Huzursuz Hayaletler - Glenn Meade Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Huzursuz Hayaletler kimin eseri? Huzursuz Hayaletler kitabının yazarı kimdir? Huzursuz Hayaletler konusu ve anafikri nedir? Huzursuz Hayaletler kitabı ne anlatıyor? Huzursuz Hayaletler kitabının yazarı Glenn Meade kimdir? İşte Huzursuz Hayaletler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Glenn Meade
Çevirmen: Ali Cevat Akkoyunlu
Orijinal Adı: Unquiet Ghosts, 2017
Yayın Evi: Kırmızı Kedi Yayınevi
İSBN: 9786052981757
Sayfa Sayısı: 412
Huzursuz Hayaletler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
İçinde milyonlarca doların ve Irak Müzesi’nden çalınan ölüm maskesinin bulunduğu bir çanta... Sekiz yıl önce gerçekleşen bir uçak kazası... Kazada hayatını kaybeden Irak gazisi eski bir Amerikan askeri...
Kathy Kelly hem kocasını hem de çocuklarını bir gecede kaybetmişti. Uçağın kalıntıları hiçbir yerde bulunamamış, Kathy yıllar içinde zor da olsa hayatına çekidüzen vermişti. Ta ki, düşen uçağın kalıntıları bulunana kadar...
Uçakta pilot dışında kimsenin cesedine rastlanmamış, sadece pek çok soru uyandıran bir çanta bulunmuştur. Ailesinin hayatta kalmış olma ihtimali, dur durak bilmeden onları arayan Kathy’yi tahmin bile edemeyeceği kadar tehlikeli bir kovalamacanın içine sürükleyecektir.
Glenn Meade son romanı Huzursuz Hayaletler’de, Irak savaşının vahşetini, ceplerini kanlı parayla ve kaçak tarihi eserlerle dolduran Amerikalı zenginleri, mağdur edilmiş bir askerin ailesi için varını yoğunu ortaya koymasını, hiç düşmeyen bir tempo ve unutulmayacak karakterleriyle anlatıyor.
Huzursuz Hayaletler Alıntıları - Sözleri
- Yüksek sesle ağlamak, umutsuzluğumu haykırmak istiyordum.
- "Neden hep birşeyler okuyorsun dede?" "Okumak insanın beyni için yararlı da ondan evlat. İnsanı uyanık tutar."
- Bazen uğruna savaşmaya değer davalar vardır.
- Seni tanımıyormuşum. Aslında, seni hiçbir zaman tanıyamadım, öyle değil mi?
- "Bir çocuk kaybetmek, asla gerçekten üstesinden gelemeyeceğimiz büyük ıstıraplardan biridir."
- En tatlı seslerin en korkunç kederlere neden olması gibi, en saf aşk da en uğursuz acıların tohumlarını taşıyabilir.
- "Her zaman sevilir, asla unutulmaz,"
- Tek yapabileceğim yanında olmak, sessiz çığlıklarını dindirmek, hasta ruhunu iyileştirmek.
- Her çocuğun bir kokusu vardır:..
- Çocuklarımıza bir şey olursa hayatımızın bir anlamı kalmaz. O an, zamanın durmasını istersiniz.
- Gerçek dürüstlüğün tadı ve kokusu başka hiçbir şeye benzemez, kendine özgüdür.
- "Kafası iyice karışmış olmalı. Bütün bunlar tuhafın tufanı."
- Hasta olduğun zaman sana sarıldığım, ateşin düşene ve şafak sökene kadar yanında oturduğum geceleri nasıl unutabilirsin?
- İsterseniz bir yere yazın ve kimsenin aksini söylemesine izin vermeyin: Sevginin bedeli var.
- Sonra yıllarca bunu düşündüm. Yaklaşmakta olan talihsizliğin belirtisini fark edemediğim için kendimi suçladım. Fark etmem, yaşanacak her şeyi değiştirebilir miydi? Sevdiklerimin hayatını kurtarabilir miydi? Belki. En azından, bazen kendime öyle diyorum.
Huzursuz Hayaletler İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Yazarın okuduğum ilk kitabı, kalemini oldukça beğendim. Ana karakteri o kadar kaliteli bir şekilde aktarmış ki sırf bu anlatımı sebeni ile diğer kitaplarını da inceleyip listeme birkaç Glenn Meade kitabı daha ekleyeceğim. Kitap acısız bir ölüm dileyen Dwight McCoy ile başlasa da bir daha bu karakteri göremiyoruz. Ana karakter Kath'in yaşamı boyunca çektiği tüm acıları (babasının savaşta bir bacağını kaybetmesi, kardeşinin TSSB sebebi ile intihar girişimi ve bakıma muhtaç kalması, düğün gününde annesinin intihar etmesi, ve iki çocuğu ile eşini bir uçak kazası sonucu kaybetmesi) bu kadar derinden ve hissettirerek aktarılması kitaba olan bağlılığımı oldukça arttırdı. Çünkü ben karakterlerin yaşadıklarını görmekten ziyade zihinlerinden geçenleri de çok önemsiyorum. Tepkilerini, verdikleri mücadeleyi birebir hissetmek benim için büyük kazanç. Giriş ve gelişme evresi Kath'in etrafında dönüyor. Yaşanılanları öğrenmek ve eksik kalan noktalar için zamanda geri dönüşler iyi işlenmiş. Zaman karmaşası ya da yersiz geri dönüşler yok. Oldukça heyecanlı ve gerilimi yüksek bir kurgu. Biraz tahmin edilebilir seviyede bir kurguya sahip. Çünkü Kath'in gerçekleri öğrenmek için çaldığı her kapıdan çıkan sonuç aynı. Eleştirdiğim tek nokta da burası zaten, herkesin aynı kişiyi göstermesine rağmen ısrarla gerekli yüzleşmeyi sona saklaması, inkarcılık tavrı biraz fazla kaçmış gibiydi. Kurgu sonu çok hızlı geldi ve çok çabuk gelişti, kanlı pazarlıklar,tehdit,şantaj,ölüm,sırlar her şey bir anda çözüldü resmen. Kitabın sonu çok etkileyici diyemeyeceğim ama genel olarak da kötü diyemeyeceğim bir kitap. Gayet hızlı okunabilir, bunaltmayan bir tarihi polisiye romanı. Sevdim. :) (Zeyyze)
Sonunda tüm Glenn Meade kitaplarını bitirmiş bulunuyorum. Tarihi polisiye alanında kesinlikle bir numara diyebilirim.. Gelelim kitaba , diğer Glenn Meade kitaplarına göre çok basit ve sonu bilinmeyen bir kitaptı.. Aslında güzel bir konu ele alınmış , Amerika'nın ırak ta neler yaptığına yüzeysel olarak değinmiş ama , yapılan suç ve olay örgüsü basit kalmış , sonu da yarım bırakılarak , adamlara neler oldu nasıl kurtuldular belli değil , sonuçsuz bırakılmış. Diğer kitaplarına göre yazarın en kötü kitabı da diyebilirim.. Yeni Glenn Meade kitaplarıni da sabırsızlıkla bekliyorum.. (Abdullah tiryaki)
Babası, kocası ve erkek kardeşi Irak Savaşı'ndan dönen Kath Kelly, üç yitik ruhun arasında hayata tutunmaya çalışır. Bütün bu olanlar yetmezmiş gibi eşi ve iki çocuğunu da bir uçak kazasında kaybeder. Uçağın enkazı ve cesetler sekiz yıl boyunca bulunamaz. Kath, acılarının kabuk bağladığını düşündüğü bir anda kocasının ve çocuklarının yaşıyor olabileceğini öğrenir. Ve sırrı aydınlatmanın peşine düşer. Irak işgalinde ABD askerlerinin sivillere karşı işlediği canavarca katliamlar, savaştan sonra eve dönen askerlerin yaşadığı korkunç ruhsal bunalımlar, işgalciler ile anlaşan ve ülkesine her anlamda ihanet eden yerli işbirlikçiler ve daha fazlası... Gerilim temposu hiç düşmeyen, isabetli politik eleştiriler içeren güzel bir kitaptı. (Pınar Mi)
Kitabın Yazarı Glenn Meade Kimdir?
Eski gazeteci ve uluslararası üne sahip yazar Glenn Meade, 1957 yılında İrlanda’nın başkenti Dublin’in Finglas kasabasında doğdu. "Irish Times" ve "Irish Independent" gazetelerinde yazdı. İlk romanı "Kar Kurdu"yla şöhreti yakalayan Glenn Meade’in romanları, yirmiden fazla dile çevrildi. Yazarlığının yanı sıra eğitim pilotu olarak da çalışan Meade, 1980’lerin ortalarından, ilk romanını yazana kadar (1994) Dublin’deki Strand Tiyatrosu’nda kendi yazdığı bir dizi oyunun yönetmenliğini de yaptı. Uzun yıllar pilot eğitmeni olarak çalışan Glenn Meade, artık sadece yazarlık yapıyor.
Eleştirmenler, Glenn Meade’in romanlarını, olay ve kurgu bakımından, Frederick Forsythe, John le Carre ve Tom Clancy’nin heyecanlı bir karışımı olarak niteliyor. Uluslararası başarı kazanan romanları, olayların geçtiği Rusya, Mısır, Avrupa ve ABD’de kılı kırk yaran araştırma ve incelemelerin ürünüdür.
Glenn Meade Kitapları - Eserleri
- Buz Kapanı
- Kar Kurdu
- Sakkara'nın Kumları
- Son Tanık
- Romanov Komplosu
- Şeytanın Müridi
- Brandenburg
- 8. Gün
- İkinci Mesih
- Huzursuz Hayaletler
Glenn Meade Alıntıları - Sözleri
- Böylece, akıntıya karşı savaşan tekneler gibi, sürekli olarak geçmişimize doğru çekiliyoruz. (Brandenburg)
- "Bana kan akıtmamış bir devrim söyle." (Romanov Komplosu)
- Sanırım, insanları bir arada tutan aynı sevginin bazen insanları birbirinden ayırdığının da farkında değillerdi. (Son Tanık)
- "Söylesenize, Auschwitz'de Tanrı neredeydi?" ... "İnsan neredeydi?" (Son Tanık)
- Ya her şey tümüyle yanlış giderse? (8. Gün)
- Her zırhını zayıf bir yeri vardır. Önemli olan, o noktayı bulmak. (Kar Kurdu)
- Şeytanın öldüğünüzü fark etmesinden çok önce cennete gitmeniz dileğiyle.. (Romanov Komplosu)
- Yaşama arzusunu yitirdiğini söylediler. Bazı insanlarda olurmuş. Çok sevdiği, çok yakınındaki birinin kaybı, İnsanın içine işler, Dayanma gücünü yok edermiş. Kendi çocukların olup da gerçek sevginin ne olduğunu, Kızını ya da oğlunu bu şekilde kaybetmenin ne demek olduğunu anlayana kadar, Buna inanmak güç geliyor insana. (8. Gün)
- 'Bazı erkekler ancak seçenekleri ölçüsünde sadıktır. '' (Son Tanık)
- Sonra yıllarca bunu düşündüm. Yaklaşmakta olan talihsizliğin belirtisini fark edemediğim için kendimi suçladım. Fark etmem, yaşanacak her şeyi değiştirebilir miydi? Sevdiklerimin hayatını kurtarabilir miydi? Belki. En azından, bazen kendime öyle diyorum. (Huzursuz Hayaletler)
- ... Yaşama arzusunu yitirdiğini söylediler. Bazı insanlarda olurmuş. Çok sevdiği, çok yakınındaki birinin kaybı, İnsanın içine işler, Dayanma gücünü yok edermiş. Kendi çocukların olup da gerçek sevginin ne olduğunu, Kızını ya da oğlunu bu şekilde kaybetmenin ne demek olduğunu anlayana kadar, Buna inanmak güç geliyor insana. (8. Gün)
- Artık aramızda herhangi bir diyaloğun yararsız olacağını görüyorum. Sözleriniz anlamsız. Sadece davranışların bir değeri var. (8. Gün)
- "Devrim herkes için güçtür. Fedakârlık ve ıstırap olmadan başarılamaz." (Romanov Komplosu)
- Bu dünyada yaşadıkça, adalet diye bir şeyin olmadığını tekrar tekrar öğreniyorum. Gerçek adalet yok. Eski bir atasözünde her günahın bir intikam meleği var denir. Ama meleği hiç göremedim. (Brandenburg)
- Bu ülkeyi seviyorum. (İkinci Mesih)
- Küçük insanlar kolay kandırılırlar. (Buz Kapanı)
- Her çocuğun bir kokusu vardır:.. (Huzursuz Hayaletler)
- "Sevgi var." (Sakkara'nın Kumları)
- .. Sanki tepede biri iplerimizi çekip halimize bakarak gülüyor. (Sakkara'nın Kumları)
- Durum ne kadar umutsuz ve üzücü, ne kadar karanlık olursa olsun; hep gülmeye, güldürmeye hazırdı. (Brandenburg)