dedas
Turkcella

Karşılıklı Yardımlaşma - Pyotr Kropotkin Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Karşılıklı Yardımlaşma kimin eseri? Karşılıklı Yardımlaşma kitabının yazarı kimdir? Karşılıklı Yardımlaşma konusu ve anafikri nedir? Karşılıklı Yardımlaşma kitabı ne anlatıyor? Karşılıklı Yardımlaşma PDF indirme linki var mı? Karşılıklı Yardımlaşma kitabının yazarı Pyotr Kropotkin kimdir? İşte Karşılıklı Yardımlaşma kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 21.09.2022 03:00
Karşılıklı Yardımlaşma - Pyotr Kropotkin Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Pyotr Kropotkin

Çevirmen: Işık Ergüden

Çevirmen: H. Deniz Güneri

Orijinal Adı: Mutual Aid: A Factor of Evolution

Yayın Evi: Kaos Yayınevi

İSBN: 9789757005155

Sayfa Sayısı: 310

Karşılıklı Yardımlaşma Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kropotkin'in en temel eserlerinden biri olan Karşılıklı Yardımlaşma, aynı zamanda Malthusçu "hayatta kalma mücadelesi"ne ve Darwincilere verilmiş bir yanıttır. İnsan nüfusunun mevcut yiyecek arzından daha hızlı bir artış gösterdiğini ileri süren Malthus, yaşam imkânlarıyla nüfus artışı arasındaki dengenin ancak, kıtlık, hastalık ve savaş sonucu, güçsüzlerin elenmesiyle korunacağını söylüyordu. Malthus'un, "hayatta kalma mücadelesi" olarak formüle ettiği bu anlayış, herkesin herkese karşı sürekli rekabeti demekti. Sonraki yıllarda Darwin, doğal seçilimin, güçlü türleri koruyup güçsüzleri elemesini evrimin belirleyici faktörü olarak "hayatta kalma mücadelesi"yle açıkladığında, Victoria döneminin zihniyetiyle beslenen Malthusçuluk, biyolojik alanda da güçlü bir destek bulmuş oldu. Darwin, daha sonra düşüncesinde kısmi değişiklikler yaptıysa da, izleyicileri, onun uyarılarına rağmen bu "acımasız mücadele"yi biyolojik bir ilke olarak evrimin biricik faktörü haline getirdiler. İlkel insan dünyasıyla hayvanlar alemini, kana susamış "gladyatör gösterisi" gibi sunan yeni Darwincilerin "sürekli mücadele" anlayışı, eşitlikçi, dayanışmacı, özgür toplum düşüncesine de ölümcül bir saldırıydı. Bu nedenle, Malthus ve yeni Darwincilere yanıt vermek neredeyse zorunlu hale gelmişti. Yanıt; ünlü anarşist ve doğa bilimci Pyotr Kropotkin'den geldi.

Kropotkin, aynı türün bireyleri arasında mücadeleden çok, yardımlaşmanın sayısız kanıtını, onlarca hayvan türünü örnek vererek gösteriyordu. Karşılıklı yardımlaşmanın bir evrim faktörü olarak insan dünyasındaki rolü üzerinde de duran Kropotkin, vahşi ve yarı vahşi klanların, köy komünlerinin ve ortaçağ özgür şehir cumhuriyetleri döneminin karşılıklı yardımlaşma kurumlarını detaylarıyla inceler. Kropotkin'in bu çalışmasında insan ve hayvan toplumlarının evrimini izlerken, eş zamanlı olarak, modern devlete varan evrimsel gelişme çizgisini de bütünlüklü bir biçimde izleyebiliriz.

Karşılıklı Yardımlaşma Alıntıları - Sözleri

  • İşte size insan psikolojisinin esası: İnsanlar eğer savaş alanında delirmemişlerse, yardım çağrılarını duyup da cevap vermemeye katlanamazlar. Kahraman gider ve herkes kahramanın yaptığı şeyi kendisinin de yapmış olması gerektiğini hisseder. Beynin yanıltmacaları karşılıklı yardımlaşma duygusuna direnemez; çünkü bu duygu insanın binlerce yıllık toplumsal yaşamı ve insandan önceki yüz binlerce yıllık toplumsal yaşam tarafından beslenmiştir.
  • Gerçekten de, geçmişteki tarih yazarları, çağdaşlarının maruz kaldıkları en ufak savaşı ve musibeti bile anlatmayı asla ihmal etmemişler, kitlelerin yaşamına hiç itibar etmemişlerdir, oysa ki bu kitlelerin büyük bölümü barış içinde çalışarak yaşarken, yalnızca az sayıda insan kendi aralarında savaşmıştır. Epik şiirler, anıtlardaki yazıtlar, barış antlaşmaları neredeyse tüm tarihsel belgele aynı karakterdedir; barış ihlalleriyle ilgilidir, barışla değil.
  • Bir zamanlar vahşi bir ülkede, Hotantolar arasında, yiyeceği paylaşmak isteyen olup olmadığını üç kere sormadan yemek yemek çok ayıp sayılırken, günümüzde saygın bir yurttaşın tek yapması gereken şey, vergisini ödemek ve açların açlıktan ölmesine izin vermektir.
  • “Rekabet yok! Rekabet türe her zaman zarar verir, bundan kaçınmanın sayısız yolu vardır!” Doğanın eğilimi bu yöndedir, her zaman tam anlamıyla gerçekleşmese de, mevcut eğilim hep budur. Çalının, ormanın, okyanusun bize söylediği parola budur. “Birleşin! Karşılıklı yardımlaşın! Herkese ve her birinize en büyük güvenliği; fiziki, entelektüel ve ahlâki bakımdan varoluşun ve ilerlemenin en iyi garantisini sunan en emin yol budur.” İşte doğa bize bunu öğretir; kendi sınıfları içinde en üstün konuma erişmiş hayvanların yaptıkları da budur.
  • İnsanın ahlâki gelişimi için önem taşıyan faktörün karşılıklı mücadele değil, karşılıklı yardımlaşma olduğunu ileri sürebiliriz. Ve yine günümüzde, türümüzün daha da yüksek bir evrim seviyesine ulaşmasının garantisini karşılıklı yardımlaşmanın iyice yaygınlaşmasında görüyoruz.
  • İnsan, doğada bir istisna değildir. Hayatta kalma mücadelesinde birbirlerine en iyi destek olabilenlere yaşam şansını en fazla veren temel ilke olan karşılıklı yardımlaşma ilkesine o da uyar.
  • İnsan hem miras aldığı güdülerin hem de aldığı eğitimin sonucudur.
  • Insan toplumlarının tarihinde Devlet, "insanların dogrudan bir araya gelmelerini önlemek, yerel ve bireysel inisiyatifin gelişimini durdurmak, mevcut özgürlükleri ezmek, yeninin çiçek- lenmesini önlemek ve bütün bunları kitleleri azınlıkların iradesine tabi kılmak için" geliştirilen bir kurumdur. Kropotkin iktisadi koşulların siyasal kurumlar üzerindeki etkisini Marx'ın kabul ettiği kadar kabul ediyordu: "Insan toplumlarının boyun eğdikleri siyasal rejim daima o toplum içinde var olan iktisadi rejimin ifadesidir."Aynı zamanda, tarih boyunca yeni bir siyasal örgütlenme formunun, "iktisadi örgütlen- menin her yeni formuna denk düştüğü"nü savundu.
  • Sevgi, sempati ve kendini feda etme, ahlâki duygularımızın gelişiminde kuşkusuz büyük rol oynamaktadır. Fakat, insan türünün toplumu, temellerini ne sevgiden ne de sempatiden alır: Bireyin, kendi dışındaki herkesin haklarını kendininkine eşit kabul etmesini sağlayan şey, -içgüdü düzeyinde bile olsa- insani dayanışma bilincidir, karşılıklı yardımlaşma pratiğinin her bir kişiye verdiği gücün bilinçsiz de olsa farkına varılmasıdır, her bir kişinin mutluluğunun herkesin mutluluğuna sıkı sıkıya bağlı olduğu duygusudur ve belli belirsiz bir adalet ve hakkaniyet duygusudur. Yüksek ahlâki duygular bu geniş ve zorunlu temelde yükselir.

Karşılıklı Yardımlaşma İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Yazar Darwin’in “güçlü olanın ayakta kalması “ya da canlıların “hayatta kalabilmek için mücadelesi” gibi kavramlarının yanlış anlaşıldığının ;insanlar da dahil olmak üzere canlılar aleminin ancak zor dış şartlara karşı mücadele verdiğini anlatan müthiş kitap.Tüm canlılığın temelinde karşılıklı yardım olduğunu ve bunu ilkel kabileden günümüze dek örneklerle getiren muhteşem bir anlatım. Birlikte olduğumuz ,birbirimizle yarışmadığımız ,birbirimize yardım ettiğimiz için yaşıyoruz. (Gulen)

Kropotkin naif bir anarşist. Celal Şengör bu adamın hayatını ballandıra ballandıra anlattı programda. Filahakika anlatılacak bir biyografi sahibidir, kendisinin soyu eski Rus Rurik hanedanına dayanır derler. Eser mi? Eser anarşizmin yapı taşıdır. Darwin'in teorisine zıt gibi görünen bir rota seyreder. (Furkan Gedik)

Kropotkin'in bu kitabı "Sosyal Darwinizm" mefhumuna cevap mahiyeti taşımaktadır. Biyoloji ve antropolojiden örnekler vererek öne sürülen teoriyi kanıtlamaya çalışır. Bir hayli ilgi çekici bir kitap. Eşitsizliğin her bucağı sardığı günümüz dünyasında çıkış yolunu nasıl bulmamız gerektiğini düşündürtüyor. (Kerim Mahir Albayrak)

Karşılıklı Yardımlaşma PDF indirme linki var mı?

Pyotr Kropotkin - Karşılıklı Yardımlaşma kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Karşılıklı Yardımlaşma PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Pyotr Kropotkin Kimdir?

Hayatı

9 Aralık 1842’da Moskova’da doğdu. Babası Prens Aleksei Kropotkin; annesi ise Yekaterina Nikolaevna'dır. 1846'da anneleri veremden ölünce, Peter ve kardeşleri daha katı olan babaları tarafından büyütülür.

Kropotkin Ağustos 1857’de onbeş yaşındayken St. Petersburg’daki Pages Taburuna katılır. Bu taburda çoğunluğu soylu sınıfından 150 genç eğitim görmektedir. Kropotkin sınıf arkadaşları ile ilişkilerini geliştirmekte zorlanır; taburdan ayrıldığı 1862’ye kadar zamanının büyük bir bölümünü kitap okumaya, mektup yazmaya ve dergi çıkarmaya ayırır.

Pages Taburu mezunlarının Rus ordusunda istedikleri yerde göreve gitme hakları bulunmaktaydı. 1862’de mezun olan Kropotkin iseSibirya’yı tercih etti. Böylece on yıl sürecek bir gezginlik dönemi başlamış oldu. Sibirya’da aldığı görevler Kropotkin’de hükümete karşı bir hayalkırıklığı oluşmasına neden oldu.

1864’de işinden istifa etmeyi düşündüğü bir sırada, kendisine Mançurya'nın coğrafik araştırmasına katılması teklif edildi. Teklifi kabul eden Kropotkin 1865 yılında kendisini tamamen bu coğrafi araştırmaya adadı.

Kropotkin 1867 Nisan'da nihayet ordudan ayrıldı; ve Irkutsk'u terk ederek St. Petersburg'a döndü. Burada Merkezi İstatistik Komitesi’nde çalışmaya başladı. Bir taraftan da Coğrafya Topluluğu için yaptığı çalışmalara devam ediyordu. Üniversiteye kayıt yaptırdı, ama mali sorunlar yüzünden mezun olamadı. 1868-1870 yıllarında zamanını tamamiyle coğrafya çalışmalarına ayırdı.

1871 Sonbaharında babası ölür. Aynı yıl Kropotkin kamu görevlerinden ayrılır. İmparatorluk Coğrafya Topluluğu ona sekreterlik görevi teklif eder. Bu onun yaşındaki birisi için büyük bir onur sayılan bir görevdir; ancak Kropotkin orada yapacağı kariyeri boşa geçirilmiş olarak değerlendirerek, teklifi reddeder.

Anarşizmle tanışma

1871 Paris Komünü'nün etkisi ile işçi hareketlerine olan ilgisi artar; işçi hareketleri hakkında daha çok şey öğrenmek için yurtdışına seyahat etmeye karar verir. 1872 Şubat'ta Rusya'dan ayrılarak İsviçre'ye hareket eder. Zürih'e varır varmaz hemen Enternasyonal'in yerel şubesine üye olur. Ancak bir süre sonra daha radikal olan Jura Federasyonu'nunNeuchatel'deki merkezini ziyaret eder. Buradaki izlenimleriyle anarşizmi benimser.

Kropotkin 1872 Mayıs'ta Rusya'ya döner; nihilistlerin liderliğindeki Chaikovski Çevresi içinde devrimci görüşlerin yayılmasında önemli bir rol üstlenir.

1873 yılında Peter Kropotkin tutuklanarak hapse atılır; 1876'da İngiltere'ye kaçar. Burada kısa bir süre kaldıktan sonra İsviçre'ye giderek Jura Federasyonuna katılır. 1877'de Paris'e gider; burada sosyalist hareketin başlatılmasına katkıda bulunur. 1878'de İsviçre'ye döner; Jura federasyonunun devrimci gazetesi Le Révolté'ye yazılar yazar.

1881'de, Çar II. Alexander'ın suikaste uğramasından kısa bir süre sonra Kropotkin İsviçre'den sınırdışı edilir. Thonon (Savoy)'da kısa bir süre kaldıktan sonra Londra'ya gider. Burada bir yıl kadar kaldıktan sonra 1882'nin sonlarına doğru tekrar Thonon'a döner. Burada Fransız hükümeti tarafından tutuklanır. Lyon'da yapılan duruşmada Enternasyonal üyesi olduğu gerekçesiyle beş yıl hapis cezasına çarptırılır. 1886'da serbest bırakılınca Londra'ya yerleşir. Aynı yıl Sibirya'ya sürgün edilen kardeşi Alexander intihar eder.

1890larda zamanının çoğunu yazmakla geçirir; kitaplarında anarşist-komünizmi teorisini geliştirmeye çalışır. 1897'de Kanada ve ABD'yi ziyaret eder. Amerikan dergisi Atlantic Monthly anılarını basmayı kabul eder.

1901-1909 yılları arasında daha çok Rusça yazılar yazar. 1905 devriminin başarısızlığa düşmesi hayal kırıklığına uğramasına yol açar.

Savaş ve Devrim

1909'de İsviçre'ye döner; Lena altın madenlerinde 270 işçinin katledilmesi olayının gündeme getirilmesi için çalışır. Ancak bu çabaları I. Dünya Savaşı ile kesintiye uğrar. I. Dünya Savaşı sırasında işçi sınıfına karşı en büyük tehdit olarak gördüğü Alman emperyalizmine karşı devletler arası ittifakı destekleyen bir tavır alır. Bu tavrı birçok kişi tarafından sert şekilde eleştirilir; Errico Malatesta gibi pek çok anarşist bu dönemde Kropotkin'den uzaklaşır. Bu tavır en net biçimiyle Onaltılar Manifestosunda görülebilir. 1917'de Petrograd'a gider; burada Aleksandr Kerenski hükümetine yardımlarda bulunur. Ancak Bolşeviklerin iktidara gelmesiyle bu çabaları da sona erer. Pyotr Kropotkin 8 Şubat 1921'de ölür.Bolşevik lider Lenin'in kişisel izni ile Novodevichy mezarlığında anarşistler tarafından büyük bir cenaze töreni düzenlenir. Bu, anarşistlerin kitlesel olarak Rusya'daki son biraraya gelişi olur.

Pyotr Kropotkin Kitapları - Eserleri

  • Anarşi
  • Anarşist Ahlak
  • Karşılıklı Yardımlaşma
  • Ekmeğin Fethi
  • Çağdaş Bilim ve Anarşi
  • Tarlalar Fabrikalar ve Atölyeler : Yarın
  • Bir Devrimcinin Anıları
  • Bilim ve Anarşizm
  • Etik
  • Bir İsyancının Sözleri
  • Anarşizm
  • Bir Devrimcinin Anıları 2
  • Bir Devrimcinin Anıları 1
  • Etika
  • Rus Edebiyatında İdealler ve Gerçeklik
  • Devrimin Ruhu
  • Rus Edebiyatı Üzerine 1
  • Rus Edebiyatı Üzerine 2

Pyotr Kropotkin Alıntıları - Sözleri

  • Puşkin, Lomonosoff'u kendisi için başlı başına bir üniversite olarak nitelendirmiştir ve bu konuda gayet haklıdır; Lomonosoff birbirinden bağımsız pek çok alanda çalışmalar yapmıştır. (Rus Edebiyatı Üzerine 1)
  • Çocuğu için yiyecek ve barınak arayan bir anne pek zarif eşyalarla ve oburlara özgü yiyeceklerle dolu dükkanların önünden geçtiğinde; göz kamaştırıcı ve küstah bir lüks en iğrenç sefaletle yan yana sergilendiğinde; zengin bir adamın köpeğine ve atına, anneleri yeraltında ya da imalathanelerde acınacak bir ücret alan milyonlarca çocuktan çok daha iyi bakıldığında; soylu bir bayanın ''mütavazi'' gece giysilerinden her birine sekiz aylık ya da bir yıllık insan emeği harcandığında; kişisel masraflardaki artış ''üst sınıfların''ın açıkça itiraf edilmiş amacı olduğunda ve para kazanmanın namuslu ve namussuz yolları arasından net bir ayrım çizilemediğinde elbette artık o zaman, şimdi, bu durumu korumanın tek yolu zordur; polis ordusu, yargıçlar ve cellatlar gerekli birer kurum olur. (Anarşi)
  • Rus şairlere ritmik şiirleri kabul ettirmeyi başarmış ve kurallarını o zamandan beri örnek alınır kılmıştır. Esasta bu, Rus halk şiirinin tek doğal gelişim aşamasıdır. (Rus Edebiyatı Üzerine 1)
  • Doğa, Darwinciler tarafından üzerinde bitmek bilmez bir yaşam mücadelesinden ve zayıfların en güçlü, en hızlı ve en kurnazlar tarafından yok edilmesinden başka bir şeyin olmadığı bir savaş alanı olarak sunuldu: İnsanın doğadan çıkarabileceği tek ders; kötülüktü. (Etik)
  • Ben acıyı lokalize ediyorum, ama acı hissi benim için yalnızca zamanda var oluyor. Onun özü kavranamaz. (Bir Devrimcinin Anıları)
  • ...mutlak içtenlik, nihilizmin en ayırtedici özelliğidir. Nihilizm bu içtenlik adına, varoluşlarını aklın doğrulamayacağı körinançları, önyargıları, alışkanlıkları, gelenekleri toptan yadsıdı ve başkalarının da yadsımasını istedi. (Bir Devrimcinin Anıları)
  • Çocuklarımızın gerçek şeyleri kendilerinin yapmasını sağlamak yerine bunları grafik sunumlar yoluyla incelemeye zorlayarak, en değerli zamanlarını ziyan etmeye zorluyoruz; onları kafasında yersiz endişeler yaratıyoruz; onları öğrenme yöntemlerinin en kötüsüne alıştırıyoruz; bağımsız düşünceyi dalındayken koparıp atıyoruz; ve öğrettiklerimiz içinde gerçek bilgi aktarmayı nadiren başarıyoruz. Yüzeysellik, papağan gibi tekrarlama, zihinsel kölelik ve atalet eğitim yöntemimizin birer sonucudur. Çocuklarımıza nasıl öğrenileceğini öğretmiyoruz. (Tarlalar Fabrikalar ve Atölyeler : Yarın)
  • Ve Batı Avrupa'da kurulmuş Orta Çağ Üniversitelerinde geliştiği şekliyle bilimler arasından bir denge kurmadılar. Bir kibir alameti olarak değelendirilen doğayı tanıma arzusu kilise tarafından şiddetle kınandı. Tüm şiirler günahtı, kronikler canlı karakterlerini kaybetti ve büyüyen devletin başarılarından bahseden kuru bir sayım listesi ya da yerel piskoposlar ve manastırların yöneticileri hakkından önemsiz detaylar bildiren metinden derekesine düştü. (Rus Edebiyatında İdealler ve Gerçeklik)
  • Zhukovsky genel anlamda insan doğasının en iyi yönlerine hitap etti. Ancak şiirleri özgürlük ve vatanseverlik duygularını harekete geçirecek çağrılardan tamamen yoksundu. (Rus Edebiyatı Üzerine 1)
  • "Mülkiyet hırsızlıktır !" (Anarşi)
  • 1223'te gerçekleşen Moğol istilası bütün genç medeniyeti yok etti ve bu durum Rusya'yı tamamıyla yeni bağlantılar bulmaya yöneltti. Güney orta Rusya'nın şehirleri yakılıp yıkıldı. İçinde hâlâ mukim bir halk bulunan ve ilmin merkezi olan Kiev, dağınık yerleşim konumuna dürüşülmüştü ve izleyen iki yüz yıl boyunca tarih sayfasında tamamıyla görünmez olmuştu. Büyük şehirlerin tüm halkları Moğollar tarafından esir alınmıştı, bu istilaya başkaldıranlar ise öldürülmüştü. Rusya'nın talihsizliğini daha da derinleştirmek gayesi ile Türkler, kısa bir süre sonra Moğolları izlemişler ve Balkan yarımadasını işgal etmişlerdi ve 15. yüzyılın sonlarına doğru Sırbistan ve Bulgaristan adında bilimi Rusya'ya getirmekle görevli iki ülke Osmanlının egemenliği altına girmişti. Tüm Rus yaşamı derin bir dönüşüm geçirmişti. (Rus Edebiyatında İdealler ve Gerçeklik)
  • Vergi, zenginin zenginliğini artırma aracıdır. (Çağdaş Bilim ve Anarşi)
  • Gerçekten verimli olmak için, yaşam,hem zekâ,hem Duygu, hem de irade dahilinde düzenlenmiş olmalıdır. Ancak o zaman,her yöndeki bu verimlilik yaşam olur : Yaşam adına layık tek şey budur.. (Anarşist Ahlak)
  • Stirner’in çalışması, devlete ve -devlet komünizminin başarıya ulaşması durumunda kurulacak olan- yeni tiranlığa karşı bir öfke çığlığıdır . (Çağdaş Bilim ve Anarşi)
  • Zaman kaybı, mevcut eğitimimizin en önemli özelliğidir. Bizlere bir yığın gereksiz şey öğretilmekle kalmayıp, öğretilen önemli şeyler için de olabildiğince fazla zaman harcanmakta. Mevcut eğitim yöntemlerimiz eğitimli bir insandan beklenen başarıların çok sınırlı olduğu bir zamandan kalmadır; bu yöntemler, bilimin eski sınırlarının böylesine genişlemesi sonucu uzmanlara aktarılması gereken bilgi muazzam şekilde arttığı halde, kullanılmaya devam edilmektedir. Okullardaki aşırı baskının nedeni bu olduğu gibi, hem konuları hem de öğretim yöntemlerini yeni ihtiyaçlara ve şu ana dek bağımsız okullar ve bağımsız öğretmenlerce ortaya konmuş örneklere göre elden geçirmeye yönelik acil ihtiyaç da bundan kaynaklanmaktadır. (Tarlalar Fabrikalar ve Atölyeler : Yarın)
  • "Birey, yalnızca diğer tüm bireyler de özgür olduklarında gerçekten özür olacağını kavrar." (Anarşizm)
  • Otoritenin olduğu yerde özgürlük yoktur! (Anarşi)
  • “Devlet”ten söz eden kaçınılmaz olarak “savaş”tan söz eder. Bir devlet güçlü, komşularından daha güçlü olmaya çalışır, çalışmak zorunda; aksi takdirde diğerlerinin elinde bir oyuncak olacaktır. Diğerlerinin zararına zenginleşmek maksadıyla, onlara kendi kurallarını, kendi siyasetini, kendi ticari anlaşmalarını dayatmak gayesiyle ister istemez öteki devletleri zayıflatmaya, yoksullaştırmaya çalışır. (Bir İsyancının Sözleri)
  • Insanın doğanın egemeni değil,onun sınırlı bir parçası olduğunu ve bu sınırlı parçada da doğa yasalarının geçerli olduğunu burada,Sibirya'da anladı Kropotkin. (Bir Devrimcinin Anıları 1)
  • I. Petro'nun gerçek edebiyata olan ilgisi çok sınırlıydı: O, tüm basılı metinlere faydacılık penceresinden bakmıştır; O'nun asıl amacı Rusçayı deniz seferleri bilgisi, istihkam ve svaş sanatı gibi gerçek bilimlerin temel unsurlarıyla tanıştırmak olmuştur. Bu nedenle O'nun dönemindeki yazarlar, edebi açıdan çok az değer taşıyan eserler sunmuştur, dolayısıyla ben de onlardan pek bahsetmeyeceğim. (Rus Edebiyatı Üzerine 1)

Yorum Yaz