akademi
Turkcella

Korku Ağı - Stephen King Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Korku Ağı kimin eseri? Korku Ağı kitabının yazarı kimdir? Korku Ağı konusu ve anafikri nedir? Korku Ağı kitabı ne anlatıyor? Korku Ağı kitabının yazarı Stephen King kimdir? İşte Korku Ağı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 06.02.2022 03:37
Korku Ağı - Stephen King Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Stephen King

Çevirmen: Esat Ören

Çevirmen: Öz Dokuman

Orijinal Adı: Salem's Lot

Yayın Evi: Altın Kitaplar

İSBN: 9789752122642

Sayfa Sayısı: 592

Korku Ağı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Korku Ağı 25 yıl sonra okurlarla yeniden buluşuyor!

“Bak ve beni gör, cılız adam. Senin şömine önünde bir kitapla birkaç saat geçirdiğin gibi yüzyıllar geçiren Barlow’a bak. Bak ve elindeki sefil sopayla öldürmeye çalıştığın, gecelerin bu muhteşem yaratığını gör.

Bana bak, yazar bozuntusu! Ben insan hayatlarını yazdım ve mürekkep olarak kan kullandım. Bana bak ve ümidini kes!” Jerusalem’s Lot küçük bir New England kasabasıdır ve burada da, benzeri yerlerde olduğu gibi dedikodular, tuhaf tipler ve saygı değer insanlar vardır. Tabii garip olaylar hakkında söylentiler de yok değildir; ama her kasabada olduğu kadar...

Yazar Ben Mears, çocukluk yıllarını konu alan ve o günlerden beri ona musallat olmuş korkularıyla yüzleşmek amacıyla bir roman yazmak için Lot’a döner. Çocukken tanık olduğu korkunç olayın gerçekleştiği ev –Marsten Köşkü− işte karşısındadır; fakat yeni ve gizemli kiracıları vardır. Kasabada bazı kuşkulu şeyler yaşanmaya başlayınca, Mears’ın belleğindeki karanlık anılar da canlanmaya başlar: Önce bir köpek hunharca öldürülmüş olarak bulunur, ardından bir çocuk kaybolur. Bunlar başlangıçta çok da sıra dışı olaylar olarak görülmez, fakat liste uzamaya başlar. Çok geçmeden kasabayı saran şaşkınlık hayrete, belirsizlikler dehşete dönüşecektir.

Televizyonu kapatın – daha iyisi, koltuğunuzun yanı başındaki hariç, bütün lambaları da kapatın. Ondan sonra, bu loş ışıkta sizinle vampirler hakkında konuşalım. Sanırım, sizi onların varlığına inandırabilirim.

- Stephen King

Korku Ağı Alıntıları - Sözleri

  • "Dedim ki, yaşamın ortasında bile ölüyüz biz."
  • Sol kolunda tuttuğu küçük bir çocuğu uzattı karanlığa doğru. "Bunu getirdim sana."
  • "Bir roman, hayatta hiç bir şey yapmayan bir adamın acı itirafıdır."
  • Ölüm ile ıstırap yaşamın birer parçasıdır. Zamanla alışır insan bu düşünceye.
  • “Hep iyiliğin, kötülükten daha yüce olduğunu düşünürsünüz, ama öyle değildir. İyilik, sevgili Peder Callahan, imanın eylemini gerektirir. Kötülük ise sadece beklemeyi. Rüzgar gibidir, dünyanın her yanında vardır.”
  • Anıları gitgide canlanıyordu, yakın yıllara ait anılar. Ama istemiyordu onları anımsamak; kovmak, itmek istiyordu.
  • “Bir insan Tanrı’yı yüreğinden çıkarırsa, onun yerini şeytan alır.”
  • Şeytanla iş yapıyorsan kükürt kokusuna alışacaksın.
  • Bulunmaktan nefret ettiği bir ülkede yaşamaya zorlanan adama benziyordu.
  • Dünya başımıza yıkılıyor, sense birkaç vampiri dert ediyorsun.
  • “Tatlı sulara gelene kadar acı suların içinden geçmek zorundayız.”
  • Eğer bir korku kelimelere dökülüp seslendirilmezse, onu yenemezdin.
  • Bence insanlar telepati, önsezi veya altıncı his gibi şeylere kolayca inanırlar,çünkü onlara bir maliyeti yoktur.Buna inanmak geceleri uykularını kaçırmaz. Ama insanların yaptıkları kötülüklerin onlardan sonra da yaşadığı fikri çok daha sarsıcıdır.

Korku Ağı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Korku Ağı; Stephen King'in usta hikaye anlatıcılığı ile tanıdık ve bilinen bir konuyu akıcı ve merak uyandıran bir işleyişle ele alıyor. Kitapta ilk bölüm hikayenin geçtiği kasabadaki insanları tanıtırken, ikinci bölümde yaşanan tuhaf olaylar karşısında kasabanın karanlık atmosferi ve kasaba sakinlerinin davranışları ayrıntılı bir şekilde yansıtılıyor.Kapanış bölümünde kasabanın yüz yıl önceki tarihi ve esrarengiz olayların başlangıcı mektuplar aracılığı ile aktarılıyor. Son olarak ise kitabın orijinalinde yer alan, ancak yayınlanırken çıkarılmış sahnelere yer veriliyor. İlk olarak Kara Kule serisinde okuduğum Peder Callahan karakteri ile merak edip, okumaya karar verdiğim Korku Ağı, filmlere konu olmuş klişeleri, King'in akıcı, sade ve karakterlerin içsel dünyalarını etkileyici bir şekilde yansıtan anlatımı ile merak uyandıran ve keyifle okunan bir tarzla işliyor. Hikaye Jerusalem's Lot isimli bir kasabada geçiyor. Ben Mears, 9 yaşında yaşadığı Jerusalem's Lot'a son kitabını yazmak için geri döner. Kasabaya yukarıdan bakan bir tepenin üzerinde bulunan Marsten Köşkü, kasaba halkı tarafından tekinsiz geçmişi ile kötülükle bir tutulmaktadır. Ben Mears çocukluğunda bu köşke girmiş ve gördüklerinin etkisinden uzun süre kurtulamamıştır. Gördüğü şeylerin gerçekliğinden şüpheye düşse de, etkisinden kurtulmak için köşkü kiralamaya ve kitabını burada yazmaya karar verir. Ancak köşk gizemli iki kişi tarafından satın alınmıştır. Bu kişilerin köşke yerleşmesi ile birlikte kasabada tuhaf olaylar gerçekleşmeye başlar. Önce bir köpek vahşi bir şekilde öldürülür, sonra bir çocuk kaybolur. Ancak kasaba halkının bilmediği şey bu sadece bir başlangıçtır. İşlediği konu sebebi ile favorilerime girmese de beğenerek okuduğum bu kitap Stephen King sevenlere önerimdir. (Aylin Büyüksavaş)

Güzel bir Stephen King kitabıydı. Yazarın tarzını yansıtıyordu. Bu sıralar King kitaplarına sarmış durumdayım. Biraz fazla geldi ama okumaya devam edeceğim. (Ayşe Akça)

~30° | Korku Ağı: Merhaba. Daha önce yazar/stephen-king'in 1974 yılında yayımlanmış olan ''kitap/goz--163'' adlı ilk romanına yazdığım incelemede geçmişte ön yargıyla yaklaştığım bu yazarın tüm kitaplarını tek tek okuyup gelecekteki kütüphanemde bir ''Stephen King Kitaplığı'' kısmı oluşturacağıma karar verdiğimi dile getirmiştim. 1975 yılında yayımlanmış olan bu ikinci romanını da okuduktan sonra bu kararı verdiğim için çok mutlu oldum. Kendisi her ne kadar ''Önsöz'' kısmında ''Yani biraz insaflı olun tamam mı?'' dese de çeşitli kültürlerin vampir mitlerinden kaynak ve fikir alarak bunların özgün bir tarzda bir nevi harmanlandığı bu eser kesinlikle muazzamdı. Yazar yarattığı bu yerleşim yerini, onun tarihini ve yerli halkını (ve yerli halkı derken hemen hemen tüm evlerdeki hayatlara konuk olacak olman da muazzam bir şey) o kadar güzel tasvir ediyor ki kendini bir kere kaptırdığında bu insanların gerçekten var olduğuna ve hikâye edilen konunun yaşandığına inanacak kadar oluyorsun. Çokça merak, aman aman bir heyecan, azıcık korku, bir miktar gerilim ve ekstra birkaç tükenmek bilmez duygu daha... hoop! Okuma sürecinin kısa bir tarifini yaptık sanırım. Hele de bizzat en beğendiğim bölüm ''Jerusalem's Lot'' adlı seni 1850'li yıllara götürecek bölümdü. Mektuplaşmalara ve bazı günce sayfalarına dayalı bu bölüm adamakıllı korkunçtu. Kitap yayımlanmadan ve üzerinde çeşitli düzenlemeler yapılmadan önce özgün metinde var olan çıkarılmış sahnelerin de ayrı bir bölüm olarak kitapta yer alması pek hoş olmuş. Hâsılı kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Göz'e yazdığım incelemeyi aşağıdaki bağlantıdan okuyabilirsin. gonderi/111452721 Keyifli okumalar! (Kaan Ata Önder)

Kitabın Yazarı Stephen King Kimdir?

Stephen Edwin King (d. 21 Eylül 1947; Portland, Maine), ABD'li hikâye ve roman yazarı.

Genellikle gerilim ve korku türünde eserler vermiştir. Kitaplarının çoğu Türkçe'ye de çevrilmiştir. İlk romanı Göz (Carrie) 1974 yılında yayınlanmıştır. Özellikle 1982 yılında başlayıp, 2005 yılında sona erdirmiş olduğu Kara Kule (The Dark Tower) serisi ile ünlüdür. Pek çok kitabı senaryolaştırılıp beyaz perdeye aktarılmıştır.

İlk profesyonel kısa öykü satışını "The Glass Floor" adlı öyküsüyle Starling Mystery Stories'e yapmıştır(1967). Kendisini tekrar ettiği gerekçesiyle 2002 yılında yazarlığı bıraktığını açıklamıştır. Ancak bu kitaptan sonra birçok yeni eser verdi. King’in en son romanı 2009 Kasımında yayımlanan Under the Dome (Kubbenin Altında) olup, New York Times En Çok Satanlar listesinde uzun süre 1 numarada kaldı. 2010’un Ocak ayında, King yazılmış halde olan ve basılmayı bekleyen iki kitabı daha bulunduğunu açıkladı

Stephen King Kitapları - Eserleri

  • Göz
  • Maça Kızı
  • Medyum
  • Karanlık Öyküler
  • Yeşil Yol
  • Kara Ev

  • Christine
  • Yüzyılın Fırtınası
  • Sadist
  • Kara Kule - Jericho Tepesi Savaşı
  • Hayvan Mezarlığı
  • 22/11/63
  • Tom Gordon'a Aşık Olan Kız

  • Kubbe'nin Altında
  • Duma Adası
  • O
  • Kujo
  • Hayaletin Garip Huyları
  • Kemik Torbası
  • Yaratık

  • Silahşor
  • Üç'ün Çekilişi
  • Çorak Topraklar
  • Büyücü ve Cam Küre
  • Anahtar Deliğinden Esen Rüzgar - Kara Kule 8
  • Mahşer
  • Zifiri Karanlık Yıldızsız Gece

  • Kara Kule - Gilead'ın Düşüşü
  • Calla'nın Kurtları
  • Susannah'nın Şarkısı
  • Kule
  • Ceset
  • Tepki
  • Sis

  • Karanlık Çökünce
  • Kara Kule Silahşör - Yolculuk Başlıyor
  • Falcı
  • Çağrı
  • Ejderhanın Gözleri
  • Ruhlar Dükkanı
  • Tılsım

  • Cep
  • Çılgınlığın Ötesi
  • Eğlence Parkı
  • Doktor Uyku
  • Gece Yarısını 2 Geçe
  • Gece Yarısını Dört Geçe
  • Dolores Claiborne

  • Rüya Avcısı
  • Buick 8
  • Oyun
  • Azrail Koşuyor
  • Rüyalar ve Karabasanlar
  • Rüyalar ve Karabasanlar 2
  • Korku Ağı

  • Ateş Yolu
  • Düzenleyiciler
  • Hayatı Emen Karanlık
  • Şeffaf
  • Colorado Kid
  • Yazma Sanatı
  • Kurtadamın Döngüsü

  • Bay Mercedes
  • Ölüm Hücresindeki Fare
  • Bir Aşk Hikayesi
  • Diriliş
  • Kuşku Mevsimi ve Esaretin Bedeli
  • Amerikan Vampiri
  • Uykusuzluk

  • Kim Bulduysa Onundur
  • Kara Kule - Silahşör'ün Doğuşu
  • Kabuslar Pazarı
  • İki Ölü Kız
  • Coffey'nin Elleri
  • Ölümün En Kötüsü
  • Coffey Yeşil Yolda

  • Gece Yolcuları
  • Ölüm Dansı
  • Rüyalar ve Karabasanlar 3
  • Son Nöbet
  • Gwendy’s Button Box
  • Kara Kule - Eve Giden Yol
  • Kara Kule - İhanet

  • 1922
  • Uyuyan Güzeller
  • Yüzyılın Suçlusu Blaze
  • Yabancı
  • The Method of Breathing
  • Siyah Takım Elbiseli Adam
  • Hekayələr

  • If It Bleeds
  • Later
  • Blockade Billy
  • Elevation
  • Enstitü
  • In the Tall Grass
  • Kan Varsa

  • You, Human
  • Rita Hayworth and Shawshank Redemption
  • IT
  • Joyland
  • Billy Summers
  • Everything's Eventual 1408

Stephen King Alıntıları - Sözleri

  • silahşor, “gerçek aşk sıkıcı bir şey,” diye tekrarladı. “bağımlılık yaratan herhangi güçlü bir uyuşturucu gibi ve bütün güçlü uyuşturucular gibi de.. (Büyücü ve Cam Küre)
  • Bu dünyada efendice oyun kaybedenler de vardır, kederli, somurtkan, küstah ve ağlamaklı olanlar da. Bir de en berbat kaybedenler olabilir. Ronnie işte bunlardandı. (Maça Kızı)
  • Kendi kendine, en son ne zaman şöyle içten, katılırcasına güldüm diye sordu. Bana çabalarla dolu kurşuni hayatım boyunca hiç gülmemişim gibi geliyor.. (Azrail Koşuyor)
  • " Mutlu gözüküyorsun ama bence bu sadece takındığın bir maske. Bence sen hiç de mutlu değilsin. " . (Çorak Topraklar)
  • Bazen insanın elinden gülmekten başka bir şey gelmiyor... Bazen de durum ne kadar kötü olursa olsun dayanamayarak gülüyorsunuz... (Christine)
  • ...yedide tekrar uyanırdım ve gün boyunca kendimi başka birinin kabusunda rol alan bir oyuncu gibi hissederek dolaşırdım. (Uykusuzluk)

  • Gerçeklerin insanı özgür kılacağını her kim söylemişse muhtemelen aptalın tekiydi. (Buick 8)
  • Ancak son günlerde başkalarının bizi ne kadar sık ve ne kadar çok etkilediklerini öğrendim. Bu kontrolümüz ve kendimize güvenmemizle gururlandığımız zamanlarda bile böyle. (Oyun)
  • Bir kadının elinin değdiği her yer cennete dönüşüyor... (Uykusuzluk)
  • - Nasıl oluyor da kötü adamlar hakkındaki kitaplar hep çok satıyor? + Çünkü kötülük satar, dostum. (Amerikan Vampiri)
  • İnsanoğlu çok tehlikeli bir hayvandır. (Cep)
  • " Savunmasız, güzel ve yalnız. Onu bırakamam. Gülü korumam gerekiyor. " . (Çorak Topraklar)
  • Yabancıdan kaçabilirsin ama kendi kendinden kaçamazsın. (Medyum)

  • Unutmak her zaman istek dışı bir süreç değildir. Bazen insan isteyerek unutur.. (Duma Adası)
  • ''Unuttuğunu hatırlayacaksın.'' (Doktor Uyku)
  • Aklındaki tek şey koşmak, aydınlıktan kaçıp karanlığın içine gizlenmekti. (Göz)
  • ...yatağına uzanıp gözlerini karanlığa dikerek uyumayı veya sabahın olmasını bekliyor ; hangisi daha önce gelirse... (Son Nöbet)
  • Sorunların mi var ? Öyleyse dünyaya hoş geldin , Dennis. (Sis)
  • "..fikir denilen şey kıç gibidir, herkeste bir tane vardır." (22/11/63)
  • Ve sen de başbelası olarak hamamböceği düzeyinden az daha büyücek bir haşaratın düzeyine çıkmadan buradan çıkıp gitsen iyi edersin. (Coffey Yeşil Yolda)

Yorum Yaz