Hayat Kısa 'vita Brevis' - Jostein Gaarder Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Hayat Kısa 'vita Brevis' kimin eseri? Hayat Kısa 'vita Brevis' kitabının yazarı kimdir? Hayat Kısa 'vita Brevis' konusu ve anafikri nedir? Hayat Kısa 'vita Brevis' kitabı ne anlatıyor? Hayat Kısa 'vita Brevis' kitabının yazarı Jostein Gaarder kimdir? İşte Hayat Kısa 'vita Brevis' kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Jostein Gaarder

Çevirmen: Türker Armaner

Orijinal Adı: Vita Brevis

Yayın Evi: Pan Yayıncılık

İSBN: 9789757652571

Sayfa Sayısı: 87

Hayat Kısa 'vita Brevis' Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Aurelius Augustinusun felsefi birikimiyle Hıristiyanlık öğretisini kendi hayatı çerçevesinde tartıştığı İtirafları ortaçağın en önemli metinlerinden biridir. Jostein Gaarderin, bu itiraflarda sözü geçen sevgilinin bir mektubu olarak sunduğu "Hayat Kısa-Vita Brevis"te Floria Aemilia, bir yanda dünyevi arzularıyla mücadele eden, bir yanda da ruhunu kurtarma çabasındaki bir papazı kadın gözüyle sunuyor okura..rn(Arka Kapak)

Hayat Kısa 'vita Brevis' Alıntıları - Sözleri

  • Yaşamaktan bezmiştim ama ölmekten de korkuyordum.
  • Kadınlar yitirmekten dolayı acı çekerler, erkekler de yitirileni hatırlamaktan.
  • ... bence sen bir zamanlar aşkın ne olduğunu biliyordun ama korkarım şimdi hepten unuttun.
  • Aptallar hatadan kaçınmaya çalışsalar da aksine gene hata yaparlar.
  • Henüz aşık olmamıştım, ama aşkın peşindeydim.
  • Adalet ancak eşitler arasında gerçekleşir.
  • Önce yaram yandı tutuştu ve dehşetli acılar çektim ama sonra çürüdü ve ben acıya daha az duyarlı oldum.
  • Hayatım paramparça olmuş gibiydi; çünkü onun hayatıyla benimki bir olmuştu.
  • Sanatın ibadet, ibadetin de sanat olması gerekmez mi?
  • Tanrı, her şeyden önce insanların hep riyazat içinde yaşamalarını ister **Riyazat: Nefsin isteklerini kırpma; perhiz, kanaat içinde yaşama.
  • Hayat kısa, çok kısa, hepsi bu. Belki de yaşadığımız yer ve zaman sadece bu ve başka yer ve zaman da yok.
  • “Birden durdun ve saçımı koklamak istedin. Neden Aurel? Gene ‘vücudun arzuları’ mıydı öne çıkan? Bence değil; bence sen bir zamanlar aşkın ne olduğunu biliyordun ama korkarım şimdi hepten unuttun.”
  • Belki de bizim zavallı ruhlarımızla pazarlık yapan bir Tanrı yok. Belki de bizi, dünyada yaşayalım diye yaratan sevgi dolu bir Tanrı var.
  • Tacitus'un yazdığına göre, kadınlar yitirmekten dolayı acı çekerler, erkekler de yitirileni hatırlamaktan. "Feminis lugere honestum est, viris meminisse."
  • Bir anda, seni bütün kalbim ve ruhumla sevebileceğimi anladım.

Hayat Kısa 'vita Brevis' İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hayat Kısa, bir kadının sevgilisine yazdığı bir mektup aslında, Floria Ameilia'nın Aurelius Augustinus'a yazdığı mektup. Augustinus MS 354'te Roma İmparatorluğunda Hristiyan bir anne ve Pagan bir babanın oğlu olarak dünyaya geliyor. Felsefe, Pagan, Manizm arasında geçen yıllardan sonra Hristiyanlığı kabul ediyor. Hristiyan olduktan sonra da kaybettiği yılları kayıp olarak görüp bu yıllarda yaptığı tüm hataları, arayış sürecini "İtiraflar" adlı bir kitapta topluyor. Bu kitap hem batı hem de Hristiyan felsefesi için önemli-yol gösterici bir kaynak. Hâlâ kitabın konusuna gelemedim ama az kaldı. Augustinus kendini, özellikle 20li yaşlarda, dünyevi zevkler peşinde koşan biri olarak tanımlıyor. Bu sırada bir kadın ile uzun süreli bir birliktelik yaşıyor ve ondan bir oğlu oluyor. Yıllar sonra yazdığı İtiraflar'ın büyük bir kısmı da bu süreç ile ilgili. İşte bu kitap, yani Hayat Kısa, Augustinus'un İtiraflar'ını okuyup kendine haksızlık yaptığını düşünen sevgilisi Floria'nın ona mektubu. Birara toparlayamayacağım sandım. Ama bunları yazmazsam kitabın konusundan da bahsedemezdim. Etkileyici, yargılayıcı, bolca "kendince haklı isyan içeren ve haksızlığa uğrayan bir kadın"ın sözleri. Sevdiğini yitiren bir kadının ağıtları. Augustinus'u sorgularken, aslında Augustinus'un sığındığı inancı sorgulayan bir metin. Özellikle bu konulara ve tarihi metinlere meraklı kişilere tavsiye ederim. Önceden İtiraflar'ın okunmasına gerek yok (yaklaşık 650 sf). Çünkü cevaben yazılan mektupta, İtiraflar'daki ilgili bölümler verilmiş. (Özcan)

Floria Aemilia’nın Aurelius Augustinus’a mektubu. Mektup deyip geçmemeli ortaçağda kuvvetli kararlı ve akıllı bir kadının hem aşkına sahip çıkışı hem vakarı çağların ötesinden parlıyor (kendisini yarı yolda bırakan sevgilisine sosyal statüsüne rağmen verdiği ayar da ayrıca takdir edilesi) çok güzel kitap, okunmalı #josteingaarder #hayatkısa #vitabrevis #floriaaemilia #aureliusaugustinus (Fk)

Aurelius Augustinus'un felsefi birikimiyle Hristiyanlık öğretmenini kendi hayatı çerçevesinde tartıştığı İtiraflar'ı ortaçağın en önemli metinlerinden biridir. Gaarder'in, bu itiraflarda sözü geçen sevgilinin bir mektubu olarak sunduğu bir metindir bu kitap. (Emre Korkmaz)

Kitabın Yazarı Jostein Gaarder Kimdir?

Annesi, Inger Margrethe Gaarder öğretmendi ve çocuk kitapları yazarıydı. Babası, Knut Gaarder Oslo'da kolej müdürlüğü yapıyordu. 1971'te Oslo Katedral Okulunu bitirdi. 1974'te evlendi. 1976 ve 1983 yıllarında iki oğlu oldu. 1976'da Oslo Üniversitesinde İskandinav dilleri (Norveççe), düşünce tarihi ve dinler tarihinden lisans eğitimini tamamladı. 1981'de Ailece Bergen'e yerleştiler. Jostein Gaarder Fana Kolejinde on yıl boyunca felsefe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. 1991'de Jostein Gaarder tam zamanlı yazar oldu. Sofie'nin Dünyasını yazdı. 1994 yılından beri doğduğu yer olan Oslo'da yaşıyor.

Jostein Gaarder Kitapları - Eserleri

  • Sofie'nin Dünyası
  • Aynadaki Muamma
  • Hayat Kısa 'vita Brevis'
  • İskambil Kağıtlarının Esrarı
  • Maya
  • Sirk Müdürünün Kızı

  • Orada Kimse Var Mı?
  • Acaba
  • Portakal Kız
  • Pireneler'deki Şato
  • Das Orangenmädchen
  • Mercan ile Alican
  • Dukkeforeren

Jostein Gaarder Alıntıları - Sözleri

  • "Yol yürürken oluşur." (Sirk Müdürünün Kızı)
  • Bir anda, seni bütün kalbim ve ruhumla sevebileceğimi anladım. (Hayat Kısa 'vita Brevis')
  • -Evrende canlı bir beyin olmak ilginç bir duygu olmalı.Bu büyük evrende,kendine has küçük bir evren olmak gibi.Çünkü senin beyninde evrendeki yıldız ve gezegenler kadar atom ve molekül var... Cecilie sözünü kesti. -Belki de en içteki düşüncelerime olan mesafe en uzaktaki yıldızlara olan kadar uzundur. (Aynadaki Muamma)
  • "Yalnızlık ve özlem aynı madalyonun iki yüzüdür. " (Sirk Müdürünün Kızı)
  • "Her zaman en korkulan kişiler soru soran kişilerdir." (Sofie'nin Dünyası)
  • Eğer bir şeyi çizecek olsam ve çizeceğim şeyin canlanacağını bilseydim, bir tek çizgi çizmezdim. Bütün renkli ve hırslı kalemlere karşı kendilerini savunamayacak bir şeye hayat vermeye hiçbir zaman cesaret etmezdim. (Aynadaki Muamma)

  • İnsanların, dünyadaki her bitkiye ve her hayvana bir isim vermeleri binlerce yıl aldı, üstelik henüz bitiremediler. O halde yaşam, bütün bu isimleri öğrenmek için biraz kısa değil mi? (Orada Kimse Var Mı?)
  • "Burada da özümü narahat hiss edirəm. Yenidən gəmini dolaşmağa başlayıram. Elə bil nəsə axtarıram. Birdən başa düşürəm ki, hazırda içərisində olduğum gəmi nəhayətsizliyin, sonsuzluğun özüdür. Nə axtarıramsa, onu burada tapa bilərəm." (Dukkeforeren)
  • insan beyninin evrendeki en sır dolu şey olduğunu düşündün mü hiç? (Aynadaki Muamma)
  • Kendine saygı,artık gitgide daha az rastlanan bir ruhsal durumun adıdır. (Sirk Müdürünün Kızı)
  • Ve mucizeler zamanı geçmiş olsa da bu büyülü bir gün,her şeyin mümkün olduğu büyülü bir gün. (Portakal Kız)
  • Günümüzde, pek çok kişi dinozorların, uzaydan düşen koskocaman bir meteorun Dünya'ya çarpmasının sonucunda yok olduğunu düşünüyor. Olmamış olsaydı, dinozorlar mutlaka evrimleşmeye devam ederdi. Belki de, şehirlerle uzay mekiklerini, bilgisayarlarla hastaneleri, üniversitelerle jimnastik salonlarını onların çocukları yaratırdı. (Orada Kimse Var Mı?)
  • "Tüm pencereler kapalıyken kuşlar evin içine giremez." (Pireneler'deki Şato)

  • Biraz garip bir şey bu. Şu gezegende belki beş milyar insan yaşıyor. Ama işte tutup birini seviyorsun ve onu başka hiç kimseyle değişemiyorsun. (İskambil Kağıtlarının Esrarı)
  • Önce yaram yandı tutuştu ve dehşetli acılar çektim ama sonra çürüdü ve ben acıya daha az duyarlı oldum. (Hayat Kısa 'vita Brevis')
  • Yaratılan her şeyi her zaman tümüyle anlamak mümkün değildir. Mesela ben bir kağıda resim çizebilir veya boya yapabilirim. Ama bu, çizdiğim şey olmayı anlıyorum anlamına gelmez. Zaten çizdiğim şey canlı değil ki. Garip olan da bu: Ben canlıyım! (Aynadaki Muamma)
  • Denizi göremezsem, hapsedilmişim gibi gelir bana. (İskambil Kağıtlarının Esrarı)
  • "Bu dünyanın biliminin sadece bu dünyada olan biteni göstermesi hiç de tuhaf birşey değil bence." (Pireneler'deki Şato)
  • "Annem öldüğünde şöyle düşündüğümü çok iyi hatırlıyorum: Annem artık beni göremeyecekti, o halde beni kim görecekti?" (Sirk Müdürünün Kızı)
  • - Bir yanıt asla önünde eğilmeye değmez. Zekice ve doğru gibi görünse bile, bunu hak etmez. Hemen başımı salladım ama bunu yaptığıma derhal pişman oldum. Çünkü Mika bana vermiş olduğu yanıt karşısında eğildiğimi sanabilirdi. - Eğildiğinde, diye devam etti, pes edersin. Bir yanıt karşısında asla pes etmemelisin. - Neden? - Yanıt ister istemez daha önceden katedilmiş bir yoldur. Sadece sorular katedilecek yolu gösterirler. (Orada Kimse Var Mı?)