diorex
sampiyon

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 - Corci Zeydan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 kimin eseri? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 kitabının yazarı kimdir? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 konusu ve anafikri nedir? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 kitabı ne anlatıyor? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 PDF indirme linki var mı? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 kitabının yazarı Corci Zeydan kimdir? İşte İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 27.07.2022 06:00
İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 - Corci Zeydan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Corci Zeydan

Çevirmen: Nejdet Gök

Yayın Evi: İletişim Yayıncılık

İSBN: 9789750509957

Sayfa Sayısı: 848

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Lübnanlı Ortodoks bir aileden gelen Corcî Zeydân 19. yüzyılın en önemli İslâm tarihi, dil ve kültürü araştırmacılarından biriydi.

İngilizce, Latince, Fransızca, Almanca, İbranice ve Süryanice bilen Zeydân, tarihin yanı sıra Arap dili ve edebiyatı konusunda da birçok eser verdi. İslâm tarihinin, ağırlıklı olarak da Osmanlı öncesi dönemin ele alındığı bu ünlü eserinde Corcî Zeydân, İslâm uygarlığı ve Arap halkları konusunda hayli zengin bir kaynak sunuyor. Günümüzde klasik bir İslâm uygarlığı tarihi olarak kabul edilen bu kitap, Batı dillerinin yanında, Farsça ve Urducaya da çevrildi. Orjinali beş cilt olan, Türkçesini iki cilt halinde yayımladığımız İslâm Uygarlıkları Tarihi, Oxford Üniversitesi'nden Türkiye'deki ilahiyat fakültelerine kadar, birçok üniversitede bir asra yakın süredir ders kitabı olarak okutulmaktadır. Konya Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Doç. Dr. Nejdet Gök'ün günümüz Türkçesine çevirdiği ve dipnotlarla yayına hazırladığı bu eşsiz eser önemli bir başvuru kaynağı.

"Dr. Nejdet Gök tarafından dipnotlar ve bir girişle zenginleştirilerek dilimize kazandırılan bu önemli kitaba Türk okurlarının büyük ihtiyacı olduğu kanaatindeyim. Özellikle Arap dünyasında standart bir kitap olarak kabul edilen bu klasik eserin yayımı, önemli bir kültür hizmeti olmanın yanında, Türk bilim çevresinde büyük bir boşluğu dolduracak, İslâm tarihi ve uygarlığı ile ilgili çalışmalara da bir zenginlik kazandıracaktır."

Prof. Dr. Halil İnalcık

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 Alıntıları - Sözleri

  • Müslümanlar felsefe ve mantık kitaplarının birçoğunu Aristo'dan nakletmişlerdir.
  • Büyük İskender'in o dönemde Fenike, Babil, Eski İran bilimlerinden bazılarını Atina'ya taşımış olması ve Aristo'nun bunları felsefi düşüncelerinde kullanmış olması kuvvetli bir ihtimaldir.
  • Büyük İskender'in Pers ülkesini istila ettiği sırada Perslilerin o devirdeki başkentleri olan İstahr şehrindeki kütüphanelerde bulunan eserlerin kopyasını aldıktan sonra onları yaktırmıştır.
  • İranlılar İslam'dan önceki devirde de başta felsefe ve tıp olmak üzere, diğer bilimlerle de meşgul olmuş, zengin bir kültürel altyapı oluşturmuşlardı.
  • Gerek İran hükümdarları gerek Abbasi halifeleri çaresiz bir hastalığa tutulduklarında, İranlı ve Süryani hekimler tedavide aciz kaldıklarında ilk iş olarak, Hindistan'tan özel hekimler getirtiyor, tedavilerini onların ellerine bırakıyorlardı.
  • Abbasi devrinde ilim ve ulemanın bu derece süratle ilerlemesinin ve başarısının altında yatan en önemli sebeplerden biri, bu bilimsel uyanış ve kalkınma hamlesini destekleyen ve himaye eden halifelerin kitap tercümesi için her türlü fedakârlığı üstlenmeleri, hangi din ve mezhepten olursa olsun istihdam ettikleri mütercimlere din ve mezhep ayırmaksızın hesapsız ölçüde cömert davranmaları, itibar ve saygıda kusur etmemeleri, onları mal ve ihsanlara boğmalarıdır. İçinde birçok Hristiyan, Musevi, Sâbiî, Samiri, Mecusi de bulunan mütercimlere halifeler tarafından her türlü din, düşünce ve vicdan hürriyeti sağlanmıştı.
  • Harun Reşid devri Abbasilerin en parlak dönemidir. Bağdat'a hastaneler, rasathaneler, medreseler yaptırdı. Onun devrinde İslam dünyası teknolojik açıdan Avrupa'dan çok ileriydi. Hediye olarak devrin Roma-Germen İmparatoru Charles Magnes'na gönderdiği çalar saat, o devirde çok geri olan Avrupa'da korku uyandırmıştır,şahit oldukları teknolojiyi anlayamamışlardır.
  • İslam uygarlığının matematik bilimine yaptığı en büyük hizmetlerden biri, Hint hesap metodu ile rakamlarını dünyanın dört bir köşesine ulaştırmalarıdır. Araplar kullandıkları bu rakama "Hint rakamları" derlerdi. Avrupalılar da söz konusu rakamları Araplar kanalıyla aldıkları için "Arap Rakamları" adını vermişlerdir.
  • Kanun aletini icat eden ve düzenleyen kişi ünlü filozof Farabi'dir. Kanun günümüzde de aynı şeklini korumaktadır.
  • Dört halife dönemi İslam tarihinin en parlak, model alınması gereken örnek devir, ibret ve iftihar dönemi olarak kabul edilir.
  • Kurtuba'nın parlak devirlerinde gerek şehir merkezinde gerekse varoşlarda yer alan binalar zaman zaman sayılıyor, kayıt altına alınıyordu. Bu kayıtlara göre durum şöyleydi: 113.000 adet normal halkın yaşadığı ev. 430 adet büyük saray 6.300 adet devlet adamlarının yaşadığı konak 3.873 adet cami ve mescit, 900 adet hamam olmak üzere toplam 124.503 adet bina.
  • Eğitim ve öğretim yönünden kuşkusuz camilerin en ünlüsü Kahire'de bulunan Ezher Camii'dir. Söz konusu cami Kahire şehri ile beraber miladi 10. yüzyıl ortalarında inşa edilmiş,diğer camiler gibi burası da Kur'an-ı Kerim ve fıkıh eğitimine tahsis olunmuştu. Talebelerin bir kısmı caminin içinde ikamet ettikleri için kendilerine "mücavirin" adı verilirdi. Türkistan, Hindistan gibi uzak bölgeler de dahil olmak üzere İslam ülkesinin en uzak köşelerinden buraya öğrenciler gelirdi. Mısır öğrencilerine ayrılan revakların dışında Şam revakı, Mağripliler revakı, Yemeniye, Hindiye revakları adı altında her memleketin öğrencileri için ayrılmış özel revaklar bulunurdu. H.9. yüzyılın başlarında Ezher Camii'nde eğitim gören öğrencilerin sayısı çeşitli memleketlere mensup olmak üzere 750'ye ulaşmıştı.Bu öğrencilerin tamamı sandıkları ve özel eşyalarıyla birlikte caminin içinde kendilerine ayrılmış yerlerde otururlar ve fıkıh,hadis,tefsir,nahiv ve mantık öğrenirler, vaaz meclisleri ve zikir halkalarıyla meşgul olurlardı. Bazı öğrenciler ve ilim meraklısı halktan kişiler de daha fazla feyiz ve bereket almak amacıyla caminin bir köşesini ikamet yeri olarak kullanırlar,camide gecelerlerdi.
  • Ptolemaios Soter devrinde Atinalı bir hatip olan Dimitrios Phaleus’un tavsiyesiyle İskenderiye Museum’u kuruldu. İskenderiye şehri incelenirken, Yunan ve Roma dönemi olarak ikiye ayrılır. Öklid, Arşimed, Hipparkos gibi büyük alimler bu şehirde bulunmuşlardır.
  • Hristiyanların felsefe ilmi ile meşgul olmalarından ötürü ortaya nasıl Nev-Eflatunîlik çıkmışsa, Müslümanların felsefe ile uğraşılarından sonra da kelam ilmi ortaya çıktı. 10. Abbasi halifesi Cafer b. Mütevekkil, atalarının Şia ve Mutezile’yi destekleyen politikasına son verdi. Bunun sonucunda, Kerbela’daki Hz. Hüseyin türbesi yıkıldı, kelam ilmi değerini kaybetti. Yine bunun devrinde gayrimüslimlere özel giysi uygulaması getirildi.

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 İncelemesi - Şahsi Yorumlar

İslâm düşüncesinin Yunan felosofisiyle karşılaşmasından İslâmî ilimlerin ihdasına kadar siyasî, içtimaî, iktisadî pek çok konuya değiniyor Zeydan. Lakin 19. asırda yazılmış olmasından ötürü günümüz tarihçiliğinden beklenen anlatım elbette bu eserde bulunamıyor. Yine de Corci Zeydan ancak bir komisyonun inceleyebileceği sayıda kaynak inceleyerek bu eseri kaleme almış. Geniş açıdan İslâm tarihi okumak isteyenlere şayan-ı tavsiyedir. (Furkan Gedik)

Corci Zeydan'ın bu kitabının ilk cildini okumuştum. Bu, kitabın ikinci cildi. İkinci cildini daha çok sevdim. Binbir Gece Masalları kitabından önce bu eseri okumuş olsaydım keşke. O zaman o Masalları daha iyi anlamış olurdum. . Kitabın müthiş bir içeriği var, Yunan, Hint, Fars eserlerinin Arapça'ya kimin çevirdiğine kadar geniş bir içerik. Kitapta yok, yok. Kitap genelde Arapları ele almış. Birinci cildinde bahsettiğim gibi kitabın içeriğini filtrenizden geçirmeniz lazım, ama filtrenizin de sağlam olması lazım. İlk cilt yorumumu okumayanlar için tekrar edeyim; bu kitaba zamanında bir çok tenkit yazısı  yazılmıştır. Kitap kaliteli, iyi bir araştırma yapılmış, ben çok beğendim. . . (Halil İbrahim)

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 PDF indirme linki var mı?

Corci Zeydan - İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2 PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Corci Zeydan Kimdir?

Corci Zeydan veya Girgi Zaidan (d. 1861 – ö. 1914), Lübnanlı roman yazarı ve tarihçi.

Yazar, Arap edebiyatının roman kulvarında önemli bir yere sahiptir. Geride bıraktığı eserler genç kuşaklara yol gösterici olmuştur. Tarihî konularda yaklaşık otuz roman kaleme almıştır. Gazetecilik de yapan Zeydan, el-Hilâl gazetesinin kurucusudur.

Corci Zeydan Kitapları - Eserleri

  • Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler
  • İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1
  • İki Dünya Arasında
  • İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2
  • Fergana Güzeli
  • Yetiş Ya Ali
  • Ebu Müslim Horasani
  • Kureyş Bakiresi
  • İstanbul'a Seyahat
  • 17 Ramazan Suikasti
  • Abbase Sultan
  • Osmanlı Mısırı

Corci Zeydan Alıntıları - Sözleri

  • "Cennetten kurtulmuş bir huriyim ben. Beni uçurup kurtaran adamı kaybettim." (İki Dünya Arasında)
  • Raşid Halifelerden hiçbiri halifeliği kendi soyuna bırakmayı düşünmemiştir. Üstelik Hz. Ömer halife seçimi için danışma kurulunu belirlerken, oğlu Abdullah'ı da onların arasına tayin etmiş ancak onun halife seçilmemesini vasiyet etmişti. Halife seçiminde Raşid Halifelerin uyguladığı metotlar, uygar milletlerin günümüze kadar bulabildikleri seçim sistemlerinin en iyisidir. Çünkü bu seçim sistemi, cumhuriyeti, monarşiyi ve meşrutiyetin hepsini içine alır. Cumhuriyettir, çünkü halife tüm Müslümanlar tarafından kayıtsız şartsız seçilmiştir. Meşrutiyettir, çünkü seçim meşferetle olur. Mutlak saltanattır, çünkü halife egemenlik makamına geçince istediği gibi hareket eder. Buna yukarıda sözü edilen dört şart da eklenirse dünyanın kuşkusuz en seçkin idaresi bu olur. Çünkü bir hükümdar ilim ve adaleti yeterlilik ve ehliyeti, duygu ve ruh sağlığını kendisinde toplarsa ülkenin gelişmesi ve büyümesine, halkı arasında birlik ve sevginin yaşamasına hizmet edecek güçlü ve otoriter bir yönetici olur. Raşid Halifelerin hayatlarında da görüldüğü üzere, öyle bir hükümdara o dürüst hali, züht ve takvayı da ilave ettiğinizde dünyada bundan daha mükemmel, daha adaletli, daha laik bir yönetim düşünülebilir mi? (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
  • Gönül kimi severse güzel odur. (Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler)
  • Gerek İran hükümdarları gerek Abbasi halifeleri çaresiz bir hastalığa tutulduklarında, İranlı ve Süryani hekimler tedavide aciz kaldıklarında ilk iş olarak, Hindistan'tan özel hekimler getirtiyor, tedavilerini onların ellerine bırakıyorlardı. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Adalet olmadan hiçbir yer mamur olamaz. Hiçbir padişah adaletsiz mesut, kuvvetli ve görkemli olamaz. Padişahlık adamlarla, adamlar parayla, para da mamuriyetle, mamuriyet ise adaletle ayakta durur. Adalet mülkün temelidir. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
  • Aşk karşılıklı olunca ne güzelmiş! (Yetiş Ya Ali)
  • Fakat yaptığı bu işten dolayı yüreğinde ne bir sevinç ne bir mutluluk duymuyordu. (İki Dünya Arasında)
  • Hz. Peygamber'in Mina'da şeytan taşlarken söylediği şu sözler de çok ilginçtir:"Ey insanlar! Din işlerinde aşırı gitmekten çekininiz. Sizden önceki ümmetlerin yıkılıp mahvolmalarının sebebi, dinde aşırı gitmeleridir." (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
  • Her yükselişin sonunda bir alçalış bulunması her zaman olmuş olan veya beklenen bir durumdur. (Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler)
  • ... Halbuki bu hâricîler daha önceleri Hz. Ali'yi tahkime zorlamış adamlardı. (Yetiş Ya Ali)
  • Neden benim çektiğim oklar senin gönlüne ulaşmıyor? Fakat senin çektiğin oklar benim yüreğimi yakıyor. (İki Dünya Arasında)
  • Kurtuba'nın parlak devirlerinde gerek şehir merkezinde gerekse varoşlarda yer alan binalar zaman zaman sayılıyor, kayıt altına alınıyordu. Bu kayıtlara göre durum şöyleydi: 113.000 adet normal halkın yaşadığı ev. 430 adet büyük saray 6.300 adet devlet adamlarının yaşadığı konak 3.873 adet cami ve mescit, 900 adet hamam olmak üzere toplam 124.503 adet bina. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Hakikaten dini inançları zamanın geçmesiyle eskiyip de din hizmeti Servet ve ikbal hırslılarının eline düşerse din işleri büyük bir fesada uğrar. Böyle bir hale düşen din, insanlar için dinsizlikten daha zararlı olur. (Fergana Güzeli)
  • Dört halife dönemi İslam tarihinin en parlak, model alınması gereken örnek devir, ibret ve iftihar dönemi olarak kabul edilir. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Abbasi devrinde ilim ve ulemanın bu derece süratle ilerlemesinin ve başarısının altında yatan en önemli sebeplerden biri, bu bilimsel uyanış ve kalkınma hamlesini destekleyen ve himaye eden halifelerin kitap tercümesi için her türlü fedakârlığı üstlenmeleri, hangi din ve mezhepten olursa olsun istihdam ettikleri mütercimlere din ve mezhep ayırmaksızın hesapsız ölçüde cömert davranmaları, itibar ve saygıda kusur etmemeleri, onları mal ve ihsanlara boğmalarıdır. İçinde birçok Hristiyan, Musevi, Sâbiî, Samiri, Mecusi de bulunan mütercimlere halifeler tarafından her türlü din, düşünce ve vicdan hürriyeti sağlanmıştı. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • فإذا قالت العين قولاً و قال اللسان آخر فالصادق هي لا هو.. (Fergana Güzeli)
  • Harun Reşid devri Abbasilerin en parlak dönemidir. Bağdat'a hastaneler, rasathaneler, medreseler yaptırdı. Onun devrinde İslam dünyası teknolojik açıdan Avrupa'dan çok ileriydi. Hediye olarak devrin Roma-Germen İmparatoru Charles Magnes'na gönderdiği çalar saat, o devirde çok geri olan Avrupa'da korku uyandırmıştır,şahit oldukları teknolojiyi anlayamamışlardır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Gerçekten Hayzüran bu konuyu açtığında Cihan'ın yüzü Gül gibi pembeleşmiş, gözlerinde kalbinin derin köşelerinde etkin bir aşk ve sevda taşıdığını açıklayan izler görülmüştü. Gözlerin itirafı kesin bir delildir, sahibi sırrını ne kadar saklamaya çalışsa boştur. (Fergana Güzeli)
  • Kanun aletini icat eden ve düzenleyen kişi ünlü filozof Farabi'dir. Kanun günümüzde de aynı şeklini korumaktadır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Ptolemaios Soter devrinde Atinalı bir hatip olan Dimitrios Phaleus’un tavsiyesiyle İskenderiye Museum’u kuruldu. İskenderiye şehri incelenirken, Yunan ve Roma dönemi olarak ikiye ayrılır. Öklid, Arşimed, Hipparkos gibi büyük alimler bu şehirde bulunmuşlardır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)

Yorum Yaz