Kalpağı Gül Oyalılar - Zeliha Akçagüner Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Kalpağı Gül Oyalılar kimin eseri? Kalpağı Gül Oyalılar kitabının yazarı kimdir? Kalpağı Gül Oyalılar konusu ve anafikri nedir? Kalpağı Gül Oyalılar kitabı ne anlatıyor? Kalpağı Gül Oyalılar PDF indirme linki var mı? Kalpağı Gül Oyalılar kitabının yazarı Zeliha Akçagüner kimdir? İşte Kalpağı Gül Oyalılar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Zeliha Akçagüner

Yayın Evi: Altın Kitaplar

İSBN: 9789752108424

Sayfa Sayısı: 464

Kalpağı Gül Oyalılar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir yanda bitmek bilmeyen savaşlardan yorgun düşmüş, kaderine terk edilmiş yoksul bir halk, öte yanda tüm bu olumsuzluklara meydan okuyan inanç ve umudun birleştirdiği bir ulusun emperyalist güçlere karşı verdiği destansı Kurtuluş Savaşı... Roman boyunca bir fon müziği gibi sürüp giden Kurtuluş Savaşı'mızın gerisindeki olaylar ve yürekli kadınlarımızın öyküleri... 

Yaşamını kutsal davaya adadığını söyleyerek alanlarda on binleri coşturan Halide Edip'ler; yazıları, konuşmaları, yürekli çıkışlarıyla erkeklere örnek olan Fatma Aliye'ler, Fehime Nüshet'ler, Nezihe Muhittin'ler... Anadolu'nun göbeğinden sesini dünyaya duyuran Sivas Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin ve Türk Kadınlar Cemiyeti'nin kararlı, inançlı kadınları; "Vatan için ölmeye hazırız!" diye haykıran Bursalı, Edirneli, İnebolulu, Erzurumlu, Kastamonulu kadınlar... Elde tüfek, belde fişeklik savaş alanlarına koşan Kara Fatma'lar, Asker Saime'ler, Ayşe Çavuş'lar, Seher Emir Ayşe'ler... Erkeksiz kalan ocağını tüttürürken orduyu da besleyen, cephane taşıyan, yol onaran çalışkan Anadolu kadınları...

Bu gerçek kahramanların yanı sıra adsız kadınları simgeleyen hayali kahramanlar... Sorbonne öğrencisi Binnaz, yaşamını yaralı askerlere adayan Necibe hemşire, Rum kızı Stella...

Ve bu genç kadınların savaş ortamında kırık dökük, çoğu zaman da yarım kalan sevdaları...

(Tanıtım Bülteninden)

 

Kalpağı Gül Oyalılar Alıntıları - Sözleri

  • "Yolun açık olsun yürekli Türk Kızı!"
  • Türkleri iyi tanıdığımı söyledim. Özgürlük onlar için hava kadar önemlidir. Havasız yaşayamazlar.
  • Yoktan var edilmiş ilk şehir sensin, Var olsun toprağın, taşın Ankara.
  • Güçlü ve kararlı olmazsa zorlukların üstesinden gelemezdi. Üstelik zorluklar listesi hayli kabarıktı.
  • Aşk iki kişinin aynı yoğunlukta yaşayacakları bir duygu olduğu zaman güzeldi, anlamlıydı. Tek yönlü yaşandığında umutsuzluk ve acı demekti.
  • Sen ne dersin Arap Çavuş! Beşik sallayan eller dünyayı da sallar! Gerektiğinde kolordunun, tümenin yapamadığını yaparız!
  • Gökyüzünde kara kara bulutlar Başımıza nerden geldiniz! Bizler konukseveriz ama Düşmanı sevmeyiz
  • "Yolun açık olsun yürekli Türk kızı! "
  • "Inan bana, Türk halkı öyle bir halktır. Ezilmiş, cahil bırakılmış, savaşlardan ve siyasal baskılardan bunalmış olabilir. Bu yüzden umarsız, atılım yeteneğini yitirmiş, içine kapanmıştır. Ama bıçağın kemiğe dayandığı an geldiğinde silkinmesini, bambaşka bir halk olmasını çok iyi bilir..."
  • "İnsanı ayakta tutan en büyük güç inançtır, inancını yitiren insan ruhunu da yitirir. Ruhsuz ve inançsız biri et ve kemik yığınından oluşmuş bir yaratığa dönüşür."

Kalpağı Gül Oyalılar İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Yeri geldiginde kadınlarımızın neleri başarabilecegini anlatan ve milli mücadelenin nasıl Zor ve imkansızlıklarla kazanıldığını anlatan harika Bir roman (şerif başaran)

Kurtuluş Savaşında kadın kahramanlara olan özel ilgimden dolayı kitap çok dikkatimi çekmişti ve bu sebeple farklı beklentilerim vardı.Ben Rahime Hatunlar, Kara Fatmalar beklerken aslında en az onlar kadar büyük isimsiz kahramanların savaş gerisinde yaptıkları fedakarlıkları okudum,bu da daha farklı bir tat verdi. Bu arada bolca Ege'deki cephelerden ve yapılan küçük baskınlardan detayları ile bahsediliyor.Kitap bir aşk hikayesi ile başlayıp bunun çerçevesinde ilerletiliyor. Tarihimize değer veren herkes okumalı. (Çalışkanarı Çiğdem Özdemir)

Kalpağı Gül Oyalılar Mondros Mütarekesi’nin zor günlerinden başlayan ve Kurtuluş Savaşı yılları boyunca devam eden bir serüvenin içinde buluyoruz kendimizi. Kurguyla tarihsel gerçekleri iç içe geçirerek ve her iki unsuru kaynaştırarak tarihsel romandaki kadın karakterlerin güçlü, yürekli, fedakâr, umutlu ve inançlı tutumlarından, etkilenmemek mümkün değil. Cesur Anadolu kadın kahramanlarımızı saygıyla anıyorum. Yazarın akıcı diliyle kitap bizi o yıllara götürüyor. Tavsiye ederim. (M. K)

Kalpağı Gül Oyalılar PDF indirme linki var mı?

Zeliha Akçagüner - Kalpağı Gül Oyalılar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kalpağı Gül Oyalılar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Zeliha Akçagüner Kimdir?

1935'te Sivas, Divriği’de dünyaya geldi. Dışarıdan sınavla Kız Teknik Öğretmen Okulu’nu bitirdi. İzmir Karşıyaka Ortaokulu’nda ev ekonomisi öğretmeni olarak çalıştı, aynı okuldan emekli oldu. Film senaryosundan masala pek çok türde yazdı. Otuza yakın kitabı yayımlanan yazar, son yıllarda özellikle çocuklar için yazmakta. İlk romanıGölgesini Çiğneyen Kadın’da orta yaşı geçmiş iki kadının öyküsünü anlatan yazar, ikinci romanı Bana Sevgiyi Anlat ile gençleri odağa alarak biri zengin diğeri yoksul iki genç kızın birbiriyle kesişen yaşam öyküleri üzerinde durdu. Son romanı Kalpağı Gül Oyalılar ile Kurtuluş Savaşı’nın arka planındaki olaylara ve özellikle kadınların kahramanlıklarına yer verdi. İzmir Radyosu için “Özlem Tepesi” adlı sekiz bölümlük bir oyun, Ankara Radyosu için “Cumhuriyete Destek Verenler” adlı bir radyo oyunu yazdı.

TRT ve Kültür Bakanlığı Senaryo Ödülü, Ömer Seyfettin Öykü Ödülü, Bu Yayınevi Çocuk Romanı Ödülü, Özgür Eğitim Yayınları Çocuk Romanı Ödülü ve İzmir Belediyesi Çocuk Romanı Ödülü'nü aldı.

İzmir’de oturuyor; evli, iki çocukludur.

Zeliha Akçagüner Kitapları - Eserleri

  • Kalpağı Gül Oyalılar
  • Sevginin İpek Kanatları
  • Kuyudaki Sır
  • Sevdanın Son Durağı
  • Zaman Büyücüleri
  • Bana Sevgiyi Anlat
  • Yalıçapkını Çobanaldatan'ı Arıyor
  • İçimdeki Ses
  • 2150 Yılına Yolculuk
  • Dünyalılar ve İlginç Konukları
  • Gölgesini Çiğneyen Kadın
  • Kayıp Ada
  • Çılgın Serüvenciler Gizler Mağarası’nda
  • Koray'ın Ayıcığı
  • Geç Kalan Çığlık

Zeliha Akçagüner Alıntıları - Sözleri

  • "Kendi yaşamında gerçekleştiremediğin özlemlerini kurgusal öykülere yükleyerek yalancı doyumlara ulaşıyorum deme dürüstlüğünü gösteremiyorsun değil mi?" (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • "Gerçekten hep güzellikler miydi yaşadıkları yoksa onları güzelleştiren çocuklukları mıydı? Çocukluğun yaşanan her şeyde bir hoşluk bulma yatkınlığı mı?" (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • "Anlayamadığı birçok konu gibi bunu da sormaktan çekiniyordu. Bilgisizliği yüzünden zor durumlara düşmekten utanıyordu." (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • İnsan yaşadığı yere benzer (Sevdanın Son Durağı)
  • “Gerçekten hep güzellikler miydi yaşadıkları yoksa onları güzelleştiren çocuklukları mıydı? Çocukluğun yaşanan her şeyde bir hoşluk bulma yatkınlığı mı?”  (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • "Çekingenliğime gelince, güvensizliğimden kaynaklanırdı. Kendime güvenmeyi öğrenmem yıllarımı aldı. Her davranışımı, her sözümü yanlış yapma korkusuyla tartardım. Bu yüzden doğal olarak sürekli gerilim içindeydim. Üstelik, bunu belli etmemek adına olabildiğince güvenli görünmeye zorlardım kendimi." (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • "Inan bana, Türk halkı öyle bir halktır. Ezilmiş, cahil bırakılmış, savaşlardan ve siyasal baskılardan bunalmış olabilir. Bu yüzden umarsız, atılım yeteneğini yitirmiş, içine kapanmıştır. Ama bıçağın kemiğe dayandığı an geldiğinde silkinmesini, bambaşka bir halk olmasını çok iyi bilir..." (Kalpağı Gül Oyalılar)
  • Nilüfer bitkisini bilir misin? O güzel çiçeğin kökleri toprağa tutunmaz. Suyun içinde gezinir. Ama köksüz ve yurtsuz değildir nilüfer. Tersine, kocaman bir göl ya da havuz onun özgürlük alanı, vatanıdır. Toprağa bağımlı kalmadığı için sınırsızlığının çiçeğidir nilüfer. Sen de sınırsızlığın Çiçeği olmayı denemelisin. Kökünü belli yerde aramaktan vazgeç artık lütfen. Sen de benim gibi dünya insan olmalısın. (Sevdanın Son Durağı)
  • "Yolun açık olsun yürekli Türk kızı! " (Kalpağı Gül Oyalılar)
  • Aşk iki kişinin aynı yoğunlukta yaşayacakları bir duygu olduğu zaman güzeldi, anlamlıydı. Tek yönlü yaşandığında umutsuzluk ve acı demekti. (Kalpağı Gül Oyalılar)
  • Güçlü ve kararlı olmazsa zorlukların üstesinden gelemezdi. Üstelik zorluklar listesi hayli kabarıktı. (Kalpağı Gül Oyalılar)
  • Sen ne dersin Arap Çavuş! Beşik sallayan eller dünyayı da sallar! Gerektiğinde kolordunun, tümenin yapamadığını yaparız! (Kalpağı Gül Oyalılar)
  • Bütün renkler aynı hızla kirlenirken birinciliği beyaza vermelerine daha fazla katlanamadım. Geç de olsa çekip aldım aralarından beyazı. Şimdi beyazın anısı kadar tertemiz bir sevgiyle seninle birlikte sağalmaya, arınmaya geldim. Ressam sevgilime gecikmiş bir adanmışlıkla dönüyorum. Beni geri çevirmezsen seninle yaşlanmak istiyorum. (Sevdanın Son Durağı)
  • Evet, o ve başkaları... Zekileri, içe dönükleri, kıpır kıpırları, sessizleri, dalgınları, sevimlileri, güzelleri... Aslında bana göre, her çocuk biraz böyledir. (Sevginin İpek Kanatları)
  • "Onun gibi yumuşak, (kişiliksizliğini yumuşaklık olarak gördüğümü çok sonra anladım. Tıpki ağırbaşlılık denen şeyin tavır koyamamak olduğunu anladığım gibi.) alçakgönüllü, uyumlu..." (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • Oysa kirletilen hiçbir beyazlık, beyazın anısı kadar ak kalamaz. (Sevdanın Son Durağı)
  • Türkleri iyi tanıdığımı söyledim. Özgürlük onlar için hava kadar önemlidir. Havasız yaşayamazlar. (Kalpağı Gül Oyalılar)
  • İnsanlar umutları ve düşleri kadar vardır gülçiçek. (Sevdanın Son Durağı)
  • "Neredeyse genlerime işleyen korkularım yüzünden güven duygum, girişim yeteneğim, ataklığım; bir yerlere, bir şeylere bağımlı olmadan yaşamaya çalışmamda, güçlü kararlar alamayışımın kökeninde hep o kemikleşmiş korkularım vardı." (Gölgesini Çiğneyen Kadın)
  • Aşk da ölüm gibi acıkan yerlerimizin yani ruhun açlığıdır.Aslinda aşk, delilikle imkansızlık arasında kurulan salıncaktır . (Sevdanın Son Durağı)