anlamayan bir topluluk gördüğünde sakın onlarla oturma. Zira eğer alimsen orada ilmin sana bir yararı olmaz; cahilsen o zamanda onlar seni haktan saptırır. Bu yüzden Allah onları azabına uğratır, bu azap onlarla beraber sana da isabet eder." (Lokman(a.s.)'nin öğüdü) (Lokman Suresi ve Ahlaki Öğütler)
- اَلَّذ۪ي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيٰوةَ لِيَبْلُوَكُمْ اَيُّكُمْ اَحْسَنُ عَمَلًاۜ “Hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratan O’dur..” (Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım))
- “Hayrın kaderi saadet, şerrin kaderi de şekavet (mutsuzluk)” (Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım))
- İbn Hacer’in bildirdiğine göre Peygamberimizin Mekke'de ilk vahiy katipliğini yapan sahabi, Abdullah b. Sa'd b. Ebi Serh'tir. (Kur'an Tarihi)
- Hiç şüphe yok ki, bütün beşeri duygular arasında, çocukta insan tabiatının en yüksek, en özlü anlamını belirten sevgi duygusudur. (Kur'an'da Toplumsal Düzen)
- “Kim her gece Vâkıa sûresini okursa o kişiye fakirlik dokunmaz.” (Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım))
- Kur'an, ilahi mesajı muhataplarına ulaştırmak için tarihi olayları araç olarak kullanmıştır. Bu yüzden o, tarihi malumatı şahıs, zaman ve mekan unsurlarından mümkün olduğunca soyutlayarak etkileyici ve çarpıcı bir şekilde sunmayı hedeflemektedir. (Tefsir Usulü)